Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/254 E. 2023/56 K. 20.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/254 Esas
KARAR NO :2023/56

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:15/09/2014
KARAR TARİHİ:20/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı …’ün sevk ve idaresindeki davalı …’a ait olan ve diğer davalı … Sigortaya sigortalı bulunan, … ve Çocuk Merkezi tarafından kullanılan … plaka sayılı aracın müvekkili …’ye çarptığını ve sürükleyerek hayati derece yaralanmasına sebep olduğunu, müvekkilinin kimsesiz olduğunu ve velayeti altındaki halası ile yaşadığını, müvekkilinin bakım masraflarının karşılanması için halasının iş yerini kapattığını, davalıların müvekkili ile ilgilenmediğini, davalı …’ün müvekkiline dava açmaması için baskı yaptığını belirterek davanın kabulü ile ilk aşamada 1.000,00-TL maddi ve … için 10.000,00-TL ile halası Mehrangiz Ghanati için 10.000,00-TL manevi tazminatların davalılardan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde belirtilen … ……isimli kurumun müvekkiline bağlı olduğunu, dava dilekçesinde İstanbul Valiliği’nin gösterildiğini fakat bunun yanlış olduğunu, BK.66.maddesi gereğince işin yapılmasından sorumlu personelin verdiği zararı adam çalıştıranın ödemesi gerektiğini belirterek davanın müvekkili yönünden reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :Davalı … Anonim Türk Sigorta Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; meydana gelen kazada dacının asli kusurlu olarak kazaya sebep olduğunu, müvekkilinin sorumluluğunun poliçe limitleri içerisinde sigortalısının kusuru oranında olduğunu, davacının uğradığı zararın tespiti için dosyanın ATK’ya gönderilmesi gerektiğini, ayrıca davacıya SGK tarafından yapılan bir ödemenin bulunup bulunmadığının sorulması gerektiğini belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalılar süresi içerisinde cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar sebebiyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizce … Esas sayılı dosyası kapsamında ava dilekçesi, cevap dilekçeleri ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir. Davacı vekili tarafından dava dilekçesinde dava her ne kadar … ve Çocuk Merkezine izafeten İstanbul Valiliğine yöneltilmiş ise de davalı … ve … tarafından sunulan cevap dilekçesi ile söz konusu kurumun kendi Bakanlıklarına bağlı olduğu, İstanbul Valiliği ile bir ilgisinin bulunmadığı bildirilmiş olması nedeniyle Mahkememizce dosya davalısı olarak söz konusu çocuk merkezi yönünden … ve Sosyal Politikalar Bakanlığının davalı olarak kabulü ile yapılan yargılama neticesinde; mahkememizce 29/06/2021 tarihinde, 2021/431 Karar sayılı karar ile; davacı …’ın yaralanması ile sonuçlanan trafik kazasının oluşumunda davalı araç sürücüsü …’ün %75 oranında, davacı yaya …’ın ise %25 oranında kusurlu olduğu, kazaya neden olan araç davalı … adına kayıtlı ise de, söz konusu aracın uzun süreli kiralama sözleşmesi uyarınca ihbar olunan … Gıda İnşaat Temizlik Hizmetleri Sanayi ve Ticaret A.Ş’ye kiraya verildiği, aracın davalı … ve Çocuk Merkezine (… ve Sosyal Bakanlığına bağlı) tahsis edildiğine dair dosyada yeterli bir bilgi ve belge bulunmadığı, kazanın ise kira dönemi içerisinde gerçekleştiği, bu nedenle işleten sıfatı kalmayan … ile araçla bağlantısı belirlenemeyen davalı … ve Sosyal Politikalar Bakanlığının sorumluluğu yoluna gidilemeyeceği, davacı …’ın kaza neticesinde meydana gelen yaralanmasına bağlı herhangi bir maluliyeti oluşmadığı, iyileşme süresinde 4 aya kadar uzayabileceğinin belirlendiği, ancak kaza tarihinde 15 yaşında olan davacının herhangi bir kazanç getiren işte çalışmaması nedeniyle, geçici iş göremezlik tazminatı talep edemeyeceği, dolayısıyla maddi tazminata ilişkin taleplerinin reddi gerektiği, buna karşılık kazanın oluş şekli, kusur durumun, geçici iş göremezlik süresi, davacının yaşı, kazazedenin kimsenini bulunmadığı, bakım ve gözetimi ile velayeti altındaki halası olan davacı Mehrangız’ın ilgilendiği gözetildiğinde, her iki davacının manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulünün uygun olacağı ve manevi tazminat talepleri bakımından da ZMM sigortacısı olan davalı sigorta şirketinin sorumluluğu yoluna gidilemeyeceği gerekçeleri ile;
“-Davanın KISMEN KABULÜ ile; davacı … için 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 21/01/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
-Davacı … (…) için 2.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 21/01/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
-Davalılar … ve … ve … yönünden manevi tazminat isteminin pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden REDDİNE,
-Davalı … Sigorta A.Ş yönünden manevi tazminat isteminin REDDİNE,
-Maddi tazminat talebi yönünden davanın REDDİNE, ” dair verilen kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine istinaf incelemesi sonunda, Mahkememiz 29/06/2021, … Esas, 2021/431 Karar sayılı kararının, İstanbul Bölge Adliye 8. Hukuk Dairesinin 24/03/2022 tarih, 2022/201 Esas, 2022/395 Karar sayılı ilamı ile;
“…Dava dilekçesinde davacı … bakımından fazlaya ilişen haklar saklı tutularak 1.000,00-TL maddi tazminat talebinde bulunmuş ise de dilekçe içeriğindeki talebin hangi zarar kalemlerine ilişkin olduğu konusunda tam bir açıklık bulunmamaktadır.
Bu durumda mahkemece, HMK.nun 31.maddesinde düzenlenen hakimin davayı aydınlatma görevi doğrultusunda, davacı vekiline talep edilen maddi tazminatın neye veya nelere ilişkin olarak istenildiğinin açıklatılması ve sonucuna göre davacı tarafa iddiaları ispatlamak bakımından mehil ve imkan tanınması ve ayrıca kaza tarihinde18 yaşından küçük olan davacı için geçici iş göremez olduğu dönemde kazanç getirecek bir işte çalışmaması nedeniyle kazanç kaybına hükmedilemeyecek olsa dahi, yalnızca meslek sahipleri ve çalışıp kazanç elde etmekte olanların değil, uğranılan kaza nedeniyle iyileşme süresince oluşan maluliyet nedeniyle günlük işlerini yapamayan veya yapmakta zorlanan (daha fazla güç sarfeden) diğer kişilerin de maddi tazminat (efor tazminatı) talep edip edemeyecekleri de tartışılarak (Bkn; 17 Hukuk Dairesinin 16/02/2021 gün 2020/511E,- 2021/1377K sayılı içtihadı), ondan sonra maddi tazminata ilişkin talep hakkında bir karar verilmesi gerekirken, maddi tazminata ilişkin talep sadece geçici iş göremez olunan dönemde uğranılan kazanç kaybının giderilmesi ve çalışma gücünün kaybedilmesinden (sakatlık tazminatı) kaynaklanıyormuş gibi bir değerlendirme sonucunda yazılı biçim ve şekilde maddi tazminata ilişkin talebin reddine karar verilmesi isabetsiz olmuştur.
Hal böyle olunca, davacılar vekilinin maddi tazminata ilişkin istinaf başvurularının açıklana nedenle kabulü ile ilk derece mahkemesince verilen kararın HMK.m.353/1-a/6 hükmü kapsamında kaldırılmasına, kaldırma kararının gerekçesi gözetildiğinde davacılar vekilinin diğer istinaf itirazlarının bu aşamada değerlendirilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.” şeklindeki gerekçe ile mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmiş olduğu, dosyanın Mahkememize tevzi edilmesiyle işbu esas numarasına kaydedildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce istinaf karar kaldırma ilamı doğrultusunda tensip ara kararı ile, davacı vekiline İstinaf Karar Kaldırma İlamı doğrultusunda, dava dilekçesi kapsamındaki maddi tazminat talebinin dayanakları ile birlikte nelere ilişkin olduğu, maddi tazminat kalemlerini ayrı ayrı miktarları belirtilmek suretiyle ayrıntılı açıklama dilekçesi sunulması hususunda kesin süre verildiği, ara karar gereğince davacı vekilince açıklama dilekçesi sunulduğu, dilekçe ile maddi tazminat talebi yönünden 10.000,00-TL efor kaybı tazminatı ve 5.000,00-TL ekonomik geleceğin sarsılmasından kaynaklı olarak toplam 15.000,00-TL’lik maddi tazminatın talep edildiği ancak dava dilekçesinin incelenmesinde davacı vekili tarafından 1.000,00-TL maddi tazminat talebinde bulunulduğu, İstinaf Karar Kaldırma İlamı doğrultusunda toplam 1.000,00-TL maddi tazminat talebi yönünden kalem kalem ayrılmasının, açıklanmasının, özgülenmesinin gerektiğinin belirtildiği, bu haliyle beyan dilekçesinin istinaf karar kaldırma ilamını karşılamadığı ancak ıslah veya talep artırım dilekçesi olarak değerlendirilebileceği anlaşılmakla davalı … vekili tarafından söz konusu dilekçeye karşı beyan dilekçesi de sunulduğu, davacı tarafça sunulan dilekçenin ıslah dilekçesi niteliğinde olduğu ve bu şekilde kabul edilecek ise zamanaşımı itirazlarının bulunduğunun bildirildiği anlaşılmakla, 21/06/2022 tarihli 1 nolu celsede gereği üzerine davacı vekilinden sorulması üzerine, davacı vekili tarafından; ” Fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmakla ve bilirkişi raporu sonrasında artırılmak kaydıyla dava dilekçemizde belirttiğimiz 1.000,00-TL’nin 750,00-TL’sinin efor kaybı ve 250,00-TL’sinin de ekonomik geleceğin sarsılmasından kaynaklı maddi tazminatımız olduğunu bildiriyoruz ” şeklinde beyanda bulunduğu ve imzasının alındığı anlaşılmıştır.
Bu kapsamda, mahkememizce istinaf karar kaldırma ilamı doğrultusunda rapor tanzimi için dosyanın ek rapor alınmak üzere bilirkişiye tevdi edildiği bilirkişi tarafından sunulan 04/07/2022 tarihli ek raporunda özetle;

“…- 14,5 yaşında kaza geçiren bir kişinin sürekli maluliyet oranı olmaksızın, sadece 4
aya kadar uzayabilecek bir iyileşme dönemi dahilinde / sürekli efor kaybının da
bulunmadığının ATK tarafından mütalaada belirtilmiş olmakla; ekonomik
geleceğin sarsılmasının hangi gerekçe ile oluşabileceğinin ispatlanmadığı,
davacının kaza tarihinde bir mesleğinin de bulunmadığı, sürekli ve düzenli
gelirinin olmadığı, herhangi bir sekel bırakmaksızın iyileşen davacının malul
kalmadığı, iyileşme döneminde geliri olmayan bir kişinin kazanç kaybından da söz
edilemeyeceği göz önüne alındığında, yukarıda yapılan açıklamalar dahilinde;

Davacının ;-Efor kaybı zararının olmadığı,-Davacının ekonomik geleceğinin sarsıldığından söz edilemeyeceğinin,
Hukuki tüm değerlendirmelerin Mahkemeye ait olduğu, ancak, Sayın Mahkemenin savunmalarının tümüne hasren tamamen davalı
müdafaaları yönünde hüküm kurmak hususunda da hiç şüphesiz muhtar
bulunduğu, Rapor içinde anlatım konusu kılındığı, HMK md. 282 hükmü gereği
bilirkişi görüşü sayın Mahkemeyi takyit etmediğinden, mezkûr hususların
takdirinin somut olay yönünden tamamen muhterem Mahkemeye ait olduğu,
Davacılara karşı manevi tazminat istemleri cihetinden mesuliyetlerinin
takdirinin münhasıran muhterem Mahkemeye ait olacağı;
Yukarıda yapmış bulunduğum açıklamalar sonucunda, tüm bilgi ve belgelerin
değerlendirilmesi neticesi, 6100 sayılı HMK ’nın md. 279/4 ve md 266/c.2
ahkamıyla 6754 sayılı Kanun’un md. 3/3 hükmü uyarınca bilcümle hukuki
takdir ve tavsif sadece Sayın Mahkemeye ait olmak üzere,” şeklinde görüş bildirilmiştir.
Bu hali ile somut olaya bakıldığında; istinaf karar kaldırma ilamı doğrultusunda davacılar vekilinden 21/06/2022 tarihli 1 nolu celsedeki imzalı beyanına göre dava dilekçesinde belirtilen 1.000,00-TL maddi tazminat istemine ilişkin 750,00-TL’sinin efor kaybı ve 250,00-TL’sinin de ekonomik geleceğin sarsılmasından kaynaklı olduğu bildirilmiş olduğu gözetildiğinde yukarıda ayrıntılarına yer verilen ek bilirkişi bilirkişi raporu dosya kapsamına göre denetime elverişli bulunmuştur.
Bu kapsamda davacının sürekli maluliyetinin bulunmadığı, kaza tarihinde 14 yaşında olduğu, 4
aya kadar uzayabilecek bir iyileşme dönemi içinde sürekli efor kaybının da
bulunmadığının ATK raporunda belirtilmiş olduğu, ekonomik
geleceğin sarsılmasının hangi gerekçe ile oluşabileceği yönünde ispata elverişli bir delil sunulmadığı,
davacının kaza tarihinde bir mesleğinin de bulunmadığı, sürekli ve düzenli
gelirinin olmadığı, herhangi bir sekel bırakmaksızın iyileşen davacının malul
kalmadığı, iyileşme döneminde geliri olmayan bir kişinin kazanç kaybından da söz
edilemeyeceği hususları bir bütün olarak değerlendirildiğinde, istinaf karar kaldırma ilamı doğrultusunda yapılan yargılama sonucunda da mahkememiz önceki kararında maddi tazminat talebi yönünden verilen kararda değişiklik yapma olanağı bulunmadığından önceki kararda ayrıntılı olarak izah edilen gerekçeler ile maddi tazminat talebi yönünden davanın reddine, manevi tazminat talebi yönünden davanın kısmen kabulü ile; davacı … için 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 21/01/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den alınarak davacıya verilmesine, davacı … (…) için 2.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 21/01/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, davalılar … ve … ve … yönünden manevi tazminat isteminin pasif husumet dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, davalı … Sigorta AŞ yönünden manevi tazminat isteminin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak izah edildiği üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; davacı … için 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 21/01/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davacı … (…) için 2.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 21/01/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Davalılar … ve … ve … yönünden manevi tazminat isteminin pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden REDDİNE,
4-Davalı … Sigorta AŞ yönünden manevi tazminat isteminin REDDİNE,
5-Maddi tazminat talebi yönünden davanın REDDİNE,
6-Alınması gerekli 819,72-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 105,90-TL harcın mahsubu ile geriye kalan 713,82-TL eksik harcın davalı …’den tahsili ile hazineye irad kaydına,
7-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 28,05-TL gider ile yargılama aşamasında yapılan 4.003,30-TL olmak üzere toplam 4.031,35-TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 1.560,52-TL yargılama gideri ve peşin yatan harç gideri 105,90-TL’nin toplamı olan 1.666,42‬-TL yargılama giderinin davalı …’den alınıp davacıya verilmesine, geriye kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı … Sigorta AŞ tarafından yapılan 50-TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 30,64-TL’sinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya verilmesine, geriye kalan kısmın bu davalı üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı … tarafından yapılan 50-TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 30,64-TL’sinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya verilmesine, geriye kalan kısmın bu davalı üzerinde bırakılmasına,
10-Kullanılmayan gider avansı bulunması halinde karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
11-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan manevi tazminat yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalı …’den alınıp davacıya verilmesine,
12-Davalı … Sigorta, … ve … ve … vekille temsil olunduğundan manevi tazminat yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp adı geçen davalılara verilmesine,
13-Davalılar … Sigorta, … ve … ve … vekille temsil olunduğundan maddi tazminat yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp adı geçen davalılara verilmesine,
Dair, davacılar vekili ile davalı … ve davalı … ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekilinin yüzlerine karşı, diğer davalıların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/01/2023

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır