Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/573 E. 2022/1081 K. 20.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/573 Esas
KARAR NO:2022/1081

DAVA:İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ:14/09/2021
KARAR TARİHİ:20/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin yurtiçi ve yurtdışı kargo taşımacılığı alanında hizmet veren, ait olduğu sektörün lider kuruluşlarından olduğunu, davalı şirketin talepleri üzerine verilen kargo hizmeti neticesinde davacı şirketin davalı borçludan 695,43 TL tutarında alacağı bulunduğunu, davacı şirketin, davalı/borçluya ait taşıma işlemlerini gerçekleştirdiğini, bu taşıma ilişkisi sonucu karşı tarafın ödemesi gereken hizmet bedeli borcu doğduğunu, ancak davalı/borçlunun borcunu ödemediğini, alacağın tahsili için davalı tarafa yazılı ve sözlü olarak defalarca müracaat edildiğini, herhangi bir olumlu netice elde edilemediğini ve bunun üzerine davalı tarafa karşı …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatılması zorunluluğunu doğduğunu, ancak davalı/borçlunun borca, masrafa, faize ve tüm fer’ilerine itiraz ettiğini, haksız ve hukuka aykırı itirazı üzerine söz konusu takibin durduğunu, davalı borçlunun kendisine tebliğ edilen ödeme emrine rağmen borcunu ödemediğini, 6102 Sayılı TTK S/A. maddesi gereğince arabuluculuk başvurusu yapıldığını, arabulucu tarafından gönderilen davet mektubuna her iki tarafında icabet ettiğini, ancak anlaşma sağlanamadığını, davalı tarafından sunulan itirazların haksız olduğunu, davalı tarafın isteği üzerine kendilerine kargo hizmetinin tam ve eksiksiz olarak verildiğini, ancak verilen kargo hizmet bedelinin haksız ve kötü niyetli olarak ödenmediğini, davalının taşıma kural ve koşullarını bilerek hizmet talep ettiğini, buna rağmen kendi hatalarına binaen sunulan hizmet bedelinin ödenmemesinin kötü niyetli olduğunu, davacı şirketin alacağının, davalı/borçluya verilen hizmetin likit olduğundan davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, zira davacı şirketin vermiş olduğu kargo hizmetinin karşılığı olarak düzenlenen cari hesap ile takip konusu alacağın varlığı ve miktarı itibariyle taraflar arasında kesin ve belirli olduğunu, tüm bu nedenlerle davanın kabulü ile, davalının ….icra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, davalı borçlu aleyhine İİK 67. Maddesi uyarınca takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı tarafa dava dilekçesi ekli duruşma gün ve saatini bildirir davetiyenin tebliğ edildiği, davaya karşı cevap dilekçesi sunmadığı, davalının münkir olduğu anlaşıldı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Mahkememizde açılan dava: İİK.nun 67. maddesi gereğince itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki ihtilaf davacının davalıdan fatura nedeniyle alacaklı olup olmadığı, varsa alacağın miktarı ile alacağın likit olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Dosyamıza bir sureti celp edilen …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine toplam 695,43 TL üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67.maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların iddiası, takip dosyası, sunulan deliller, hep birlikte değerlendirilmiş, tarafların ticari defter ve kayıtları da incelenmek suretiyle dosya kapsamında rapor alınmasına kanaat getirilmiştir.
Mahkememizce verilen inceleme gün ve saatinde davalı tarafça ticari defter ve kayıtlar sunulmamış, yerinde inceleme talebinde de bulunulmamıştır. Davacı tarafça ticari defter ve kayıtların yerinde incelenmek üzere talepte bulunulmuş, incelenen ticari defter ve kayıtlar ile tüm dosya münderecatı kapsamında bilirkişi raporu sunulmuştur.
Bilirkişi tarafından sunulan raporda özetle; tüm dosya münderacatının hep birlikte incelendiğini, neticeten;
Davacı şirketin dava konusu alacak talebi açısından ticari defter ve kayıtları incelendiğinde davacı şirket ile davalı şirket arasında sözleşmeye dayalı ticari ilişki kurulduğunu, Davacı şirketin davalı şirket ile olan ticari ilişkisini 120160 no.lu cari hesap kodunda takip ettiğini, iş bu sözleşme kapsamında davacı şirketin hizmet veren/fatura düzenleyen, davalı şirketin ise hizmet alan/alınan fatura ile borçlanan şirket olduğunu, sunulan cari hesap ekstresine göre 03.12.2014 yılından bu yana taraflar arasında cari ilişkisi içinde ticari ilişkinin kurulduğunu, en son 09.04.2015 tarihinde borç/alacak ilişkisinin sıfırlandığın, 05.03.2018 tarihinde işbu davaya konu icra takibinin konusunu oluşturan davacı şirket tarafından davalı şirkete düzenlenen 695,43 TL tutarlı faturanın davacı şirketin ticari defterlerinde 1639770 no.lu yevmiye maddesinde kayıt edildiğini, davacı şirket tarafından davalı şirkete düzenlenen 05.03.2018 tarih ve … no.lu fatura bedelinin KDV dahil 695,43 TL olduğunu, davacı şirketin işbu faturadan kaynaklı davalı şirketten 695,43 TL alacaklı olduğunu, davacı şirket tarafından sunulan Arşivlenmiş Fatura Listesinde işbu elektronik faturanın davalı şirkete ulaştırıldığının görüntülendiğini, işbu dava konusu 05.03.2018 tarihli faturadan sonra taraflar arasında başka bir ticari ilişki kurulmadığını, cari hesap bakiye alacağı olan 695,43 TL tutarın verilen bir adet faturadan kaynaklandığını,-30.04.2019 tarih ve … no.lu yevmiye maddesinde 120 Alıcılar hesabındaki 695,43 TL tutar alacağın muhasebe mevzuatı gereği yasal takip nedeni ile “128 Şüpheli Ticari Alacaklar” hesabına devredildiğini,-İcra takibi ile istenilen ana para alacağı olan 695,43 TL tutarın davacı şirketin ticari defterleri ile uyumlu olduğunu, İcra takibinde takip öncesi işlemiş faiz talebinin olmadığını, Davacı şirketin 04.05.2019 icra takip tarihi ve 14.09.2021 dava tarihi itibariyle davalı şirketten 695,43 TL alacaklı olduğunu, neticeten dava ve icra dosyası ile davacı şirket ticari defterlerinin denetlenmesi ile her türlü nihai kararın mahkemeye ait olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın incelenmesinde, borcun bulunmadığını beyan ettiği tarafları arasındaki ilişkiye açıkça itiraz edilmediği anlaşılmıştır. Tarafların ticari defterlerini sunmaları için usulüne uygun ihtarat tapılmış, davalının defterlerini sunmaması üzerine sadece davacı defterleri üzerinde inceleme yapılmış olup, yapılan inceleme sonucunda alan/alınan fatura ile borçlanan şirket olduğu, sunulan cari hesap ekstresine göre 03.12.2014 yılından bu yana taraflar arasında cari ilişkisi içinde ticari ilişkinin kurulduğu, en son 09.04.2015 tarihinde borç/alacak ilişkisinin sıfırlandığı, davacı şirket tarafından davalı şirkete düzenlenen 04.04.2017 tarih ve … no.lu fatura bedelinin KDV dahil 229,81 TL olduğu, davacı şirketin işbu faturadan kaynaklı davalı şirketten 229,81 TL alacaklı olduğu, işbu dava konusu 05.03.2018 tarihli faturadan sonra taraflar arasında inceleme dönemi itibariyle başka bir ticari ilişki kurulmadığı, cari hesap bakiye alacağı olan 695,43 TL tutarın yukarıda bilgisi verilen bir adet faturadan kaynaklandığı, icra takibi ile istenilen ana para alacağı olan 695,43 TL tutarın davacı şirketin ticari defterleri ile uyumlu olduğu, davacı şirketin 04.05.2019 icra takip tarihi ve 14.09.2021 dava tarihi itibariyle davalı şirketten 695,43 TL alacaklı olduğu, tespit edilmiş olup, davalı taraf ticari defterlerini sunmayarak bu davranışı ile kendi ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğundan, engel olduğu sonucun varlığını kabul etmiş sayılmış, tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan taraf, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen kesin süreye rağmen ibraz etmediği için HMK 220/3. madde gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerindeki) kayıtların, karşı taraf defterindeki kayıtlara uygunluğu mahkemece kabul edilerek davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM :yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına vaki itirazın iptali ile takibin devamına,
2-Alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine
3-Alınması gerekli 80,70 -TL karar ve ilam harcından 59,30-TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 21,40 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 127,10 TL ilk masraf ile yargılama aşamasında yapılan 1.000,50 TL tebligat, posta ve bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 1.127,60-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
6-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 695,43 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Tarafların zorunlu arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL’NİN DAVALIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Dair. Miktar itibariyle yasa yolu kapalı kesin olarak davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır