Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/51 E. 2021/337 K. 26.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/51 Esas
KARAR NO :2021/337

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:31/03/2010
KARAR TARİHİ:26/05/2021

BİRLEŞEN İSTANBUL 12.ASLİYE TİCARET MAH…. E.SAYILI DOSYASI

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:31/03/2010
KARAR TARİHİ:26/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Davacı vekili, davası ile müvekkili ile davalı arasında 22.08.2007 tarihli anlaşma olduğunu, borçlu tarafından bu sözleşme doğrultusunda ilişki devam ederken servis işletmesini hiçbir bildirimde bulunmaksızın bıraktığı, 61.170 TL tutarlı davalıya işletme desteği, olarak ödeme yapıldığını, anlaşmanın davalı tarafından ihlal edildiğini fesih nedeniyle ödemesi gereken borcun ödenmediği, alacağın tahsili için … 8.İcra Müdürlüğünün, … sayılı dosyası ile yapılan takibe itiraz edildiğini,
Birleşen mahkememizin 2010/265 sayılı dosyasında da yine aynı sözleşme ve ilişkiye feshe dayalı olarak bu kez ödenmemiş 10.500 USD, pazarlama desteğinin tahsili için … 8.İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile yapılan takibe itiraz edildiği, her iki dava ve takipte itirazın iptali, takibin devamı, % 40 inkar tazminatı, masraf ve ücreti vekaleti hükmolunması talep ve dava olmuştur.
CEVAP: Davalı vekili cevabında davaların haksız olduğunu, müvekkilinin işyerinin gayrifaal olup, kapandığını, kendi kusurlarının olmayıp, davacının ortaya koyduğu tutum ve davranışlar yüzünden yetkili servis, olma yeterliliğini kaybettiğini, işletmenin ekonomik gerekçelerle ile faaliyetini durdurduğu, zorunluluk halinin söz konusu olduğunu, davacının sözleşmenin devamı halinde her yıl için belirlenen miktarda ödeme yapmayı taahhüt ettiğini, tek taraflı fesih halinde henüz ödenmemiş olan, bedellerin, muaccel hale gelmediğini, toplam 2007 ve 2008 yılında 15.344,48 TL ödeme yapıldığını, kabul anlamına gelmemek üzere pazarlama desteği olarakta açılışta 6.000 USD+kdv ve her yıl için 3.000 USD+kdv olmak üzere sözleşme süresinde 21.000 USD+kdv vereceğinin, ancak davacının talep koşullarının bulunmayıp, haksız davanın reddine, % 40 tazminata karar verilmesi istenmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Yapılan yargılamada iddia ve itirazlar tekrarlanmış, takip dosyaları, sözleşme, ihtar, fatura ve kayıtlar, yapılacak bilirkişi incelemesine delil olarak dayanılmıştır.
… 8.İcra Müdürlüğünün … sayılı takibinde işletme desteğine istinaden 61.170 TL, asıl alacak, 1.206,64 TL faiz ile toplam 62.376,64 TL nin
… 8.İcra Müdürlüğünün … sayılı takibinde pazarlama desteğine ilişkin 15.993,60 TL (10.500 USD karşılığı), asıl alacak ve 175,27 TL faizi ile toplam 16.168,87 TL üzerinden yapılan takibe süresinde borçlarının olmadığı belirtilerek itiraz edilmiştir.
İncelenen dosyada taraflar arasında 22.08.2007 tarihli anlaşma ile davacının, davalıya ürünleri satma yetkisi verdiği, satışı yapılacak ürünlerin madeni yağ olacağı, davalının münhasıran davacıdan madeni yağ almayı taahhüt ettiği sözleşme süresinin 5 yıl olduğu, 6.madde gereğince her yıl için 3.000 TL+kdv olmak üzere ve başlangıçta 6.000 TL+kdv ile 21.000 TL+kdv tutarında ve 61.170 TL+kdv işletme desteği hususlarının belirlendiği, sözleşmenin 6.maddesi gereğince müşterinin ihlali ile sona ermesi veya tonaj taahhüdünün, altında talep halinde müşterinin … A.Ş.den aldığı nakdi ve işletme desteğini nakden ve defaten kendisine bildirildiği, tarihten 1 hafta içerisinde iade etmeyi kabul ve taahhüt ettiği bu konuda … 2.Noterliğinin 02.11.2009 tarih … sayılı ihtarının keşide edildiği, talepte bulunulduğunu, davalının işyerini kapatması ile mevcut borçların sözleşmede belirtilen süre ödenmediği, bunun sözleşme hükümlerine göre ihlal anlamı taşıdığı tespit edilmiştir.
Mahkememizce tarafların iddia ve itirazları sunulan deliller doğrultusunda defter ve kayıtlarda inceleme yapılmış, davalı tarafından tanzim edilen ciro prim faturalarının, davacı tarafından mahsubunun yapıldığı, bu mahsup işlemine davalının itiraz ettiğine dair kayıt bulunmadığı, davalının işlerini kapatması ile davacı tarafından verilen destek primlerinin karşılıksız kalması nedeniyle sözleşmenin 6.maddesine istinaden ödenen bedellerin talep edilebileceği, davacı tarafından banka havalesi ile gönderilerin yapıldığı, davacının işletme desteği olarak 94.919,98 TL alacaklı olduğu, ancak talebinin 61.170,00-TL olduğu, yine pazarlama desteği olarakta açılış desteği ve her yıl için ödenmesi kararlaştırılan bedel doğrultusunda 15.993,60 TL talep edildiği, incelenen kayıtlarda davalının 2009 yılında yapılan ödemeler sonucu borcunun kalmadığının kendi defteri ile belirlendiği, davacı kayıtları ile de bu borç ilişkisi içerisinde alacağının kalmadığı, davalının servis işletmesini bırakırken davalıya bildirimde bulunmadığı, işyeri faaliyetine son verdiği tek taraflı feshettiği, belirlenmiştir.
Tüm dosya kapsamı, sunulan deliller, izleme olanağı sağlayan bilirkişi raporları, ve talepler ve ödemeler denetlenmiş, bilirkişininde belirlediği üzere işletme ve pazarlama adı altında davalı tarafından tanzim edilen 84.102,92 TL tutarlı ciro prim faturalarının davacı tarafından, davalının aldığı mallara karşı mahsubunun yapıldığı, ancak davacının açtığı davasının itirazın iptali davası olup, rakamsal olarak talebi bu doğrultuda ıslah edemeyeceği, takibe konu miktarın belli olup, davacının itirazın iptali davası olmakla; bu doğrultuda ki aslı davadaki takip konusu alacağı ıslah ile talebi yerinde görülmemiş ancak talebi ile bağlı takiplere yönelik itirazların davalının işyerinin ve faaliyetini sonlandırarak sözleşmenin sona ermesine neden olduğu denetlenip, davacının gerek işletme ve gerekse pazarlama desteğini sözleşme hükümlerine göre geri talep etme hakkı mevcut olduğu kararı verilmiştir.
Mahkememizce verilen karar Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 2016/13526 E.-2017/8058 K.sayılı, ilamı ile,
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Taraflar arasındaki 22.08.2007 tarihli sözleşmenin 6. maddesinde “Anlaşmanın süresinden önce müşterinin ihlali nedeniyle sona ermesi veya anlaşma süresince toplam tonaj taahhüdünün satın alınmaması halinde müşteri, STP’den aldığı yukarıda bahsi geçen nakdi ve işletme desteğini nakden ve defaten kendisine bildirildiği tarihten itibaren 1 hafta içerisinde iade etmeyi şimdiden kabul ve taahhüt etmiştir.” denilmektedir. Ciro prim bedeli sözleşmede ayrıca düzenlenmiş olup bu madde kapsamında geri alınması kabil alacaklardan gösterilmemiştir. Bu durumda mahkemece talebin ciro primi yönünden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde tam kabul verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. İle bozularak gelmiş, yeni esasa kaydedilerek yargılamasına devam olunmuştur.
Mahkememizin 30/12/2020 tarihli celsesinde taraflarca takip edilmeyen davanın HMK 150. Maddesi gereğince yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, taraflarca yasal süresinde yenileme talebinde bulunulmamış olduğu görüldüğünden bu durumda anılan madde uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiğinden davanın HMK. 150/5. maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-HMK. 150/5. maddesi uyarınca asıl ve birleşen davalar yönünden davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Asıl davada Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 59,30 TL ilam harcının peşin alınan 1.170,30 TL’den düşümü ile geri kalan 1.111,00 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Birleşen davada, Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 59,30 TL ilam harcının peşin alınan 159,35 TL’den düşümü ile geri kalan 100,05 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Asıl ve birleşen davalar yönünden davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına,
4-Asıl davada; Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret tarifesi gereğince hesap olunan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine.
-Birleşen davada; Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret tarifesi gereğince hesap olunan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalının yaptığı 96,00 TL posta ve tebligat giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde artan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dosya üzerinde inceleme ile, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere karar verildi. 26/05/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza