Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2021/739 Esas
KARAR NO :2023/842
DAVA:Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:18/06/2021
KARAR TARİHİ:02/11/2023
… 8.Asliye Ticaret Mahkemesi … sayılı 05/10/2021 tarihli Yetkisizlik Kararı ile dosya mahkememize geldiği, mahkememizin 2021/739 Esasına kaydının yapıldığı, mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle: davacı … 23.08.2018 günü … ili … ilçesinde yaya konumunda iken davalı sigorta şirketi nezdinde … poliçe numarası ile sigortalı bulunan, sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın kendisine çarpması sonucu meydana gelen kazada yaralanarak sakatlandığını, olayda yolcu konumunda bulunan müvekkili …’ın herhangi bir kastı ya da kusuru bulunmadığını, olay sebebi ile yaralanıp çok erken yaşta sakat kalan müvekkili …’ın bakıcı giderleri ile geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik kaybı zararlarından dolayı maddi kaybının 1.000,00TL olduğunu, davanın belirsiz alacak davası olduğunu, bu itibarla davalı sigorta şirketi davacının zararlarını ödemediği için hükmen tazmine karar verilmesini, geçici iş göremezlik kaybı zararından dolayı 400,00 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacı …’a ödenmesini, sürekli iş göremezlik kaybı zararından dolayı 400,00 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacı …’a ödenmesini, bakıcı gideri zararından dolayı 200,00 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacı …’a ödenmesine, maddi tazminata ilişkin fazlaya dair talep ve dava hakları saklı tutulmasını, hüküm olunacak tazminata olay tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: başvuru şartının yerine getirilmemesi sebebiyle taleplerin reddinin gerektiğini, … İli … Devlet Hastanesinin 23.08.2018 tarihli genel adli muayene raporu 23.08.2018 tarihli kaza tespit tutanağı ve dava dosyasının ekinde bulunan
… Devlet Hastanesinin 11.03.2021 tarih ve … sayılı sağlık kurulu raporu değerlendirme neticesinde:
Sağlık kurul raporunda kayıtlı bulgulara göre küçükte gelişen tibia kırığı sekel bırakmadan iyileştiğini, davacıda tibia-fibula kırığının meydana geldiği, ancak kırığın fonksiyon kaybı niteliğinde bulunmadığını, sürekli maluliyet haline neden olmadığını, davacının yaşı dikkate alındığında geçici iş göremezlik tazminatına talep edilmesinin mümkün olmadığını, davacı …’ın 07.07.2008 doğumlu olduğu, 23.08.2018 tarihli kazada 10 yaşında olduğu, kaza tarihinde 10 yaşındaki başvuranın gelir getiren bir işte çalışmadığını, geçici iş göremezlik tazminatının talep edilmesinin mümkün olmadığını, her durumda davacının geçici iş göremezlik tazminatı ve geçici bakıcı giderine ilişkin taleplerinin teminat dışı olduğunu, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğu sigortalısının kusuru oranıda olduğunu, sağlık gideri olarak kabul edilerek SGK’nın sorumluluğuna dahil edildiğini, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğu sigortalısının kusuru oranında olduğunu, Trafik Kanunu ve Trafik Sigortası genel Şartları düzenlemelerindeki yükümlülükler yerine getirilmeden, doğrudan dava yoluna başvurulmuş olması nedeniyle, HMK 115 maddesi gereği dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddini, davacının teminat dışı taleplerinin reddini, müvekkili şirketin temerrüde düşmediği dikkate alınarak müvekkili şirketin yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasını, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, 23/08/2018 tarihli kaza nedeniyle …’ın yaralanması nedeniyle tazminat talebine ilişkindir.
7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda arabuluculuk dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava 18/06/2021 tarihinde açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı …-101.01.02-2022/… sayılı 17 KASIM 2022 tarihli maluliyet raporunda özetle: …’ın 23.08.2018 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu dolayısıyla tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, iyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği, bir başkasının geçici veya sürekli olarak bakımına muhtaç durumda olmadığına ilişkin rapor düzenlenmiştir.
Bilirkişiler … tarafından düzenlenen 31/08/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle: 23.08.2018 tarihinde meydana trafik kazasında … plakalı otomobil sürücüsü …’ın mağdur yaya …’ın yaralanması ile neticelenen dava konusu trafik kazasında % 35 (yüzde otuz beş ) oranında tali derecede kusurlu, olaya müdrik yaşta bulunmayan 2008 doğumlu mağdur yaya …’ın kendi yaralanması ile neticelenen dava konusu trafik kazasında davranış faktörleri sonuç üzerinde % 65 oranında asli derecede etkenlik arz ettiğini, davalının % 35 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre davacı …’ın a) geçici İş göremezlik döneminde % 100 kazanç kaybı nedeniyle maddi zararının 5.201,18 TL olarak belirlendiği, b)ATK tarafından davacının maluliyet oranı % 0 olarak belirlendiğinden sürekli iş göremezlik dönemi için maddi zararının bulunmayacağı, c)Adli Tıp Kurumu tarafından davacının geçici veya sürekli bakıma muhtaç olmadığı belirlendiğini bakıcı gideri nedeniyle zararının bulunmayacağı, d)davacının yukarıda belirlenen maddi zararının poliçe limitleri içinde kaldığı, e)başvuru tarihine göre temerrüdün 21.02.2020 tarihinde gerçekleşmiş olacağı, f)dava dilekçesinde yasal faiz talep edildiğine ilişkin rapor düzenlenmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller, Adli Tıp Kurumundan ve bilirkişi heyetinden alınan bilirkişi raporu ile sonucunda; mahkememizce aldırılan Adli Tıp Kurumu maluliyet raporu, bilirkişi heyet raporu hükme esas alınmaya uygun, gerekçeli ve denetlenebilir olduğu olay tarihi itibariyle davacının 18 yaşından küçük olduğu ve geçici ve sürekli iş göremezlik talepleri yönü ile herhangi bir işte daimi olarak çalıştığına dair dosyaya herhangi bir bilgi, belge, delil sunulmadığı, bu hususun ispat edilemediği, Adli Tıp Kurumu tarafından aldırılan rapor itibariyle sürekli iş gücü kaybı bulunmadığı, geçici veya sürekli bakıma muhtaç olmadığının belirlendiği, geçici iş göremezlik yönü ile de herhangi bir sigorta kaydının bulunmadığı ve düzenli bir işte çalıştığının ispat edilemediği, olay tarihi itibariyle 10 yaşında bulunduğunun tespit edildiği gözetilerek davacının davasının sübut bulmadığından reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının davasının SÜBUT BULMADIĞINDAN REDDİNE
1-Karar harcı 269,85 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile eksik 210,55 TL harcın davacıdan (davacı …’a velayeten …) tahsili ile hazine adına irad kaydına,
2-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen ve dava miktarını geçmemek üzere 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan (davacı …’a velayeten …) alınarak davalıya verilmesine,
5-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan (davacı …’a velayeten …) tahsili ile hazine adına irad kaydına,
6-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 02/11/2023
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır