Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/143 E. 2023/712 K. 26.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/143 Esas
KARAR NO:2023/712

DAVA:Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:13/01/2022
KARAR TARİHİ:26/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket, 22.11.2019 tarihinde … A.Ş.’nin yetkili bayisi olan … A.Ş.’nden 2018 model, … model binek tipi otomobili sıfır km olarak satın aldığını, müvekkili şirket tarafından satın alınan aracın bagaj kısmında yer alan boyada bozulma olduğunu, teknik tabiri ile boyanın kustuğunu, satın alındıktan bir süre sonra ortaya çıkan araç boyasında kusma sebebiyle birçok defa yetkili servise başvurulduğunu, ancak yetkili servis son olarak boya kusmasının tüketici hatası olduğunu ileri sürerek araç değişimi ve/veya zararın giderilmesi taleplerinin reddedildiğini, yetkili servisin uzun süre müvekkilini oyaladığını; müvekkili şirket, aracın bagaj kapağı ve aracın bazı muhtelif noktaları üzerindeki boyada meydana gelen bozulmaların/kusmaların tespiti amacıyla …. Sulh Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası kapsamında tespit yaptırdığını ve Otomotiv Uzmanı ve Makine Yüksek Mühendisi Bilirkişi tarafından bir inceleme yapıldığını, yapılan incelemede aracın bagaj kapağı üzerinde, yan arka çamurluklarında, sağ kapısı üzerinde, tavanında ve muhtelif noktalarında, özellikle kaportanın geneline yayılmış koyu renkli ve 1 mm çapından küçük noktacıklar ve lekelenmelerin olduğunun tespit edildiğini, bilirkişi tarafından bu lekelenmelerin üretim hatasından kaynaklandığının raporda belirtildiğini beyanla müvekkili şirket tarafından satın alınan … Şaşe, … motor no.lu … plakalı gizli ayıplı aracın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini, ayıpsız misli ile değiştirmede ifa imkansızlığı söz konusu olduğu takdirde maddi zarar değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere şimdilik 1.000 TL olmak üzere ayıp oranında ortaya çıkan ve aracın dava tarihindeki değeri üzerinden hesaplanacak zararın dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu aracın satışı müvekkil şirket tarafından gerçekleştirilmediği gibi yine dava konusu araç ile bir ilgisi bulunmamaktadır. Müvekkil şirket dava konusu aracın üreticisi veya ithalatçı konumunda da değildir. Müvekkil şirketin dava konusu talepler bakımından hiç bir sorumluluğu bulunmamaktadır. Nitekim bu husus dava konusu aracın satış faturasının celbi ile görülecektir. Müvekkil şirketin dava konusu araç ile hiç bir ilgisi bulunmamaktadır. Davanın husumet itirazımızın doğrultusunda reddi gerekmektedir. Asla kabul anlamına gelmemekle birlikte bir an için mahkemece aksi yönde bir kanaat olması durumunda dahi davanın aşağıdaki itirazlarımızı doğrultusunda reddi gerekmektedir.
aracın 2018 Model olup çok uzun süredir davacının kullanımındadır. Araçtaki şikayet araç yıkanırken uygun olmayan kimyasalların kullanımı sebebiyet vermektedir. Bu sebeple öncelikle davacının aracı kullanım alışkanlıklarının tespiti ile bu nevi şikayete kullanılan kimyasalların sebebiyet verip vermediğinin anlaşılması gerekmektedir.tüm bu nedenlerle zorunlu arabuluculuk dava şartını yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine, Zamanaşımı ve Hak Düşürücü İtirazlarımız dikkate alınarak davanın reddine, Neticede davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderinin ve vekâlet ücretinin davacılara tahmilini vekâleten arz ve talep ederiz.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
İşbu dava dosyası,….Tüketici Mahkemesi’nin 2022/… Esas 2022/… sayılı kararıyla mahkemenin görevsizliğine karar verilerek mahkememizin 2022/143 Esasına kaydedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Taraflarca sunulan bilgi ve belgeler, mahkememizce celp edilen bilgi ve belgeler hep birlikte değerlendirilmiş, dosyanın bilirkişiye tevdi edilerek dosya kapsamında rapor aldırılmasına karar verilmiştir.
Mahkememize sunulan bilirkişi raporundan özetle; davacı şirkete ait … marka, … şase numaralı, … tipi, 2018 model otomobilin kullanım hatasından kaynaklanmayan, imalat hatasına dayalı, emareleri zamana bağlı olarak ortaya çıkması nedeniyle satın alma esnasında makul ve yeterli bir süre inceleme ile anlaşılamayacak olan aracın değerini azaltan boya kusurları nedeniyle gizli ayıplı mal niteliğinde olduğu, tekrar boyama işlemi araçta değer kaybına neden olması nedeniyle ayıbın niteliğini değişmesine ancak varlığının devam etmesine neden olması yanı sıra, zamana bağlı olarak diğer parçalarda ortaya çıkabilecek kusurları da bertaraf etmeyeceği, tekrar boyama işlemi ile gizli ayıp nedeniyle satın alma değerinde yapılması gereken indirimin satın alma tarihi itibariyle 50.969,81 TL, dava konusu aracın gizli ayıbının giderilmesi için yapılacak boyama işlemi nedeniyle aracın rayiç değerinde meydana gelecek azalmanın 47.000,00 TL, aracın boya kusurlu parçalarının boyanmasının güncel maliyetinin 13.500,00 TL+ KDV olduğu kanaatine varılmıştır.
Taraf vekilleri bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunmuşlardır.
Taraf vekilleri rapora karşı beyan ve itirazda bulunmuşlardır.
Satım sözleşmelerinde satıcının ayıba karşı tekeffül borcu TBK 219 vd maddelerinde düzenlenmiştir. Bunun kapsamı ” ayıba karşı tekeffül satılan şeyin satıcının zikrettiği vasıfları taşımamasından veya bu şeyin değerini akit gereğince ondan beklenen yararları azaltan veya kaldıran eksiklikler bulunmasından satıcının sorumlu olması ” şeklinde kabul edilmelidir. Yapılan teknik inceleme sonucu araçtaki ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu belirlenmiştir. Aracın gizli ayıplı olduğunun kabulü sonucu muayene ve ihbar yükümlülüğünün TTK 25/b ve TBK 231. maddesi çerçevesinde değerlendirilmesinde TTK 25. maddesinin açık ayıplar için uygulama alanı bulduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda tespit edilen ve alıcının iğfal edildiği sonucunu doğuran gizli ayıplar yönünden TBK 231. maddesi uyarınca ayıbın ortaya çıkması ve derhal ihbarı kuralı karşısında 22/11/2019 tarihinde akdedilen satım sözleşmesi uyarınca aracın davacıya teslim edildiği, söz konusu aracın 12/04/2021 tarihinde boyasında kabarmalar sonucu servise götürüldüğü, servisin kullanım hatasından ya da dış etkenlerden kaynaklandığı sebebiyle herhangi bir işlem yapmadığı anlaşılmıştır. Garanti süresinin malın teslim tarihinden itibaren 3 yıl olduğu, yine TBK’nın 231. maddesinde satıcının daha uzun bir süre için üstlenmiş olmadıkça satılanın ayıbından doğan sorumluluğa ilişkin her türlü davanın satılanın alıcıya devrinden başlayarak 2 yıl geçmekle zamanaşımına uğrayacağının belirtildiği, her ne kadar dava açıldığı tarihte malın tesliminden itibaren 2 yıl geçmiş olsa da aracın boyasında sorun olması ve kabarmaların imalat hatasından kaynaklanması sebebiyle ayıbın zamanla artmaya devam edeceği bu haliyle satıcı aracı ayıplı olarak devretmekte ağır kusurlu olduğundan TBK’nın 231/2 maddesi uyarınca 2 yıllık zamanaşımı süresinden yararlanılamayacağı, aracın arızalarının garanti süresi içerisinde meydana gelmesi ve davalının ağır kusurlu olması nedeniyle zamanaşımı itirazının reddine karar vermek gerektiği anlaşılmakla, (Emsal; Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2015/… Esas 2016/… Karar sayılı kararı), alınan bilirkişi raporunda araçta gizli ayıbın bulunduğu, kabarmaların kullanım hatasından ya da dış etkenlerden kaynaklanan herhangi bir emare olmadığı, kusurlu bölgelerde renk değişiminin zamanla renk farklılaşmasına neden olduğu, boya kusurunun imalat hatasından kaynaklandığı, boya kusurları tekrar boyama işlemi ile giderilebilir olsa da zamanla diğer parçalarda ortaya çıkabilecek kusurları da bertaraf etmeyeceğine yönelik tespitleri de gözetilerek davacının söz konusu aracı kullanmaya mecbur bırakılamayacağı, davalı satıcının satılanı ayıplı olarak devretmekte ağır kusurlu olduğu kanaatine varılarak davalı vekilinin zamanaşımı itirazının reddine karar verilmiş ve davanın süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamı ve yapılan incelemeler sonucunda, satılanın ayıplı olduğunun anlaşılması üzerine alıcının TBK’nın 227.maddesine göre satılanı iadeye hazır olduğunu beyan ederek sözleşmeden dönme, satılanı alı koyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, aşırı bir masraf gerektirmediği taktirde bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme ve imkan varsa satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme seçilmek haklarının bulunduğu, davacının öncelikli tercihinin dava dilekçesinde aracın 0 km ayıpsız misli ile değiştirilmesi yönünde kullandığı değerlendirilerek, dava konusu aracın misli ile değiştirilmesine yönelik talebinin kabulüne ve ayıba konu aracın eş zamanda davacı tarafça davalıya iade edilerek, davalı tarafından ücretsiz aynı tip ve özellikte ayıptan ari yenisi ile değiştirilmesine, davacının öncelikli değiştirme talebi kabul gördüğünden terditli diğer talepleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (EMSAL; Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 2013/… Esas 2013/… Karar Sayılı Kararı)
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak düzenlendiği üzere;
1-)Davacının davasının KABULÜ ile dava konusu … plakalı … marka, … şase numaralı, … tipi, 2018 model aracın aynı marka ve aynı özellikli misli ile DEĞİŞTİRİLMESİNE,
2-Alınması gerekli 49.932,54 TL karar ve ilam harcından 80,70 TL peşin harç ile 12.483,14 TL ıslah harcının mahsubu ile kalan 37.368,7‬‬ TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacının yaptığı 11,50 TL ilk masraf ile yargılama aşamasına yapılan 1.374,00 TL yargılama giderinin toplamı olan 1.385,5‬ TL yargılama gideri, 80,70 TL peşin harç ve 12.483,14 TL tamamlama harcı toplamı olan 13.949,34‬ TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 98.406,68 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Tarafların zorunlu arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 720,00 TL’NİN DAVALIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yolu açık olarak taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 26/09/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır