Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/426 E. 2022/660 K. 17.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/426 Esas
KARAR NO:2022/660

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:30/06/2021
KARAR TARİHİ:17/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 18/04/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasında … plaka sayılı aracın kusuru nedeniyle müvekkilleri …’ın eşi, …’ın annesi olan …’ün vefat ettiğini, kazaya karışan aracın davalı … şirketine sigortalı olduğunu, müteveffanın vefatı nedeniyle müvekkillerinin destekten yoksun kaldıklarını belirterek davanın kabulü ile ilk aşamada 16.000,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan tahsili ile müvekkillerine verilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı tarafça davaya cevap verilmemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ölümlü trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Dava dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.

18.04.2017 tarihinde saat 12:35 sıralarında sürücü müteveffa … sevk ve idaresindeki …
plaka sayılı aracı ile Devlet Karayolunda …’den … istikametine seyir halinde iken olay mahalli
yol bölümüne geldiği esnada direksiyon hakimiyetini kaybederek orta refüj üzerinden karşı yönden
gelmekte olan trafiğin yol bölümüne geçerek karşı yönde seyir halinde olan … sevk ve
idaresindeki … plaka sayılı araca karşılıklı çarpması neticesinde maddi hasarlı, yaralanmalı ve
ölümlü trafik kazası neticesinde davacıların desteği …’ün vefat ettiği davacı eş ve çocuk tarafından destekten yoksun kalma tazminatı istemi ile işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Dava konusu kaza olayına ilişkin olarak … Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma, … karar sayılı soruşturma dosyasının celbi ile incelenmesinde;
dosya kapsamında alınan … Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 08.06.2017 tarih ve Sayı:
…/101.02/2017/8006/3065 sayılı kusur raporunda özetle;

“Sürücü …’ün ASLİ KUSURLU olduğu,
Sürücü …’ın KUSURSUZ olduğu,

Yine … … Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından bilirkişi olarak görevlendirilen J.
Astsb. Kd. Bşçvş. … tarafından tanzim edilmiş olan 20.04.2017 tarihli
Bilirkişi Kusur Raporunda özetle;
“Sürücü …’ün ASLİ KUSURLU olduğu,
Sürücü …’ın KUSURSUZ olduğu,
” yönünde görüş ve kanaat belirtilmiş olduğu, soruşturma sonucunda maktül sürücü işbu dava davacılarının desteği müteveffanın ölümü ile neticelenen trafik kazasında asli kusurlu olması, diğer sürücü şüpheli …’ın kusursuz olduğu, olayda dikkatsizlik ve hatasının bulunmadığından bahisle taksirle ölüme neden olma suçundan kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce söz konusu soruşturma dosyası da dikkate alınarak meydana gelen trafik kazasında tarafların kusur durum ve oranlarının bir kez daha belirlenmesi ve davacıların destek tazminatı talep haklarının bulunup bulunmadığının tespiti hususunda dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş olup, sunulan heyet raporunda özetle;
“1.Dava Konusu Talep; 18.04.2017 günü meydana gelen trafik kazası nedeniyle vefat eden …’ ün desteğinden yoksun kalan davacı eşi … ve davacı oğlu … için fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik her biri için ayrı ayrı 8.000,00 TL olmak üzere toplam 16.000,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsili talebi
2. Dava Konusu Olay; 18.04.2017 günü saat 12:35 sıralarında sürücü müteveffa … sevk ve idaresindeki … plakalı otomobili ile … –… Devlet Karayolu (D 300-02) 28+750 metresinde … Lojistik Deposu önüne geldiği esnada aşırı süratli seyri (190 Km/sa) ve direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu orta refüj kenarındaki bordür taşına çarparak havalandığı ve karşı yönden gelen trafiğin kullandığı yol bölümüne düşerek … dan … istikametine seyir halinde olan … idaresindeki … plakalı otomobille karşılıklı çarpışması sonucu iki araçlı, ölümlü, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği,
3. Bu kapsamda kazanın oluşumunda;
… plakalı araç maliki ve sürücüsü müteveffa …’ ün ASLİ VE TAM KUSURLU olduğu,
Dava dışı …’ ın ise KUSURSUZ olduğu, yönünde heyetimizce kanaate ulaşıldığı belirtilmiş ise de, 6754 sayılı bilirkişi kanunu 6. Maddesi kapsamında Bakanlık tarafından 07.09.2020 tarihli bilirkişilerin uyacağı rehber ilkelerin 27. Maddesi
gereği (asli kusurlu, tali kusurlu, kusur oranı) tespiti Hakim yetkisindedir.
4. Maddi Zarar; En son bilinen 2022 asgari ücretler, TRH 2010 yaşam tablosu ve prograsif rant adı verilen hesaplama tekniği ile hesaplandığında;
18.04.2017 tarihinde …’ ün vefatı sonrasında;
Davacı eş …’ ün; eşini kaybetmesi sonucu toplam DYK zararının 716.022,47 TL olduğu, % 10 yeniden evlenme olasılığı sonrası zararının 644.420,22 TL olacağı, 330.000,00 TL teminat limiti dahilinde hesaplandığında 228.226,56 TL olacağı, Davacı oğlu …’ ün; annesini kaybetmesi sonucu toplam DYK zararının 72.572,65 TL olduğu, 330.000,00 TL teminat limiti dahilinde hesaplandığında 25.702,18 TL olacağı,
ANCAK; 01.06.2015 tarihinden itibaren geçerli Genel Şartlar dahilinde ZMMS sigortasının düzenlendiği ve Anayasa Mahkemesinin 17.07.2020 tarih 2019/40 E. 2020/40 K. sayılı kararının Madde 47- 48 ve 49 da da ayrıntılı olarak; “destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri, “ teminat dışı olduğunun vurgulandığının Sayın Mahkeme tarafından kabulü durumunda; kazanın oluşumunda tam ve asli kusurlu olan müteveffanın desteğinden yoksun kalan (davacı eş ve oğlu) davacıların davalı … şirketinden yukarıda hesaplanan destek zararlarını talep edemeyecekleri, takdir ve hukuki münakaşası elbette Yüce Mahkemeye ait aittir.” şeklinde görüş bildirildiği görülmüştür.
Bu kapsamda somut olayımıza bakıldığında; davacıları desteği müteveffa …’ün ölümü ile neticelenen trafik kazasında tam kusurlu olduğu, davalı … şirketine sigortalı araç sürücüsünün olayda kusurunun bulunmadığı anlaşılmaktadır. Yukarıda ayrıntılarına yer verilen mahkememizce alınan ve dosya kapsamına göre denetime elverişli bulunan bilirkişi raporunda da izah edildiği üzere
… plakalı aracın ZMMS sigorta poliçesinin 13.05.2016 tarihinde tanzime edildiği bir başka değişle
01.06.2015 tarihinden itibaren geçerli olan Genel Şartlarla düzenlediği görülmektedir.
14.05.2015 tarihli 29355 sayılı RG ‘de yayımlanan ve 01.06.2015 tarihinden itibaren geçerli olan
Karayolları ZMMS Sigortası Genel Şartlarının A.6 Teminat Dışı Kalan Haller maddesinin d) bendinde; Destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek
tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla
beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri,
ifadesinin yer aldığı ve destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin teminat dışı
olduğu açıkça belirtilmektedir.
Dava konusu poliçenin teminat başlangıç ve bitiş tarihleri 13/05/2016 – 13.05.2017 tarihleri olup, davalı … şirketinin sorumluluğunun kapsamı ise 01.06.2015 tarihinde, yani poliçenin teminat başlangıç tarihi olan 13.05.2016 tarihinden önce yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’na göre belirlenecektir. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları A.3. maddesine ve A.5. maddesinin (ç) bendine göre ancak üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla oluşan destek zararları, destekten yoksun kalma (ölüm) teminatı kapsamındadır. Bunun sonucu olarak, sigortacının destek zararlarından sorumlu olması için, motorlu aracın işletilmesi sırasında ölen kişinin mutlaka üçüncü bir kişi olması gerekir. Dava konusu olayda ise işletenin eylemlerinden sorumlu olduğu sürücü murisin üçüncü kişi olarak kabulü mümkün değildir. Yine Genel Şartların A.6. maddesi (d) bendine göre destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber, destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin teminat kapsamı dışında tutulması nedeniyle, somut olayda %100 kusuru ile kendi ölümüne neden olan sürücü murisin tam kusuruna isabet eden destek tazminatı sigorta teminatı kapsamında olmadığından davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak izah edildiği üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70-TL karar ve ilam harcının peşin yatırılan 241,89-TL peşin harçtan mahsubu ile geriye kalan 161,19-TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde davacılara iadesine,
3-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça yapılan 12,00-TL yargılama giderinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
5-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
6-Davalı taraf vekil ile temsil olunduğundan, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve taktir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacılardan alınıp davalı tarafa verilmesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacıların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/06/2022

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır