Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/58 E. 2023/10 K. 05.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/58 Esas
KARAR NO:2023/10

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:23/01/2020
KARAR TARİHİ:05/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı arasında uzun süredir alışveriş yapılmakta olup nelicesinde cari hesaba dayalı 18.774,74 TL cari hesap alacağı kaldığını ve bakiye bu bedelin müvekkili şirketçe ödenmediğini, Müvekkili şirketin ticari defter, kayıt ve belgelerinin bu durumu ispatladığını, davalı tarafın da bunları ticari defterlerine kaydettiğini, Müvekkili şirketin bakiye 18.774,74.- tarındaki alacağını tahsil etmek için davalı şirket aleyhine …. İcra Müdin nün …E. Sayılı dosyasından icra takibi başlattığım, davalı şirketin yapılan ilamsız icra takibine hiçbir gerekçeye dayanmadan haksız şekilde itiraz ettiğini ve takibi durdurduğunu, Dava şartı arabuluculuk görüşmelerinin de olumsuz sonuçlandığını, açıklanan nedenlerle davalının takibe karşı yapmış olduğu itirazın haksız olduğunun tarafların defter kayıtlarından ve yapılacak olan bilirkişi incelemelerinden ortaya çıkacağını. Davalı şirketin müvekkili şirketi bu süre zarfında ödeme yapma bahanesi ile oyaladığını bu nedenle arabulucuya başvurma ve daya açma süresinin uzadığını, davalının müvekkili şirketi oyalayarak malları kaçırdığı bilgisini edindiklerini, Davalı şirketin mallarını 3. kişilere devretme ihtimali olduğundan ihtiyati haciz talep etme zorunluluğunun hasıl olduğunu açıklanan nedenlerle ve rehinle de teminat altına alınmamış olan alacağı için mevzuatın aradığı şartların gerçekleştiğini, bu nedenle sayın mahkemenin uygun göreceği teminat mukabilinde ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ettiklerini, belirterek, öncelikle sayın mahkemece uygun görülecek te jnat mukabilinde ihtiyati haciz kararı verilmesini, davalı şirketin …. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı icra takip dosyasına yaptığı ilirazın iptali ile takibin deyamıma, itirazında haksız ve kötü niyetli olan davalı şirketin asıl alacağın 0420 si oranında icra inkâr tazminatına matıküm edilmesine, ve davalının temerrüde uğradığı tarih olan takip tarihinden itibarcn işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesine, yargılama gideri ile vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın müvekkili şirket ile detayını belirtmediği şekilde ticari alışveriş yaplığını ve bundan doğan cari hesap ilişkisinde kalan alacağının söz konusu olduğu iddiasıyla …. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyası ite takip başlattığını, Söz konusu takibe süresi içerisinde yapılan itiraz neticesinde davacı taralin sayın mahkeme huzurunda her türlü yasal dayanaktan yoksun huzurdaki davayı ikame ettiğini, İşbu dava ve buna bağlı olarak …. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı takip dosyasının yetkisiz olarak İstanbul’da ikame edilmiş olduğunu, işbu dava ve takiple Düzce merkez icra daireleri ve mahkemelerinin yetkili olduğunu, taraflar arasında herhangi bir sözleşme yada yazılı mutabakat, talimat olmamasına rağmen salt davacı tarafından düzenlenen faturalara dayalı olarak ikame edilen işbu davanm yetkisiz yerde ikame edildiğini, müvekkili şirketin merkezinin Düzce ilinde olduğunu, işbu davada davalı ticari merkezi mahkeme ve icra dairelerinin yetkili olduğunu, işbu nedenle ön inceleme aşamasında yetki itirazları hakkında karar oluşturulmasını talep ettiklerini, davanın reddini, davacı aleyhine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRME:
Mahkememizde açılan dava: İİK.nun 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
İcra İflas Kanununun 67/1 maddesine göre ‘Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Dava konusu …. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine toplam 18.774,74 TL üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, davanın, bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava konusu ihtilaf; taraflar arasında bulunan ticari ilişki gereğince oluşan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılmış itirazın iptali noktasında toplanmaktadır.
Dosya mahkemece reesen belirlenen mali müşavir bilirkişiye tevdii edilerek rapor hazırlaması talep edilmiş bilirkişi raporunda ” Davacı tarafa ilişkin 2018 yılı yevmiye, defter-i kebir ve envanter deflerlerinin açılış tasdikleri ile yevmiye defterinin kapanış tasdikinin kantni sürelerinde yaptırıldığı, davacı tarafın 2019 yılında e-defter mükellefi olduğu ve 2019 yılına ait yevmiye ve kebir defterinin e-defter beratlarının kanuni sürelerinde Maliye İdaresine bildirildiği, envanter defterlerinin ise noter tasdiklerinin yasal süresinde yaptırıldığı, Davalı tarafın Düzce’ de mukim olduğunu, bu ncdenle yasal defter ve dayanak belgeler üzerinde dava konusu olaylar yö yünden herhangi bir inceleme yapılamadığı. Taraflara ilişkin vergi daireleri tarafından dosyaya gönderilen BA BS formları incelendiğinde, tarafların beyanlarının 2019 yılında örtüştüğü ve dava konusu alacak dayanağı 2 adet faturanın davalı tarafça zeslim alındığı Ve vergi dairesine bildirildiğinin tespit edildiği, Dava konusu ulacak dayanağı faturalar muhteviyatı malların teslimi hususunda sevk irsaliyelerinin teslim alan kısımlarında bazı isim ve imzaların mevcut olduğunun görüldüğü, davalı tarafın yasal defterleri ve dayanak belgelerinin incelenememesi nedeniyle bu hususun davalı nezdinde teyit edilemediği. Dava konusu alacak dayanağı faturalara davalı tarafça yapılan herhangi bir itirazın olduğu yönünde dosyada herhangi bir helgeye rastlanılmadığı, Dosyada yer alan e-mail yazışmaları incelendiğinde 2019 yılı sonu itibariyle tarafların cari hesap yönünden mutabık oldukları hususunun mevcut olduğu, Taraflar arasındaki ticari ilişkinin 2018 yılında başladığının görüldüğü, davacı tarafça 2018 yılında kesilen faturalara ilişkin bedellerin davalı tarafça ödendiği, 2019 yılında kesilen 2 adet faruradan kaynaklı olarak davacının davalıdan bakiye olarak 18.774,74.- TL tutarında alacaklı olarak göründüğü, davacı tarafın da huzurdaki dava ile bu tutarı talep ettiği, Davalı tarafın dava konusu alacak dayanağı faturaları teslim alarak BA formu ile beyan etmesi, davalı tarafın faturalara itiraz ettiğine yönelik olarak dasyada herhangi bir belge olmaması, email yazışmalarında tarafların mutabık oldukları yönünde ibarenin bulunması, sevk irsaliyelerinin teslim alar kısmında bir kısım isim ve imzaların bulunması vb. hususlar birlikte değerlendirildiğinde sayın mahkeme. Dava konusu alacak dayanağı faturalar yönünden davacının davalıdan alacaklı olduğu kanaatine varması durumunda, davacının davalıdan takip larihi İtibariyle ası alacak yönünden 18.774,74.- TL tutarında alacaklı olduğunun kabul edilmesinin gerektiği, Davacı tarafın takip tarihine kadar geçen süre için işlemiş faiz talcp etmediği” şeklinde rapor sunmuştur.
Tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu, alacağın davalıya fatura edildiği ancak davalı tarafından davacı şirkete ödemede bulunulmadığı,bunun üzerine …. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyası ile takip yapıldığı, itiraz üzerine takibin durduğu, davanın İ.İ.K nun 67. Maddesi gereğince bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, davalının duruşmalara katılmayıp cevap dilekçesi de sunmadığı, yapılan bilirkişi incelemesinde borçlu olduğunun da belirlendiği ve mahkememizce aldırılan raporun uygulama ve mevzuata göre yerinde olup hükme esas alınmaya elverişli olduğu ve davalının itirazında haksız olduğu kanaatine varıldığından, takibin devamı ile itirazın iptaline karar verilmiştir.
Yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden; 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-11 maddesi uyarınca, taraflardan birinin geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda toplantıya katılmayan taraf, son tutanakta belirtilir ve bu taraf davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bilge yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulur. Ayrıca bu taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmez, aynı yasanın arabuluculuk ücreti 18/a-12 fıkrası uyarınca anlaşmaya varılamaması halinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bükçesinden karşılanır. Somut olayda davalı haksız bulunduğundan yargılama giderlerinin tamamından sorumlu tutulmuştur.
İcra İflas Kanununun 67/2 maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” İşbu davada davalı mahkememizce bilirkişi raporu ve dosya kapsamı itibari ile haksız görüldüğünden ve talep olduğundan alacağın likit olması sebebiyle %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile davalı tarafından …. İcra Dairesinin …Esas sayılı icra takibine yapılan İTİRAZIN İPTALİ ile takibin aynen devamına,
2-Alacak tutarı olan 18.774,74-TL’nin %20’si oranında hesap edilen 3.754,94 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 1.282,50 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 320,63 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 961,87 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 382,83 TL toplam harç ile yargılama aşamasında yapılan tebligat, posta ücreti ve bilirkişi ücreti 1.082,50 TL olmak üzere toplam 1.465,33 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 9.200,00 -TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşmamaları nedeniyle 6325 sayılı kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00 TL’nin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
7-Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.05/01/2023

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza