Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/464 E. 2023/157 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/464 Esas
KARAR NO :2023/157

DAVA:Banka Teminat Mektubunun İadesi Ve Depo Edilmesi (Depo Edilmesi İstemli)
DAVA TARİHİ:26/12/2017
KARAR TARİHİ:22/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Banka Teminat Mektubunun İadesi Ve Depo Edilmesi (Depo Edilmesi İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı … arasında arasında Genel Alacaklı Cari Hesap Sözleşmesi imzalandığını ve gerekli araştırmalar yapıldıktan sonra davalının talebi üzerine kendisine çek karnesi verildiğini, noter kanalıyla davalıya çek yapraklarından ötürü 28.530,00-TL borcunun bulunduğunun ve borcun ödenmemesi durumunda yasal yollara başvurulacağının ihtar edildiğini, davalı tarafça ihtara rağmen borcun ödenmediğini belirterek davanın kabulü ile 28.530,00-TL gayrinakdi kredi borcunun müvekkilinin faiz getirmeyen bir hesabına depo edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz Mahkemede açıldığını, müvekkilinin yerleşim yerinin Ümraniye olduğunu, müvekkili şirketin … tarafından yönetildiğini, FETÖ/PDY’ye aidiyeti, iltisakı veya irtibatı nedeniyle adli makamlarca şirket yetkililerinin göz altına alındığını ve ilgili evraklara da ulaşmanın zor olduğunu, davaya konu çek yapraklarına ilişkin herhangi bir bilgi sunulmadığını, müvekkilinin davacıya borçlu olmadığını, Mahkemece tüm vakıaların açıklattırılmasının gerektiğini, müvekkilindeki tüm boş çeklerin, şirkete kayyum atanmasından sonra ilgili bankalara iade edildiğini belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Dava, davacı banka tarafından taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesi ve kefalet sözleşmesi uyarınca çek teminat bedelinin depo edilmesi istemine ilişkindir.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Mahkememizce … Esas üzerinden yapılan yargılama neticesinde, 26/03/2019 tarih ve 2019/271 sayılı kararı ile; 23.11.2018 tarihli bilirkişi raporu dikkate alınarak, Davalı kefil … A.Ş.’nin sorumluluğu yönünden gayri nakit alacak bakımından davacı bankanın yasa gereği ödeme riski bulunan çek yaprağı bedellerinden davalı kefilin de 01.04.2015 tarihli kefalet sözleşmesinde açık hüküm bulunmadığından sorumlu görülemeyeceği yönünde değerlendirme yapılmış, asıl borçlu ile banka arasında imzalanan kredi sözleşmesinde kefilin imzası bulunmayıp, banka ile kefil arasında 01.04.2015 tarihli ayrı bir kefalet sözleşmesi imzalandığı ve dosyaya sunulmuş olması sebebiyle davalı kefil yönünden davanın reddine karar verilmiştir. Yine davacı bankanın asıl borçluya verilen çeklerle ilgili hamiline ödemek zorunda kalacağı yasal sorumluluk bedelleri yönünden de depo talebinde bulunabilmesi için taraflar arasında düzenlenen sözleşmede asıl borçlunun sorumluluğuna dair açık hüküm bulunması gerektiği gerekçesiyle, asıl kredi borçlusu davalı yönünden de davanın reddine karar verilmiş, kararın, istinaf edilmesi üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nin 31/03/2022 tarih ve 2019/1959 Esas 2022/386 Karar sayılı ilamıyla;
“… dosya kapsamında, asıl kredi kullanan … Müh. Tes. İnş. … A.Ş ve davacı banka arasında imzalandığı ihtilafsız olan Genel Kredi Sözleşmesinin Geri Ödeme başlıklı 2.7 maddesinin 2. paragrafında bankanın talebini izleyen bir gün içinde gayrı nakit krediler tutarını teminat olarak bankaya yatırılmasının taahhüt edildiği anlaşılmaktadır. Buna göre davacı bankanın gayrı nakit alacak için asıl kredi borçlusu yönünden depo talep hakkı bulunduğu anlaşılmaktadır. Asıl kredi borçlusu şirket yönünden depo talebinin kabul edilmemesi isabetsiz olup, bu yöndeki davacı istinafı yerinde görülmüştür.
Davacı vekilince asıl kredi borçlusunun da sorumlu olmayacağı yönünde tespitler içeren bilirkişi raporuna davacı vekilince itiraz ileri sürülmüş, itiraz dilekçesinde bilirkişi raporunda belirtilen 12 çek dışında bankaya ibraz edilen ancak karşılıksız şerhi işlenen ve karşılıksız kodunda takip edilen başkaca çeklerde bulunduğu belirtilerek, bu çeklere ilişkin ayrıntılı bilgilerin verildiği anlaşılmaktadır. Buna göre 20 adet çek yaprağının bulunduğu belirtilmiştir.
Buna göre mahkemece davacının rapora itirazlarının da karşılanması suretiyle ve banka kayıtlarında inceleme yaptırılmak suretiyle, asıl kredi borçlusunun genel kredi sözleşmesinin Geri Ödeme başlıklı 2.7 maddesinin 2. Paragrafındaki düzenleme de gözetilerek, davacı bankanın dava tarihinde davalı kredi asıl borçlusundan depo edilmesini talep edebileceği tutar yönünden ek rapor alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekir.
Yukarıdaki açıklamalar ışığında davacı vekilinin istinaf başvuru nedenleri ile sınırlı yapılan inceleme sonucunda, mahkemece davacı itirazlarını giderir şekilde ve asıl kredi borçlusunun genel kredi sözleşmesinin Geri Ödeme başlıklı 2.7 maddesinin 2. Paragrafındaki düzenleme uyarınca davacının dava tarihi itibariyle talep edebileceği depo tutarı yönünden bilirkişi raporu ve hesaplaması yaptırılmaksızın, bu surette esasa etkili olabilecek deliller toplanmaksızın hüküm kurulması nedeniyle, kararın HMK 353/1-a6 maddesi uyarınca kaldırılarak dosyanın mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. ” gerekçeleriyle, kaldırılmasına karar verilmesi üzerine dava mahkememizin işbu esasına kaydedilmiştir.
Mahkememizce istinaf karar kaldırma ilamı doğrultusunda, banka kayıtlarında yerinde inceleme yapılması suretiyle ek rapor tanzimi için dosyanın, daha evvel rapor tanzim eden bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişi tarafından sunulan 19/07/2022 tarihli raporunda özetle; “Dava konusuna ilişkin istinaf ilamı ve dava konusu ile sınırlı olmak üzere banka kayıtlarında yapılan incelemede;
5941 çek yasası ve GKS’nin 2.7. Maddesi kapsamında 20 adet çekten kaynaklanan Banka Çek Sorumluluk tutarı 16.920,00 TL + 10.320,00 TL = 27.240,00 TL’nin banka nezdinde faiz getirmeyen vadesi hesaba depo edilmesi” şeklinde görüş bildirilmiştir.
Mahkememizce dosyanın tarafların beyan ve itirazlarının değerlendirilmesi için yeniden bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişi tarafından sunulan 01/12/2022 tarihli raporunda özetle;
“Taraf itirazları değerlendirilerek yapılan hesaplama sonucu 5941 çek yasası ve GKS’nin 2.7. Maddesi kapsamında 16 adet (4 çek iade) çekten kaynaklanan Banka Çek Sorumluluk tutarı 11.280,00 TL + 10.320,00 TL = 21.600,00 TL’nin Banka nezdinde faiz getirmeyen vadesiz hesaba depo edilmesi” şeklinde görüş bildirilmiştir.
Bu kapsamda somut olaya bakıldığından; davacı banka ile davalılardan … … arasında genel kredi sözleşmesi akdedildiği, diğer davalının da aynı tarihli kefalet sözleşmesi ile asıl borçlunun borçları için müteselsil kefil olduğu anlaşılmaktadır.
Davacı Banka tarafından … 15 Noterliğinden davalı muhataplara çekilen 29/06/2017 tarih ve … yevmiye nolu ihtarname ile 28.530,00 TL gayri nakit çek bedelinin, tebliğden itibaren bir gün içerisinde yatırılması talep edildiği, ancak bilindiği üzere, davacı bankanın asıl borçluya verilen çeklerle ilgili hamiline ödemek zorunda kalacağı yasal sorumluluk bedelleri yönünden asıl kredi borçlusu ve kefil olan davalıdan depo talebinde bulunabilmesi için taraflar arasında düzenlenen sözleşmelerde davalıların sorumluluğuna dair açık hüküm bulunması gerekmektedir.
Dosya kapsamında, asıl kredi kullanan … Müh. Tes. İnş. … A.Ş ve davacı banka arasında imzalandığı ihtilafsız olan Genel Kredi Sözleşmesinin Geri Ödeme başlıklı 2.7 maddesinin 2. paragrafında bankanın talebini izleyen bir gün içinde gayrı nakit krediler tutarını teminat olarak bankaya yatırılmasının taahhüt edildiği, dolayısı ile, davacı bankanın gayrı nakit alacak için asıl kredi borçlusu davalı … yönünden depo talep hakkı bulunduğu istinaf ilamı ile de üzerinde durulduğu üzere açıktır. Diğer davalı kefil … Holding tarfaından verilmiş böyle bir taahhüt bulunmadığı, yani çek riskinden kaynaklı sorumluluğuna gidilemeyeceği gözetilerek davalı … bakımından davanın pasif husumet dava şartı yokluğundan usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
İstinaf karar kaldırma ilamı doğrultusunda alınan yukarıda ayrıntılarına yer verilen bilirkişi raporları, karşılıksız kodu ile takip edilen çek bilgilerine yönelik tespitler yönünden denetime elverişli bulunmakla birlikte, hukuki değerlendirmenin mahkememize ait olduğu dolayısı ile raporda depo talebinin miktarına yönelik tespitlerin mahkememizce denetlenmesinde; tespiti yapılan karşılıksız kodunda takip edilen ve yapılan incelemede daha evvel bilirkişi raporunda belirtilen 12 çek dışında bankaya ibraz edilen ancak karşılıksız şerhi işlenen ve karşılıksız kodunda takip edilen 8 adet olmak üzere toplam 20 adet çek yaprağının bulunduğu ve bunlardan D1-… seri numaralı, 50.000,00-USD bedelli; D1-… seri numaralı, 24.416,80-USD bedelli; D1-… seri numaralı, 36.198,15-USD bedelli ve D1-… seri numaralı, 105.000,00-USD bedelli 4 adet çekin yargılama sırasında 16/08/2022 tarihinde (dosya kapsamında bulunan iade evrakı) davacı bankaya iade edildiği dolayısı ile bu çekler yönünden çek riskinin kalmadığı anlaşılmış olup, bu çekler yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
Bahse konu kalan 16 adet çek bakımından ise; kredi hesabının 2017 yılında kat edildiği, aynı kat ihtarnamesinde, çeklerden kaynaklanan 28.530,00 gayri nakdi depo talebinde bulunulduğu, ancak ihtarnamede çek hesabına ve çek yaprak sayısına ve esas alınan yasal sorumluluk tutarına dair ayrıntı bildirilmediği, (istinaf dilekçesinde ayrıntı bildirilmiş ise de talep miktarı ile yine davacı iddiasına göre 20 adet çek bulunduğunun kabulünde çek sayılarının örtüşmediği) hesabın kat edildiği tarih itibari ile ibraz bulunmadığından vadenin bilinmesinin mümkün olmadığı dolayısı ile, sorumluluk tutarının tespitinde, 2017 yılının esas alınması gerektiği, 2017 yılı banka yasal sorumluluk tutarının da 1.410,00 TL olduğu, davacının 16X1.410,00 TL= 22.560,00 TL depo talebinde bulunulabileceği, davacının fazlaya ilişkin isteminin, kendisine yargılama sırasında iade edilen yukarıda ayrıntılarına yer verilen 4 adet çeke ilişkin olduğu kanaatine varılmış olmakla, davanın davalı … … yönünden kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak izah edildiği üzere;
1-Davanın, davalı … ….AŞ yönünden KISMEN KABULÜ ile dava konusu 16 adet çek yönünden 1.410,00-TL banka yasal sorumluluk miktarı üzerinden hesap edilen toplam 22.560,00-TL gayri nakdi depo talebinin kabulüne, gayri nakdi alacağın davacı bankada açılacak hesapta depo edilmesine,
-Dava konusu olan D1-… seri numaralı, 50.000,00-USD bedelli; D1-… seri numaralı, 24.416,80-USD bedelli; D1-… seri numaralı, 36.198,15-USD bedelli ve D1-… seri numaralı, 105.000,00-USD bedelli 4 adet çekin yargılama sırasında davacı bankaya iade edilmesi nedeniyle belirtilen çekler yönünden KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Davanın diğer davalı … Holding AŞ yönünden HMK.114/1-d ve 115/2.maddeleri uyarınca pasif husumet DAVA ŞARTI YOKLUĞUNDAN usulden REDDİNE,
3-Alınması gerekli 179,90-TL karar ve ilam harcının başlangıçta alınmış olan 487,23-TL peşin harçtan mahsubu ile fazla kalan 307,33-TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 36,00-TL gider ile yargılama aşamasında yapılan 2.076,70-TL olmak üzere toplam 2.112,70-TL yargılama giderinden yargılama gideri ve peşin yatan harç gideri 179,90 TL’nin toplamı olan 4.405,30-TL yargılama giderinin davalı … ….AŞ’den alınıp davacıya verilmesine,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
6-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalı … ….AŞ’den alınıp davacıya verilmesine,
7-Davalı … Holding vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı … Holding A.Ş.’ye verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/02/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır