Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/600 E. 2022/718 K. 04.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/600 Esas
KARAR NO:2022/718

DAVA:Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ:04/11/2020
KARAR TARİHİ:04/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı belediyenin memleketinden İstanbul’a göç edip sonrasında memleketine geri göç etmek isteyenlere yardım amaçlı olarak… Projesini başlattığını, Proje kapsamında bu kimselerin eşyalarını taşınması işini yaptırmak için ihaleye çıktığını, ihalenin 11.412.500,00-TL+KDV bedelle müvekkili şirket üzerinde kaldığını, devamında davalı belediye ile müvekkili şirket arasında… Projesi Kapsamında Karayolu ile Eşya Taşımacılığı Hizmeti Alımına Ait 05.04.2019 tarihli sözleşme imzalandığını, sözleşme kapsamında işin kalite standartları çerçevesinde başarılı şekilde yapıldığı ve süresinde tamamlandığını, Sözleşmenin 12. maddesindede ödemeyle ilgili olarak teknik şartnameye atıfta bulunulmuş olup, teknik şartnamenin ödeme kriterleri ve esasları başlıklı 7. maddesinde hakedişlerin düzenlenmesi aşamasında aylık olarak gerçekleşen kilometreler hakedişlere konmak suretiyle karşılığı ödenecektir denildiğini, Bu neticede davalı belediye tarafından 2019 nisan ayında yapılan kilometrelerden başlanmak üzere 2019 aralık ayında yapılanlar dahil olmak üzere aylık periyotlarla toplamda dokuzar tane hakediş raporu, kontrol raporu ve geçici hakediş raporları düzenlendiğini, Yapılan kilometrelere göre hakedilen miktarların hakediş raporlarıyla uyumlu olarak fatura edildiğini, Her dokuz ay için ayrı fatura kesilerek toplamda 12.428.178,13-TL fatura edildiğini, Faturalara itiraz edilmediğini, ancak bugüne kadar sadece kesik ve cüzzi ödemeler yapıldığını, müvekkili şirketin emeğinin karşılığını alamadığını, davalı belediyeye …. Noterliği … yevmiye numaralı 18 Haziran 2020 tarihli ihtarname gönderildiği, o günkü bakiye olan 6.506.777,64-TL’nin ödenmesinin istenildiğini, İhtarnamenin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına 19.06.2020, İBB Sosyal Hizmetler Müdürlüğüne 25.06.2020 tarihinde tebliğ edildiğini, İhtarnameye İBB Mali Hizmetler Daire Başkanlığınca 07.07.2020 tarihli 2075-925888 sayılı yazı ile cevap verildiğini, Cevabi yazıda 26.06.2020 tarihi itibariyle 6.336.173,41-TL emanet hesabında müvekkil şirketin alacağı olduğunun kabul edildiğini, Müvekkil şirket hesapları ile davalı hesapları arasındaki farkın nedeni sorulduğunda 12.08.2020 tarih 108986-2405 sayılı yazı ile alacağımızdan hakediş raporlarıyla 70.757,52 TL tutarında ceza kesintileri ve 99.846,71 TL damga vergisi mahsubu yapıldığının taraflarına bildirildiğini, davalı belediyenin 30.07.2020 tarihinde 280.434,91-TL kısmi ödeme yaptığını ve böylelikle dava tarihine kadar yapılan toplam tahsilatın 6.201.835,40-TL olduğunu, Davanın konusunu toplam alacaktan kısmi ödemeler , ceza kesintileri ve damga vergisi mahsupları düşülmek suretiyle kalan 6.055.738,50-TL oluşturduğunu, hakediş raporu, yüklenici veya vekili tarafından imzalandığı tarihten başlamak üzere en geç sözleşmesinde yazılı sürenin sonunda, eğer sözleşmede bu hususta bir kayıt yoksa otuz gün içinde tahakkuka bağlanacağı, bu tarihten başlamak üzere otuz gün içinde de ödeme yapılır.” denildiğini, yapılan sözleşme eki teknik şartname gereği aylık hakediş raporları tarihleri itibari ile ödeme yapılması gerekli iken davalı bu ödemeleri yapmayarak temerrüde düştüğünü, bakiye kalan miktarın ve işlemiş ticari temerrüt faizinin tahsili için arabuluculuğa başvurulduğunu , anlaşma sağlanamadığından eldeki davayı açma zorunluluğu doğduğunu belirterek, Fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik yapılan iş neticesinde hak edilen ve fatura edilmiş 6.055.738,50-TL’nin davalıdan alınarak müvekkile verilmesini, fatura tarihlerinden itibaren alacağa ticari temerrüt faizi (TTK m. 1530/7) işletilerek müvekkile verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, işbu davayı davalı idare yönünden hiçbir şekilde kabul etmemek kaydı ile davalı idare yönünden hak kaybına uğranılmaması amacıyla belirtmek isteriz ki söz konusu davada görevli yargı yerinin idare mahkemeleri olduğunu, Öncelikle işbu haksız ve hukuka aykırı davanın yasal dava açma süresi içinde açılıp açılmadığının Mahkemece re’sen incelenmesini, Zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, davacının belirtmiş olduğu bedelin fahiş olduğunu, yerel mahkeme tarafından yapılacak inceleme ile söz konusu talebin reddine karar verilmesi gerektiğini, yapılan yazışmalar neticesinde Adı geçen firmanın bahse konu iş ile ilgili Müdürlüğümüz nezdinde 5.755.738,50-TL alacağı vardır. Yapılan ödemelere ilişkin bilgiler uşağıda tabloda ver almaktadır… ” belirtildiğini, yapılan bilirkişi incelemesi ile davacının talep etmiş olduğu fahiş bedelin reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı dava dilekçesinde haksiz ve hukuka aykırı olarak fatura tarihlerinden itibaren alacağa ticari temerrüt faizi talebinde bulunmuş ise de söz konusu talebin haksız ve hukuka aykırı olduğunu belirterek, haksız ve yasal dayanaktan yoksun açıları işbu davaya ilişkin Öncelikle görev yönünden usulden; aksi halde tümden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava Alacak Davası olup, dava öncesinde arabuluculuk kurumuna başvurulduğu, buna ilişkin son tutanak aslının sunulmuş olduğu görülmüştür.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, Taraflar arasındaki… Projesi kapsamında Karayolu ile Eşya Taşınmacılığı Hizmet Alımı sözleşmesi uyarında davalı tarafından davacıya ödenmesi gereken 6.055.738,50 TL tutarında bakiye bulunup bulunmadığı, bunun davalıdan tahsilinin gerekip gerekmediği noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Tarafların iddia ve itirazları, sunulan deliller, tüm dosya kapsamı, aralarındaki Tersine Göç Projesi kapsamında Karayolu ile Eşya Taşınmacılığı Hizmet Alımı sözleşmesi uyarınca davalı tarafından dava tarihi itibari ile davacıya ödenmesi gereken 6.055.738,50 TL tutarında bakiye bulunup bulunmadığı, bunun davalıdan tahsilinin gerekip gerekmediğinin belirlenmesi için tarafların kayıtları ve dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Davacı vekili 10/11/2021 tarihli duruşmada, dava açıldıktan sonra ana para tutarında ödeme yapıldığını, ancak faize ilişkin kısmın ödenmediğini, faiz yönünden davaya devam ettiklerini beyan etmiştir.
Bilirkişi Heyeti 11/11/2021 tarihli raporda özetle;
1) Taraflar arasında bir taşıma ilişkisinin olduğu, taşıma sözleşmesinin ifa edildiği ve taşıma ücretlerinin tahakkuk ettiği noktalarında bir uyuşmazlık bulunmadığı;
2) Davalı Belediyenin kendi hesaplamalarına göre tüm borcu altı ayrı havale/EFT ile 08.01.2021-14.01.2021 tarihleri arasında toplam 5.755.738,50 TL olarak ödediği ve borcun tamamını ön inceleme duruşmasından önce ödediğini iddia ettiği; bu iddianın dava konusu talepten 300.000 TL eksik olduğu,
3) Dava sürecindeki davalı ödemelerinden sonra taraflar arasında 300.000,00 TL tutarında davalı aleyhine bir meblağ kaldığı, davalı belediye hukuk müşavirliğince gönderilen listede yer alan 01.12.2020 tarihli ve 300.000.00 TL tutarındaki ödemenin davacının sunduğu dekontlar arasında bulunmadığı, davalının da dava tarihinden önceki ödemelere ilişkin dekontları sunmadığı ve farkın bu ödemeye ilişkin belge sunulmamasından kaynaklandığı; ödeme yapıldı ise belgesinin sunulması gerektiği aksi takdirde davacının asıl alacak olarak 300.000 TL bakiye alacağının olduğunun değerlendirildiği,
Davacının davalıyı 25.06.2020 tarihinde temerrüde düşürdüğü ve 3095 sayılı Kanunun 2/2 maddesi uyarınca bu tarihten itibaren TCMB’nin uyguladığı avans faizi oranında faiz isteyebileceği gözetildiğinde;
a) Temerrüt tarihi sonrasında, dava sürecinde yapılan ödemelerden dolayı fiili ödeme tarihleri gözetilerek bakiye toplam işlemiş faiz alacağının 344.795,66TL olacağı; 300.000,00TL ödeme de sabit olursa davacının işlemiş faiz alacağı tutarının 357.864,15TL olarak hesaplanacağı,
b) Buna karşın, henüz ödendiği ispat edilemeyen 300.000 TL ödemesi sabit olmazsa, dava tarihi itibarı ile davacının 300.000,00TL asıl alacak ve bu tutara ilişkin 11.671,23TL işlemiş faiz alacağının dava konusu edilebileceği,
c) Nihai olarak; davacının 300.000 TL asıl alacağının sabit olması halinde dava tarihi itibarı ile (11.671,23TL ve 344.795,66TL olmak üzere) toplam 356.466,89TL işlemiş faiz alacaklarının da olduğu; eğer davacının asıl alacağı kalmadı ise bu kez, davacının sadece 357.864,15TL bakiye temerrüt faiz alacağının var olduğunun…” hususlarında görüş ve kanaatlerini sunmuşlardır.
Taraflarca rapora karşı beyan ve itirazlar sunulmuştur.
Bu kez dosya tekrar aynı bilirkişi heyetine tevdi edilerek, davalı tarafından ödemeye ilişkin sunulan belgelerin kontrol edilerek, rapora itirazların değerlendirilmesi ve yapılan ödeme ve tarihlerine göre BK 100 md uygulamasının yapılarak, davacı tarafın talep edebileceği faiz alacağı olup olmadığının belirlenmesine dair ek rapor düzenlenmesi istenilmiştir.
Bilirkişi heyeti 25/04/2022 tarihli ek raporunda özetle;
1- Davacı şirket vekilinin TBK m.100 bağlamında hesaplama yapılmasını istemesi ve Sayın Mahkemenin aynı yöndeki görevlendirmesi sebebiyle yapılan hesaplama neticesinde davalı Belediyenin temerrüde düşmesinden dolayı kısmi ödemelerin öncelikle faiz borcunun mahsubunda kullanılması halinde davalı Belediyenin davacı şirkete 346.949,98TL daha bakiye ana para borcu kaldığı;
2- Söz konusu bakiye borcun temerrüt tarihi ile dava tarihi arası (25.06.2020-04.11.2020) temerrüt faizinin 12.547,23TL olduğu;
” Davalı Belediye vekilinin kök raporun hazırlandığı dönemde dosyada olmayan 01.12.2020 tarihli 300.000,00 TL tutarındaki ödemeye ilişkin banka dekontunu dava dosyasına sunmuş olduğu ve böylece tüm ödemelerini banka dekontları ile ispat etmiş olduğu;
” Davacı vekilinin sair itirazları bakımından kök raporda bir değişiklik yapılmasının gerekli olmadığı;..hususlarında ek görüş ve kanaatlerini sunmuşlardır.
Taraflarca rapora karşı beyan ve itirazlar sunulmuştur.
Netice olarak mahkememizce yapılan değerlendirmede, taraflar arasında bir taşıma ilişkisinin olduğu, taşıma sözleşmesinin ifa edildiği ve taşıma ücretlerinin tahakkuk ettiği noktalarında bir uyuşmazlık bulunmadığı, davalı Belediyenin kendi hesaplamalarına göre tüm borcu altı ayrı havale/EFT ile 08.01.2021-14.01.2021 tarihleri arasında toplam 5.755.738,50 TL olarak ödediği ve borcun tamamını ön inceleme duruşmasından önce ödediğini iddia ettiği, buna ilişkin olarak bilirkişi incelemesi yapıldığı ve raporda birtakım hesaplamalar yapıldığı görülmüştür.
Kök raporda davalı Belediyenin; TKB m.117 hükmünde “Muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer” hükmü gereğince davalı belediyenin davacı vekili tarafından gönderilen ihtarnameyi tebellüğ ettiği 25.06.2020 tarihinde temerrüde düşmüş olduğu değerlendirilmiştir.
Dava dilekçesinde dava değeri olarak 6.055.738,50 TL gösterilmiş olup, bu miktar dava tarihinden önce 30/07/2020 tarihli 280.434,91 TL lik ödemenin, ihtar tarihi sonrasına ilişkin olarak belirlenen toplam 6.336.173,41 TL den mahsubu ile belirlendiği anlaşılmıştır.
Her ne kadar ek raporda, (davalı tarafından yapılan 300.000,00 TL lik ödeme ve buna ilişkin sonradan sunulan ödeme dekontuna göre) “Davalı Belediyenin bu tarihten sonraki ödemeleri dikkate alınarak yapılan hesaplamaya göre ana para borcunun 6.036.173,41 TL olduğu anlaşılmaktadır” şeklinde değerlendirme yapılmış ise de, davalı taraça iki defa farklı tarihlerde 300.000,00 TL lik ödeme yapıldığı, sonradan dekontu sunulan 300.000,00 TLlik ödemenin 01/12/2020 tarihinde yapıldığı, dolayısıyla bu ödemenin 25/06/2020 temerrüt tarihinden ve dava tarihinden sonra olduğu, bu sebeple bu 300.000,00 TL lik ödemenin de ek raporda bilirkişilerce hesaplanan 6.030.173,41 TL ye dahil edilmesi ve temerrüt tarihinden sonraki borcun 6.336.173,41 TL olarak dikkate alınması gerekmekte olduğundan, mahkememizce bu rakam ve sonradan dekontu sunulan 300.000,00 TL lik ödeme de gözetilerek BK 100 md çerçevesinde yeniden resen hesaplama yapılmıştır.
Buna göre yapılan kısmi ödemeleri öncelikle faiz borcuna sayacak olursak;
1. Temerrüt tarihinden, 280.434,91 TL ödemenin yapıldığı 30.07.2020 tarihine kadar, bakiye borç 6.336.173,41TL için işlemiş faiz tutarı 60.757,83 TL olup, toplam borç 6.396.931,24 TL olmakla, faiz hesaplama tablosu aşağıdadır:

Başlama Tarihi Bitiş Tarihi Gün Sayısı Oran (%) Tutar
25.06.2020 30.07.2020 35 10 60.757,83

2. Yukarıdaki ödeme yapıldıktan sonra, (6.396.931,24 – 280.434,91) kalan bakiye 6.116.496,33 TL için, ilk 300.000,00 TL ödemenin yapıldığı 01.12.2020 tarihine kadar, işlemiş faiz tutarı 206.117,55 TL olup, toplam borç 6.116.496,33+ 206.117,55 = 6.322.613,88 TL olmakla, faiz hesaplama tablosu aşağıdadır:

Başlama Tarihi Bitiş Tarihi Gün Sayısı Oran (%) Tutar
31.07.2020 01.12.2020 123 10 206.117,55

3. Yukarıdaki ödeme yapıldıktan sonra, (6.322.613,88 – 300.000,00) kalan bakiye 6.022.613,88 TL için, ikinci 300.000,00 TL ödemenin yapıldığı 08.01.2021 tarihine kadar, işlemiş faiz tutarı 61.051,15 TL olup, toplam borç 6.022.613,88+ 61.051,15 = 6.083.665,01 TL olmakla, faiz hesaplama tablosu aşağıdadır:
Başlama Tarihi Bitiş Tarihi Gün Sayısı Oran (%) Tutar
02.12.2020 08.01.2021 37 10 61.051,15

4. Yukarıdaki ödeme yapıldıktan sonra, (6.083.665,01 – 300.000,00) kalan bakiye 5.783.665,01 TL için, toplam 4.721.736,93 TL ödemenin yapıldığı 13.01.2021 tarihine kadar, işlemiş faiz tutarı 10.616,59 TL olup, toplam borç 5.783.665,01+ 10.616,59 = 5.794.281,60 TL olmakla, faiz hesaplama tablosu aşağıdadır:

Başlama Tarihi Bitiş Tarihi Gün Sayısı Oran (%) Tutar
09.01.2021 13.01.2021 4 16,75 10.616,59

5. Yukarıdaki ödeme yapıldıktan sonra, (5.794.281,60 – 4.721.736,93) kalan bakiye 1.072.544,67 TL için, 734.001,57 TL ödemenin yapıldığı 14.01.2021 tarihine kadar, işlemiş faiz tutarı 492,20 TL olup, toplam borç 1.072.544,67 + 492,20 = 1.073.036,87 TL olmakla, faiz hesaplama tablosu aşağıdadır:

Başlama Tarihi Bitiş Tarihi Gün Sayısı Oran (%) Tutar
13.01.2021 14.01.2021 1 16,75 492,20

6. 14.01.2021 tarihinde yapılan 734.001,57 TL lik son ödeme ile birlikte (1.073.036,87 – 734.001,57) 339.035,30 TL daha ana borç kalmıştır.
Yukarıda detaylı olarak mahkememizce yapılan resen hesaba göre; TBK m.100 bağlamında davalı Belediyenin temerrüde düşmesinden dolayı kısmi ödemelerin öncelikle faiz borcunun mahsubunda kullanılması halinde davalı Belediyenin 339.035,30 TL daha ana para borcu kalmakta olduğu belirlenmiş olup, dava dilekçesindeki dava değerinden dava sürecinde ödenmeyen ana para olarak 339.035,30 TL’nin son ödeme tarihi olan 14/01/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, dava değeri olarak belirtilen 6.055.738,50 TL’nin 339.035,30 TL dışında kalan 5.716.703,20 TL lik ana para borcuna ilişkin kısmına ilişkin talep (dava sürecinde yapılan ödemeler ile birlikte yapılan hesap uyarınca ana para borcundan mahsup edildiğinden) konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şeklide karar verilmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan nedenlerle;
1-Dava dilekçesindeki dava değerinden dava sürecinde ödenmeyen ana para olarak 339.035,30 TL’nin son ödeme tarihi olan 14/01/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-(1) nolu fıkrada davalıdan tahsiline karar verilen dışında kalan 5.716.703,20 TL lik ana para borcuna ilişkin talep (dava sürecinde yapılan ödemeler ile birlikte yapılan hesap uyarınca ana para borcundan mahsup edildiğinden) konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına,
3-Alınması gerekli 23.159,50 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 103.416,88 TL harçtan mahsubu ile fazla alınmış olan 80.257,38 TL harcın karar kesinleştikten sonra istek halinde davacıya iadesine,
4-Tarafların zorunlu arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL’NİN DAVALIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
5-Davacı tarafça karşılanan 23.221,70 TL toplam harç ile yargılama aşamasında yapılan tebligat, posta ücreti 147,25 TL ve bilirkişi ücreti 3.200,00 TL olmak üzere toplam 26.568,95 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca (tahsiline karar verilen ve konusuz kalan toplam dava değeri üzerinden) hesap ve taktir olunan 149.182,58 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde ilgililere iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 04/07/2022

Başkan …
E-imza
Üye …
E-imza
Üye …
E-imza
Katip …
E-imza