Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/24 E. 2020/267 K. 10.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/24 Esas
KARAR NO : 2020/267

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/05/2014
KARAR TARİHİ : 10/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; vekil edeni ile davalı arasında mal alım satımına ilişkin ticari ilişki olduğunu, bu ilişki kapsamında tarafların 29/05/2008 tarihinde iki, 01/01/2009 tarihinde 1 tane olmak üzere toplam 3 sözleşme imzaladıklarını, bu sözleşmeler kapsamında yapılan ticarete konu faturaların davacı tarafından kesildiğini, davalının faturaların bir kısmını iade ettiğini, iade edilen faturalara ilişkin malların bedellerinin ödenmemesi üzerine müvekkili tarafından İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile icra takibine başlanıldığını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini açıklayarak, takibe itirazın iptaline, davalının %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.

CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında 29/05/2008 tanzim tarihli satın alma anlaşması bulunduğunu, bunun dışında dava dilekçesinde yazılı hususların gerçeği ifade etmediğini, taraflar arasındaki ticari ilişkinin sonlanması üzerine müvekkili tarafından cari hesap mutabakatı yapılmak istenildiğini, fakat davacı tarafın buna olumlu yaklaşmadığını, bunun üzerine cari hesap mutabakatı ve cari hesap formunun faks yoluyla davacıya gönderildiğini, buna da cevap alamadıklarını, bunun üzerine cari hesaplarında belirlenen 27.228,16 TL nin temerrüde düşmemek için davacı şirkete ödendiğini, durumun… Noterliğinin 06/06/2013 tarihli, … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile karşı tarafa bildirildiğini, davacının iddiasına konu faturaların davalı kayıtlarıyla uyuşmadığı gibi gerçeği de yansıtmadığını ve takibe bu nedenle itiraz edildiğini, durumun ticari defterlerinin incelenmesiyle açıklığa kavuşacağını ve müvekkilinin haklılığının ortaya çıkacağını belirterek, davanın reddi ile kötüniyetli davacının %20’den az olmamak kaydıyla tazminata mahkumiyetine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına hükmedilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Mahkememizde açılan dava; İİK.nun 67. maddesi gereğince itirazın iptali davasıdır.
Dosyamıza getirtilen İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine toplam 64.488,43 TL üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67.maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizin… Esas, … Karar sayılı kararı ile; “…Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında yapılan sözleşmeler gereği ticari ilişki bulunduğu, davacının cari hesap alacağı bulunduğu iddiasıyla icra takibi başlattığı, davalı tarafın itirazı üzerine takibin durdurulduğu ve itirazın iptaline ilişkin iş bu davanın açıldığı, davalı tarafın cari hesaplar üzerinde mutabakatsızlık olduğunu ileri sürdüğü, esasen bu hususun bilirkişi incelemeleriyle de anlaşıldığı, tarafların ticari kayıtlarının karşılıklı denetlenmesi için davacı tarafdan mutabakatsızlık yaratan ve davalı defterlerinde kaydına rastlanamayan fiyat farkı ve iade faturalarının tebliğ belgeleriyle birlikte sunulmasının talep edildiği, davacı tarafa verilen süreye rağmen ilgili kayıt asıllarının dosyaya sunulamadığı, sunulan kurye teslim belgesi suretlerinin teslim edilen evraka ilişkin ayrıntı ve incelemeye elverişlilik içermediği, ilgili kayıtların ibrazı hususunda HMK 94 maddesine göre verilen sürenin kesin olduğu, dosya kapsamı itibariyle davanın ve takip tarihi itibariyle alacağın ispat edilemediği, bu halde takibe itirazın yerinde olduğu kanaatine varıldığından davanın reddine dair takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” gerekçesi ile davanın reddine ve asıl alacağın %20’si oranında hesaplanan 12.897 TL tazminatın davacıdan alınıp, davalıya verilmesine karar verilmiş olup, kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2016/14694 Esas, 2017/8054 Karar sayılı ve 18/12/2017 tarihli ilamı ile “…davacının icra takibinde kötüniyetli olduğuna dair ispata yeterli dosya içerisinde herhangi bir delil bulunmamasına göre mahkemece davalı lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir…” gerekçesi ile bozulmasına ve Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2018/1261 Esas, 2019/4718 Karar sayılı ve 10/10/2019 tarihli ilamı ile karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiş ve Mahkememizce bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuştur.
Dosya kapsamı değerlendirildiğinde; taraflar arasında sözleşmelere dayalı ticari ilişki bulunduğu, süregelen ticari ilişki kapsamında taraf kayıtları üzerinde yapılan incelemede, davacı tarafından düzenlenen bir kısım faturaların davalı kayıtlarında yer almadığı, taraf kayıtları arasındaki uyuşmazlığın fiyat farkı ve iade faturalarından kaynaklandığı, davacı tarafa verilen kesin süreye rağmen bu faturaların tebliğ belgeleriyle birlikte dosyaya sunulamadığı ve takibe konu alacağın ispat edilemediği kanaatine varıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
İİK 67/2 maddesinde “…borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” hükmü yer almakta olup, Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2016/14694 Esas, 2017/8054 Karar sayılı ve 18/12/2017 tarihli ilamında da belirtildiği gibi davacının icra takibinde kötüniyetli olduğuna dair delil bulunmadığından, davalının kötüniyet tazminatının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

H Ü K Ü M :
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalı tarafın kötü niyet tazminatı isteminin koşulları oluşmadığından reddine,
3-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 54,40 TL ilam harcının peşin yatan 1.101,35 TL’den düşümü ile 1.046,95 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
6-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 9.183,50 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren onbeş günlük kesin süre içerisinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza

BU EVRAK 5070 SAYILI KANUN GEREĞİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞTIR