Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/409 E. 2022/334 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/409
KARAR NO :2022/334

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ:13/08/2020
KARAR TARİHİ:31/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin verdiği elektrik dağıtım hizmeti için gerekli altyapı bağlantılarının davalı kurumca yapılan kazı çalışması esnasında hasara uğradığını, müvekkilinin bu işlem sonucu zarara uğradığını, bu zararının olay yerinde tutulan tutanak ile belirlendiğini, davalı yanın bu zarardan sorumlu olduğunu, ancak zararı ödemediğini, bunun üzerine davalı kurum aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalının borca ve ferilerine itiraz ederek takibi durdurduğunu, arabulucuya başvurulduğunu anlaşamamaları üzerine huzurdaki davanın açılarak yapılan itirazın iptalini, takibin kaldığı yerden devamını, davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının dava konusu zararının oluşumunda müvekkili kurumun kusurunun olmadığını, müvekkili kurumun altyapıya yönelik işlemlerini yüklenici firmalara verdiğini, dava konusu kazıların bu alt yüklenici firmalar ve elemanları tarafından yapıldığını, davanın bu nedenle müvekkili kurum aleyhine açılamayacağını bu sebeple icra dosyasına da itiraz ettiklerini, hasarın oluşumunda müvekkili kurumun sorumlu tutulması halinde davanın idare mahkemelerinde görülmesi gerekeceğini, bu sebeplerle husumet itirazında bulunduklarını, oluşan zararla müvekkili idarenin illiyet bağının bulunmadığı bu sebeplerle davanın reddine karar verilmesini, davanın yüklenici firmalara ihbar edilmesini, davacı aleyhine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; dava hukuksal niteliği itibariyle, davalı borçlular tarafından gerçekleştirilen haksız eylem neticesinde davacı şirketin tesislerinde oluşan zararın tazmini için başlatılan icra takibine vaki olmuş itirazın İİK’nın 67/1. maddesi uyarınca iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Uyuşmazlık 27/01/2019 tarihinde davalı … tarafından gerçekleştirilen alt yapı çalışmaları nedeniyle oluşan zarar arasında uygun illiyet bağı olup olmadığı, davalının sorumlu olup olmadığı, var ise tespit edilen zarar kalemlerinin davalının haksız fiiline nazaran kadri maruf olup olmadığı, itirazın iptali ve icra inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı konularında toplanmaktadır.
İcra takip dosyasının incelenmesinde; davacının …. İcra Dairesinin … E. sayılı takip dosyasında 27/01/2019 tarihinde haksız fiilden kaynaklanan işlemiş faiz ile toplam 2.403,37 TL üzerinden davalıya yönelik icra takibinin yapıldığı, davalının icra takibine itiraz ettiği, icra takibinin durdurulmasına karar verildiği, durdurma kararının alacaklı vekiline tebliğ edilmediği , dava İİK’nın 67. maddesi düzenlenen bir yıllık hakdüşürücü süre içinde açıldığı görülmüştür.
Elektrik mühendisi bilirkişinin 27/10/2021 tarihli raporunda özetle; … koordinesinde dava dışı yüklenici firma tarafından yürütülmekte olan iş kapsamında “… mah. …Cad. İle … Sok. Kesişimi No:106 …/İSTANBUL” adresinde 27/01/2019 tarihinde … Elk.A.Ş.’nin; altyapı sisteminin hasara uğratılması akabinde … Elk.A.Ş. Yetkililerince hasar tespit tutanağı tanzim edildiği ve akabinde Kullanılan Malzeme ve işçilikle ilgili olarak Hasar ve Giderilme Detayı düzenlendiği, hasar nedeniyle davacının maddi zarar talebinin faizle birlikte toplam 135,86 TL olduğu, hasarın meydana gelmesinde davalının yüklenicisi davadışı şirket ile birlikte %70 oranında kusurlu olduğu, hasara davalı sebep olsa da davacının altyapıyı usulüne uygun inşa etmediğinden hasarın meydana gelmesinde %30 oranında müterafik kusurlu olduğu, hasar nedeniyle hasarın onarımı için kullanılan emtiaların kullanılması gerekli ve hasar onarım bedelinin toplam 135,86 TL olduğu, sonuç olarak davalnın %70 oranında kusuru ile meydana gelen hasar dolayısıyla toplam 95,10 TL talepte bulunulabileceğini belirtmiştir.
Düzenlenen rapor uyarınca 27/01/2019 tarihinde “… mah. …Cad. İle 359. Sok. Kesişimi No:106 …/İSTANBUL” adresinde … koordinesinde yürütülmekte olan ve dava dışı yüklenici firma tarafından gerçekleştirilen çalışma esnasında davacıya ait kablonun kopartılması sonucunda hasarın meydana geldiği, bu davalının kazı sonucunda verilen hasardan dolayı %70 oranında kusurlu olduğu Mahkememizce kabul edilmiştir.
Her ne kadar davalı … vekilince müvekkiline husumet düşmeyeceği iddia edilmiş ve bilirkişi raporunda da …’ye kusur izafe edilemeyeceği belirtilmiş ise de, davalı … tarafından aksi iddia edilmeyen açıklamaya göre benzer olaylarda taraflar arasında düzenlenen TİP sözleşmelerinin ve eki şartnamelerin ilgili maddeleri ile yüklenici firma tarafından yapılacak çalışmalar esnasında verilecek her türlü hasarlardan yüklenicinin sorumlu olacağı hükmü getirilmiş ise de işveren konumunda olan …’nin yüklenici firma tarafından yapılan işlerin yönetmelik ve şartnamelere uygun olarak yapılmasını denetlemek ve kontrol etmekle gözetim ve denetim yetkisi bulunmaktadır. Bu itibarla davalı … meydana gelen zarardan TBK. 66 Maddesi anlamında müteselsilen sorumludur. Yargıtay 3. Hukuk dairesinin E.2007/16515 ve K.2007/17740 sayılı 22/11/2007 tarihli içtihatı da bu hususu destekler mahiyettedir.
Bilirkişi raporunda hesaplanan şekilde davacının davalıdan faizi ile birlikte toplam 95,10 TL hasar bedeli talep edebileceği Mahkememizce kabul edilmiştir. Kısa kararda sehven toplam 79,60 TL üzerinden takibin devamına karar verilmiş ise de kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki oluşmaması adına herhangi bir düzeltme yapılmamıştır.
İcra İnkar Tazminatı Talebi Yönünden;
Uyuşmazlığın haksız fiile dayalı olduğu tartışmasızdır. Diğer bir anlatımla alacak likit olmayıp kimin ne kadar ve hangi sebeple sorumlu bulunduğu yargılamayı gerektirdiğinden davacı tarafın şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalıların kötü niyet tazminatı talebi yönünden ise; yargılama esnasında davacının icra takibi yapmakta kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından bu talebin de reddine verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ve KISMEN REDDİ ile;
1-Davalının …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının KISMEN İPTALİ İLE takibin 78,41 TL asıl alacak, 1,19 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 79,60 TL üzerinden üzerinden DEVAMINA,
2-Alacak niteliği itibari ile likit ve belirlenebilir olmadığından icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE
3-Davacı tarafın kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından reddedilen kısım yönünden kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE,
4- Davacının fazlaya ilişkin taleplerinin REDDİNE,
5-Alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 4,50 TL eksik harcın davalıdan, 40,30 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 79,60 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 79,60 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
8-Davacı tarafından yatırılan 550,00 TL Bilirkişi ücreti ve 155,60 TL posta giderinden ibaret toplam 655,60 TL yargılama giderinin kabul red oranına göre 36,64 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, kalan kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
10-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00 TL’nin kabul red oranına göre 73,78 TL’sinin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine, 1.246,22 TL’sinin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
11-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın “Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik”in 207. maddesi uyarınca davacının bildireceği İBAN numarasına, İBAN numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan gider avansında kalan paradan karşılanmak üzere PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürünce davacı tarafa İADESİNE,
12-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 216/1 maddesi uyarınca taraflardan birinin talebi olmadıkça gerekçeli kararın tebliğe çıkarılmamasına,
13- …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı yanın yokluğunda hüküm altına alınan miktar itibari ile KESİN olmak üzere karar verildi.20/07/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza