Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/491 E. 2023/754 K. 10.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/491 Esas
KARAR NO:2023/754

DAVA:Tespit
DAVA TARİHİ:23/05/2022
KARAR TARİHİ:10/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin 1994 yılından beridir hırdavat sektörü içinde … markası ile havalı el aletleri ürünlerinin ticareti ile uğraşmakta olan sektörünün tanınmış kuruluşlarından olduğunu, müvekkil şirketin havalı el aletleri satışı konusunda Türkiye Pazarının yarısından fazlasını elinde bulundurduğunu, müvekkilin kendi adına tescilli … markası ile yurt dışında fason olarak ürettirdiği ürünleri yurt içinde satmakta ve sattığı ürünlere de teknik servis hizmeti sunmakta olduğunu, Müvekkil şirketin dava dilekçesinde görseli sunulan havalı somun sökme aletinin patenti ve faydalı model tescilinin …. LTD. Şirketine ait olup, işbu şirketle müvekkil şirket arasında akdedilen 05.01.2020 tarihli “satış sözleşmesi” ile müvekkilimiz şirket işbu aletin Türkiye’ deki tek satıcısı olduğunu, müvekkil şirketin 10 yılı aşkın süredir Türkiye pazarına satarak tanıttığı yine dava dilekçesinde görseli verilen görsel1′ de yer alan ürünün yeni versiyonunu da 2,5 yılı aşkın süredir Türkiye pazarına satmakta ve tanıttığını, davalı tarafın ise; müvekkilin havalı el aletleri piyasasında sahip olduğu pazar payının büyüklüğünden, tanınırlığından ve ürünün müvekkil şirket tarafından Türkiye pazarına tanıtılmasından haksız bir şekilde menfaat temin ederek; müvekkilce Türkiye pazarına tanıtılan ve yukarıda görselini “görsel 2” de sundukları havalı somun sökme aletinin birebir kopyasını daha kalitesiz malzemelerden (içerik, şekil, renk olarak) üretip, müvekkil şirketin satış fiyatının altında bir bedele satarak, müvekkil şirkete ve müvekkil şirketin ürününe zarar verdiğini, davalı tarafın şekil, renk ve renklerin konumlandırmasında binlerce seçeneği olmasına rağmen bunu yapmayarak, müvekkil şirketin ürününün birebir aynısı yaparak, müvekkil şirketin ve ürününün tanınırlığından ve bilinirliğinden faydalanmak istediğini, davalı tarafın, müvekkil ürününde kullanılan malzemeden kalitesiz bir malzeme ile ürettiği ürünü daha ucuz fiyata satarak, müvekkin pazar payına zarar vermekte ve müvekkil şirketin itibarını zedelediğini, davalı tarafın müvekkil şirketçe satılan ve Türkiye pazarına tanıtılan ürünün içerik (çalışma mekanizması) olarak da aynısı yaparak, haksız rekabette bulunduğunu, dilekçelerinde arz ettikleri ve ekte ibraz ettikleri belgelerle davalının haksız rekabet teşkil eden eylemlerde bulunduğu sabit olduğundan, müvekkil şirketin ileride telafisi güç zararlara uğramaması için davalının dava konusu şekil ve renkte ürün üretmemesi ve satmaması yönünde tedbir kararı verilmesini, nihayetinde davanın kabulü ile fazlaya dair her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla; davanın kabulü ile haksız rekabetin tespiti ile men’ ine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Huzurdaki dava marka ve faydalı model hakkının ihlali nedeniyle haksız rekabetin tespitine ilişkin olarak derdest edilmiş olup görevli mahkeme SMK md. 156/1 gereğince Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemeleri olduğunu, işbu nedenle davanın usulden reddi gerektiğini, müvekkilin TTK hükümleri kapsamında haksız rekabet teşkil eden herhangi bir eylemi bulunmadığını, dava konusu somun sökme makinelerinin haksız rekabet veya herhangi bir sınai hak ihlali yaratmadığını, hukuki dayanaktan yoksun olarak açılan davanın da reddi gerektiğini, davacıya ait ürünün … ibareli düz beyaz zemin üzerine siyah harflerle yazılmış, müvekkilin kullandığı … ibareli işaretin ise, yine siyah harflerle yazılmış olmakla birlikte aralarında görsel benzerliğin bulunmadığını, Zira işitsel olarak da işaretlerin birbirlerinden farklı çağrışımlarda bulunduğunun açık olduğunu, iki ibare de kelime anlamı olarak tamamen farklı olup anlamsal olarak da benzer bulunmadığını, uzman mütalaasında ayrıntı olarak irdelendiği üzere ürünün görsellerinden de tespit edilebilecek bu husus karşısında kullanım bakımından markaların karıştırılma ihtimali bulunup bulunmadığı, bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiği, özellikle esas unsurlara odaklanılmalıdır. Davacı tarafından vurgulanan basamaklı çerçeve yapısı markaların birbirlerine benzer olarak değerlendirilebilmesi için yeterli olmadığını, renklerin kimsenin tekelinde olmadığı, aletlerin arasındakihız, tork ve çalışma basıncı gibi tüm teknik verilerin farklı olması, müvekkilin ürününde, davacının ürününden farklı olarak alüminyum motor gövdesinin boyunun büyütülerek motor devri ve tork artışı amaçlanmış, Ayrıca Rotor gövdesi alt ve üst kapakların iç kısımlarına sızdırmazlık için açılan oring kanalları ve yerleştirilen o-ringler ile içteki havanın dışarıya kaçması önlenmiş ve hava basıncı arttığı için motor gücü ve performansı arttırılmıştır. Yine Müvekkilin ürününde; Kapakların dış çaplarında yapılan büyüme ve kapağın dış çaplarına açılan 4 adet yarık mukavemet sağlayarak kırılmaların çatlamaların çarpılmaların önüne geçerken borunun gövdeden rahatlıkla ve kapak çapına zarar vermeden geçmesi sağlandığını, bunun haricinde gövde bağlantıları, motor kovanı ve rotorda mukavemet artışına yönelik çeşitli düzenlemelere de yer verildiği görüldüğünü, müvekkilin aleti ile davacının aleti arasında çekiç mekanizmasında da esaslı fark bulunmakta olup, müvekkilin ürünündeki çekiç mekanizmasında kalınlık artışı ve iki çekiç arasına pul koyarak halkaların temas noktalarında oluşan metal uzamasından dolayı meydana gelen karşı direnç, sıkışma ve sistemin verimli çalışamaması gibi durumların önüne geçilmesinin sağlandığını, böylece bu sistemin daha uzun süre daha dayanıklı halde çalışması sağlandığını, Tetik mekanizmasındaki fark ise, mekanizmanın dış alüminyum yuvasını hareketli hale gelmesine ve bu sayede oluşabilecek aşınma, sıkışma gibi durumlarda alüminyum yuvayı yerinden çıkartıp müdahale edilmesine imkân sağladığını, müvekkilin, davacının ününden yararlanmak veya firmayı piyasada engellemeye, ürünün itibarını ve kalitesini zedelemeye yönelik hareketi olduğu yönünde herhangi bir iddia dahi sunulmadığından bu hususun izahtan vareste olduğunu, dava konusu ürünler ile müvekkilin ürünlerinde kullanılan mutat form ve teknik zorunluluklar dışında iltibas yaratacak şekilde benzerlik bulunmadığı açık olduğunu, tüm bu nedenlerle davanın görev yönünden usulden reddine, mahkemece görevsizlik iddialarının aksine kanaat getirecek ise müvekkilin TTK hükümleri kapsamında haksız rekabet teşkil eden herhangi bir eylemi bulunmadığı, dava konusu somun sökme makinelerinin haksız rekabet veya herhangi bir sınai hak ihlali yaratmadığının kabulüyle açılan davanın reddine, Yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına, karar verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
İddia, savunma hep birlikte değerlendirilmiştir.
Dava tespit davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalının üretmiş olduğu ürünün davacının tescilli ürünün ile benzer olup olmadığı, davalının eyleminin haksız rekabet teşkil edip etmediği ile davalının haksız rekabetinin önlenmesine ilişkindir.
Davacı vekilince dava dilekçesi ile birlikte tedbir talebinde bulunulduğu, mahkememizin 10/01/2023 tarihli celse ara kararı ile reddine karar verilmiştir.
Mahkememizin işbu dosyası 26/10/2022 tarihli celsede başvuruya bırakılmış olup davacı vekilince 26/10/2022 tarihli dilekçe ile yenilendiği, yargılamaya kaldığı yerden devam edildiği anlaşılmıştır.
İddia, savunma, taraflarca sunulan bilgi ve belgeler, taraflarca sunulan bilgi ve belgeler hep birlikte değerlendirilmiş, uyuşmazlık konusunun uzmanlık gerektiği görüşü ile dosyanın haksız rekabet eyleminin bulunup bulunmadığının tespiti hususunda bilirkişi heyetine tevdine karar verilmiştir.
Bilirkişi heyetince sunulan raporda özetle; -Havalı somun sökme aletinin, hava basıncı ile çalışan bir alet olup, somunların hızlı ve kolay bir şekilde çıkarılması için kullanılan bir el aleti olduğunu, bu havalı el aletin, somunları sıkma ve sökmek için, otomotiv ve endüstriyel sanayinde geniş bir yelpazede kullanıldığını, ürünün farklı yapılar ve güçlerde örneklerinin mevcut olduğunu, el aletinin parçalarının metal ve plastikleri farklı özellikte veya benzer olabileceğini, bu tür farkların da aletin dayanımı, ömrünü etkileyeceğini, her iki marka ürün için aynı benzer parçalar imalatında kullanılabildiğinden, parçaların metal alaşımları ve plastik kısımları farklı özellikte veya benzer de olabilirken, form, şekil olarak da benzerlik oluşturabileceğini, ancak dava konusu ürünlerin form, şekil ve renkleri itibariyle birebir aynı olmadığıhı Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen haksız rekabet hükümleri ve diğer mevzuat kapsamında incelendiğinde haksız rekabet oluşturacak dürüst ve bozulmamış rekabeti ihlal edecek, karıştırılma ihtimali yaratacak yahut başkaca davranış, fiil veya işlem vs yöntem ile davalı tarafın kendi lehine haksız bir menfaat sağlayabileceği haksız rekabet tespitinin yapılamadığı görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, rapora karşı beyan ve itirazlar sunulmuştur.
Davacı vekilinin rapora karşı itirazları mahkememizce değerlendirilmiş, dosya içinde mevcut raporun yeterli ve denetime elverişli olması gerekçesi ile rapora karşı itirazın reddine karar verilmiş, dava konusu ürünlerin form, şekil ve renkleri itibariyle birebir aynı olmadığı Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen haksız rekabet hükümleri ve diğer mevzuat kapsamında incelendiğinde haksız rekabet oluşturacak dürüst ve bozulmamış rekabeti ihlal edecek, karıştırılma ihtimali yaratacak yahut başkaca davranış, fiil veya işlem vs yöntem ile davalı tarafın kendi lehine haksız bir menfaat sağlayabileceği haksız rekabet tespitinin yapılamadığı anlaşılmak davacı tarafından ispatlanamayan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gerekli harç 269,85 TL’den peşin alınan 80,70 TL den mahsubu ile eksik alınan 189,15 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde davacıya iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı.10/10/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır