Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/171 E. 2022/697 K. 27.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/133 Esas
KARAR NO:2022/741

DAVA:Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:20/06/2013
KARAR TARİHİ:18/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirket ile müvekkil … A.Ş arasında 27.05.2005 tarihli protokol eki ve niteliğinde 03.11.2008 tarihli akaryakıt bayilik sözleşmesi yapıldığını, davalının 27.05.2005 tarihinden itibaren 15 yıl süreyle bayilik faaliyeti yapacağının kararlaştırıldığını, davalının gerek alt yapısal, gerekse işlevsel anlamda daha iyi bir seviyeye ulaşması için her türlü masrafını kendisi karşılayarak bir kısım sabit yatırım yaptığını, bu yatırımların taşınmazla bütünleşen ya da bulundukları yerden ayrıştırılması halinde ekonomik değer ifade etmeyecek türden yatırımlar olduğunu, akaryakıt istasyonunun gelişimine ve işletilmesine katkı anlamında…bedeli ödemesi yapıldığını, müvekkil şirketin bu yatırım ve inkişaf bedeli ödemelerini yapmadan evvel, davalının 27.05.2005 tarihli protokol ile öngörülen bayilik süresini dikkate alarak o istasyonun kaç yıl boyunca kendisine hizmet etmek zorunda olduğunu tespit edip, istasyona yapacağı sabit ve nakdi yatırımların tutarlarını buna göre hesapladığını, ticaret şirketlerinin kar beklentisine dönük olarak faaliyetlerini sürdürmeleri ve kar elde edilemeyeceği öngörülen bir konuda yatırım yapmayacaklarının doğal olduğunu, dağıtım şirketi olan müvekkil … A.Ş de davalı tarafa bayilik verirken ve kar beklentisi ve öngörüsüyle hareket ettiğini, taraflar arasında 27.05.2005 tarihli protokol ve eki niteliğinde bayilik sözleşmesi imzalandığını, dağıtım şirketinin akaryakıt istasyonuna yaptığı sabit yatırımların bayilik süresinden bağımsız olduğunu, bayilik süresi “1 yıl da olsa 1 yüzyıl da olsa” her hal ve şartta bu yatırımların dağıtım şirketince zaten işin doğası gereği yapılmak zorunda olduğu düşüncesi ekonomik gerçeklere ve sektör uygulamasına aykırı olduğunu, müvekkil şirket davalının faaliyet gösterdiği istasyona bu yatırımları yaparken, İstasyonun … A.Ş bayii olarak faaliyet göstereceği süreyi, yani bayilik sözleşmesini esas aldığını, bayilik süresinin sonunda bunların iade alınamayacağını öngördüğünü, müvekkil şirketin, akdedilmiş protokol ve sözleşme kapsamında üstlenmiş olduğu edimleri eksiksiz olarak yerine getirdiğini, dava konusu akaryakıt istasyonuna sabit yatırımlar ve inkişaf bedeli ödemesi yaptığını, Rekabet Kurumu’nun öngördüğü şekilde dikey ilişkinin sonlandırılması suretiyle bayiilik ilişkisi ile ilintili tüm sözleşmelerin birlikte ve öngörülen zamandan önce neticelendirilmesi sonucunda, müvekkil şirketin peşinen ve sözleşme süresi öngörülerek yapmış olduğu yatırımların ve inkişaf bedeli ödemelerinin, geçersiz ve müvekkil şirketin yararlanamayacağı süreye karşılık gelen kısmının, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre faiz ve semereleri ile birlikte müvekkil şirkete iadesi gerektiğini, sabit yatırım bedelinin geçersiz ve müvekkil şirket tarafından kullanılmayacak sözleşme süresine karşılık gelen kısmı, müvekkil şirketçe kıstelyevm hesabına göre ve fazlaya ilişkin hak saklı kalmak kaydıyla 575.996,23 TL olarak hesap edildiğini, ödenen inkişaf bedelinin müvekkil şirketin kıstelyevm hesabına göre 385.882,33 TL olarak hesap edildiğini, müvekkil şirketin yapmış olduğu sabit yatırım harcaması ve kullanılmayacak sözleşme süresine karşılık gelen 575.996.23 TL tutarındaki kısmının, müvekkil şirketçe yapılan sabit yatırım harcaması tarihinden itibaren değişen oranlarda TCMB’ nin kısa vadeli avanslar için uyguladığı faiz oranında faizi ve faizin KDV’si ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkil şirkete ödemesini, söz konusu inkişaf bedelinin , geçersiz ve müvekkil şirket tarafından kullanılamayacak sözleşme süresine karşılık gelen 385.882,33 TL, yapılan inkişaf bedeli ödemelerinin yapıldığı tarihten itibaren TCMB’nin kısa vadeli avanslar için uyguladığı faiz oranında faizi ve faizin KDV’si ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkil şirkete ödenmesini, yargılama giderlerinin davalı yana yüklenilmesi talep ve dava edilmiştir.
CEVAP : Davalıya usulüne uygun tebligatın yapıldığı, cevap verilmediği görülmüştür.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Dava, taraflar arasında imzalanan protokol ve akaryakıt bayilik sözleşmesinin Rekabet Kurumunun kararı gereğince süresinden önce sona ermesi sebebiyle davacı tarafından sözleşme kapsamında yapılan ve ödenen ancak geçersiz ve davacı tarafından kullanılamayacak süreye tekabül eden bedellerin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizin … esasına kaydı yapılan dosyada yargılama aşamasında dava konusu akaryakıt istasyonunda bilirkişiler eşliğinde keşif icra edilmiş olup; yapılan keşifte dava konusu akaryakıt istasyonunun keşif tarihi itibariyle “…” markalı akaryakıt istasyonu olarak faaliyetini sürdürdüğü, akaryakıt istasyonunda söz konusu marka ile kurumsal düzenlemeler yapıldığı, davacı … … Ofisi A.Ş. ile… San. Tic. Ve Pazarlama Ltd. Şti. arasında tanzim edilen, davalının tesellüm eden (ariyet alan) bölümünde kaşe ve imzasının olduğu “ariyet malzeme listesi” kapsamında yer alan malzemelerden; … tarafından inşa edilen … markalı, Lavel-1 model, “Fiyat Panosu ve İstasyon Kurumsal Uygulama” açıklamalı uygulamanın, … kurumsal kimliğini taşımadığı, … markalı akaryakıt istasyonu kurumsal kimliği esas alınarak yeniden inşa edildiği, … tarafından inşa edilen … marka, hava ve su ünitesinin üzerinde herhangi bir marka tespit edilemediği, eski görünümlü olan hava-su ünitesinin … tarafından inşa edilen ünite olabileceği, … tarafından inşa edilen … marka (…) markalı, 3 adet akaryakıt pompası sökülerek, … marka akaryakıt istasyonunun kurumsal kimliğine uygun “…” markalı akaryakıt pompası konulduğu, … tarafından inşa edilen … marka (1,5 HP RJ) markalı, 5 adet dalgıç pompanın halen kullanımda olduğu, … tarafından inşa edilen … markalı market üniteleri sökülerek suntala malzeme ile raf oluşturulduğu, … tarafından inşa edilen … marka, market, pompa ve tank otomasyon sistemi sökülerek, … marka akaryakıt istasyonunun kurumsal kimliğine uygun sistem kurulduğu, … tarafından inşa edilen … marka, pompa ve tank otomasyon sisteminin halen kullanımda olduğu, … tarafından inşa edilen … marka, 5,5 HP Kompresör sökülerek, … marka akaryakıt istasyonunun kurumsal kimliğine uygun sistem kurulduğu, … taralından inşa edilen … marka, 20 m3’lük, 5 adet yer altı tanklarının halen kullanımda olduğu, yer altı tankları üzerinde yapılan incelemede imal yılının 2007 tarihini gösterdiği, … tarafından inşa edilen … marka, 3 kva, 1 adet UPS cihazının halen kullanımda olduğu, … tarafından inşa edilen … marka, 22,5 kva, 1 adet Regülatör sökülerek, yerine … marka 380 Wolt Regülatör konulduğu, … tarafından… firmasına inşa ettirilen istasyon inşaatı kapsamındaki bina, kanopi (alt kaplama, armatür) tonoz, tesisat, saha betonu ve dolgu işlerinden, sadece kanopi bölümünde … Petrolün kurumsal kimliğine uygun ilave yapıldığı, yapılan tüm imalatların kullanılmakta olduğu tespit edilmiş, davacı vekili tarafından sunulan 27/11/2013 tarihli beyan dilekçesinin 1.sırasında bulunan ekipman jeneratörün ise davacı … … Ofisi A.Ş. ile… San. Tic. Ve Pazarlama Ltd. Şti. arasında tanzim edilen ve davalı tarafın ariyet alan bölümünde kaşe ve imzası bulunan ariyet malzeme listesi dahilinde bulunmadığı belirlenmiştir. Dosya kapsamı değerlendirildiğinde; davacı şirkete ait defterlerin TTK hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu ve lehine delil vasfına haiz olduğu, davacının dava konusu ariyetlere ilişkin 18/07/2012 tarih ve … sıra no.lu 575.996,23 TL tutarındaki faturayı davalıya kesmiş olduğu ve ticari defterlerine usulüne uygun olarak kaydettiği, dava tarihi itibariyle davacının davalı yandan 959.732,44 TL cari hesap alacağının olduğu, taraflar arasında imzalanan 27/07/2005 tarihli protokol kapsamındaki taahhütlerin 27/07/2020 tarihinde sonlanacağı (5479 takvim günü), protokol imza tarihi olan 27/07/2005 tarihi ile dava tarihi olan 20/06/2013 tarihleri arasında (7 yıl 10 ay 24 gün) 2885 takvim günü süre geçtiği belirlendiğinden davacı tarafın hak mahrumu kaldığı sürenin (5479-2885) 2594 takvim günü olduğu, sabit yatırım bedelinin, geçersiz ve davacı şirket tarafından kullanılamayacak sözleşme süresine karşılık gelen kısmının kıstelyevm hesabına göre 488.132,40.-TL+87.863,83 (KDV) 575.996,23 TL olduğu ancak 18/07/2012 tarihli sabit yatırım faturasının ekinde yer alan varlıklardan ekipman jenaratörün ariyet malzeme listesi dâhilinde bulunmadığı tespit edildiğinden jeneratör bedelin olarak gösterilen KDV hariç 8.000,00 TL’nin, sabit yatırım bedeli olarak hesaplanan 488.132,40 TL’den düşüldükten sonra kalan KDV hariç 480.132,40 TL’nin davacının kadri marufunda olduğu, bu bedelin taraflar arasında imzalanan protokol hükümleri çerçevesinde 15 yıl süreli (5479 takvim günü) olduğu dikkate alındığında, sabit yatırım bedelinin günlük, (KDV hariç) 480.132,40 TL/5479=87,63 TL olduğu, protokol tarihi ile dava tarihi arasındaki 2885 takvim günü dikkate alındığında sabit yatırım bedelinin; 2885×87,63 TL =252.816,57 TL+KDV tutarındaki kısmının protokol hükümleri çerçevesinde davacı tarafın yaptığı sabit yatırım bedelinden düşülmesi gerektiği, davacı tarafın protokol esasları dahilinde hak mahrumiyeti yaşadığı sürenin ise, dava tarihi olan 20/06/2013 tarihi ile protokol hükümlerinin sona ereceği 27/07/2020 tarihi arasında kalan 2594 takvim günü olduğu dikkate alındığında, hak mahrumiyeti tutarının 2594×87,63 TL= 227.315,83 TL+KDV olmak üzere 268.232,68 TL olduğu … tarafından söz konusu taşınmaz üzerinde inşa edilen akaryakıt istasyonuna yaptığı inkişaf bedeli ödemesinin bölge özelliği ve konumu itibariyle istasyonun gelişimine ve işletilmesine katkı sağladığı, mahallen yapılan keşif aşamasında … tarafından inşa edilen ancak … … istasyonu tarafından kullanılmayan malzemeler ve cihazların …’ya teslim edildiği yönünde her hangi bir bilgiye ulaşılamadığı için söz konusu cihaz veya ekipman kapsamındaki … markalı, Lavel-1 model fiyat panosu ve istasyon kurumsal uygulama imalatının hurda bedelinin yaklaşık olarak 500,00 TL, … tarafından inşa edilen … marka, hava ve su ünitesinin hurda bedelinin yaklaşık olarak 150,00 TL, … tarafından inşa edilen … marka (Wayne 3/G 3490D) markalı, 3 Adet akaryakıt pompasının hurda bedelinin 1.500,00 TL olmak üzere toplam 2.150,00 TL hurda bedelinin olabileceği, mahallen yapılan keşif aşamasında … tarafından inşa edilen ancak … … istasyonu tarafından kullanılan söz konusu cihaz veya ekipmanın sovtaj bedelinin ise, kanopi ve tonoz bölümü taşıyıcı sistemine alt demir konstrüksiyon taşıyıcı sistem ile kaplamasının projesi esas alınarak yapılacak ağırlık tahkiki sonrasında ancak hurda değerinin, söküm ve nakliye giderleri esas alınarak sovtaj bedelinin tespitinin mümkün olabileceği, saha betonu ve çevre düzenleme işlerinde kullanılan malzeme esas alındığında söz konusu imalatlara ait sovtaj bedeline esas hurda bedelinin olamayacağı, … tarafından projesine göre inşa edilen satış binasında kullanılan malzeme özelliği dikkate alındığında, mevcut yapının yıkımı ile bu yıkımdan ortaya çıkacak moloz nakli gibi maliyetler esas alındığında, sovtaj bedelinin ekonomik olamayacağı, akaryakıt tanklarında kullanılan malzeme kalınlığı ile ebatları esas alınarak yapılacak ağırlık tahkikine göre hurda bedelinin ortaya çıkabileceği ancak söz konusu depoların yaklaşık olarak mevcut beton zeminden 1.20 m derinlikte olduğu, mevcut saha betonunun kırılarak, kazı yapılması, daha sonra vinç yardımı ile depoların dışarı çıkarılması ve nakliyesi, kırılan betonun yenilenmesi gerektiği dikkate alındığında söz konusu depolara ait sovtaj bedelinin ekonomik olamayacağı, bu kapsamda davacı alacağının toplam 834.788,91 TL olduğu belirlenmiş olduğu, mahkememizin 16/04/2018 tarih, … esas, … karar sayılı kararı davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememiz kararı davacı vekilince, mahkemece sabit yatırım talep tutarından jeneratör bedeli düşülerek kalan süreye isabet eden kısma hükmedildiği, oysa bu bedelin tamamının, müvekkilinin kullanamayacağı 2594 günlük süreye karşılık gelen tutar olduğu, ayrıca inkişaf bedelinin istasyonun gelişimi ve işletilmesine katkı sağladığı kabul edilmesine rağmen inkişaf bedeline ilişkin herhangi bir hüküm kurulmadığı gerekçesiyle istinaf edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 02/02/2021 tarih, 2019/38, 2021/134 karar sayılı ilamı ile, uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış ve değerlendirilmemiş olması gerekçe gösterilerek davacının istinaf başvurusunun kabulü ile Mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Kaldırma sonrasında mahkememizin 2021/133 esasına kaydı yapılan dosyada yargılamaya devam olunmuştur.
Tarafların iddia ve itirazları, taraflar arasındaki sözleşme, yapılan ödemeler, sunulan deliller değerlendirilerek, davacı tarafça talep olunan sabit yatırım ve inkişaf bedeli taleplerinin yerinde olup olmadığının belirlenmesi için, mahkememizce yapılan keşif ve sonrasında düzenlenen bilirkişi raporundaki değerlendirmeler de gözetilerek davacı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi heyetince düzenlenen 06/06/2022 tarihli raporda özetle; tüm dosya münderacatı, tarafların kayıtları üzerinden yapılan incelemeler neticesinde taktiri mahkemeye ait olmak üzere;
Sözleşmenin fesih tarihi olarak 20.06.2013 dikkate alınarak,
(a) Davacının “Sabit Kıymet Satışından” Kaynaklı KDV Dahil 268.232,68 TL Alacağı olacağını,
(b) Davacının “İstasyon Nakdi yatırım Bedeli İnkişaf Bedelinden” kaynaklı KDV Dahil 338.108,81 TL Alacağı olacağını,
(c) Davacının “Sabit Kıymet Satışından ve İnkişaf Bedellerinden kaynaklı” Alacakları da Dahil
olmak üzere bu dava açıldıktan sonra 24.04.2079 tarihinde T.C, … 12 İcra Dairesi …syası ile takibi sonrasında ipoteklerin nakde çevrilmesi ile davalı taraftan tahsilat yapıldığını,
(Davalı vekiline 1.481.800,25 TL Takiple kesinleşen alacak tutarı üzerinden düzenlediği vekâlet ücreti açısından)
– İcra dairesi İcra kapak hesabında belirtilen Vekalet ücreti düşüldükten sonra Davacının Kalan Alacağının 89.621,30 TL olacağı;
– Davacı vekilinin düzenlediği SMM belirtilen 95.574.- TL düşüldükten sonra davacı vekilinin 20.07.2020 tarihinde davacı hesaplarına havale ettiği 528.089,24 TL düşüldükten sonra kalan Davacı Alacağının 100.533,05 TL olacağı.
(d) Davacının İnkişatf Bedeli için talep ettiği Avans faiz oranından hesapladıkları faiz tutarının 160.414,10 TL olacağı görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, taraflarca rapora beyan ve itirazlar sunulmuştur.
Davacı vekilince yeni bir rapor alınması talebi mahkememizce değerlendirilmiş, dosyada mevcut raporun yeterli ve denetime elverişli olması nedeniyle işbu talebin reddine karar verilmiştir.
Netice olarak, istinaf kaldırma kararı sonrasında, ilamda belirtilen eksikliklerin giderildiği, mahkememizce alınan bilirkişi raporuna göre davacının “Sabit Kıymet Satışından” Kaynaklı KDV Dahil 268.232,68 TL Alacağı olduğu, “İstasyon Nakdi yatırım Bedeli İnkişaf Bedelinden” kaynaklı KDV Dahil 338.108,81 TL Alacağı olduğu belirlenmiş olup, alınan raporun ve rapordaki değerlendirmelerin mahkememizce de dosya içeriğine uygun olduğu denetlenmiş olup, raporun hükme esas alınmaya elverişli olduğu kanaati ile davanın dava dilekçesindeki talep miktarı ve raporda hesaplanan miktarlar da dikkate alınarak kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
… icra dairesinde iki dosya olup, birisi ilamlı takip, diğeri yine ilam sebebi ile ipotek takibi olmakla, takiplerin mahkememizin bozulan kararına istinaden yapılmış olduğu ve ipotek dosyasında yapılan tahsilat olduğu, bilirkişi raporunda bu icra dosyalarında yapılan tahsilatlar da dikkate alınarak hesaplama yapılmış olduğu gözetilerek, icra dosyalarında tahsil edilen miktarlar hesabına gerek olmadan, tahsilde tekerrür olmamak üzere hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulüne, 268.232,68 TL sabit yatırım bedeli ile, 338.108,81 TL inkişaf bedeli olmak üzere toplam 606.341,49 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte (… Genel İcra Dairesi’nin … ve … esas sayılı takip dosyalarından yapılmış/yapılacak olan tahsilatlar gözetilerek tahsilde tekerrür olmamak üzere) davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Fazlaya ilişkin 355.537,07 TL’lik talebin reddine,
3-Dava konusu olup, kabul edilen değer üzerinden alınması gereken 41.419,18 TL harçtan önceden davacıdan alınan peşin harç 16.426,50 TL harcın mahsubu ile kalan 24.992,68 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye aktarılmasına,
4-Davacı tarafça yapılmış olan toplam posta ve tebligat ücreti 693,20 TL, bilirkişi ücreti 5.800,00 TL olmak üzere toplam 6.493,20 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre (% 63,03) 4.092,66 TL yargılama gideri ve 16.426,50 TL peşin harç olmak üzere toplam 20.519,16 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğininden karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 47.367,07 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davacıya ödenmesine,
6-Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde davacıya iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 18/07/2022

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza