Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/165 E. 2022/987 K. 29.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/37 Esas
KARAR NO : 2022/896

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 19/01/2021
KARAR TARİHİ : 24/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin yürütmekte olduğu fındık tedariki faaliyeti kapsamında …Tic. A.Ş ile 60.000 kg tutarındaki fındığın 384,000,00 Avro bedelli olarak satışı kapsamında elektronik posta vasıtasıyla mutabakat sağlandığını, anlaşma uyarınca … tarafından müvekkili şirkete proforma fatura gönderilerek ödemenin … adına belirtilen hesaba yapılmasının talep edildiği, akabinde müvekkili şirketin siber saldırıya uğradığını, siber saldırı neticesinde … firması yetkililerinin e-mail adreslerinden gönderilmişcesine hazırlanan e-posta ve ekindeki sahte fatura aracılığıyla bahse konu ödemenin… Ltd. Şti. İsimli şirketin …Bankası Radar Şubesindeki hesabına yatırılmasının sağlandığını, devam eden süreçte …’un kendilerine herhangi bir ödeme gelmediğinini belirtilmesi üzerine şirket kayıtlarında ve söz konusu e-posta yazışmaları üzerinden bir araştırma yapıldığını, bu noktada, müvekkil şirket ile … arasında anlaşmanın yapıldığı sırada müvekkil şirket yetkilisi ve … isimli firmanın yetkilisinin e-posta adreslerine dolandırıcılar tarafından siber saldırı gerçekleştirildiğini, dolandırıcılarca gerçekleştirilen işbu siber saldırı kapsamında taraflarca üzerinde mutabık kalınmış ödema şeklinin değiştirilmesi İçin bir e-posta yazışması gerçekleştirilmiş ve sahte fatura düzenlenerek müvekkil şirket tarafından satın alınmış olan 60.000 kg fındık karşılığı olan 384.000 € tutarındaki paranın asıl muhatap …’un değil, … isimli şirketin …Bankası Radar Şubesi’nde bulunarı hesabına yatırılması sağlandığını, davalı bankanın yeni kurulmuş bir şirketin yeni açılmış banka hesabının ilk işlemi olan ve yurt dışından transfer edilmiş yüklü miktardaki döviz tutarını doğrudan doğruya nakit olarak teslim ettiğini, bu kapsamda ne para transferinin swift açıklamasını incelediğini, ne de herhangi bir denetim yaptığını, davalı banka tarafından yalnızca swift mesajı incelense dahi para transferini gerçekleştiren müvekkili şirket ile iştigal konusu nedeniyle Serinteks arasında herhangi bir bağlantı kurulamayacağının açıkça tespit edilebileceğini, görünürde makul ve olağan olmayan işbu para transferi işlemi için herhangi bir inceleme ve denetim yapılmaması davalının ağır kusurunu ortaya koyduğunu, davalı bankanın suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesine ilişkin yasal mevzuat kapsamında yapması gereken şüpheli işlem bildirimi ve kimlik tespiti işlemlerini de gerçekleştirmediğini, davalı bankanın 5549 sayılı kanuna aykırı eylemlerinin yanında Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karar uyarınca tanzim etmesi gereken döviz alım belgesini de düzenlemediğini, davalının sayılı eylemleri (eylemsizliği) ayrıca bankacılık sektöründe faaliyette bulunması göz önüne alındığında bir güven kurumu olan davalı bankanın ağırlaştırılmış özen yükümlülüğünün ihlali niteliğinde olduğunu, bu nedenle davalı bankanın ağırlaştırılmış özen yükümlülüğüne aykırı eylemleri ile sebebiyet vermiş olduğu tüm zararları karşılamakla yükümlü olduğunu belirterek davanın kabulüne, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; zamanaşımı itirazında bulunduklarını, harca esas değerin belirtilmediği gibi nispi harcın da eksik yatırıldığını, davacı tarafın ağır kusurlu davranışlarıyla iddia edilen zarara sebebiyet verdiğini, davacının, uluslararası faaliyet gösteren bir şirket olup, davaya konu ödeme işleminde üzerine düşen dikkat ve özen yükümlülüğünü yerine getirmemiş olmasının sonuçlarını müvekkili bankaya yüklemeye çalıştığını, dava dışı şirketten mal ithal etmek suretiyle yaptığı dış ticaret işleminde en az güvenli ve en riskli ödeme yöntemi olan Peşin ödeme yöntemini tercih ederek aldığı ticari riske müvekkili bankanın katlanmasının beklenemeyeceğini, davacının dürüst davranmadığını, illiyet bağının davacının ağır kusurlu eylemi neticesinde kesilmiş olduğunun açık olduğunu, müvekkili bankanın kendi dikkat ve özen yükümlülüğünü fazlası ile yerine getirdiğini belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Mahkememizde açılan dava: alacak davasıdır.
Taraflar arasındaki ihtilafın davalı bankanın işlemlerde özel yükümlülüğü ve mevzuat ve teammüllere aykırı davranıp davranmadığı, davacı tarafın davalı banka aracılığı ile gönderdiği 384.000 Euro’nun başka hesaplardan çekilmesi işleminde, bu tutarında zararı olup olmadığı, zarar var ise davalı bankanın sorumlu olup olmadığı, noktalarında toplandığı anlaşıldı.
Mahkememizin 16/05/2022 tarihli celse 2 nolu ara kararı gereğince tarafların iddia ve itirazları, sunulan deliller ve dosya kapsamı itibari ile davalı bankanın işlemlerde özen yükümlülüğü ve mevzuat ve teammüllere aykırı davranıp davranmadığı, davacı tarafın 384.000 Euro tutarında zararı olup olmadığı, zarar var ise davalı bankanın sorumlu olup olmadığının belirlenmesi için bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verildiği, yapılan bilirkişi incelemesi sonrası düzenlenen bilirkişi raporunda özetle;
-07.01.2019 tarihinde davacı Viocevale GmbH firması ile dava dışı … Tarım firması arasında 30.01.2019 tarihinde ön ödemesi yapılacak, Şubat 2019’da teslim edilecek 60 MT kavrulmuş fındığa ilişkin 13762 nolu anlaşma yapıldığı;
-Davacı firmanın mail adresinin hacklendiği ve 07.01.2019 tarihinde …nolu anlaşmanın teyidine ilişkin mailden itibaren … Tar. Ür.Gıda San. Ve Tic.A. Ş. Yetkilisi Mustafa Aktepe’nin [email protected] adresinden geliyor gösterilerek içinde ihracata ilişkin proforma fatura da bulunan sahte e-postalar gönderildiği;
-16.01.2019 tarihinde sahte… hesabından gönderilen e-posta ile 30.01.2019 tarihine kadar yapılacak ön ödemenin (prepayment) gönderileceği banka hesabının, alıcı hesap sahibinin, banka bilgilerinin değiştirildiği, mesajda yer alan … ve … gibi hiç olmayan banka ve alıcısı ile ilgisiz isimler yer aldığı, davacının beş gün sonra 21.01.2019 tarihinde bildirilen hesaba ödemenin yapılacağını teyit ettiği;
-28.01.2019 tarihinde sahte Mustafa hesabından gönderilen e-posta ile banka hesabı, alıcı ismi, banka bilgilerinin bir kez daha değiştirildiği, alıcı hesap sahibi olarak gösterilen … LTD STİ’nin ihracatçı … Tar. Ür.Gıda San. Ve Tic.A. Ş. ile bir ilgisinin bulunmamasına karşılık davacının 29.01.2019 tarihinde bildirilen…Bankası-Radar/Yenibosna Şubesindeki… no’lu hesaba Banka’nın muhabiri…/Frankfurt AM MAIN aracılığı ile 384.000 Euro transfer ettiği;
-Ödemeye konu hesabın dava dışı… Ltd.Şti. Tarafından 31.12.2018 tarihinde açıldığı, hesapta 384.000.-Euro’nun transferi ve bunun 01.02.2019 tarihinde 383.800.-Euro nakit olarak çekilmesine bağlı işlemler dışında bir hareket bulunmadığı;
-Ödemenin yapıldığı hesabın sahibi, …Ltd.Şti.nin 07.09.2019 tarihinde kurulduğu, yetkilisi ve tek hissedarının … olduğu, …Bankası ile 13.09.2018 tarihinde Bankacılık Hizmetleri Sözleşmesi imzalayarak hesap açtığı; Banka’dan kredi/kredi kartı talebinin olup olmadığının bilinmediği, 55214903 no’lu Euro hesabı dışında -döviz ya da TL- hesaplarına ilişkin dosyada bilgi olmadığı, firma ya da sorumlusu …’nun yapılan transfer ile kıyaslanabilecek herhangi bir faaliyetinin tespit edilemediği;
-MT103 mesajı ile gelen ve SWIFT mesajı ile tamamlanan transferin, müşterinin hesabına aktarılmasının olağan bankacılık işlemi olduğu, transferin, Bankanın muhabiri tarafından ve uluslararası çalıştığı bilinen bir firma hesabından gönderilen meşru bir kaynağa dayandığı, davalı Banka’nın bu kaynağın meşruluğundan şüphelenmesi için neden bulunmamakla birlikte, yaklaşık 4 ay önce kurulan ve Banka ile yeni çalışmaya başlayan, var olan işlemler içinde transfere konu olabilecek tutarla kısyaslanabilecek bir işlemi/faaliyeti görülemeyen firma hesabına gelen 384.000,00-Euro gibi bir miktarın tek seferde ve nakit olarak çekilmesinin, daha önce ‘sahte’ bir işlemine rastlanmamış olsa dahi şüpheli işlem olarak değerlendirilebileceği,
-Davacı firmanın 25.02.2019 tarihinde şikayetine bağlı olarak Bakırköy …Ağır Ceza Mahkemesi’nde…E sayısı ile açılan dava da 30.01.2020 tarihinde…ile ilgili, üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği sabit olduğundan eylemine uyan TCK 158/1-f maddesi uyarınca (Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle) nitelikli dolandırıcılıktan hüküm kurulduğu; bu suçun (dolandırıcılık), “aklanma suçunun öncüsü’ niteliğinde bir suç olduğu kabul edilebilecek olmakla birlikte, fiille ilgili 5237 sK m 282 uyarınca ‘aklanma suçu’ nedeniyle açılmış bir davanın bulunmadığı dikkate alındığında, ‘şüpheli işlemin varlığını” ifade etmenin güç olduğu;
-‘Aklama suçu’ nedeniyle açılmış bir dava ve dava açılması sürecinde 5271 sayılı CMK’nun 128 inci maddesindeki usüle göre verilmiş malvarlığı değerlerine elkonulması kararı bulunmadığından, şüpheli işlem bildiriminde bulunulmamasının davacının zararına neden oluşturmadığı;
-İhracatçı hesabına transfer edilen ‘peşin bedele’ ilişkin …’nin düzenlenebilmesi açısından öncelikle ihracatın yapılması gerektiği, peşin alım karşılığı ihracat bedeli geldiği tarihte değil, fiili ihracat gerçekleştikten sonra, ihracat taahhüdünün kapatılması ve müşteri talebi ile DAB düzenlenebileceğinden, …’nin düzenlenmemiş olmasında Banka’ya atfedilebilecek bir kusur tespit edilemediği;
-Davacının zararının oluşumunda Banka’ya bir kusur atfedilemeyeceği, farklı yaklaşımla davalı Banka’nın da kusurunun var olduğunun kabul edilmesi halinde, Banka’nın kusurunun zarar verici eylemin (hesabın hacklenmesinin) sorumluları ve bizzat davacının kendi kusuruna göre, tali nitelikte kaldığı ve davacı ile ortak kusurunun karşılaştırılmasında oldukça düşük -olsa olsa %10- oranında olabileceği; şeklinde görüş bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, bilirkişi raporunda da işlemler sürecinin sıralı olarak detaylı olarak özetlendiği görülmüş olup, buna göre davacı ile dava dışı … Tarım firması arasında fındık teslimi ve bedelinin ödenmesine ilişkin anlaşma yapıldığı, davacının mail adresinin hacklendiği, bu hacklenmede davalı bankanın bir kusurundan bahsedilemeyeceği, hacklenen adresten davacıya sahte e-postalar gönderildiği,28.01.2019 tarihinde sahte Mustafa hesabından gönderilen e-posta ile banka hesabı, alıcı ismi, banka bilgilerinin bir kez daha değiştirildiği, alıcı hesap sahibi olarak gösterilen … Ltd Şti’nin ihracatçı … Tar. Ür.Gıda San. Ve Tic.A. Ş. ile bir ilgisinin bulunmamasına karşılık davacının 29.01.2019 tarihinde bildirilen… Bankası-Radar/Yenibosna Şubesindeki…no’lu hesaba Banka’nın muhabiri …/Frankfurt AM MAIN aracılığı ile 384.000 Euro transfer ettiği, bu transfer işleminde de davalı bankanın bir kusurundan bahsedilemeyeceği, tamamen davacının kendi dikkatsizliği ve ihmalinden kaynaklandığı, ticari ilişkiye girdiği firma dışında başka bir firma hesabına para gönderme hususunda telefon ile teyit vs işlemler yapmadığı, …mesajı ile gelen ve … mesajı ile tamamlanan transferin, müşterinin hesabına aktarılmasının olağan bankacılık işlemi olduğu, transferin, Bankanın muhabiri tarafından ve uluslararası çalıştığı bilinen bir firma hesabından gönderilen meşru bir kaynağa dayandığı, davalı Banka’nın bu kaynağın meşruluğundan şüphelenmesi için neden bulunmadığı, davacının zararının oluşumunda Banka’ya bir kusur atfedilemeyeceği, kanaati ile davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan nedenlerle;
1- Davanın reddine,
2-Davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin koşulları oluşmadığından reddine,
3-Alınması gerekli harç 80,70 TL olup, davacıdan alınarak hazineye aktarılmasına,
4-Tarafların zorunlu arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL’NİN DAVACIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA
5-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı gider avansından posta ücretinde kullanılan 5,60 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 255.140,80 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
8-Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde davacıya iadesine,

Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak taraf vekillerinin yüzlerine karşı oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 24/10/2022

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza