Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/243 E. 2023/639 K. 18.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/243 Esas
KARAR NO:2023/639

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:09/04/2021
KARAR TARİHİ:18/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının müvekkil şirketten aldığı hizmet karşılığında ödemesi gereken bakiye 9.912,50 TL tutarındaki fatura borcunu ödemediğini, borcun ödenmemesi nedeniyle 19/08/2020 tarihinde davalı/borçlu aleyhine ….İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosyası ile müvekkilin bakiye fatura alacağı ile takip tarihine kadar bu alacağa işlemiş ticari faizin tahsili talepli icra takibi başlatıldığını, 3. Davalı 31.08.2020 tarihli dilekçesi ile “takibe, borca, işlemiş faiz ile yetkiye ve ferilerine”itiraz ettiğini ve bu haksız itirazı neticesinde icra müdürlüğü tarafından takibin durdurulmasına karar verildiğini, Davalının icra dosyasına sunduğu itiraz dilekçesinde yetkiye itirazını dile getirmiş olmasına rağmen yetkili icra dairesi bildiriminde bulunmadığını, bu haliyle davalının yetki itirazının geçersiz olup takibin başlatılmış olduğu …. İcra Müdürlüğü’nün yetkili icra dairesi olarak kabulü gerektiğini, tüm bu nedenlerle …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas Sayılı dosyasına yapılan haksız itirazın iptali ile icra takibinin devamına, haksız ve kötü niyetli bir şekilde takibe itiraz eden davalının 11.563,21 TL tutarındaki takip miktarının yüzde 20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin arabuluculuk görüşmesine mazeretsiz şekilde katılmayan davalıya yüklenmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava dilekçesi, bilirkişi raporu ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Taraflarca sunulan bilgi ve belgeler, mahkememizce celp edilen bilgi ve belgeler hep birlikte değerlendirilmiş, dosyanın bilirkişiye tevdi edilerek dosya kapsamında rapor aldırılmasına karar verilmiştir.
Mahkememize sunulan bilirkişi raporundan özetle; Davacı tarafın dava konusu döneme ait ticari defterlerinin açılış-kapanış tasdiklerinin yasal süresi içinde usulen uygun olarak yapılmış olduğu, davacı taraf defterlerinin sahipleri lehine delil olma özelliğini haiz olduğu, Davacı ile davalı arasında ilişkinin öteden beri devam eden ilişki olduğu, davacının davalıya çadır montaj ve kiralama hizmeti verdiği davalının ise peyder pey ödemeler gerçekleştirdiği, İtilaf konusu ticari ilişkide davalı ünvanına 10.06.2019 tarihli … N.olu Sat.Fat 43.660,00 TL montaj hizmeti faturası düzenlendiği, hizmetin tesliminin irsaliyeyle gerçekleştirildiği, irsaliye teslim alan kısmında isim ve imza olmadığı, itilaf konusunun 9.912,50 TL tutarın; 43.660,00 TL’lik hizmet faturasındaki tutara binaen verilen senedin karşılıksız çıkması ve cari hesapta faturadan kalan alacak şeklinde bakiye oluşturduğu, Davacı şirketin davalı firma ile ilgili faturaları ve ödemeleri Muhasebe teknik ve usullerine uygun olarak 2019 yılı defter kayıtlarına işlediği eklerde yevmiye kaydı ile detayı verilen tüm faturalara ve ödemelerden sonra oluşan 31.12.2020 hesapların kesinleştiği, kapanış mührünün vurulduğu tarih itibariyle 9.912,50 TL defter ve kayıtlarında davalıdan alacaklı olduğu, Bu alacağın 2020 yılına devrettiği başkaca ödemenin olmadığı, Huzurdaki dava toplamının 9.912,50 TL fatura alacağını 1.650,71 TL işlemiş faiz alacağını faiziyle birlikte talep ettiği, davacı tarafından 19.08.2020 tarihinde ….İcra Müdürlüğünün 2020/… dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davacının defter ve kayıtlarında alacağının 9.912,50 TL olarak tespit edildiği, 9.912,50 TL tutara işlemiş faiz (İade edilen senedin vade tarihinden icra takip tarihine kadar aşağıdaki şekilde hesaplandığı), İtirazın iptali ile takibin devamı gerektiği, icra takip tarihinden sonra asıl alacak için talep edilen %13,75 oranında işlemiş faizin yerindeliğinin Mahkememizin görev alanı ve takdirinde bulunduğu, tarafların sair taleplerinin Sayın Mahkemenin takdirlerinde olduğu kanaatine varılmıştır.
Mahkememizin 26/10/2022 tarihli duruşma ara kararı gereğince dosyadan ek rapor alınmak üzere yeniden bilirkişiye tevdii edilmiştir.
Mahkememize sunulan bilirkişi ek raporundan özetle; dosyaya müzekkere yoluyla istenen davalı BA formu ile davacı BS, Formunun incelendiği, davacının düzenlemiş olduğu 2 adet toplamı 82.000 TL olan faturaların davalı 2019 yılı BA formu beyanıyla örtüştüğü kanaatine varılmıştır.
‘İki tarafın tacir olduğu ve dava konusunun ticari işletmeleri ile ilgili olduğu davalarda, ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür. Ticari defterler kesin delillerdendir. Yasa’da delil vasfı taşıdığı takdirde aksinin yazılı veya kesin delillerle ispatı gerektiği düzenlenmiş olduğundan, yasanın ticari defterleri kesin delil olarak düzenlediği açıkça anlaşılmaktadır. Ticari defterler kesin delillerden ise de ancak HMK 222. maddedeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir. Ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekir. Bir taraf kendi defterlerine delil olarak dayanmış ise karşı tarafın ticari defterlerine dayanılmamış olsa da karşı taraf defterlerinin incelenmesi zorunludur. Çünkü tarafın ticari defterleri Yasa’da belirtildiği üzere karşı tarafın ticari defterleri ile uyumlu olduğu takdirde lehine delil olabilecektir. Karşı taraf defterleri incelenmediği takdirde dayanan tarafın kendi defterindeki kayıtların lehe delil olması mümkün değildir. Davacının da bu durumu bilerek ticari defterlere delil olarak dayandığı ve karşı tarafın ticari defterlerinin de incelenmesini istediği kabul edilmelidir. Aksinin kabulü halinde davacının ticari defterleri tek başına delil niteliği taşımadığından dayanılan böyle bir delilin incelenmesine gerek de olmayacaktır. Karşı taraf ticari defterlerini sunar ise birlikte incelenip değerlendirildiğinden delil olup olmadığı sonucuna göre değerlendirilebilecektir. Karşı taraf ticari defterlerini sunmadığı takdirde ise bu davranışı ile kendi ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğundan, engel olduğu sonucun varlığını kabul etmiş sayılmalıdır. Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan taraf, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen kesin süreye rağmen ibraz etmediği takdirde, belgenin elinde olmadığına dair yemin etmesine gerek olmaksızın HMK 220/3. madde gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerindeki) kayıtların, karşı taraf defterindeki kayıtlara uygunluğunu mahkeme kabul edebilir. Aksinin kabulü durumunda; karşı tarafın ticari defterlerini sunmaması halinde sunan tarafın muntazam tutulmuş ticari defterlerinin lehe delil olarak kabul edilemeyeceği şeklinde bir sonuç ortaya çıkar ki bu ticari defterleri ve karşı taraf elinde olduğu ileri sürülen belgeleri delil olarak kabul edip sunulmaması halinde sonuçlarını belirleyen HMK’ndaki açık düzenlemelere aykırı bir yorum olacaktır.’ … BAM 5. HD 2022/588E 2022/1020 K
Somut olayda tarafların arasında akdedilen taşıma sözleşmesinden kaynaklı davacının davalıdan alacaklı olduğunun iddia edildiği, davacı tarafın ticari defterlerinin incelenmesinde davacının davalıdan alacaklı olduğu, davalının ihtaratlı süre verilmesine rağmen ticari defterlerini sunmaktan kaçındığı, davalının aralarında sözleşme ilişkisini inkar etmediği gibi hizmetin ifa edilmediğine dair beyanda da bulunmadığı, davacının sözleşme gereği edimini yerine getirmesine rağmen davalı tarafın ödeme yapmadığı, davacının davalıdan alacaklı olduğu anlaşılmakla davalı tarafından yapılan itirazın haksız olduğu kanaatine varılarak davanın kabulüne ve dava konusu alacak likit olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatına dair aşağıdaki şekilde hüküm tesisi edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak düzenlendiği üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile …. İcra Dairesi’nin 2020/… Esas sayılı dosyasına vaki itirazın kısmen iptali ile takibin 9.912,34 TL asıl alacak, 1.556,06 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 11.468,40 TL üzerinden devamına,
2-Alacağın %20’si oranında 2.293,68 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 783,40-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 169,29-TL harcın mahsubu ile geriye kalan 614,11-TL eksik harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 237,09-TL gider ile yargılama aşamasında yapılan 1.508,6‬0-TL olmak üzere toplam 1.745,69‬-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
6-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafın zorunlu arabuluculuk görüşmesine katılmadığı anlaşılmakla 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
Dair, miktar itibariyle yasa yolu kapalı kesin olarak davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 18/07/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır