Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/481 E. 2022/998 K. 30.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/481 Esas
KARAR NO : 2022/998
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/07/2021
KARAR TARİHİ : 30/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … Mah. Cad. Eski … karakolu önü … İstanbul adresinde bulunan müvekkil … A.Ş’ye ait … Şebekesinin 30/08/2020 tarihinde davalı tarafından hasara uğratıldığını, hasara müteakip müvekkil şirketin teknik personeli ve taşeron şirket elemanları tarafından hasar yerlerinde tutanak düzenlendiğini, hasar tarihlerinde T.C merkez bankası döviz satış kuru karşılığı KDV toplam 8.317,62 TL zarar meydana geldiğini, müvekkil şirket tarafından gönderilen yazı ile alacağın tahsilinin davalıdan talep edildiğini ancak bu güne kadar zararın karşılanmadığını, bu nedenle işbu davayı ikame etme zorunluğunun hasıl olduğunu, tüm bu nedenlerle davanın kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla hasar hesaplama tarihi itibariyle KDV dahil toplam 8.317,62 TL alacaklarının hasar tarihinden itibaren işleyecek TCMB’nin avans faiz oranları ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu olayın öncesinde ve sonrasında müvekkil idarenin kusurlu ve sorumlu kılacak herhangi bir işlem veya eylem sadır olmadığını, usul ve esas bakımından hukuka aykırı olan işbu davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkilin tüzel kişiliği haiz bir kamu kuruluşu olduğunu, görevli mahkemenin idare mahkemesi olduğunu, avans faizi ve faizin başlangıcı yönünden itirazda bulunduklarını, davacının zarar iddiasının ispat etmesi gerektiğini, davacının zarara uğradığını bildirdiği olayda idarenin elamanlarının herhangi bir çalışması veya olaya dahilinin olmadığını, idarenin hiçbir gerekçe ile kusursuz sorumlu addedilemeyeceğini, idarenin üçüncü şahıslara verilen zarardan sorumlu tutulamayacağını, dava sürecinin öncesinde … … A.Ş’ye yazı ile hasar adresinin daha açık olarak bildirilmesi ve hasara sebebiyet verildiği iddia edilen çalışmaya ait fotoğrafı belge iletilmesi halinde tekrar değerlendirme yapılacağının bildirildiğini ancak bu hususa ilişkin herhangi bir veri ve belgenin idareye intikal ettirilmediğini, hasarın yüklenici firmanın eyleminden kaynaklanmış olsa bile yine husumetten reddini talep ettiklerini, gerek yükleniciler ile idare arasındaki müteahhitlik sözleşmesi, gerek idari teknik şartname müvekkil idarenin söz konusu iş dolayısıyla üçüncü şahısların uğrayacağı zararlardan müvekkil idarenin herhangi bir sorumluluğu olmadığı hususunu açıkça düzenlediğini, davacının zarar iddiasını dava dosyasına sunmuş olduğu deliller ile ispat edebilmiş olmadığını, işbu davada zararın meydana geldiği yerde zarara gerçekte neyin neden olduğunun tam olarak anlaşılmadığını, idarenin yüklenicisi diğer davalının çalışmaları ile zararı meydana getiren olay arasında nasıl bir ilişki bulunduğunun tespit edilmesi gerektiğini, tazminat sorumluğunun doğması için tazminat talep edilenin zarara neden olayda kusurunun olmasının gerektiğini, davacı tarafın kablosu döşemi işinin mevzuata uygun olup olmadığının araştırılması gerektiğini, tüm bu nedenle öncelikle davanın usule ilişkin dava şartları yönünden incelenerek usulden reddine, usule ilişkin reddedilmediği takdirde, esasa ilişkin nedenlerle reddine, %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
İddia, savunma hep birlikte incelenmiştir.
Dava haksız fiilden kaynaklanan alacak davasıdır.
Taraflar arasındaki ihtilaf; dava dilekçesinde belirtilen yerde davacıya ait tesislerde zararın meydana gelip gelmediği, davacının gerçek zarar miktarı ile davalının hasar meydana gelmiş ise sorumlu olup olmayacağı noktalarında toplanmaktadır.
Taraflarca dava, sözleşmeler, hasar tespit tutanakları, hasar hesap formu, Hasar Detay Formu, Hasar mahallinde çekilen fotoğraflar, hak edişlere ilişkin faturalar, tanık, bilirkişi deliline dayandırılmıştır.
Davacı tarafça bildirilen tanıklar mahkememizce beyanları alınmak üzere 02/03/20222 tarihli duruşmada hazır edilmiş, tanık … ‘un beyanında; Ben 2011 yılından beri … şirketinde çalışmaktayım, revizyon ekibine dahilim, revizyon ekibi olarak görevimiz yeni yapılan binalarda kablo çekimini yapmak, hasar oluştuğu yerlerde yeniden kabloları onarmak ve yeni kablo çekim işlemi yapmaktır, mahkemenin bana sormuş olduğu 30/08/2020 tarihindeki tutanağa ilişkin olarak üzerinden zaman geçmiş olması nedeniyle fazla bir şey anımsamıyorum, yalnızca bazı yerlerde de …’nin yaptığı işlemler nedeniyle kablolarda hasarlar meydana geliyordu bu da o adreslerden biri olabilir, onun dışında bu adresle ilgili ve …’ye dair herhangi bir şey anımsamıyorum, mahkemenin bana göstermiş olduğu fotoğraflardaki kablolan bize aittir, onarım için olduğunu düşünüyorum, yeni kablo çekilir iken ekipler bu şekilde makara şeklinde kabloları getirirler, benim konuya ilişkin bilgim ve görgüm bu kadardır” şeklinde beyan vermiş, işbu beyanını imzası ile tevsik etmiştir.
Yine aynı tarihli duruşmada hazır bulunan tanık … duruşmadaki beyanında ” ben … şirketinde 10 senedir revizyon bölümünde çalışıyorum, revizyon bölümü kablo kopuklukları giderir, yeni kablo çekimi işlemlerini yapar, bana sorulan 30/08/2020 tarihini hatırlıyorum, bu tarihte buraya gittik, … çalışması olduğunu anımsıyorum ancak … ilişkin olarak herhangi bir tabela anımsamıyorum, bana gösterilen fotoğraflarda ben olmayabilirim, Fiber kablo çekimine ilişkin fotoğraflardır, biz yalnızca tespit için gideriz, tutanakta yer alan ne kadar metre kablo çekildiği, veya kaçlık Fiber kablo olduğunu ise hatırlamıyorum, hasarın meydana geldiği yere gittiğimizde …’ye ait kamyonları gördüm, ancak … çalışanı olan herhangi bir kişiyle görüşmedim, benim bilgim görgüm bu kadardır”şeklinde beyan vermiş, işbu beyanını imzası ile tevsik etmiştir.
Taraflarca sunulan bilgi ve belgeler, mahkememizce celp edilen deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiş, uyuşmazlık kapsamında uzman bilirkişi heyetinden rapor alınmasına kanaat getirilmiştir.
Bilirkişi heyeti tarafından sunulan raporda özetle; tüm dosyanın hep birlikte değerlendirildiğini, sonuç olarak Hasarın varlığının davalı Asıl işveren … tarafından kabul edildiğini, ancak sorumluk alınmadığını, sorumluluğunun Taşeronuna yüklendiğini, ayrıca 30.08.2020 hasar tarihi itibariyle Davacı taşeronu ; … Tic. Ltd.Şti tarafından hasara konu mahalde onarm yapıldığı Dosya muhteviyatı kayıtlardan anlaşıldığından hasarın onarımını Türksatın değil taşeronunun yapmış olması nedeniyle Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 2010/1940 E.2010/4477 K. Sayılı ilamı gereği işçilik bedeli de hasara dahil edilmiş “… kablonun 20 ayrı noktada hasarlanmış ve de 20 aynı noktada ek yapılarak – tamir edilmiş olması nedeniyle yeni malzemeler kullanılması suretiyle ıslah edilmesinin teknik yönden kaçınılmaz olduğunu, davalı İdarenin veya yüklenicisinin Muhtemelen alt yapı kazı müsaadesi almadan kazıya başlamış olabileceğini, Alt yapı kazı müsaadesi almış olsa bile kazıya başlamadan önce …’dan ‘ dan gözcü talep etmediğini, şayet alt yapı kazı müsaadesi almış olsaydı İlgili Belediyece bölgede aft yapısı olabilecek … ,…, ,… gibi kuruluşlara yönlendirilerek bu arada Kazı yapacağı bölgede alt yapısı otan kuruluşlar haberdar edileceğini, Muhtemelen alt yapı kazı müsaadesi almadan kazıya başlandığını, Alt yapı kazı müsaadesi alındığına veya …tan gözcü çağrıldığına ve gözcü verilmediğine dair bir iddia veya detilin dosyaya sunulmadığını, şayet kazı yapılmadan önce alt yapı kazı müsaadesi alınmış ve …’tan gözcü talep edilmiş olunsaydı davalıların hasar bedelinden sorumlu tutulmayacaktı, ayrıca ayrıca olay mahallinde işaret mahiyetinde … a ait menhot kapağı bulunduğundan Hasara Kazı çalışmaları yapan kepçe operatörünün tedbirsizliği ve dikkatsizliği nedeniyle sebebiyet verildiği, kanaatine varıldığını, Trafik güvenliği ve düzeniyle ilgili diğer kural ve yasak, zorunluluk vaya yükümlülüklere uymama, Karayolları Trafik Kanununun 85. Maddesinin 1.Fıkrasına göre …bir Şeyin zarara uğratılmasına sebep olan ,motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adi altında veya… motorlu aracın işleteni ve sahibi, doğan zararlardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” Denildiği, kullanılan malzeme ve “özel eğitim ve beceri isteyen onanım giderlerinin serbest Piyasa rayiçlerine uygun ve açıklanan Yüksek Yargı içtihatı gereği Meydana gelen 8 317.62 TL hasar bedelinden hasarı yapan … Taşeronunun yanı sıra yukarıda açıklanan asıl işveren … de müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması hususuyla davalının sair- taleplerinin kabulünün mahkemenin takdirinde olduğu görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekilince rapora karşı beyan dilekçesi sunulmuştur.
Davacı vekili dava dilekçesinde 30/08/2020 tarihinde müvekkil şirkete ait kabloların davalı tarafından hasara uğratıldığını bu sebeple hasarın davlıdan tazminini talep ettiklerini beyan etmiş, davalı vekili cevap dilekçesinde öncelikle davanın husumetten reddini mahkeme aksi kanaatte ise davalının hasardan sorumlu olduğunun ispat edilememesi nedeniyle esastan reddini talep etmiştir. Davacı tarafından sunulan tutanağın davacı ve alt yüklenici firma personelleri tarafından olaya ilişkin tutanak tutularak imzalandığı, söz konusu tutanakta zarar verenin davalı olduğunun belirtildiği, tutanağın tek taraflı imza altına alındığı görülmüştür. Tüm dosya kapsamı ve delillerin birlikte değerlendirilmesinde, dinlenen tanıkların olaya ilişkin net bilgi ve görgüsünün olmadığı, tanığın beyan ettiği olay yerinin çevresinde davalıya ait kamyonları görmüş olmasının zararın davalı tarafından verildiğinin ispatına yeterli olmadığı, olay günü olay yerinde herhangi bir alt yapı çalışmasına ilişkin ruhsat verilmediğinin İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından bildirildiği göz önüne alındığında, salt davacı personelleri tarafından tutulan tutanağın davalının davacıya ait kablolara zarar verdiğinin ispatına yeterli olmadığı anlaşıldığından ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
3-Alınması gerekli 80,70-TL karar ve ilam harcının peşin yatırılan 142,05-TL peşin harçtan mahsubu ile geriye kalan 61,35-TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
7-Davalı taraf vekil ile temsil olunduğundan, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve taktir olunan 8.317,62 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine,
8-Tarafların zorunlu arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00 TL’NİN DAVACIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca … Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekilinin yokluğunda davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 30/11/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır