Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/57 E. 2022/22 K. 10.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/57 Esas
KARAR NO :2022/22

DAVA:Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:25/01/2021
KARAR TARİHİ:10/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, Müvekkili …’un uzun yıllardan beri canlı hayvan ticareti ile uğraştığını, müvekkili …’un ise diğer müvekkili …’un oğlu olduğunu ve devlet memuru olduğunu, müvekkili …’un davalı … … ile yaptığı hayvan ticareti neticesinde, davalıya … tarafından keşide edilen, … seri numaralı 1.125.000TL tutarlı çeki ciro ederek vermek istediğini, ancak davalı tarafın müvekkilinin devlet memuru olduğunu bildiği için ısrarla müvekkilinin de cirosunu istediğini ve müvekkilinin de babasını kırmamak için çeki cirolayarak … adlı kişiye verdiğini, müvekkili … ile … arasında gerçekte hiç bir ticari ilişki bulunmadığını, müvekkillerinin takibe konulan tarih olan 17.10.2019 tarihine kadar davalıya parça parça 858.000TL ödeme yapmış olduklarını, takip tarihi itibari ile müvekkillerinin söz konusu çeke karşılık borcunun sadece 267.000TL iken; takibin davalı tarafça 866.500TL üzerinden başlatıldığını, yapılan ödemeler dikkate alındığında müvekkilleri hakkında başlatılan takibin 599.500TL fazla başlatıldığını, devam eden takipte müvekkili …’un maaşından 21.940,00TL haciz kesintisi yapıldığını, aynı zamanda takipten sonra çek keşidecisi borçlu … tarafından da davalıya ödemelerin yapıldığını ancak bu ödemelerin dosyaya ibraz edilmediğini, bu ödeme bilgilerinin de sunulacağını, davalı tarafa bir çok ödeme yapan müvekkillerinin, davalı tarafın haksız kazanç sağlama çabası ile karşı karşıya kaldığını ve ödedikleri paraları yeniden ödeme tehditi ile karşı karşıya bulunduklarını, müvekkili …’un evinin kıymet takdirinin yapıldığını ve satışa hazırlıkların başlanıldığının öğrenildiğini, davalı taraf ödenen rakamların düşülmek sureti ile dosya borcunun hesaplanmasını kabul etmemekte ve haksız kazanç sağlama amacında olduğunu, müvekkillerimin güvenerek hayvan vererek ya da tapu devirleri yaparak yaptığı ödemeleri inkar ettiğini, açıklanan nedenlerle; müvekkilinin …. İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyasında takip tarihi itibari ile borcunun 267.000TL olması sebebi ile; takip tarihi itibari ile 599.500TL borçlu olmadığının tespitine, müvekkillerinin telafisi imkansız zararlara uğramaması amacı ile takibin tedbiren durdurulmasına, davalının haksız ve kötü niyetli takip yapmış olması nedeni borçlu olunmayan 599.150TL’ nin % 20’si üzerinden kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, Davacılar ve dava dışı …’ın ticari hayatta birbirlerini kamufle etmek adına birçok çek/senet düzenleyerek birbirlerine ciro ettiklerini ve sonraki yargılama sürecinde de kendileri dışındaki diğer kişileri mağdur ettiklerini, müvekkiline; ticari iş gereği olan borçlarına istinaden 1.125.000TL’lik çek teslim edildiğini, müvekkilinin de çekin vade tarihine kadar yapılan ödemeleri düşerek kalan 858.000 TL’lik bakiye üzerinden borçlulara karşı haciz işlemlerini başlatmak zorunda kaldığını, çek üzerindeki ciro silsilesi göz önüne alındığında çeki en son elinde bulunduran kişinin müvekkili … olduğunu, dolayısı ile müvekkilinin çeki tahsil etmek için hem …’a hem …’a hem de …’a gidebileceğini, davacıların yaptıklarını iddia ettikleri ödemelerin hiçbiri bir tacirin yapabileceği hareketler ile bağdaşmadığını, tacir olmanın yükümlülüklerini yerine getirmeyen tarafların kanuni sonuçlarına da katlanması gerektiğini, müvekkilinin kendisine verilen çekin bedelini tahsil edemediğini bu sebeple de ticari hayatında birçok maddi kayba ve zarara uğradığını, tüm bu yaşananların sorumlusu ise çek üzerinde ciroları bulunan … – … ve … olduğunu, Davacıların 02/12/2019 tarihinde icra takibine konu tüm borcu kabul ettiklerine dair protokol imzalamaları, akabinde de protokolün imza tarihi üzerinden bir buçuk ay gibi bir zaman dilimi geçmesinden sonra işbu menfi tespit davası’nı açmalarının kötü niyetle hareket ettiklerinin en büyük göstergesi olduğunu belirterek, taraflar arasında düzenlenen ve açıkça tüm borcu kabul ettiklerine dair beyanları bulunan davacıların mesnetsiz davalarının reddine karar verilmesini, davacıların yargılama sonucunda alacağın %20’sinden az olmamak koşulu ile icra-inkar tazminatı ödemelerine hükmedilmesini, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacılardan tahmiline karar verilmesini talep emiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava Menfi Tespit davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığını …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasındaki takip dolayısıyla davacı tarafın borçlu kısım olup olmadığı noktalarında toplandığı anlaşıldı.
Davacılar vekilinin tedbir talebinin İİK m.72/3 gereğince reddine, karar verilmiştir.
Davalı vekili 07/01/2022 tarihli mahkememize sunduğu dilekçe ile menfi tespit davasına konu uyuşmazlık hakkında, taraflar arasında ihtiyari arabuluculuk ile anlaşma sağlandığı, 2022/4144 Arabulucu dosya numarası ile düzenlenen anlaşma son tutanağı davacılar vekili tarafından dosyaya sunulduğunu, Bu sebeple, işbu davanın HMK. 331. Madde gereğince konusuz kalmış olup, esas hakkında hüküm kurmaya yer olmadığına karar verilmesini ve yargılama gideri, vekalet ücreti ile hiçbir hak ve ücret talebimiz bulunmadığını beyan etmiştir.
Davacılar vekili 07/01/2022 tarihli mahkememize sundukları dilekçe ile menfi tespit davasına konu uyuşmazlık hakkında, taraflar arasında ihtiyari arabuluculuk ile anlaşma sağlandığını, 2022/4144 Arabulucu dosya numarası ile düzenlenen anlaşma son tutanağı ekte sunduklarını, işbu davanın HMK. 331. Madde gereğince konusuz kalmış olup, esas hakkında hüküm kurmaya yer olmadığına karar verilmesini, yargılama gideri, vekalet ücreti ile hiçbir hak ve ücret talebimiz bulunmadığını beyan etmişlerdir.
Mahkememizin 10/01/2022 tarihli duruşmasında taraf vekillerinden sorulmuş, Celse arası tarafların dava konusu hakkında anlaşma yaptıklarını, Davanın konusuz kaldığını, Yargılama gideri, vekalet ücreti ve icra inkar tazminatı taleplerininde bulunmadığını beyan etmişlerdir. Buna göre dava konusuz kaldığından aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM Açıklanan nedenlerle;
1-Dava konusuz kaldığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 10.231,99 TL harçtan mahsubu ile fazla alınmış olan 10.151,29 TL’nin karar kesinleştikten sonra istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafın yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
5-Taraflarca karşılıklı vekalet ücreti talepleri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacılar vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.10/01/2022

Başkan …
E-imza
Üye …
E-imza
Üye …
E-imza
Katip …
E-imza