Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/329 E. 2022/850 K. 10.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/204 Esas
KARAR NO :2022/822

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ:10/04/2019
KARAR TARİHİ :26/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında genel kredi sözleşmesi ve bankacılık hizmetleri sözleşmesi akdedildiğini, sözleşme gereğince müvekkili banka tarafından davalı şirkete nakdi krediler ve taksitlik ticari krediler kullandırıldığını, diğer davalı … …’in akdedilen sözleşmeleri müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığını, yapılan tüm uyarılara rağmen davalıların sözleşmeden doğan borçlarını ödememeleri üzerine noterlik aracılığıyla hesap kat ihtarnamesi keşide edildiğini, davalıların kendilerine tebliğ edilen hesap kat ihtarnamesine rağmen borçlarını ödememeleri üzerine icra takibi başlatıldığını, ancak davalıların haksız ve mesnetsiz olarak borca, ödeme emrine, faize ve tüm ferilerine itirazda bulunarak takibi durdurduklarını, davalıların sözleşmelerden kaynaklanan borçlarını ödemeyerek imzalamış oldukları sözleşmeleri ihlal ettiklerini belirterek davanın kabulü ile, itirazın iptaline, takibin devamına, davalıların ayrı ayrı %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmelerine, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalılar vekili süresi içerisinde cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki ihtilafın; icra takibine konu taraflar arasında imzalanmış olan genel kredi sözleşmesi uyarınca davacı banka tarafından kullandırılan kredi alacağından dolayı alacak talebinin haklı olup olmadığı, icra takibindeki alacak kalemlerinin yerinde olup olmadığı, icra takibine itirazın iptalinin gerekip gerekmediği noktalarında toplandığı görülmüştür.
İddia, taraflarca sunulan ve mahkememize celp edilen deliller ve tüm dosya kapsamında bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Mahkememiz ara kararı doğrultusunda, dosyanın bilirkişiye tevdi olunduğu, bilirkişi tarafından sunulan raporda özetle;
Dava konusu alacak tutarının, davacı … Bank A.Ş. ile davalı … … Profil San. ve Tic.Ltd.Şti. arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesine istinaden, davalı şirkete kullandırılan …no.lu Taksitli Ticari Kredi ile 449/TK/… no.lu ve 449/TK/… no-lu İskonto Kredisi borçlarından kaynaklandığını,
Davacı banka tarafından T.C. Merkez Bankası’na 24.01.2017 tarihinde yapılan yazılı bildirimde; ticari kredilere en yüksek 96 50,00 faiz oranının uygulanacağı bildirildiğinden, taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin 22. maddesi uyarınca hesap edilen temerrüt faizi oranı % 100,00 (= %50,00 + %50,00)’dir. Fakat davacı bankaca huzurdaki davada % 50,00 oranından temerrüt faizi talep edilmiştir. Ancak Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 02.05.2019 Tarih, 2017/1650 E., 2019/507 K. sayılı emsal kararında, bankalarca T.C. Merkez Bankası’na bildirilen ancak müşterilerine uygulamadıkları akdi faizlerin temerrüt faizinin tespitide esas alınamayacağı ve sözleşmede temerrüt faiz oranı da belirlenmemişse, krediye fiilen uygulanan akdi faiz oranı esas alınarak temerrüt faiz oranının tespit edilmesi gerektiği görüşündedir. Taraflar arasında imzalanan sözleşmede temerrüt faizi, oran olarak net belirlenmemiştir. Bu durumda, dava konusu kredilere uygulanan akdi faiz oranları esas alınarak, sözleşmenin 22. maddesi uyarınca; akdi faiz oranlarının % 100 ilavesi ile;
> 49/TK/… No.lu İskonto Kredisine yıllık % 39,36 (= %19,68 + %19,68),
> 449/TK/… No.-lu İskonto Kredisine yıllık % 37,62 (= %18,81 + %18,81),
> …No-lu Taksitli Ticari Krediye yıllık % 30,00 ( = %15,00 + %15,00)
üzerinden temerrüt faizi talep edilebileceğini,
Hemen yukarıda yer alan temerrüt faiz oranları esas alınarak, davalı asıl borçlu bakımından takip tarihi itibariyle yapılan hesaplama sonucunda, davacı bankanın davalı asıl borçludan toplam 507.817,24 TL talep edilebilir alacak tutarının bulunduğu,
Davacı banka kayıtları incelendiğinde, 18.05.2018 takip tarihinden sonra ancak 10.04.2019 dava tarihinden önce,
-… No.lu İskonto Kredisinin teminatında olan 30.000,00 TL tutarlı Akbank çekinin 24.05.2018 tarihinde tahsil olduğu,
-… No.lu İskonto Kredisinin teminatında olan 100.000,00 TL tutarlı Ziraat Bankası çekinin 03.07.2018 tarihinde ve 7.500,00 TL tutarlı Akbank çekinin 01.08.2018 tarihinde tahsil oldukları,
-… A.Ş.’den kefaletinin tazmin bedeli olarak 06.09.2018 tarihinde 335.330,58 TL tahsilat yapıldığı,
tespit edilmiştir. … A.Ş.’den kefaletin tazmin bedeli olarak yapılan tahsilat hakkında aşağıda açıklama yapılmıştır. İskonto Kredilerinin teminatında olup, tahsil olan çekler için vade sonuna kadar işlemiş faiz tutarları peşin tahsil edildiğinden, söz konusu tutarların tamamının İskonto Kredilerinin Asıl Alacak tutarından düşülmesi gerekmektedir. Bu durumda, tahsilatlar sonrasında davacı bankanın takip tarihi itibariyle 370.317,24 TL tutarında alacak tutarı bulunduğu,
5)Davalı kefil … …’in, taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinde 500.000,00 TL’lık geçerli kefaleti bulunmaktadır. Adı geçen kefil davalı asıl borçlu ile birlikte 12.05.2018 tarihinde temerrüde düştüğünden, davalı asıl borçlu bakımından hemen yukarıda hesaplanan 370.317,24 TL borçtan kefil … …’in sorumlu tutulabileceği,
22.11.2016 tarih ve 29896 sayılı Resmi Gazete yayımlanan Bakanlar Kurulu’nun 31.10.2016 tarih ve 2016/9538 sayılı “Kredi Garanti Kurumlarına Sağlanan Hazine Desteğine İlişkin Kararı ve davacı banka ile … A.Ş. arasında imzalanan … Kefalet Protokolü uyarınca, kanuni takibi sürdürmek Kredi Verenin yükümlülüğünde olduğundan, … A.Ş. Tarafından, kefaletin tazmini karşılığında davacı bankaya, takip tarihinden sonra ancak dava tarihinden önce 06.09.2018 tarihinde 335.330,58 TL ödeme yapılmış olmakla birlikte; davacı bankanın, takip tarihi itibariyle hesaplanan 370.317,24 TL alacak tutarı üzerinden, takibi sürdürme yükümlülüğü bulunduğu” şeklinde görüş bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekilince rapora karşı itirazlar sunulmuştur.
Mahkememin ara kararı gereğince, davacı vekilinin rapora karşı itirazları değerlendirilmek suretiyle, ek rapor düzenlenmek üzere dosyanın bilirkişiye tevdiine karar verilmiştir.
Bilirkişi heyetince ek rapor düzenlenmiş olup, raporda özetle;
“Tüm delillerin takdiri tamamen sayın Mahkemeye ait olmak üzere, davacı tarafın beyan ve itirazları bir kez daha ayrıntılı olarak değerlendirilmiştir. Yukarıda arz ve izah edilen sebeplerle dava tarihi itibariyle;
Davalı asıl borçlu bakımından yapılan hesaplamalar sonucunda, davacı bankanın davalı asıl borçludan;
-Temerrüt faiz oranının % 30,00 olarak benimsenmesi durumunda toplam 475.303,85 TL,
-Temerrüt faiz oranının % 50,00 olarak benimsenmesi durumunda ise toplam 545.983,11 TL,alacak tutarı bulunduğu,
Taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinde davalı kefil … …’in, 500.000,00 TL’lık geçerli kefaleti bulunmaktadır. Adı geçen kefil davalı asıl borçlu ile birlikte aynı gün temerrüde düştüğünden, hemen yukarıda davalı asıl borçlu bakımından dava tarihi itibariyle hesaplanan ve kefilin kendi temerrüdünün sonucu oluşan;
-Temerrüt faiz oranının % 30,00 olarak benimsenmesi durumunda toplam 475.303,85 TL borçtan,
-Temerrüt faiz oranının % 50,00 olarak benimsenmesi durumunda ise toplam 545.983,11 TL borçtan davalı kefil … …’in sorumlu tutulabileceği,
22.11.2016 tarih ve 29896 sayılı Resmi Gazete yayımlanan Bakanlar Kurulu’nun 31.10.2016 tarih ve 2016/9538 sayılı “Kredi Garanti Kurumlarına Sağlanan Hazine Desteğine İlişkin Karar”ı ve davacı banka ile … A.Ş. arasında imzalanan … Kefalet Protokolü uyarınca, kanuni takibi sürdürmek Kredi Verenin yükümlülüğünde olduğundan, … A.Ş. Tarafından, kefaletin tazmini karşılığında davacı bankaya, takip tarihinden sonra ancak dava tarihinden önce 06.09.2018 tarihinde 335.330,58 TL ödeme yapılmış olmakla birlikte; davacı bankanın, dava tarihi itibariyle hesaplanan alacak tutarı üzerinden, takibi sürdürme yükümlülüğü bulunduğu,” belirtilmiştir.
Davacı vekilince ek rapora yönelik itirazlarda bulunulmuş ise de, itirazlar yerinde görülmemiştir.
Tüm dosya kapsamına göre, davacı banka ile davalı kredi borçlusu/lehtarı … … Profil San. ve Tic.Ltd.Şti. arasında Genel Kredi Sözleşmeleri akdedildiği, işbu sözleşmeyi diğer davalı kefilinde müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış olduğu, ancak davalı taraflarca davacı tarafa ödemede bulunulmadığı, hesabın kat edildiği, bunun üzerine İstanbul 3. İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile takip yapıldığı, itiraz üzerine takibin durduğu, davanın İ.İ.K nun 67. Maddesi gereğince bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, davalı taraflar her ne kadar icra takibine itirazda borçlu olmadıklarını ileri sürmüşler ve sair itirazlarda bulunmuşlar ise de, yapılan bilirkişi incelemesinde davalıların borçlu olduğu miktarların belirlendiği ve mahkememizce aldırılan raporun uygulama ve mevzuata göre yerinde olup hükme esas alınmaya elverişli olduğu görülmüştür.
Dava konusu iskonto kredilerinden 449/TK/… no.lu kredinin vade sonu 24.05.2018 ve
449/TK/… no.lu kredinin vade sonu ise 01.08.2018 tarihi olup, her iki kredinin vade tarihlerinin takip tarihinden sonra olması nedeniyle, bilirkişi raporunda açıklandığı üzere bu krediler için
vade tarihlerine kadar işlemiş faiz de peşin tahsil edildiğinden, iskonto kredileri için takip tarihi
itibariyle mükerrer faize sebebiyet verilmemesi için faiz hesaplanmamasının doğru olduğu değerlendirilmiştir.
Netice olarak 05/04/2022 tarihli bilirkişi raporunun 11. Sayfasının son kısmındaki tabloda belirtilen hesaplamalar uyarınca davalıların itirazında haksız olduğu kanaatine varıldığından, takibin devamı ile itirazın raporda belirlenen miktarlar üzerinden iptaline karar verilmiştir.
İcra İflas Kanununun 67/2 maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” İşbu davada davalılar, mahkememizce bilirkişi raporu ve dosya kapsamı itibari ile haksız görüldüğünden ve talep olduğundan alacağın likit olması sebebiyle %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulüne, davalıların İstanbul 3. İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazların kısmen iptali ile, takibin 366.925,66 TL (taksitli ticari kredi) asıl alacak, 2.599,06 TL (taksitli ticari kredi) işlemiş faizi, 129,95 TL bsmv ve 662,57 TL masraf olmak üzere toplam 370.317,24 TL üzerinden devamına,
2-Asıl alacak miktarı için takip tarihinden tahsil tarihine kadar % 30 oranında temerrüt faizi ve faizin % 5 oranında bsmv uygulanmasına,
3-Belirlenen toplam alacak miktarı olan 370.317,24 TL ‘nin % 20 si olan 74.063,44 TL icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Fazlaya ilişkin 108.312,54 TL’lik talebin reddine,
5-Dava konusu olup, kabul edilen değer üzerinden alınması gereken 25.296,37 TL harçtan önceden davacıdan alınan peşin harç 5.593,16 TL harcın mahsubu ile kalan 19.703,21 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye aktarılmasına,
6-Tarafların zorunlu arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL’NİN DAVALILARDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA
7-Davacı tarafça yapılmış olan toplam posta ve tebligat ücreti 153,60 TL, bilirkişi ücreti 1.500,00 TL olmak üzere toplam 1.653,60 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre (% 77,37) 1.279,39 TL yargılama gideri ve 5.593,16 TL peşin harç olmak üzere toplam 6.872,55 TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
8-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğininden karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 54.844,41 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davacıya ödenmesine,
9-Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğininden karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre reddedilen dava değeri üzerinden hesaplanan 17.246,88 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davalılara ödenmesine,
10-Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde davacıya iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 26/09/2022

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır