Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/683 E. 2022/1084 K. 20.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/683 Esas
KARAR NO:2022/1084

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:07/12/2020
KARAR TARİHİ:20/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket ile davalılardan … ( … Dahili Tiçaret ) arasında 25/11/2017 tanzim tarihli Yetkili Satıcılık Sözleşmesi akdedildiğini, Davaltlardan … ile müvekkil şirket arasındaki ticari ilişki nedeniyle , …’in müvekkil Şirkete doğmuş ve doğacak borçlarının teminatı olarak davalıfardan … tarafından ipotek kefili sıfatıyla taşınmazlar üzerine ipotek tesis edilmiş ve bu surette müşterek borçlu ve mütesselsil kefil olunduğunu, borçluların müvekkil şirkete olan borçlarını ödememeleri nedeniyle hesap kat edilerek … 40. Noterliği’nin 08/01/2020 tarih ve 543 yevmiye sayılı hesap kat ihtarnamesi ve eki cari hesap özeti keşide edilerek borçlulara tebliğ edildiğini, akabinde davalılar aleyhinde …. İcra Müdürlüğü’nün … E.Sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız tora takibi başlatıldığını, borçluların itirazı ile haklı icra takibin durduğunu, … itiraz dilekçesinde yetkili İcra Müdürlüklerinin … İcra Müdürlükleri olduğunu belirtmiş ancak itirazlarının mesnetsiz olduğu, taraflar arasındaki yetkili satıcılık sözleşmesinin 18 inci maddesinde, sözleşmeden doğan uyuşmazlıkların çözümünde yetkili mercii olarak İstanbul Mahkeme ve icra Müdürlükleri denilerek , sözleşmeye yetki şartının koyulduğunu, davalılar tarafından yapılan itirazın haksız ve mesnetsiz olduğunu, tüm bu nedenlerle fazlaya dair lalep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla; (davalılardan …” in sorumluluğu ipotek limiti olan 400.000,00 TL ile sınırlı olmak ve aşmamak kaydıyla ) borçluların vaki 403.607,46 TL takip miktarına ve diğer tüm itirazlarının iptaline, takibin devamına, temerrüt larihinden itibaren davalılar aleyhine ticari avans faize hükmedilmesinc, borçlular aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılara dava dilekçesi ekli duruşma gün ve saatini bildirir davetiyenin tebliğ edildiği, taraflarca dosyaya cevap dilekçesi sunulmadığı, tarafların münkir olduğu anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Mahkememizde açılan dava: İİK.nun 67. maddesi gereğince itirazın iptali davasıdır.
Dosyamıza getirtilen ….İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyalarının incelenmesinde davalılar aleyhine toplam 403.607,46 TL üzerinden icra takibi yapıldığı, davalıların itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67.maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Yine dosyamız içine celp edilen …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde davalılar aleyhine Kambiyo senetlerine mahsus takip yolu ile 626.638,42 TL üzerinden icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki ihtilaf, davacının davalılardan sözleşmeye dayalı olarak alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarı ile alacağın likit olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Mahkememizce dosya kapsamı, sunulan belgeler, ticari defter ve kayıtlar incelenerek rapor alınmasına karar verilmiş, davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarının incelenmek üzere … Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazıldığı, talimat mahkemesince alınan raporda özetle; davalı vekilinin kendisine tebliğ edilen muhtıra kapsamında dilekçe sunduğunu, mahkemece sunulması istenilen ticari defter ve kayıtlarının kayıtların tümünün muhasebeci …’da olduğunun bildirildiğini, bu bağlamda bilirkişiye , tarafına ait ticari defter ve kayıtların fazla olması sebebiyle ticari defter ve kayıtların Muhasebecisi …’ın belirttiği adresinde yerinde inceleme yetkisi verilmesini talep ettiğini, dilekçede belirtilen Mali Müşavir …’la irtibata geçildiğini, dava dosyasında istenilen bilgi ve belgelerin hazır edilmesi hususu kendilerine iletildiğini, Mali Müşavir … şu anda … ile sözleşmesinin olmadığını ve Mali Müşavirlik hizmeti vermediğini kendisiyle görüşüp bilgi vereceğini belirttiğini, bir haftalık bekleme süre zarfından sonra …’in Ticari Defter ve kayıtları ibrazdan kaçınmış olduğunun anlaşıldığı görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Davacı vekili ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılmak üzere … Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılmış, … 4. Asliye Hukuk mahkemesinin … talimatına kaydı yapılan dosyada mahkemece alınan talimat raporunda özetle; dosya kapsamı ve davacı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme neticesinde; davacı …Ş. nin 2017- 2018- 2019 yıllarına ait yasal ticari defterlerinin e-defter kapsamında tutulduğunu, aylık beratlarının kanuni süresi içinde beyan edildiğini,2017- 2018-2019 yıllarına ait Envanter defterlerinin açılış tastiklerinin kanuni süresi içerisinde yaptırıldığını, (BS) formlarının yasal süreleri içerisinde bildirildiğini, bu nedenle yasal ticari defterlerin sahibi lehine delil olma vasfına sahip olduğunu, davacı …Ş. ile davalı … (… Dahili Ticaret) arasında 25.11.2017 tarihinden geçerli olmak üzere, yetkili satıcılık sözleşmesi düzenlendiğini ve karşılıklı imza altına alındığını, dolayısıyla taraflar arasında ticari bir ilişkinin mevcut olduğunu, taraflar arasında karşılıklı imza altına alınmış olan Yetkili Satıcılık Sözleşmesinin, davalılara gönderilen … 40. Noterliği’nin 08.01.2020 tarih ve … yevmiye nolu İhtarnamesi (5). maddesine göre Fesh edildiğini, cari hesap sözleşmesinden kaynaklanacak borca karşılık olmak üzere,… tarafından maliki bulundukları taşınmazlar için İpotek limiti olan 400.000,00 TL. ile sınırlı olmak ve aşmamak üzere, davacı şirket adına ipoetek tesis ettirdiklerini, davacı şirketin davalılardan cari hesap dökümünde ve ihtarnamede belirtildiği üzere, 03.01.2020 İcra Takibi tarihi itibariyle, ana para olarak 613.737,15 TL.sı alacaklı oldukları görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Bilirkişi raporları taraflara tebliğ edilmiş, davacı tarafça rapora karşı beyan sunulmuştur.
Davalı tarafa varsa ticari defter ve kayıtlarını sunmak üzere kesin süre verilmiş, kesin süre içerisinde mahkememize herhangi bir bilgi verilmemiştir.
Somut olayda; davacı …Ş. nin 2017- 2018- 2019 yıllarına ait yasal ticari defterlerinin e-defter kapsamında tutulduğu, aylık beratlarının kanuni süresi içinde beyan edildiği,2017-2018-2019 yıllarına ait Envanter defterlerinin açılış tastiklerinin kanuni süresi içerisinde yaptırıldığı, (BS) formlarının yasal süreleri içerisinde bildirildiği, bu nedenle yasal ticari defterlerin sahibi lehine delil olma vasfına sahip olduğu, davacı …Ş. ile davalı … (… Dahili Ticaret) arasında 25.11.2017 tarihinden geçerli olmak üzere, yetkili satıcılık sözleşmesi düzenlendiği ve karşılıklı imza altına alındığı, dolayısıyla taraflar arasında ticari bir ilişkinin mevcut olduğu, taraflar arasında karşılıklı imza altına alınmış olan Yetkili Satıcılık Sözleşmesinin, davalılara gönderilen … 40. Noterliği’nin 08.01.2020 tarih ve … yevmiye nolu İhtarnamesi (5). maddesine göre Fesh edildiği, cari hesap sözleşmesinden kaynaklanacak borca karşılık olmak üzere, … tarafından maliki ulundukları taşınmazlar için İpotek limiti olan 400.000,00 TL. ile sınırlı olmak ve aşmamak üzere, davacı şirket adına ipotek tesis ettirdikleri, davacı şirketin davalılardan cari hesap dökümünde ve ihtarnamede belirtildiği üzere, 03.01.2020 İcra Takibi tarihi itibariyle, ana para olarak 613.737,15 TL alacaklı oldukları anlaşılmış olup davalılara ticari defterlerini sunmaları için usulüne uygun ihtarat yapılmasına rağmen defterleri sunmadıkları görülmüştür. … BAM 5. H.D. 2022/588 E-2022/1020K sayılı ilamında da ‘İki tarafın tacir olduğu ve dava konusunun ticari işletmeleri ile ilgili olduğu davalarda, ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür. Ticari defterler kesin delillerdendir. Yasa’da delil vasfı taşıdığı takdirde aksinin yazılı veya kesin delillerle ispatı gerektiği düzenlenmiş olduğundan, yasanın ticari defterleri kesin delil olarak düzenlediği açıkça anlaşılmaktadır. Ticari defterler kesin delillerden ise de ancak HMK 222. maddedeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir. Ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekir. Bir taraf kendi defterlerine delil olarak dayanmış ise karşı tarafın ticari defterlerine dayanılmamış olsa da karşı taraf defterlerinin incelenmesi zorunludur. Çünkü tarafın ticari defterleri Yasa’da belirtildiği üzere karşı tarafın ticari defterleri ile uyumlu olduğu takdirde lehine delil olabilecektir. Karşı taraf defterleri incelenmediği takdirde dayanan tarafın kendi defterindeki kayıtların lehe delil olması mümkün değildir. Davacının da bu durumu bilerek ticari defterlere delil olarak dayandığı ve karşı tarafın ticari defterlerinin de incelenmesini istediği kabul edilmelidir. Aksinin kabulü halinde davacının ticari defterleri tek başına delil niteliği taşımadığından dayanılan böyle bir delilin incelenmesine gerek de olmayacaktır. Karşı taraf ticari defterlerini sunar ise birlikte incelenip değerlendirildiğinden delil olup olmadığı sonucuna göre değerlendirilebilecektir. Karşı taraf ticari defterlerini sunmadığı takdirde ise bu davranışı ile kendi ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğundan, engel olduğu sonucun varlığını kabul etmiş sayılmalıdır. Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan taraf, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen kesin süreye rağmen ibraz etmediği takdirde, belgenin elinde olmadığına dair yemin etmesine gerek olmaksızın HMK 220/3. madde gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerindeki) kayıtların, karşı taraf defterindeki kayıtlara uygunluğunu mahkeme kabul edebilir. Aksinin kabulü durumunda; karşı tarafın ticari defterlerini sunmaması halinde sunan tarafın muntazam tutulmuş ticari defterlerinin lehe delil olarak kabul edilemeyeceği şeklinde bir sonuç ortaya çıkar ki bu ticari defterleri ve karşı taraf elinde olduğu ileri sürülen belgeleri delil olarak kabul edip sunulmaması halinde sonuçlarını belirleyen HMK’ndaki açık düzenlemelere aykırı bir yorum olacaktır.’ belirtildiği üzere davacının ticari defterleri lehine kabul edilerek itirazın iptaline, davaya konu alacağın önceden belirlenebilirlik, bilinebilirlik, hesap edilebilirlik vasfı ve dolayısıyla likit alacak özelliği taşıdığı, bu nedenle İİK’nın 67. maddesindeki koşulların gerçekleştiğinden, davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. 
HÜKÜM ; yukarıda açıklanan nedenlerle; .
1.Davanın kabulü ile …. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasına vaki itirazın iptali ile tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takibin aynen devamına(davalı …’in sorumluluğu ipotek limiti olan 400.000,00TL ile sınırı olmak ve aşmamak kaydıyla),
2.Alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar yasası uyarınca alınması gerekli olan 27.570,42 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 4.874,57 TL’nin mahsubu ile eksik olan 22.695,85 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydının yapılmasına,
4-Davacının yaptığı 4.936,77 TL ilk masraf, yargılama aşamasında yapılan posta, tebligat ve bilirkişi ücreti toplamı 4.521,00 TL olmak üzere toplam 9.457,77 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,

5-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği 59.505,04 TL vekalet ücreti takdirine, bunun davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleşene kadar yapılacak olan giderlerin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştiğinde ve talep halinde artan gider avansının ilgilisine ödenmesine,

7-Tarafların zorunlu arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekilinin yüzüne karşı davalıların yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 20/12/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır