Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/395 E. 2022/806 K. 20.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/395 Esas
KARAR NO:2022/806

DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:15/05/2018
KARAR TARİHİ:20/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait … plaka sayılı aracın, davalı sigorta şirketine sigortalı … plaka sayılı aracın çarpması nedeniyle hasar gördüğünü, çarpan aracın sürücüsünün kusurlu olduğunu, davalının uğranılan zarardan sorumlu olduğunu, uğranılan toplam zarar bedelinin 1.380,00-TL olduğunu, ayrıca 206,00-TL eksper ücreti ödendiğini, müvekkili tarafından uğranılan toplam zarar bedelinin davalı tarafça ödenmemesi üzerine davalı aleyhine …. İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça takibe itiraz edildiğini ve takibin durduğunu belirterek davanın kabulü ile 1.948,21-TL tazminatın davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … plaka sayılı aracın müvekkili nezdinde sigortalı olduğunu, müvekkilinin sorumluluğunun sigortalısının kusuru oranıyla teminat sınırları içerisinde bulunduğunu, davanın zamanında açılmadığını ve zamanaşımı nedeniyle reddinin gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, maddi hasarlı trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizce istinaf karar kaldırma ilamı öncesinde yapılan yargılama neticesinde 25/10/2018 tarihli, 2018/… Esas, 2018/… Karar Sayılı karar ile; zamanaşımının dolması sebebiyle davanın reddine karar verildiği, kararın davacı tarafça istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi’nin 02/04/2021 tarih, 2019/886 esas, 2021/629 Karar sayılı ilamı ile;
“Dosya kapsamından, davacı vekilinin dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak davalıya zmms ile sigortalı araç ile 11/02/2016 tarihinde meydana gelen kazada kendi aracında oluşan değer kaybı ve masrafları toplamı olan 1.948,21 TL nin kaza tarihinden yasal faizi ile tahsilini talep etmiştir. Davacının 29/01/2018 tarihinde de icra takibine geçtiği, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu ancak eldeki davada itirazın iptali talep etmediği, kısmi dava açtığı anlaşılmaktadır.
2918 sayılı KTK’nun 109/1. maddesinde “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar” hükmü yer almaktadır.
TBK 154. maddesi zamanaşımının kesilmesi durumlarını belirtmiş, ikinci maddede gibi alacaklı dava veya defi yoluyla mahkemeye veya hakeme başvurmuşsa, icra takibinde bulunmuşsa zamanaşımının kesileceğini hüküm altına almıştır. TBK’nın 156. maddesine göre zamanaşımının kesilmesi ile yeni bir süre işlemeye başlar.
Somut uyuşmazlıkta, tazminata konu trafik kazası maddi hasarlı trafik kazası olması nedeniyle uzamış ceza zamanaşımı süresinin uygulanmasını gerektirir bir durum bulunmamaktadır. Davacının dava dilekçesi konu ettiği maddi tazminat talebi 2 yıllık zamanaşımı süresine tabiidir. Kaza 11/02/2016 tarihinde gerçekleşmiş, dava ise kısmi dava olarak 15/05/2018 tarihinde açılmıştır. Ancak 29/01/2018 tarihinde de icra takibine geçilmesiyle zamanaşımı kesilmiştir (Aynı yönde Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2014/25417 E. ve 2015/5594 K. sayılı kararı).
Bu durumda mahkemece davacı tarafından icra takibine geçilmiş olması ile zamanaşımı kesilerek yeni bir süre başlamış olması, davanın da süresinde açılmış olması gözetilerek davanın esasına girip yargılama yapılması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olmuştur.” gerekçesi ile mahkememiz kararının kaldırıldığı anlaşılmıştır.
Karar kaldırma ilamı doğrultusunda mahkememizce dosya esası incelenerek, davaya dayanak trafik kazasında tarafların kusur durum ve oranları ile tazminat kalem ve miktarlarının tespiti hususunda dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup, sunulan bilirkişi raporunda özetle; “Kazanın oluşunda asli ve tek kusurlunun davalı sürücü … olduğu, davacı sürücü …’ın kusursuz olduğu, dosyada ayrıca … Hizm. A.Ş. tarafından verilen 206 TL’lik rapor faturası, ve Alokaza.com tarafından verilen 250 TL’lik fatura mevcuttur. Dava konusu bu onarım nedeniyle olan değer kaybının, onarımın özelliği (hiçbir ana taşıt parçası yenilenmemiştir, buna çamurlu ve kapı onarılmış ve boyanmıştır) ve aracın kaza tarihi itibarıyla 3 yaşında ve 74.000 km kadar kullanılmış olduğu dikkate alındığında 1.575,- TL (yapılan piyasa araştırmaları sonucu tarafımızdan belirlenen, aracın kaza tarihindeki ortalama rayiç değeri olan 45.000,-TL’nin yaklaşık %3,5’u) kadar bir değer kaybına uğrayacağı görüşündeyim. Davacının talep edebileceği ve sigorta kapsamına giren zarar miktarı böylece 1.575 + 250 + 206 = 2.031,- TL olacaktır. Davacı tarafın, … plakalı … marka, … tipi, … model aracında kaza sonucunda meydana gelen hasar nedeniyle uğrayacağı değer kaybı ve diğer zaraların ise 2.031,- TL olacaktır.” yönünde görüş bildirildiği anlaşılmaktadır.
Bu kapsamda somut olaya bakıldığında; davacı tarafından, davalı sigorta şirketine sigortalı araç ile yapılan trafik kazası sonucunda 1.380 TL değer kaybı tazminatı, 206 TL ekspertiz ücreti, 345 TL hizmet bedeli, 4,60 TL vekalet suret harcı ve işlemiş faizleri olmak üzere toplam 2.194,41 TL üzerinden davalı aleyhine takip yapıldığı, itirazın iptalinin talep edilmediği, işbu alacak davasının açıldığı 15.05.2018 tarihli dava dilekçesinde, araçtaki değer kaybı tazminatı olarak 1.380 TL, 206,00 TL ekspertiz ücreti, 345,00 TL hizmet bedeli, 4,60 TL vekalet suret harcı, 7,25 TL baro pulu, 5,36 TL kargo bedeli olmak üzere toplamda 1.948,21 TL alacak isteminde bulunulduğu, yukarıda ayrıntılarına yer verilen ve dosya kapsamına göre kusur tespiti ile değer kaybı hesaplaması yönünden denetime elverişli bulunan bilirkişi raporunda değer kaybının 1.575 TL olduğu ve davacının kusursuz olduğu tespiti dikkate alındığında davacının 1.380 TL değer kaybı tazminatı talebinde bulunmasının yerinde olduğu, değer kaybı zararının gerçek zarar niteliğinde olması sebebiyle davalı sigorta şirketinin söz konusu zarar kaleminden sorumlu olduğu, belgelendirilen 206 TL ekpertiz ücretinin yargılama gideri olarak dikkate alınması gerektiği, davacı tarafça talep edilen 345 TL yönünden sunulan faturanın incelenmesinde faturanın hizmet bedeli olarak düzenlendiği ancak hangi hizmete ilişkin olduğu konusunda faturada plaka, araç bilgisi vs bulunmadığı bu bakımdan 345 TL’lik alacak ile yine icra takibi sırasında yapılan masrafların işbu alacak istemli davada dava konusu edilemeyeceği gözetilerek bu masraflara ilişkin talebin reddi gerektiği kanaatine varılmış olmakla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KABULÜ ile 1.380,00-TL değer kaybı tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 206,00-TL ekspertiz ücretinin yargılama gideri olarak dikkate alınmasına,
-Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Alınması gerekli 94,26-TL karar ve ilam harcından 35,90-TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 58,36-TL eksik harcın davalıdan alınmasına,
3-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 77,00-TL yargılama gideri ile yargılama aşamasında yapılan 809,50-TL masraf ve 206,00-TL ekspertiz ücreti olmak üzere toplam 1.092,50-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 1.380,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kabul ve reddedilen miktarlar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.20/09/2022

Katip …

Hakim …