Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/358 E. 2023/269 K. 30.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/358 Esas
KARAR NO :2023/269

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:24/07/2020
KARAR TARİHİ:30/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; işletmesi müvekkiline ait olan otoyol ve köprülerden davalıya ait araç ile ihlalli geçiş yapıldığını, bu geçişler nedeniyle davalının müvekkiline borçlandığını ve geçiş ücretlerinin bugüne kadar ödenmediğini, bunun üzerine alacağın tahsili için İstanbul 30. İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyasından davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça takibe itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, yapılan itirazın hukuka aykırı olduğunu belirterek davanın kabulü ile takibe yapılan itirazın iptaline, davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, işletmesi davacı şirkete ait olan köprü ve/veya otoyollardan davalıya ait araçlar ile ihlali geçiş yapıldığı iddiasına dayalı alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

Dava dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Mahkememizde açılan dava: İİK.nun 67. maddesi gereğince itirazın iptali davasıdır.
Dosyamıza getirtilen …. İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine toplam 2.355,55-TL üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67.maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
İddia ve toplanan deliller kapsamında davalıya ait araçlar ile ihlali geçiş yapılıp yapılmadığı, yapıldı ise geçiş ücretleri ile ihlali geçiş ceza tutarını tespiti hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş ve bilirkişi tarafından sunulan raporda özetle;”Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, dosya içerisinde bulunan CD de plaka bilgi verilen iki araca ait geçiş bilgilerinin olduğu; Bu bilgilerde … plakalı aracın 11.03.2017 tarihinde … istasyonundan, … plakalı aracı ise 10.03.2017 tarihinde … istasyonundan eksik bakiye ile geçiş yaptığının bildirildiği; Karayolları 4. Bölge Müdürlüğü tarafından gönderilen 02.08.2021 tarihli yazı ile … plakalı araca ait HGS abonelik bilgisinin olmadığı; … plakalı araca ait geçiş bilgilerinin ise gönderildiği bildirilmiştir. Gönderilen CD incelenmiş ve geçişin yapıldığı 10.03.2017 tarihinde herhangi bir hesap hareketinin olmadığı, ayrıca 2017 yılına ait herhangi bir hareketin olmadığı anlaşılmıştır. … İlçe Emniyet Müdürlüğü tarafından gönderilen 06.07.2021 tarihli yazı ile … plakalı aracın 25.07.2016/04.02.2019 tarihleri arasında davalı firma adına kayıtlı olduğu; … Emniyet Müdürlüğü tarafından gönderilen … plakalı aracı ise yine 24.10.2016 tarihinden itibaren davalı firma adına tescilli olduğu belirtilmiştir. …. İcra Dairesince davalı firma adına 22.11.2017 tarihinde icra işleminin başlatıldığı anlaşılmıştır. Geçişlerin yapıldığı tarihlerde araç mülkiyetinin davalı firma adına kayıtlı olduğu; … plakalı araca ait HGS hesabının olmadığı; … plakalı araca ait geçiş tarihinde herhangi bir HGS hareketinin olmadığı, Ödenmesi gereken toplam borç miktarının ise; 996,00T(Gecikme — cezası — ve — geçiş — ücreti)16430TM(Avans — Faiz — miktarı)t11,5 TA(KDV Miktarız1.071,874TL(Toplam Borç Miktarı) (Bin Yetmiş Bir Türk Lirası Sekiz Yüz Yetmiş Dört Kuruş) olduğu” şeklinde rapor sunulmuştur.
Yukarıda ayrıntılarına yer verilen ve dosya kapsamına göre denetime elverişli bulunan bilirkişi raporu ile davacının işlettiği köprü ve otoyol gişelerinden geçmiş olduğu, geçiş yaptığı gişe ücretlerinin ödenmediği, geçiş ücretinin cezasız 15 günlük süre içerisinde de davalı tarafından ödenmediği, geçiş tarihlerinde davalının HGS/OGS etiketinin olmadığı, bu nedenle davalının geçiş ücretinden sorumlu olduğu anlaşılmaktadır. 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun Geçiş Ücretini Ödememe ve Güvenliğin İhlali başlıklı 30’uncu maddesinin birinci fıkrasında otoyollar ile erişme kontrolünün uygulandığı Karayolları için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yaptığı tespit edilen araç sahiplerine geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücretinin on katı tutarında idarî para cezası uygulanacağının belirtildiği ancak takip ve dava tarihinden sonra 16/05/2018 tarihli 7144 sayılı yasanın 18.maddesi ile yapılan değişiklik sonucu ilgili maddenin “4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı Karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir.” şeklinde düzenlendiği, davanın kabulü ile takibe yapılan itirazın kısmen iptaline, İİK 67/2 maddesinde “…borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” hükmü bulunmakla birlikte somut olay bakımından davalının ihlalli geçiş yapıp yapmadığı, yaptığının tespiti halinde geçiş ücreti ve ceza miktarının tespitinin yargılamayı gerektirdiği ve bu hali ile davalının itirazında itiraz anında haksız olmadığı ve alacağın likit olmadığı dikkate alınarak şartları oluşmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak düzenlendiği üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ ile
…. İcra müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibine kaşı davalının yaptığı itirazın iptali ile icra takibinin 996,00 tl asıl alacak , 63,31 tl işlemiş faiz ve 11,40 tl KDV olmak üzere 1070,71 tl Toplam alacak üzerinden icra takibinin DEVAMINA
2-İcra inkar tazminatı talebinin alacak likit olmadığından yasal şartları oluşmadığından REDDİNE ,
3-Alınması gerekli 179,90-TL karar ve ilam harcından 54,40-TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 125,50-TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 116,60-TL yargılama gideri ile yargılama aşamasında yapılan 742,00-TL masraf olmak üzere toplam 858,60-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
6-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 1.070,71 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Tarafların zorunlu arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL’NİN DAVALIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Dair miktar itibariyle yasa yolu kapalı KESİN olarak davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 30/03/2023

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza