Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/462 E. 2023/18 K. 10.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/462 Esas
KARAR NO :2023/18

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:12/05/2022
KARAR TARİHİ:10/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin davalı tarafa ürün satışı gerçekleştirdiğini, bu satış işlemi neticesinde 10/01/2022 tarihli 426.250,00 TL bedelli fatura tanzim ettiğini, davalı şirket tarafından 04/01/2022 tarihinde 150.000,00 TL ve 05/01/2022 tarihinde 50.000,00 TL olmak üzere söz konusu fatura borcuna mahsuben 200.000,00 TL ödeme gerçekleştirildiğini, devam eden süreçte tüm bildirimlere rağmen davalı şirket tarafından bakiye fatura bedeli müvekkil şirkete ödenmemiş olduğunu, davalı tarafın 226.250,00 TL bedelinde cari hesap borcu bulunduğunu, bunun üzerine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalının davacı müvekkil şirkete borcu bulunmadığından bahisle takibe itiraz ettiğini, tüm bu nedenlerle davalı tarafın itiraz dilekçesindeki beyanları haksızlığını ve kötü niyetini gösterdiğinden toplam takip tutarının %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, davalı borçlunun …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilin davacı tarafa hiç bir borcu bulunmamasına rağmen hukuki dayanaktan yoksun şekilde yapılmayan işlerin bedeli icra takibiyle talep edildiğini, talep edilen alacak likit olmadığından müvekkilin herhangi bir tazminata mahkum edilmemesi gerektiğini, taraflar arasındaki ihtilaf yargılamaya muhtaç olduğundan tazminata konu olmadığını, tüm bu nedenlerle haksız ve kötü niyetli fesih ile icra takibi yapılmasını, davacının tazminat ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini, müvekkilin icra takibi yapılmasını, dava açılmasına sebebiyet vermediğinden müvekkilin aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Mahkememizde açılan dava: İİK.nun 67. maddesi gereğince itirazın iptali davasıdır.
Davalı tarafça cevap dilekçesi ile yetki ilk itirazında bulunulmuştur.
HMK 6.maddesine göre, genel yetkili mahkeme davanın açıldığı tarihteki davalının yerleşim yeri mahkemesidir. HMK 10.maddesinde ise sözleşmeden doğan davalarda, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinin de yetkili olacağı düzenlenmiştir. HMK 17.maddesinde “Tacirler veya kamu tüzel kişileri aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşme ile yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşme ile belirlenen bu mahkemelerde açılır.” şeklindeki düzenlemesi yer almaktadır.
Somut olayda, mahkememiz dosyasındaki mevcut kayıtlara göre uyuşmazlığın taraflar arasındaki alım satım sözleşmesinden kaynaklı bakiye borcun tahsiline ilişkin olduğu, taraflar arasında yetkili mahkemenin belirlenmesine ilişkin bir yetki anlaşmasının mevcut olmadığı, genel yetki kuralının geçerli olacağı, davalı şirketin yerleşim yerinin dava tarihi itibariyle ” … Mah. … Sok. no:…/… …” olduğu, dava konusunun para borcu olması sebebiyle davacının yerleşim yeri mahkemesinde de iş bu davanın görülebileceği, davacının yerleşim yeri itibariyle de mahkememizin yetkisiz olduğu, HMK 6.Maddesine göre mahkememizin yetkili mahkemelerden olmadığı, buna göre de, davaya bakma yetkisinin mahkememizde değil, … Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna kanaat getirilmiş ve süresi içerisinde davalı tarafça yapılan yetki itirazı yerinde görülmekle aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın yetkisizlik nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Yetkili mahkemenin BAKIRKÖY ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ olduğuna,
3-HMK ‘nun 331/2. maddesi gereğince yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunda yetkili mahkemece karar verilmesine,
4-HMK ‘nun 331/2. maddesi son cümlesi uyarınca dosya süresi içinde yetkili mahkemeye gönderilmediği takdirde talep halinde yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunda mahkememizce karar verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde HMK’nun 20/1. maddesi uyarınca 2 haftalık kesin süre içinde başvurulması halinde dosyanın yetkili mahkemesine gönderilmesine, belirlenen süre içinde başvurulmadığı takdirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili ile davalı vekilinin(e duruşma) yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 10/01/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır