Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/588 E. 2022/521 K. 12.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/588 Esas
KARAR NO :2022/521

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:28/10/2020
KARAR TARİHİ:12/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili tarafından dava dışı sigortalı … Ticaret limited Şirketi’ne ait dökme ayçiçek yağı tohumunun %22,5 payı oranında Yangın Abonman Poliçesi ile teminat altına alındığını, sigortalının emtiasının Rusya’dan Türkiye’ye taşınarak davalı şirketten kiralanan depolara istiflendiğini, depoda eksperler tarafından yapılan incelemede emtianın ısısının yüksek olduğu, renginin bozulduğu, ağır koku geldiğinin ve ürünün %100 hasarlı olarak kullanılamayacak durumda olduğunun tespit edildiğini, ayrıca 6 nolu depodaki emtialarda yoğun duman ve tutuşma meydana geldiği su ve köpük ile söndürüldüğünü, … Büyük Şehir Belediyesi İtfaiyesi tarafından tutulan tutanakta emtianın uzun süre depoda kalması sebebiyle yangının meydana geldiğinin tespit edildiğini, söz konusu hasar müvekkili tarafından davalıya ihtarname ile bildirildiğini, dava dışı şirketin zararının müvekkili tarafından ödendiğini, hukuken müvekkilinin halef olduğunu, davalının kiraladığı depoda gerekli önlemleri almaması nedeni ile uğranılan zararın davalıdan tahsili için davalı aleyhine … icra müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası ile takip başlatıldığını, davalının haksız, mesnetsiz ve kötü niyetle takibe itiraz ederek durdurduğunu, bunun üzerine huzurdaki davanın açılarak yapılan itirazın iptalini, takibin kaldığı yerden devamını, davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı yanın takibi yetkisiz icra dairesinde açtığını, yetkili icra dairelerinin … icra dairelere olduğunu, şirket merkezinin … olduğunu, davanında yetkisiz mahkemede açıldığını, yetkili mahkemelerin … Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, müvekkilinin emtiayı saklayan olduğunu, dava dışı şirketin ise saklatan konumda oludğunu dava dışı şirketin halefi olan davacının oluşan zararın kendi kusurundan sebep olmadığını ispat etmesinin gerektiğini, davacının iddia ettiği gibi müvekkilinin bir kusurununu bulunmadığını, dava dışı emtianın sahibi şirketin ağır kusur ve ihmalinden kaynaklı olarak hasarın meydana geldiğini, müvekkilinin depolarının ilgili kurumlarca devamlı denetlendiğini, bir kusur bulunmadığını, müvekkili deposunda kalan emtianın ısısının yükseldiğini dava dışı şirket mail adresine bildirildiğini, daha sonra görüntülü olarak aranarak gösterildiğini, dava dışı şirketin emtianın ısısının düşürülmesi için aralarının açılmasını istediğini başka bir işleme muvafakat etmediğini, bu sebeple müvekkilinin bir sorumluluğunun bulunmadığını, davanın yetkisiz icra dairesi ve mahkemede açılması sebebi ile reddini, mahkeme aksi kanaatte ise esastan reddini, davacının kötü niyetle icra takibi başlatması sebebi ile tazminata mahkum edilmesini, yapılan yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRME:
Dava, davacının davalının kusuru ile meydana geldiğini iddia ettiği hasar dolayısıyla dava dışı sigortalısına ödediği bedel yönünden davalı aleyhine başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davalı vekili hem süresinde sunduğu cevap dilekçesi ile hem de icra dosyasına sunduğu itiraz dilekçesi ile müvekkilinin adresi itibariyle yetkili mahkemenin ve icra dairesinin … Adliyesi olduğunu belirterek yetki itirazında bulunmuştur.
…. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde davacı alacaklı şirket tarafından davalı borçlu şirket aleyhine toplam 15.355,94 USD alacağın ödenmesi amacıyla icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 20/11/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin süresinde olacak şekilde 20/11/2019 tarihinde icra dairesinin yetkisine, borca ve ferilerine itiraz ettiği, takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
İtirazın iptali davalarında, mahkemenin yetkisiyle birlikte, İcra Dairesi’nin yetkisine de itiraz edilmiş olması halinde öncelikle İcra Dairesi’nin yetkisine ilişkin itirazın incelenip değerlendirilmesi Yargıtay içtihatları gereğidir. İcra Dairesi’nin yetkisiz olması halinde de usulüne uygun bir icra takibinden bahsedilemeyeceğinden bahisle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekir.
Yargıtay’ın kararlılık kazanmış uygulamasına göre, itirazın iptali davasını gören mahkeme, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyebilir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili değildir. Başka bir ifadeyle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle tetkik mercinin yerine geçerek, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek, kesin olarak sonuçlandırmalıdır. (H.G.K. 28.03.2001 gün ve 2001/19-267-311 sayılı; H.G.K. 20.11.2002 gün ve 2002/19-900-994 sayılı kararları)
İcra İflas Kanunu m.50 para ve teminat borçlarında yetkili dairenin belirlenmesinde Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nın yetki hükümlerinin kıyasen uygulanacağı belirtilmiştir. HMK’nın 6/1. maddesi gereğince; kanunda aksine hüküm bulunmadıkça her dava açıldığı tarihte davalının Türk Medeni Kanunu gereğince ikametgahı sayılan yer mahkemesinde görüleceğinden, genel kural olarak davalarda davalının ikametgahı mahkemesi yetkilidir. Davalının adresi itibariyle icra takibinin … İcra Dairelerinde yapılması gerektiği halde yetkisiz İstanbul İcra Dairesi’nde yapıldığının anlaşılmasına göre, davalı tarafça süresinde ve usulünce yapmış olduğu yetkiye itirazının kabulü ile yetkisiz icra dairesinde takip yapılmış olduğundan usulüne uygun bir takipten de bahsedilemeyeceğinden davanın, dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı tarafın kötü niyet tazminat talebi bakımından ise itirazın iptali davasında, davanın reddine karar veren mahkeme, alacaklının haksız ve kötü niyetle icra takibinde bulunduğu ve itirazın iptali davası açtığı kanısına varırsa, alacaklıyı, borçluya red olunan alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere tazminat ödemeye mahkum eder. Somut olayda; davacının icra takibinde bulunurken ve dava açarken haksız ve kötüniyetli olduğuna dair bir delil bulunmamaktadır. Bu nedenle davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davaya dayanak icra takibi yetkisiz icra dairesinde açıldığından davanın dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE,
2-Şartlar oluşmadığından davalı vekilinin kötüniyet tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Alınması gerekli olan 80,70 TLharcın, peşin alınan 1.692,20 TL den mahsubu ile fazla alınmış olan 1.611,50 TL bakiye harcın davacıya iadesine,
4- Davacı tarafından yapılan masrafların lkendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereği hesaplanan 15.836,27 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.560,00 TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
8-Karar kesinleştikten sonra artan gider avansının davacıya ve davalıya İADESİNE, Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın “Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik”in 207. maddesi uyarınca davacının bildireceği İBAN numarasına, İBAN numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan gider avansında kalan paradan karşılanmak üzere PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürünce davacı tarafa iadesine,
9- Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 216/1 maddesi uyarınca taraflardan birinin talebi olmadıkça gerekçeli kararın tebliğe çıkarılmamasına,
10-Karar kesinleştiğinde …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yolu açık olarak davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 13/06/2022

Katip …

Hakim …