Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/244 E. 2023/229 K. 22.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/244 Esas
KARAR NO :2023/229

DAVA:Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ:02/06/2021
KARAR TARİHİ:22/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … 08.02.2019 tarihinde davalı … Bankası üzerinden para
transferi işlemini gerçekleştirirken … IBAN numaralı hesap sahibi …’a göndermek istediği 25.000,00-TL tutarındaki parayı rakamlarda yaptığı tuşlama hatası nedeniyle sehven … IBAN numaralı diğer davalı …’a ait hesaba gönderildiğini, müvekkili para gönderme işlemini yanlış hesaba yaptığını farkettiğinde durumu derhal kendi şubesi olan davalı … Bankası’nın … Ticari Şubesi’ne bildirerek hesaba bloke konulması talebinde bulunduğunu, Müvekkilinin olayı bildirdiği … Bankası … Ticari Şubesi görevlisi …de aynı zamanda … Bankası … … Şubesi yetkilileriyle iletişime geçerek bloke konulması gereğini iletildiğini, (EK-2) Her iki şubenin yetkilileri tarafından davalı … ile görüşülrnüş, şahıs öncelikle paranın kendisine ait olmadığını ve paraya bloke konulmasını istediğini bildirmişse de akabinde sehven gönderilmiş olan paranın belirlenerneyen bir miktarının harcanmış olduğunu, gerek müvekkili gerek hesap sahibi davalı …’ın ilk beyanları ile her iki şubenin yetkililerine hesaba bloke konulması talebi iletilmişse de … Bankası … … Şubesi yetkilileri tarafından hesap sahibi davalının yine bilgisi müvekkil ile paylaşılmayan bir borcu bulunduğu gerekçesiyle hesaba blokekonulmadığını, … Bankası … … Şubesi yetkililerine müvekkilinin şubesi olan … Bankası … Ticari Şubesi hukuk birimi tarafından “Karşı taraf hesap sahibinin borcundan dolayı aleyhine icra takibi bulunması durumunda da blokenin ko
nulabileceği” şeklinde hukuki görüş bildiriminde bulunulmuş olmasına rağmen … … Şubesi yet-kililerince paraya bloke konulmadığı, ardından davalı …’ın borcu dolayısıyla paranın 7.924.00,- TL’lik kısmının kesildiği, kalan 17.076,00 TL’lik kısma bloke konulacağı bildirildiğini, Bloke konulan 17.076,00-TL tutarındaki paranın iadesi de hemen yapılmamış ve iade müvekkilinin hesabına ancak 13.02.2019 tarihinde geçtiğini, bu şekilde bloke konulmasının talep olunduğu ve sehven gönderilen hesap sahibinin de onayıyla derhal bloke konulmadığından müvekkilinin zarara uğratıldığını, banka bu aşamada özenli davranmadığından müvekkilinin zarara uğratıldığını, yukarıda arz ve izah olunan nedenlerle müvekkiline iadesi yapılmayan 7.294,00,-TL miktarındaki paranın 08.02.2019 tarihinden itibaren mevduata işleyecek en yüksek faiz ile birlikte davalılardan alınarak müvekkiline verilmesine, güven kurumu olan banka tarafından müvekkil lehine 5.000,00,-TL manevi tazminat verilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 08.02.2019 tarihinde gerçekleştirmiş olduğu işleme itiraz ettiği, haksız fiil sorumluluğunda, zarara uğrayanın zararı öğrendiği tarihten itibaren 2 yıllık süre içerisinde ileri sürülmemesi durumunda istem zamanaşımına uğrayacağı, huzurdaki dava 02.06.2021 tarihinde ikame edilmiş olmakla 08.02.2019 tarihinden itibaren 2 yıldan fazla zaman geçmiş ve davacı talepleri davalı Banka bakımından zamanaşımına uğradığı,
bu nedenle davaya karşı zamanaşımı itirazı ile esasa girilmeksizin zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği, Huzurda görülen davada; davacı, internet bankacılığını kullanarak havale ger-çekleştirmek isterken hatalı tuşlama yaptığın ve parayı üçüncü bir kişinin hesabına transfer ettiğini iddia ettiği, davaya konu havale işlem tutarı, havale alıcısı …’ın mevduatına dahil olduğu, bu işlemi gerçekleştirirken davalı banka tarafında davacının talep yapmak istediği işlem yasal mevzuat ve teamüllerce usulüne uygun bir şekilde davacının iradesine etki etmeden davacının hür iradesi ile internet bankacılığına ilişkin sistemsel kontrollerin davacıya yapması sağlanarak gerçekleştirildiği, Müşterinin hu-zurdaki davaya konu işlem benzeri sehven para çıkışı yapması durumunda husumeti paranın gönderilen kişiye yönlendirmesi hususunda Yargıtay kararları bulunduğu, Davacı taraf, hiç bir gerekçe göstermeden ve açıklama dahi yapmadan manevi tazminat talebinde bulunduğu, TBK’da manevi tazminat talebine iliş-kin şartların sayılmış olduğu, huzurdaki davaya ait konuda bu şartların oluşmadığı, Yargıtay içtrihatların-da yer bulan “manevi tazminat sebepsiz zenginleşmeye neden olmamalıdır” ilkesi gereğince, davacınıniddialarını kabul anlamına gelmemek kaydı ile davacının 5.000-TL manevi tazminat talebinin fahiş olduğu, Bu kapsamda yerleşik Yargıtay İçtihatları gereğince fahiş tazminat talebinin reddinin talep edildiği, arz ve izah olunduğu üzere, haksız ve hukuka aykırı davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesi talep edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, para havale edilmek istenen hesaptan başka bir hesaba para aktarılmış olması sebebiyle davalı bankanın sorumluluğuna dayalı alacak ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Mahkememizce …Esas sayılı dosyasında 25/03/2022 tarihli kararı ile dosyanın davalı … Bankası yönünden tefrik edildiği, tefrik edilen dosyanın yukarıdaki esas numarasını aldığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafından, dava dışı …’a gönderilmek istenen 25.000,00-TL tutarındaki paranın maddi hata ile sehven … IBAN numaralı diğer davalı … … (…esas sayılı dava dosyasında) ait hesaba gönderildiği, para gönderme işlemini yanlış hesaba yaptığını farkettiğinde durumu derhal kendi şubesi olan davalı … Bankası’nın … Ticari Şubesi’ne bildirerek hesaba bloke konulması talebinde bulunduğu, olayı bildirdiği … Bankası … Ticari Şubesi görevlisi …de aynı zamanda … Bankası … … Şubesi yetkilileriyle iletişime geçerek bloke konulması gereğini iletildiği, her iki şubenin yetkilileri tarafından davalı … ile görüşüldüğü, şahıs öncelikle paranın kendisine ait olmadığını ve paraya bloke konulmasını istediğini bildirmişse de akabinde sehven gönderilmiş olan paranın belirlenerneyen bir miktarının harcanmış olduğu, gerek kendisi gerek hesap sahibi davalı …’ın ilk beyanları ile her iki şubenin yetkililerine hesaba bloke konulması talebi iletilmişse de … Bankası … … Şubesi yetkilileri tarafından hesap sahibi davalının yine bilgisi kendisi ile paylaşılmayan bir borcu bulunduğu gerekçesiyle hesaba bloke konulmadığı, yapılan işlemden 17.076,00 TL’nin kendisine iade edildiği ancak geriye kalan 7.924,00 TL’nin kendisine ödenmediğinden bahisle bu bedelin tahsili ve bankanın güven kurumu olması dolayısı ile 5.000,00 TL manevi tazminat istemi ile işbu davanın açıldığı, davalı banka ise, havale işleminin 08.02.2019 tarihinde gerçekleşmiş olduğu, haksız fiil sorumluluğunda, zarara uğrayanın zararı öğrendiği tarihten itibaren 2 yıllık süre içerisinde ileri sürülmemesi durumunda istem zamanaşımına uğrayacağı, huzurdaki davanın 02.06.2021 tarihinde açılmış olduğu, 08.02.2019 tarihinden itibaren 2 yıldan fazla zaman geçmiş ve davacı talepleri davalı Banka bakımından zamanaşımına uğradığı, bu nedenle davaya karşı zamanaşımı itirazı ile esasa girilmeksizin zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği, bankanın davacının Iban numarasını yanlış girmesinden sorumluluklarının bulunmadığı, diğer davalı hesabına geçen ve iade edilmeyen bedelin ancak diğer davalıdan istenebileceği, manevi tazminatın şartlarının oluşmadığı yönünde savunma yapılarak davanın reddi talep edilmiştir.
Mahkememizce dosyanın bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişi tarafından sunulan 08/10/2022 tarihli raporunda özetle;”…Bu nedenle; bilirkişiliğimizce havale işlemin yapıldığı 08.02.2019 tarihinden 12.02.2019 tarihine kadar davalı bankanın talep edilen iadeyi gerçekleştirmemesi nedeni ile 25.000,00 TL üzerinden hesaplanacak faizi ile birlikte davalı bankadan alınarak davacıya yanlızca faizinin ödenmesi, hesaba bloke konulmaması nedeni ile hesaptan harcama yapılması ve gelen tüm bedelin kendisine ait olmadığının 12.02.2019 tarihinde kabulü ve geri iadesi talebi ile 12.02.2019 tarihinden itibaren 7,924,00 TL ( 25.000,00 TL – 17.076,00 TL) üzerinden hesaplanacak faizi ile birlikte 7.924,00 TL anapara ve faizin dava dışı …’dan alınarak davacıya ödenmesi, Davacının manevi tazminat, yargılama giderleri ve vekâlet ücreti vb. gibi taleplerinin Sayın Mahkemenizin takdirlerinde bulunduğu” şeklinde görüş bildirilmiştir.
Yukarıda ayrıntılarına yer verilen bilirkişi raporunda; davalı bankanın diğer esas dosya davalısı hesabına bloke koymaması sebebiyle yalnızca faiz yönünden sorumlu olduğu yönünde değerlendirme ve tespit yapılmış, ancak rapor bankacılık mevzuatı, uygulaması ve somut olay bakımından yeterli irdeleme içermediğinden denetime elverişli olmaması sebebiyle Mahkememizce dosyanın yeni bir bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişi heyeti tarafından sunulan 12/01/2023 raporda özetle;
“…. Somut olayda, davalı banka, havaleyi kabul ile havale eden tarafından gönderilen parayı havale alıcısının hesabına geçirmiş olmakla, havale konusu para üzerinde tasarruf hakkı havale alıcısına geçmiş olup havale eden, TBK 559/1.maddesi uyarınca havale alıcısına vermiş olduğu yetkiyi geri alabilirse de, davalı havale ödeyicisi bankaya verdiği yetkiyi geri alamayacağından irade fesadına dayalı dahi olsa iade istemini davalı bankaya karsı ileri süremez. Davalı bankanın, TBK’nın 557/1. maddesi de gözetildiğinde, havale alıcısının hesabına aktardığı havale konusu para üzerine, havale alıcısı ile aralarındaki sözleşmeye dayanarak bloke koymuş olmasında da yasaya aykırı bir durum söz konusu bulunmamaktadır. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 27.11.2017 Tarih, 2016/4541 Esas ve 2017/6590 Karar) – ISTANBUL BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI 43. HUKUK DAIRESI 2020/58 E. – 2020/163 K. Sayılı ve 15.10.2020 tarihli güncel kararı Ek:1
Tüm bu yasal düzenlemeler ve var olan yasal düzenlemeler ışığında davacının iade istemi, yasal düzenleme kapsamında davalı bankaya karşı ileri süremeyeceği, diğer bir anlatımla davalı bankaya izafe edilecek bir kusurun oluşmadığı kanaatine varılmaktadır.
1.Davacının, davalı bankanın kusurundan kaynaklanan bir sorumluluğunun tespit
edilemeyişi nedeniyle alacak talebinin yerinde olmayacağı,
2. Davalı havale alıcısı …’dan, Sebepsiz Zenginleşmeden kaynaklanan borcu nedeniyle, 7.294,00,-TL Asıl alacak, 2.626,25,-TL İşlemiş faiz olmak üzere toplam
9.920,25,-TL alacağı hesaplandığı,
3.Davacının manevi tazminat talebinin, Sayın Mahkemeniz takdirlerinde olduğu,” şeklinde görüş bildirilmiştir.
Bu kapsamda somut olaya bakıldığında; dava, hukuki niteliği itibariyle, bankacılık işleminden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
Zamanaşımı Savunması Yönünden;
Davacı taraf alacak istemini davalı bankanın kusurlu olduğuna dayandırmış olup, talebe dayanak havale işleminin 08.02.2019 tarihinde gerçekleşmiş olduğu, haksız fiil sorumluluğunda, zarara uğra
yanın zararı öğrendiği tarihten itibaren 2 yıllık süre içerisinde ileri sürülmemesi durumunda istemin zamanaşımına uğrayacağı açık ise de; davacı tarafça işbu dava açılmadan evvel İstanbul İl Tüketici Hakem Heyetine başvurulduğu söz konusu başvuru ile zamanaşımının kesildiği, İl Hakem Heyeti tarafından 22/07/2019 tarihinde görevsizlik kararı verilmesi üzerine işbu davanın 2 yıllık zamanaşımı süresi dolmadan 02.06.2021 tarihinde açılmış olduğu anlaşılmakla davalı bankanın bu yöndeki savunmasına itibar etme olanağı bulunmamıştır.
Merkez Bankasınca 10.10.2008 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 2008/6 Sayılı Uluslararası Banka Hesap Numarası Hakkındaki Tebliğiın 7. Maddesinin 2. Fıkrasında “Bankalara gelen ve alıcı hesap numarası IBAN olarak belirtilen para transferlerinde IBAN’ ın doğrulanması zorunludur.”
Yine aynı maddenin 4. Fıkrasında “EFT Sistemi aracılığı ile hesaba yapılan para transferlerinde, talep edilmesine rağmen müşteri tarafından alıcıya ait IBAN’ ın bildirilmeyeceğine ilişkin müşterinin beyanının alındığı işlemler hariç olmak üzere, alıcıya ait IBAN’ ın doğrulanması ve kullanılması zorunludur.”
Tebliğin 8. Maddesinin 1. Fıkrasında “Bankalarca, bu Tebliğin 4 üncü maddesinin yedinci fıkrası hükümlerine göre yapılan kontrol sonrasında IBAN’ ı yanlış olduğu tespit edilen transfer emirleri iade edilebilir veya reddedilebilir.”
Belirtilen mevzuat ve ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında, davacının internet bankacılığından yaptığı EFT işleminde alıcı ismi ile ile hesap numarasının farklı olması, başka bir anlatımla başka bir kişiye ait ait IBAN numarasına işlem yapılmak istenirken farklı bir kişinin hesabına havale yapılmış olması halinde, dosya kapsamındaki müzekkere yanıtları ve sunulu deliller kapsamında, internet bankacılığı sistemi üzerinde bu hususu belirtir uyarının yer aldığı ve havale yapmak isteyen kişinin bu uyarıya rağmen gönderi talimatını onaylaması halinde ancak bedelin havale işleminin banka tarafından yapılabileceği ve işlemin de bu şekilde gerçekleştiği yani bankanın bankacılık mevzuatına uygun olarak davacının havale talimatını yerine getirdiği anlaşılmıştır. Dolayısı ile yukarıda ayrıntılarına ye verilen ve dosya kapsamına göre denetime elverişli bulunan 12/01/2023 tarihli 2. bilirkişi raporu ile de belirtildiği üzere davacı tarafından gönderilen para asıl dosya davalısı …’ın hesabına geçtiği andan itibaren artık davalı bankanın söz konusu para üzerinde tasarruf hakkı bulunmadığı, iade edilen bedelin ise … talebi ve talimatı doğrultusunda iade edildiği, davalı bankanın somut olay bakımından herhangi bir kusurunun bulunmadığı anlaşılmakla alacak talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Manevi Tazminat Talebi Yönünden;
Davacının ne şekilde bir manevi zarara uğradığı yönünde herhangi bir somut açıklama yapılmadığı, manevi zararın varlığı noktasında ispata elverişli herhangi bir delil sunulmadığı gibi yukarıda izah edildiği üzere somut olay bakımından davalı bankanın kusursuz olduğu da gözetilerek manevi tazminat isteminin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak izah edildiği üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 179,90-TL peşin harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üstünde bırakılmasına,
4-Davalı … Bankası kendini vekille temsil ettirdiğinden alacak talebi yönünden lehine Asgari Ücret Tarifesi gereği 7.924,00-TL ücret takdirine, bunun davacıdan tahsili ile davalı … Bnakası’na verilmesine,
5-Davalı … Bankası kendini vekille temsil ettirdiğinden manevi tazminat talebi yönünden lehine Asgari Ücret Tarifesi gereği 5.000,00-TL ücret takdirine, bunun davacıdan tahsili ile davalı … Bnakası’na verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde artan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
6-1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, miktar itibariyle kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.22/03/2023

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır