Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/377 E. 2022/1057 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/399 Esas
KARAR NO:2022/1061

DAVA:Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:12/08/2020
KARAR TARİHİ:15/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava dışı … müvekkili şirketin sigortalısı olduğunu, 02/04/2018 tarihinde trafik kazası yaparak yaralandığını, bu kaza nedeni ile tedavi olduğunu, müvekkilinin 18.157,64 TL tedavi masraflarını sigorta poliçesinden karşıladığını, karşılanan bu tutarın kazaya karışan aracın sigortacısı davalı firmadan tahsilinin gerekeceğini, tedavi masraflarının 8.072,16 TL lik kısmının SUT kapsamında SGK tarafından ödendiğini, müvekkilinin …’nun halefi olduğunu, 13/02/2020 tarihli rücu yazısını davalı yana sunarak başvuru yapıldığını rücu talebinin reddedildiğini, bunun üzerine Arabuluculuğa başvurduklarını anlaşamamaları üzerine huzurdaki davanın açılarak davanın kabulü ile 18.157,64 TL tutarındaki tedavi masraflarının 02/03/2020 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu edilen alacağın zaman aşımına uğradığını, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olabileceğini, davacı tarafın sigortalı araç sürücüsünün kusurunu kanıtlaması gerektiğini, sigortalısının kusuru kanıtlanamaması halinde sorumlu olmayacaklarını, hizmet bedelleri ile tedavi giderlerinin SGK tarafından karşılanması gerektiğini, davacının talep ettiği miktardan SGK tarafından ödeme yapıldığını belirttiği halde bir düşüm yapılmaksızın müvekkilinden tamamını talep ettiği görülmekle bu durumda mükerrer ödeme yapılacağını, müvekkilinin davanın açılmasına sebebiyet vermediğini davanın reddini, yapılan yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Dava, 02/04/2018 tarihli trafik kazası nedeniyle davacının sigortalısına ödediği 18.157,64 TL nin kazaya karışan aracın sigortacısı davalıdan rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Dava konusu ihtilaf; davacının sigortalısının yaşadığı kaza neticesinde oluşan tedavi giderlerinin davacı yanca ödenmesi akabinde kazaya yapan aracın sigortacısı olan davalıdan bu tutarın tahsilini talep edip edemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Kazaya karışan … plaka sayılı aracın davalı sigorta şirketi nezdinde kaza tarihini kapsar şekilde KTK Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce resen belirlenen bilirkişi heyetine tevdi edilerek rapor hazırlaması talep edilmiş bilirkişi heyeti raporunda ” Yargıtay kararları uyarınca SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderlerinden sigorta şirketinin sorumluluğunun devam ettiği anlaşılmıştır. Dava konusu olayda; 02.04.2018 tarihli kazadan dolayı dava dışı … adına yapılan tedavi giderlerinin; … … hastanesinin 29.05.2018 tarihli “Fizik Tedavi” bölümündeki tedavi tutarının 9.707,01 TL … … hastanesinin 20.04.2018 kabul tarihli “Noroloji tedavi tutarının 8.450,63 TL, … … hastanesinin 31.03.2021 tarihli tedavi tutarının 289,85 TL, Sağlık Bilimleri Üniversitesinin 01.08.2021 tarihli “Beyin ve Sinir Cerrahisi- Muayene” tedavi tutarının 83,00 TL, – Sağlık Bilimleri Üniversitesinin 30.04.2018 tarihli tedavi tutarının 129,00 TL, bölümündeki Olmak üzere toplam 18.659,49 TL olduğu, davacının sadece 29.05.2018 ve 20.04.2018 tarihli faturalar bedeli olan (9.707,0148.450,63) 18.157,64 TL tutarındaki tedavi giderlerine ilişkin masrafı talep ettiği görülmüştür. Davacı … Sigorta AŞ’nin 02.04.2018 tarihli kazada dolayı 436490-3 sertifika numaralı sigortalısı dava dışı …’den dolayı SGK tarafından karşılanmayan 18.157,64 TL tutarındaki tedaviden, … plakalı araç sürücüsü …’ın %75 oranındaki kusur oranına göre davalı … Sigorta AŞ’nin sorumlu olduğu tutarın (18.157,64 TL*0,75) 13.618,23 TL olduğu anlaşılmıştır. Dosya muhteviyatında bulunan belgeler tümü ile tetkik edildiğinde, trafik kaza tespit tutanağındaki bilgiler üzerinden yaptığımız incelemeler neticesinde tespit ettiğimiz bilgiler doğrultusunda tüm bu veriler birlikte nazara alındığında kaza yerinin konumu ve mahal şartları dikkate alınarak olay değerlendirilip, yukarıdaki hususlar muvacehesinde taksirle meydana gelen sürücü …’in ve yolcu …’in yaralanmaları ve araçlarında hasarlanmalarıyla neticelenen trafik kazasında; KUSUR YÖNÜNDEN A-) … Plaka Sayılı Araç Sürücüsü …’IN; 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu Madde 46/b,c, Madde 47/d, Madde 48/5, Madde 52/b,e Madde 56/c, Madde 73, Madde 84/d, Madde 84/f ve 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununa bağlı Yönetmeliğin Madde 94/b,c, Madde 95/d, Madde 97, Madde 101/b,c, Madde 107, Madde 145/e, Madde 157/a-4, Madde 157/a-6, Madde 157/b bentlerinde açıklanan hükümler gereği yukarıda açıklanan trafik kurallarını ihlal ettiğinden kazanın meydana gelişinde 6/8 oranında 9675 NİSBETİNDE KUSURLU olduğu, B-) … Plaka Sayılı Araç Sürücüsü …’NU 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu Madde 47/d, Madde 52/b,e, Madde 56/c, Madde 84/d ve 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununa bağlı Yönetmi Madde 95/d, Madde 101/b,c, Madde 107, Madde 157/a-4, Madde 157/a son paragrafı, Madde 157/b bentlerinde açıklanan hükümler gereği yukarıda açıklanan trafik kurallarını ihlal ettiğinden kazanın meydana gelişinde 2/8 oranında %25 NİSBETİNDE KUSURLU olduğu, C-) VX 46742 Yabancı Plaka Sayılı Araç Sürücüsü … 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununa bağlı Yönetmeliğinde belirtilen kural ihlali görülmediğinden kazanın meydana gelişinde KUSURSUZ olduğu, ALKOL YÖNÜNDEN: Sürücü …’ın yasal sınır olan 0.5 promilin 1 katına yakın 0.92 promil ile hem sınırı aşmış, hem de güvenli sürüş yeteneğini kaybetmiştir. Kazada % 75 kusurlu olduğu için, KAZANIN MÜNHASIRAN ALKOL ETKİSİNDE OLDUĞU düşünce ve kanaatine varılmıştır. HASAR YÖNÜNDEN Davacı … Sigorta AŞ’nin dava dışı …’den dolayı SGK tarafından karşılanmayan 18.157,64 TL tutarındaki tedavi bedelinin kusur nispetinde davalı … Sigorta AŞ’den talep edebileceği tutarın (18.157,64 TL%75) 13.618,23 TL olduğu ” şeklinde rapor sunulmuştur.
ZMSS ile işletenin veya sürücünün kusurlu davranışı teminat altına alınmaktadır. ZMSS’de rizikonun gerçekleşmesi halinde sigortacının ödeyeceği tazminat KTK.m.91 hükmünün atfıyla 85/1 hükmü uyarınca sigorta ettiren işleten tarafından motorlu aracın işletilmesi sonucunda ortaya çıkan maddi zararlar ile kişinin yaralanması veya ölmesi gibi bedeni zararlara ilişkindir. ZMSS ile işletenin veya araç sürücüsünün kusurlu davranışı teminat altına alınmaktadır. ZMSS ile işletenin veya araç sürücüsünün kusurlu davranışı teminat altına alındığından sigortalısına ZMSS teminatı sunan davacı sigorta şirketi poliçede gösterilen limitler dahilinde kalmak kaydıyla meydana gelen hasardan sorumlu olacaktır. ZMSS’de motorlu aracın neden olduğu riziko sebebiyle 3. kişilere ait şeylere veya bedenlerine verilen zarardan ötürü sigortacı poliçede gösterilen limit meblağının tamamını değil, 3. kişinin maruz kaldığı gerçek ve somut zarar miktarı tazmin etmelidir. ZMSS’ye ilişkin tarife ve poliçelerde gösterilen ve sigortacının sorumlu olduğu azami limiti gösteren meblağların, zarar görene ancak uğradığı gerçek zarar miktarı kadar ödenmesi gerekir. Motorlu aracın neden olduğu riziko sebebiyle üçüncü kişilere ait şeylere veya bedenlerine verilen zarardan ötürü sigortacı poliçede gösterilen limit meblağının tamamını değil, üçüncü kişinin maruz kaldığı gerçek zarar miktarını araştırıp saptayarak karşılaması gerekir. Karayolları Motorlu Araçlar ZMMS Genel Şartları’nın “Sigortacının Sigortalıya Rücu Hakkı’nı düzenleyen B.4 başlıklı hükmünün (c) bendinde; “Aracın, uyuşturucu madde veya ilgili mevzuatta belirtilen seviyenin üzerinde alkollü içki almış kişilerce veya aynı mevzuatta alkollü işçi alamayacağı belirtilen kişilerce alkollü içki alınmak suretiyle kullanılması sırasında meydana gelen zararlar” sebebiyle sigortacının, ödemiş olduğu tazminat dolayısıyla sigortalısına rücu hakkı bulunduğu düzenlenmiştir. Karayolları Trafik Kanunu ve Yönetmeliği uyarınca belli bir promilin almış kişilerin araç kullanması ve trafiğe çıkması yasaklanmıştır. Ancak, sigorta şirketinin sigortalısına rücu edebilmesi için kişinin yapmış olduğu kaza ile alkollü olması arasında neden- sonuç ilişkisinin olup olmadığının tespiti gerekmektedir. Kişinin yapmış olduğu kazanın salt alkolün etkisi ile meydana geldiğinin belirlenmesi halinde, sigorta şirketinin sigortalısına rucü etme hakkı doğacaktır. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2017 / 1577 Esas 2019 / 9897 Karar sayılı ilamında “olayın alkolün etkisi ile meydana gelmesi halinde” sigortalıya rücu edilebileceğini açıklamaktadır. Aynı şekilde de Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 11.06.2013 tarih 2013/ 6925 Esas 2013 / 8892 Karar sayılı ilamında “tazminatı gerektiren olay işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin uyuşturucu veya keyif verici maddeler almış olarak sevk ve idare etmeleri esnasında meydana gelmiş veya olay yukarıda sayılan kişilerin alkollü içki almış olmaları sebebi ile araca güvenli sürme yeteneklerini kaybetmiş bulunmalarından ileri geliyorsa, sigortacının sigorta ettirene Tücu hakkı olduğunu” açıklamıştır. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi en son kararlarında (2020/9716 E 2021/2975 K sayılı ilamı) aynı görüşünü koruyarak sigortalıya rücu edilebilmesi için sürücünün salt münhasıran alkolün etkisi altında kaza yapmış olması gerektiği görüşlerine yer vermektedir. Davacı vekili tarafından dava dilekçesinde Ankara BAM 26. HD 2019/1394 E sayılı kararına yer verilerek yasal sınırın üzerinde alkollü olunmasının yeterli olacağını belirtmektedir. Ancak, Yargıtay’ın kararları dikkate alındığında hasarın teminat dışı kalabilmesi için kazanın meydana geliş şekli itibariyle sürücünün salt (münhasıran) alkolün etkisi altında kaza yapmış olması gerekmektedir. Diğer yandan; İLGİLİ sayılı kanunun 59. maddesi ile değişik 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu” nun “Sağlık hizmet bedellerinin ödenmesi” başlıklı 98. maddesinde; “Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır. Trafik kazalarına sağlık teminatı sağlayan zorunlu sigortalarda; sigorta şirketlerince “yazılan primlerin ve … Hesabınca tahsil edilen katkı paylarının 96 15’ini aşmamak üzere, münhasıran bu teminatın karşılığı olarak Hazine Müsteşarlığınca sigortacılık ilkeleri çerçevesinde maktu veya nispi olarak belirlenen tutarın tamamı sigorta şirketleri ve 3/6/2007 tarihli ve 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14 üncü maddesinde düzenlenen durumlar için … Hesabı tarafından Sosyal Güvenlik Kurumuna aktarılır. Söz konusu tutar, ilgili sigorta şirketleri için sigortacılık ilkelerine göre ayrı ayrı belirlenebilir. Aktarım ile sigorta şirketlerinin ve … Hesabının bu teminat kapsamındaki yükümlülükleri sona erer. Hazine Müsteşarlığının bağlı bulunduğu Bakanlığın tekli; rrine Bakanlar Kurulu söz konusu tutarı 96 50’sine kadar artırmaya veya azaltmaya yetkilidir. Bu madde çerçevesinde sigorta şirketleri ve … Hesabı tarafından ödenecek meblağın süresinde ödenmemesi halinde 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Kanunun 89 uncu maddesinin ikinci fikrası uygulanır. Sigorta şirketleri ve … Hesabından Sosyal Güvenlik Kurumuna aktarılacak meblağın belirlenmesi ve ödenmesi ile sağlık hizmetleri için teminat sağlanan sigortaların tespiti ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esaslar Sağlık Bakanlığı ve Sosyal Güvenlik Kurumunun görüşü alınarak Hazine Müsteşarlığınca belirlenir. Trafik kazası sebebiyle Sağlık Bakanlığına bağlı sağlık kurumlarınca gerçekleştirilen tedavi giderleri bakımından, SGK tarafından Sağlık Bakanlığına yapılacak ödemeye ilişkin usul ve esaslar SGK ve Sağlık Bakanlığı tarafından ayrıca belirlenir.” düzenlemesi yer almaktadır. kanunun Geçici Madde 1 hükmünde; “Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedelleri Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır. Söz konusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59. Maddesine göre belirlenen tutarın % 20′ sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve … Hesabının yükümlülükleri sona erer. Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Sağlık Bakanlığı ve Sosyal Güvenlik Kurumunun görüşü alınarak Hazine Müsteşarlığınca belirlenir. Bu Kanunun yayımlandığı tarihten itibaren altı ay içinde Sağlık Bakanlığı Trafik Hizmetleri Döner Sermaye İşletme Müdürlüğünün trafik kazalarından kaynaklanan – tedavi giderlerinin tahsili için kurduğu sistem mevcut haliyle Sosyal Güvenlik Kurumuna devredilir. Trafik Hizmetleri Döner Sermaye İşletme Müdürlüğünün taşfiyesine ilişkin iş ve işlemler aynı tarih itibarıyla Sağlık Bakanlığınca gerçekleştirilir. ” düzenlemesi yer almaktadır. Trafik Kazaları Nedeniyle İlgililere Sunulan Sağlık Hizmet Bedellerinin Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik”in “Trafik kazalarından kaynaklanan sağlık giderleri” başlıklı 4/1 fıkrasında “Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları tedavinin gerektirdiği tüm sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Kurum tarafından Sağlık Uygulama Tebliğinde (SUT) yer alan hükümler doğrultusunda karşılanır.” düzenlemesi yer almakla birlikte fıkrada yer alan “Kurum tarafından Sağlık Uygulama Tebliğinde (SUT) yer alan hükümler doğrultusunda” ibaresinin yürütmesi Danıştay 15. Dairesi’nin 14/11/2013 tarihli ve E. 2013/7713 sayılı dosyası üzerinden verdiği karar durdurulmuştur. Anılan Yargıtay kararında açıkça görüldüğü üzere KTK.m.98 hükmü uyarınca trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri SGK tarafından karşılanacaktır. Yukarıda belirtilen söz konusu mevzuat hükümleri çerçevesinde trafik kazası nedeniyle sunulan tedavi, tıbbi malzeme, ilaç, refakatçi ve yol giderleri gibi sağlık hizmet bedelleri Sağlık Uygulama Tebliğ kapsamında SGK tarafından karşılanacaktır. SGK tarafından karşılanacak tedavi giderleri dışında kalan bakıcı giderleri gibi tedavi giderleri ise … Sigorta A.Ş. tarafından karşılanacaktır. Bu bağlamda bakıcı gideri tazminat kalemi için davalı sigorta şirketinin sorumluluğu devam etmektedir. Y. 10 HD, 01.06.2016 tarih, E.2014/8319, K.2016/6695 sayılı kararında özetle; “Sosyal Güvenlik Kurumu, 6111 Sayılı Kanun ile değiştirilen 2918 Sayılı Kanun’un 98.maddesi kapsamında tüm tedavi giderlerinden değil ancak söz konusu madde kapsamında kalan tedavi giderlerinden sorumludur.” Şeklinde hüküm tesis etmiştir. Y.IL.HD, 24.01.2013 tarih, E.2012/362, K.2013/578 sayılı kararında özetle; “2918 sayılı Yasanın 98. Maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluk SGK’ ya geçmiştir. 2918 sayılı yasanın dışında kalan tedavi giderleri yönünden sigorta şirketi sorumlu. Tutulmaktadır” şeklinde hüküm tesis etmiştir. Y.10.HD, 28.04.2015 T, 2014/6914 E, 2015/986 K sayılı kararında; “Trafik kazası sonucu ağır şekilde maluliyete uğrayan davacının çocuğunun bakıcı giderlerinin, tedavi giderleri kapsamında değerlendirilmek suretiyle tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, 6111 sayılı Kanun ile değişik Karayolları Trafik Kanunun 98.maddesine göre, trafik kazaları sebebi ile kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın, üniversitelere bağlı hastaneler ve bütün resmi özel sağlık Kurum ve kuruluşlarının sunmuş oldukları sağlık hizmet bedellerinin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı gerekçesiyle karar verilmiş ise de yukarıda belirtilen düzenlemeler karşısında, 5510 sayılı Kanunda, sigortalıya veya hak sahiplerine bakıcı gideri ödeneceğine ilişkin düzenlemenin bulunmadığı gözetilerek davanın esastan reddi gerekir” şeklinde hüküm tesis etmiştir.
Dosya kapsamı, sunulan deliller, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu değerlendirildiğinde; kaza sonucunda oluşan tedavi giderlerinin davacı yanın sigortasından sigortalısına ödemiş olduğu 18.157,64 TL’yi davalı ZMMS sigrotacısından talep ettmesi, davacının yaptığı ödemenin davalının ZMMS sigorta poliçesi ile teminat verdiği davacının sigortalısının %25 oranında kusurlu olduğu bu nispette davacı yanın sorumluluğunun bulunduğu, davalı yanın sigortalısı olan aracın %75 oranında kusurlu bulunması kazanın oluşumuna bu oranda sebebiyet vermesi, davacı yanın sigortalısının kazanın meydana gelişinde 2/8 oranında %25 NİSBETİNDE KUSURLU olduğu, VX 46742 Yabancı Plaka Sayılı Araç Sürücüsü … 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununa bağlı Yönetmeliğinde belirtilen kural ihlali görülmediğinden kazanın meydana gelişinde kusursuz olması , alkol yönünden: Sürücü …’ın yasal sınır olan 0.5 promilin 1 katına yakın 0.92 promil ile hem sınırı aşmış, hem de güvenli sürüş yeteneğini kaybetmesi ile Kazada % 75 kusurlu olduğu hususları da gözetilerek bilirkişi raporunda yapılan hesaplama içeriğinde davacının davalı yandan talep edebileceği tutarın (18.157,64 TL%75) 13.618,23 TL olduğu bu tutara 02/03/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi eklenmesi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine kanaat getirlimekle, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak izah edildiği üzere;
1-Davanın Kısmen kabulü ile,
2-13.618,23 TL Toplam tedavi masrafından kaynaklı alacağın 02/03/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, FAZLAYA İLİŞKİN TALEBİN REDDİNE,
3-Alınması gerekli 930,26-TL karar ve ilam harcının peşin yatırılan 310,09-TL peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 620,17-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yargılama aşamasında yapılan tebligat, posta ve bilirkişi ücreti olan 2.759,50 TL ‘nin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 2.069,63 TL yargılama gideri ve 273,37 TL ( peşin ve tamamlama harcı toplam) olmak üzere toplam 2.343,00 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
6-Davacı taraf vekil ile temsil olunduğundan, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve taktir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine,
7-Davalı taraf vekil ile temsil olunduğundan, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve taktir olunan 4.539,41 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine,
8-Tarafların zorunlu arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.118,64 TL’nin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 279,66 TL’sinin davacıdan 838,98 TL’sinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yolu açık olarak davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 15/12/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza