Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/349 E. 2023/624 K. 14.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/349 Esas
KARAR NO:2023/624

DAVA:Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:18/04/2022
KARAR TARİHİ:14/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili aleyhine …. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası üzerinden kambiyo senetlerine mahsus takip yolu ile takip başlatıldığını, 18/02/2020 düzenleme ve 20/02/2020 vade tarihli 450.000,00 TL bedelli bono üzerinden başlatılan, 598.145,78 TL çıkış tutarlı takibin hukuka aykırı olup iptalinin gerektiğini, müvekkilinin davalıya böyle bir borcunun bulunmadığını, bonodaki yazı ve rakamların müvekkile ait olmadığını belirterek davanın kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı tarafın cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇ:
Dava menfi tespit davasıdır.
Mahkememizin 12/05/2023 tarihli ara kararı ile Tarafların iddia ve itirazları, sunulan deliller değerlendirilerek, dava konusu olan 450.000,00 TL bedelli senetteki yazıların davacıya ait olup olmadığı, senetteki “450.000” ifadesindeki “1” rakamının “4”e ve 1′ den sonra gelen “0” rakamını 5’e çevrilmek sureti ile 100.000 olan bedelin 450.000 olarak değiştirilip değiştirilmediği, bu bağlamda senette miktar kısmında tahrifat olup olmadığının belirlenmesi için, kasada bulunan senet aslı ve mahkememizce alınan davacıya ait yazılar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi heyeti raporunda özetle;
Davacı …’ün referans yazıları ile aralarında karşılaştırmalı incelemelerde esas alınan kriterler yönünden uyum unsurları saptanmadığından inceleme konusu, alacaklı “…”, ödeyecek “…” adlarına düzenlenmiş, “18/02/2020” düzenleme ve “20.02.2020” ödeme tarihli senet aslının ön ve arka yüzlerindeki el yazılarının davacı …’ün eli ürünü olmadığı,
İlk düzenlemede; inceleme konusu senedin rakamla değer gösteren kısmına bir zeminde ve bir kalemle “400.000” sayısının yazıldığı, bilahare baştan ikinci rakam olan “0” rakamının üzerine farklı bir zeminde ve farklı mürekkepli bir kalemle (*ya da aynı mürekkepli bir kalemle sonradan) “5” rakamının yazıldığı; sonradan “5” rakamının yazıldığı kalemle rakamla değer gösteren kısım yazıldığında boş bırakılan yazıyla değer gösteren kısma “Dört yüz elli bin” yazılarının yazıldığı kanaatine varılmıştır.
Davacı taraf, dava konusu senette davalı … … tarafından 100.000,00 TL ibaresinin önüne “1” rakamını “4”e ve 1′ den sonra gelen “0” rakamını 5’e çevrildiğini, boş senedin geri kalan kısmının yazıyla “dört yüz elli bin” TL olarak yazılmak suretiyle doldurularak tahrifat yapıldığını ileri sürmüş ise de yapılan bilirkişi incelemesinde, İlk düzenlemede; inceleme konusu senedin rakamla değer gösteren kısmına bir zeminde ve bir kalemle “400.000” sayısının yazıldığı, bilahare baştan ikinci rakam olan “0” rakamının üzerine farklı bir zeminde ve farklı mürekkepli bir kalemle (*ya da aynı mürekkepli bir kalemle sonradan) “5” rakamının yazıldığı; sonradan “5” rakamının yazıldığı kalemle rakamla değer gösteren kısım yazıldığında boş bırakılan yazıyla değer gösteren kısma “Dört yüz elli bin” yazılarının yazıldığı tespit olunmuştur. Bu bağlamda davacı tarafın 100.000,00 TL ifadesinin 450.000,00 TL olarak tahrif edildiği iddiası yerinde görülmemiştir.
Ayrıca senedin boş olarak verilmiş olduğu davacı tarafından kabul edilmekte olup senedin teminat olarak verildiği iddia edilmektedir. Senedin teminat olarak verildiğine dair senet metni üzerinde bir ifade bulunmamakta olduğundan senedin teminat senedi olduğu iddiasının ispatlandığı kanısı mahkememizde oluşmamıştır. Davacı tarafın imzaya bir itirazı bulunmamakta olup, teminat senedi olduğu da ispatlanamayan dava konusu senedin boş olarak karşı tarafa verilmiş olması karşısında, karşı taraf bunu zaten kendisi dolduracak olup burada tahrifattan bahsetmek te yerinde olmayacaktır.
Netice olarak, teminat senedi iddiasının ispatlanamamış olması, senedin boş olarak verilmiş olduğunun kabulü ve davalı tarafından doldurulacak olması karşısında tahrifattan bahsedilemeyeceği, dava dilekçesinde yemin deliline de dayanılmamış olması da dikkate alınarak ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçede açıklandığı üzere,
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 269,85 TL ilam harcının peşin yatan 10.214,84 TL’den düşümü ile 9.944,99 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 14/07/2023

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza