Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/699 E. 2022/180 K. 25.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/699 Esas
KARAR NO : 2022/180

DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 15/10/2018
KARAR TARİHİ: 25/02/2022

İstanbul 4. Asliye Hukuk mahkemesince verilen 08/10/2020 tarih, 2018/490 esas ve … karar sayılı görevsizlik kararı verilen dosya tevzi bürosunca mahkememize tevzi edilerek yukarıdaki esas numarasına kaydedilerek yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilince sigortalı bulunan dava dışı … … Ltd Şti ye ait dükkanda davalı kurumun sorumluluğunda bulunan şehir şebeke borusundaki kaçak sebebi ile sular sızdığını bu suların sigortalının emtialarına hasar verdiğini, bu hasar nedeni ile müvekkilinin 5.039,00 TL hasar tazminatı ödediğini, davalı kurumun bu hasardan sorumlu olduğunu, yapılan ödemenin müvekkiline ödenmesi için … İcra Müdürlüğünün … e sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattıklarını, davalı kurumun itiraz ederek takibi durdurduğunu, bunun üzerine huzurdaki davanın açılarak yapılan itirazın iptalini, takibin kaldığı yerden devamını, davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle açılan davanın tazminat davası olduğunu, tazminat davasının açılması için tazminat talep edilenin zarara neden olayda kasıt, ihmal veya kusurunun olmasının gerektiğini, müvekkili kurumun bu tür bir durumunun olmadığını, zarar ile müvekkili arasında illiyet bağınında kurulamayacağını, olay tarihinde olay mahallinde herhangi kazı veya çalışmanın yapılmadığını, hasarın meydana geldiği dairenin kot olarak yol seviyesinin altında kaldığı, projeye aykırı kullanım olduğunun görüldüğünü, davacı sigortalısının yer altı ve üstü sularına karşı bir izolasyon tedbiri de almadığının görüldüğünü, tüm bu sebeple müvekkilinin sorumlu olmadığını, davanın reddini, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRME:
Mahkememizde açılan dava: İİK.nun 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Dosyanın mahkememize …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Karar sayılı kesinleşmiş görevsizlik kararı ile tevzi edildiği anlaşıldı.
Davacı vekiline 03/02/2022tarihli duruşma tutanağının 1 nolu bendi ile; dava açılmadan önce Arabuluculuğa başvuru yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise Arabulucuk son tutanağının aslı veya onaylı suretini sunmak için 1 haftalık kesin süre verilmesine, verilen kesin süre içerisinde mahkememize ibraz edilmediği takdirde davanın usulden reddine karar verileceğine ilişkin süre verildiği, ancak verilen kesin süreye rağmen dosya içerisinde sunulmuş olan bir arabuluculuk tutanağı bulunmadığı görüldü.
6102 Sayılı TTK ‘nun 5/A maddesi (Ek:6/12/2018-7155/20 md.) “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
(2) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.” şeklinde düzenlenmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nın 114 maddesinde dava şartları açıkça sayılmış olup, mahkeme tarafından resen gözetilir.
Somut olayda dava, davacının satın almış olduğu aracın ayıplı olduğu iddiası ile tazminat istemine ilişkin olup, 6102 Sayılı TTK’nun 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 5/A maddesinin 1.fıkrasına aykırı olarak arabuluculuk kurumuna başvuru yapılmadan açılmış olması nedeniyle davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla davanın 7155 Sayılı Kanunun 20’nci maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen 5/A maddesi ve 7155 Sayılı Kanunun 23’üncü maddesi ile 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A-2 maddesi uyarınca arabulucuya başvurulmadan dava açılmış olması karşısında, davanın Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A, 6325 sayılı Kanunun 18/A-2, Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddi dair aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine,
2-Alınması gerekli harç 80,70 TL olup, peşin alınan 92,04 TL den mahsubu ile fazla alınmış olan 11,34 TL harcın karar kesinleştikten sonra istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde davacıya iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 25/02/2022

Katip …
E-İMZA

Hakim …
E-İMZA