Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/521 E. 2023/755 K. 10.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/193 Esas
KARAR NO:2023/668

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:15/10/2019
KARAR TARİHİ:12/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;25/09/2018 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki davalı sigorta şirketine sigortalı … plaka sayılı araç ile … istikametinden … istikametine doğru seyir halinde iken direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu tek taraflı yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen kazada müvekkilinin yolcu konumunda olduğunu ve ağır yaralandığını, tutulan kaza tespit tutanağına göre sürücü …’in asli kusurlu olduğunu, kaza sırasında meydana gelen hasar sebebiyle müvekkilinin ağır hasar aldığını ve malül kaldığını fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalması kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu trafik kazasının … ili … İlçesinde meydana geldiğini, davacının ikametgahının … İli … İlçesi olduğunu, müvekkili şirketin adresinin İstanbul ili … ilçesi olduğunu, söz konu davanın … Ticaret Mahkemelerinde açıldığını, mahkemenin ne kaza yeri ne davacı ikameti nede davalı ikametine göre yetkili olmadığını, davacı tarafın davasını yetkisiz mahkemede açtığını belirterek yetki itirazında bulunmuş davaya müvekkili şirketin yargı çevresinde bulunan İstanbul Anadolu Mahkemeleri’nin yetkili olduğunu ayrıca davacı tarafa 85.056,03 TL maluliyet tazminatı ödendiğini, davacının müvekkili şirketi ibra ettiğini, kusur durumunun Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından tespitinin gerektiğini, maluliyetin Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Hakkında Yönetmelik gereğince tespitinin gerektiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini, yargılama gideri ve avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Dava, Karayolları ZMMS poliçesi kapsamında davacının maddi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememize yetkisizlikle gönderilen ….Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … sayılı işbu dava dosyası mahkememizin 2020/193 Esasına kaydedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Dosya Mahkememizin duruşma ara kararı gereğince maluliyete ilişkin rapor alınmak üzere Adli Tıp Kurumu Başkanlığına gönderilmiştir. Adli Tıp Kurumu Başkanlığınca düzenlenen 02/06/2022 tarihli raporda özetle;
… oğlu 01.08.1995 doğumlu …’in 25.09.2018 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliğine göre,
1.Kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu,
2.İyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 1 (bir) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa edildiği anlaşılmıştır. Rapor taraflara tebliğ edilmiş davacı vekili tarafından rapora itiraz dilekçesi sunulmuşsa da mahkememizin 04/04/2023 tarihli duruşmasında ‘Davacı vekilinin sunmuş olduğu … Bölge Devlet Hastanesinin 07/02/2019 tarihli Engelli Sağlık Kurulu Raporunda her ne kadar davacının maluliyetinin %11 olduğu belirtilmişse de sağlık raporunun kaza tarihi itibariyle uyulması gereken yönetmelik hükümlerine göre alınmadığı anlaşılmış olup davacının bizzat ATK da muayenesinin yapılarak hakkında rapor hazırlandığı ve davacı vekili tarafından başkaca somut delil sunulmadığı dikkate alındığında raporlar arasında çelişki olmadığından’ sebebiyle davacı itirazının reddine karar verilmiştir.
Taraflarca sunulan bilgi ve belgeler, mahkememizce celp edilen bilgi ve belgeler hep birlikte değerlendirilmiş, davacı vekilinin talebi doğrultusunda dosyanın aktüer bilirkişiye tevdi edilerek dosya kapsamında rapor aldırılmasına karar verilmiştir.
Mahkememize sunulan bilirkişi raporundan özetle; davacı …’in 25.09.2018 tarihli kazasından dolayı uğramış olduğu zararın tazminine ilişkin olarak; davacı adına hesaplanan maddi tazminatın 1.316,50 TL olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından davacıya 20.05.2019 tarihinde yapılan tazminat ödemesinin 85.056,03 TL olduğu, davacının bakiye tazminat alacağının olduğuna ilişkin bir tespitte bulunulamadığı kanaatine varıldığı görülmüştür.
Dava dosyasının son duruşması olan 12/09/2023 tarihinde davacı duruşmaya katılmamış ve herhangi bir mazeret sunmamışsa da davalı vekilince davaya devam edildiği ve davanın reddinin talep edildiği anlaşılmakla yargılama devam edilmiştir.
Somut olayda, Davacının talebine istinaden davalı sigorta şirketinin 20.05.2019 tarihinde davacıya 85.056,03 TL
tazminat ödemesi yaptığı, davacının talep edebileceği tazminat miktarının 1.316,50 TL olduğu bu haliyle davacının bakiye tazminat alacağının kalmadığı anlaşılmakla sübut bulmayan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak düzenlendiği üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 269,85 TL ilam harcından peşin alınan 44,40 TL’nin mahsubu ile eksik olan 225,45 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
5-Davalı şirket vekil ile temsil olunduğundan, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve taktir olunan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine,
6-Arabuluculuk Ücret Tarifesi gereğince arabulucuya ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekilinin yokluğunda, davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 12/09/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır