Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/254 E. 2022/670 K. 20.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/254 Esas
KARAR NO:2022/670

DAVA:Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ:13/04/2021
KARAR TARİHİ:20/06/2022

Mahkememizde görülen İtrazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Müvekkili banka ile dava dışı borçlulardan … TİC, LTD. ŞTİ. arasında Genel Kredi Sözleşmeleri akdedildiğini ve bu kredilerin kullandırıldığını, Davalı …’un iş bu Genel Kredi Sözleşmelerini müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzalamış olduğundan borcun tamamından sorumlu olacağını, Kredi borçlusu firmaların sözleşme hükümlerine riayet etmediği ve borçlarını ödemekte temerrüde düştüğü nedenle borçlu firma kefiline … 46.Noterliğinin … Yevmiye Numaralı 08.09.2020 tarihli ihtarnamesi keşide edilerek hesabın kat edildiğinin bildirildiği ve borcun ödenmesinin talep edildiğini, ihtarnameye rağmen borç ödenmediğinden, alacağın tahsili için ….İcra müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasından icra takibine geçildiğini, icra takibi başlatılmadan önce İstanbul 4.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasından ihtiyati haciz kararı aldıklarını ve borçlunun hacze kabil malları ihtiyaten haczedilmiş akabinde esas takibe geçilmek amacı ile borçluya ödeme emri gönderildiğini ve ödeme emrinin tebliğinden sonra davalı tarafın alacağın tahsiline engel olmak amacı ile açıkça kötü niyetle borca ve fer’ilerine itiraz ettiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla Davalının ….lcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyasırıdan yapılan itirazlarının iptali ile takibin devamını, Davalının takip konusu meblağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahküm edilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, dava dilekçesinde bahsedilen ve ekinde tebliğ mazbatası bulunan, … 4. Noterliği’nin … Yevmiye Numaralı 08/09/2020 Tarihli ihtarnamesinin müvekkiline usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini, öncelikle müvekkilinin davacı ile arasında akdedilen sözleşmenin ” Bildirimler ve Tebligat Adresi” başlıklı 25. Maddesinde ” Sözleşmede yer alan adresler kanuni ikametgah adresidir şeklinde düzenlendiğini, Müvekkilinin sözleşmede belirtmiş olduğu adresin … Mah. … Cad. No:4D/1/11 …/İstanbul’dur. İşbu adrese çıkarılan tebligat iade olduğunu ve müvekkile tebliğ edilemediğini, akabinde … … Mah. … Sok. No:7/1 …/İSTANBUL adresine hesap kat ihtarnamesinin tebliğe çıkarıldığını ve işbu ihtarnamenin Tebligat Kanunu’nun 21/1 ve 21/2. Maddeleri ile Tebligat Kanunu Yönetmeliği ilgili maddelerine açıkça aykırı olarak tanzim edildiği ve usulüne uygun bir tebliğ gerçekleşmediğini, müvekkilinin işbu hesap kat ihtarnamesinin çekildiğini davacı tarafından başlatılan …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasından tarafına tebliğ edilen ödeme emri ile öğrendiğini ve akabinde süresi içerisinde dosyaya itirazlarını sunduğunu, hesap kat ihtarnamesi olmadan işbu ihtarname tebliğ edilmiş gibi hesaplama yapılarak başlatılan takibin hukuka aykırı olduğunu İşbu nedenlerle davacı tarafından talep edilen temerrüt faizi, gecikme faizi ve diğer ferilerinin haksız olduğu ve reddi gerekliliğinin aşikar olduğunu, müvekkilinin … Şirketi yöneticisi yahut yetkilisi olmamakla birlikte … Acentalarını temsil ettiğini, bu nedenlerle işbu davanın konusu kefalet sözleşmesinin müvekkilin eşinin rızasının alınmaması nedeniyle geçersiz olduğunu, davacı tarafça asıl borçlu hakkında takip ve ipoteğin paraya çevrilmesi takip yollarına başvurulmadan müvekkilin sorumluluğuna gidilmesinin de hukuka aykırı olduğunu, davacının talep ettiği takipteki alacak kalemleri ve faiz oranlarının hatalı olmakla birlikte müvekkili tarafından itirazda bulunulduğunu, tüm bunlarla birlikte davacı tarafın müvekkile başlatmış olduğu icra takibinde “tahsilde tekerrür olmama şartını içeren bir” ibareye yer vermediğini, Davacının aynı zamanda İstanbul 1. İflas Dairesi 2021/3 İflas dosyasına alacak bildiriminde bulunduğunu ve iş bu dava yönünden iflas dairesine yapılan bildirimin mükerrer tahsilat talebi ve sebepsiz zenginleştirme oluşturacağının açık olduğunu belirterek, Fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile yukarıda arz ve izah edilmeye çalışılan sebeplerden ötürü ve Sayın Mahkemenizce re’sen gözetilecek sebeplere binaen; davacı bankanın talep etmiş olduğu meblağ, haksız ve hukuka aykırı hesaplamalar neticesinde tespit edilmiş olduğundan, alacaklı olduğunu iddia eden davacının, talep edilen miktarda bir alacağı bulunmadığından davanın esastan reddi ile, reddedilen miktar üzerinden kötüniyetli takip yapıp dava açan davacı aleyhine % 20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ve İstanbul 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.İŞ sayılı dosyası celp edilmiştir.
….İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı icra dosyasının geldiği yapılan incelemesinde ödeme emrinin tebliğ edildiği, itirazın süresinde yapıldığı, davanın 1 yıllık dava açma süresi içinde açıldığı anlaşıldı.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın icra takiplerine konu alacak talebinin haklı olup olmadığı, alacak kalemlerinin yerinde olup olmadığı, itirazın iptalinin gerekip gerekmediği, davalının dava konusu krediden dolayı sorumlu olup olmadığı noktalarında toplandığı anlaşıldı.
Tarafların iddia ve itirazları, sunulan deliller, tüm dosya kapsamı, aralarındaki genel kredi sözleşmeleri ve bu kapsamda kullanılmış olan krediler, kat ihtarı, temerrüt ve kefalet hususları, davalı tarafça yapılan ödemeler olup olmadığı denetlenerek, icra dosyasında takip talebinde belirtilen kredilere ilişkin kayıtlar irdelenip alacak kalemlerinin yerinde olup olmadığının belirlenmesi için davacı banka ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi mahkememize sunduğu 02/04/2022 tarihli raporda özetle;
1- Davacı banka ile Dava dışı kredi borçlusu/kredi lehtarı (asıl borçlu) …|…. LTD.ŞTİ. arasında Genel Kredi Sözleşmeleri akdedildiği, bahse konu işbu sözleşmeyi davalı kefilinde müteselsil kefil “sıfatıyla imzalamış oldukları, anılan sözleşme kapsamında kullandırılan nakdi kredilerin öngörülen süre içinde ödenmemesi nedeniyle davacı bankanın davalı kefil hakkında takip ve dava hakkının bulunduğu kanaati edinildiği,
2-Kefalet Limiti ve Davalı Kefilin Sorumluluğu: Davalı kefilin sözleşmede gösterilen kefalet limitleri toplamının 51.650.000,00 TL olduğu, temerrüt tarihi itibariyle hesaplanan nakdi kredi asıl borç tutarı 25.358.978,45 TL’sının kefalet limitinden daha Düşük seviyede olması nedeniyle, davalı kefilin borcun tamamından kefalet limitiyle sınırlı olarak (Çünkü, takip tarihi itibariyle temerrüde düşürülmüş sayıldıkları için) müteselsilen sorumlu sayılabileceklerinin düşünülebilineceği,
3-DAVACI BANKANIN TAKİP TARİHİ İTİBARİYLE ALACAKLARI:
Alacak kalemleri Talep edilen Hesaplanan | Talep edilmesi gereken
Asıl Alacak 25.358.970,45 25.358.978,45 25.358.978,45
İşlemiş Akdi Faiz 142.398,97 00 00
İşlemiş Temerrüt Faizi 1.304.444,90 886.155,41 886.155,41
BSMV 72.342,19 44b307,77 701,99 (kısmi ödeme)
Masraf 18.293,38 (delili yok) 0 00
28/08/2020 tarihli
ödeme -43.605,78 -43.605,78 00
TOPLAM ALACAK 26.852.844,11 26.245.835,85 26.245.835,55
4-Sayın |Mahkemece raporun benimsenmesi halinde; fazlaya ilişkin 607.008,26 TL (26.852.844,11 – 26.245.835,85=) reddi durumunda, TAKİP TARİHİNDEN itibaren asıl alacak tutarı 25.358.978;45 TL’sı tamamen ödeninceye kadar yıllık %35 oranında sözleşmesel temerrüt faizi ve bunun %5 gider vergisi (BSMV) ile birlikte istenilebileceği,
5-Huzurda görülmek olan davanın dayanığı İlamsız icra takibinin tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla açılmış olduğu nazara alındığında İstanbul 10.İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla da eş zamanlı olarak takip açılmış olduğu dikkate alındığında takdiri sayın mahkemeye ait olmak üzere kanımca bir mükerrer takibin olmadığı söylenebilir.
6-DAVA: TARİHİNDEN (13.04.2021) SONRA OLMAK ÜZERE, 16.04.2021 tarihinde 1149.175,00 TL ile 21.02.2022 tarihinde 1.104.09 TL olmak üzere toplam 150.279,09 TL’lık TAHSİLATIN, dosyanın kesin infazı sırasında dikkate alınması gerektiği, hususlarında görüş ve kanaatini sunmuştur.
Taraflarca rapora karşı beyan ve itirazlar, itirazlar yerinde görülmeyip reddine karar verilmiştir.
Davalı vekili icra takibinin ilk açılışındaki takip talebindeki miktar ile, ödeme emrinin iptaline ilişkin İcra Hukuk Mahkemesi kararı sonrasında takip talebindeki miktarın farklı olduğunu ve yenileme sonrasındaki takip talebi ile ödeme emrinin birbirini tutmadığı ve bu uyumsuzluk sebebi ile takibin iptalinin gerektiğini ileri sürmüş ise de, mahkememizce yapılan incelemede dava konusu icra takibinin açılıştaki takip talebinin 26 milyon küsür TL, ödeme emrinin de takip talebine uygun olarak 26 milyon küsür TL olduğu, …. İcra Hukuk Mahkemesince ödeme emrine takip takip dayanağı belgeler eklenmediği için ödeme emrinin iptaline, takip talebinin iptali talebinin reddine karar verildiği, bunun üzerine davalıya yeniden ödeme emri gönderildiği görülmüştür. Davalı vekilince ileri sürülen iddiaya göre bundan sonra düzenlendiği iddia olunan 3 milyon küsür TL lik takip talebinin her ne kadar tarafları aynı ise de, dayanak belge olarak İstanbul 4 ATM ‘nin değişik iş dosyasının belirtilmiş olması, tarih bulunmaması ve anılan belge için mahkememizce icra dosyasının uyap kayıtları üzerinden evrak işlem kütüğünde yapılan incelemede, bahsi geçen evrakın icra müdürlüğü personeli tarafından oluşturulduğu görülmüş olup, bu belgenin sehven bu dosya içine konulduğu kanaatine varılarak takip talebinin iptaline karar verilmediği için yenilenmesini gerektirir bir durum da olmadığından, takibin açılışında sunulan takip talebinin geçerli olduğu ve ödeme emri ile de uyumlu olduğu görülmekle, davalı tarafın bu beyanları dikkate alınmamıştır.
Tüm dosya kapsamına göre, davacı banka ile dava dışı şirket arasında Genel Kredi Sözleşmeleri akdedildiği, işbu sözleşmeyi davalı kefilinde müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış oldukları, ancak kredi borçlularınca davacı tarafa ödemede bulunulmadığı, hesabın kat edildiği, bunun üzerine …. İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile takip yapıldığı, itiraz üzerine takibin durduğu, davanın İ.İ.K nun 67. Maddesi gereğince bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, davalı taraf her ne kadar icra takibine itirazda ve cevap dilekçesinde borçlu olmadıklarını ileri sürmüş ve sair itirazlarda bulunmuş ise de, yapılan bilirkişi incelemesinde davalının borçlu olduğu miktarların belirlendiği ve mahkememizce aldırılan raporun uygulama ve mevzuata göre yerinde olup hükme esas alınmaya elverişli olduğu ve davalının mahkememizce benimsenen raporda yapılan hesaplama miktarı kadar itirazında haksız olduğu kanaatine varıldığından, takibin devamı ile itirazın raporda belirlenen miktarlar üzerinden iptaline karar verilmiştir.
İşbu davada davalı, mahkememizce bilirkişi raporu ve dosya kapsamı itibari ile haksız görüldüğünden ve talep olduğundan alacağın likit olması sebebiyle %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile, davalının …. İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile, takibin 25.358.978,45 TL asıl alacak, 886.155,41 TL işlemiş faiz, 701,99 TL bsmv olmak üzere toplam 26.245.835,85 TL üzerinden devamına,
2-25.358.978,45 TL asıl alacak miktarına takip tarihinden itibaren % 35 oranında temerrüt faizi ve bunun % 5 i oranında bsmv uygulanmasına,
3-Belirlenen toplam alacak miktarı olan 26.245.835,85 TL ‘nin % 20 si olan 5.249.167,17 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
5-Dava tarihinden sonra yapılan ödemelerin infaz aşamasında değerlendirilmesine,
6-Dava konusu olup, kabul edilen değer üzerinden alınması gereken 1.792.853,04 TL harçtan önceden davacıdan alınan (icra+dava) peşin harç 458.579,45 TL harcın mahsubu ile kalan 1.334273,59 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye aktarılmasına,
7-Tarafların zorunlu arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL’NİN DAVALIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA
8-Davacı tarafça yapılmış olan toplam posta ve tebligat ücreti 101,50 TL, bilirkişi ücreti 2.000,00 TL olmak üzere toplam 2.101,50 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre (% 97,73) 2.053,16 TL yargılama gideri ve 324.315,23 TL peşin harç olmak üzere toplam 326.368,39 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
9-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğininden karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 351.083,36 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davacıya ödenmesine,
10-Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğininden karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre reddedilen dava değeri üzerinden hesaplanan 47.400,41 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davalıya ödenmesine,
11-Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde davacıya iadesine,

Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.20/06/2022

Başkan …
E-imza
Üye …
E-imza
Üye …
E-imza
Katip …
E-imza