Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/187 E. 2022/1133 K. 29.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/187 Esas
KARAR NO:2022/1133

DAVA:Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Menfi Tespit)
DAVA TARİHİ:13/03/2020
KARAR TARİHİ:29/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Menfi Tespit) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı, Davalı Banka tarafından kredi kartından yapılan 2.500,88 TL Vadesiz Hesabın aktarım, 29.553,00 TL Nakit Kredi kullandırım sonrasında işlemlerinin “onayı ve bilgisi dışında yapıldığı” gerekçesi ile itirazda bulunduğu, bankanın hesapları güvenceye aldıklarını ve en yapın şubeye başvurması gerektiğini belirttikleri, şubeye başvurulduğunda hesapta bulunan 36.558,92 TL nin EUR’ya çevrilmesi sonrasında 5.550,00 EUR bedelin hesaptan çıkışı işleminin gerçekleştiği, Bu bilgilerin öğrenilmesi üzerine … Cumhuriyet Başsavcılığına başvurularak şikâyette bulunulduğu, … soruşturma dosyası üzerinden cep telefonunun incelenmesi için savcılığa teslim edildiği, Davacı talebi Davalı Bankaca ve dava dışı … tarafından incelendiği ve taleplerin ret edildiği, Davacının husumeti davalı bankaya yönlendirdiği, konuyu arabulucuya ytaşıdığı ve fakat anlaşmaya varılamadığı, Dilekçede açıklanan nedenlerle; üçüncü kişiler tarafından çekilen 29.553,00 TL kredi borcunun borçlu olmadığının tespitine, hesapta bulunan ve üçüncü kişilerce dövize çevrilerek hesaptan çıkartılan toplam 8.687,40 TL’nin 15.01.2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte iadesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesi talep edilmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı vekilinin 21.11.2021 tarihli dava cevap dilekçesine özetle; Davacı tarafın dava konusunu işlemi yapan üçüncü şahıslara yönlendirmesi gerektiği, davacının internet bankacılığı şifrelerini bilmesi dolayısı ile dava konusu olayda tam sorumlu olduğu, Davaya konu işlemlerin akıllı şifre ve parolalar kullanılarak gerçekleştirildiği, bu şifre ve parolaların kimse ile paylaşılmaması hususunda davalı bankaca sürekli müşterilerine bilgilendirmeler yapıldığı, şifreleri saklama yükümlülüğünün davacı tarafta olduğu, davalı banka tarafından uluslar arası standartta tüm intemet güvenlik önlemlerin alındığı, işlemi gerçekleştiren üçüncü kişilerin şifre ve parolaları bildikleri, davacı dava konusu olaya ilişkin güvenlik önlemlerinin yetersiz olduğuna dair üzerine düşen ispat yükünü yerine getirmediği, Davacı tarafından Cumhuriyet Başsavcılığına verdiği ifadede, telefonuna virüs girdiğini ifade ettiği, telefonuna zararlı yazılımları kendisinin yüklemiş olduğu, dolayısı ile dava konusu olaya kendisinin sebebiyet verdiği, Davalı bankanın verilen talimatları derhal yerine getirmek mükellefiyetinde olduğu, işlemlerin valörlü olmasının işlemlerin daha sonra gerçekleştirileceği hususunda bir yanlış anlaşılmaya sebebiyet verdiği, Açıklanan nedenlerle, Sayın Mahkemece nazara alınacak nedenlere binaen, her türlü yasal hakları saklı kalmak kaydı ile haksız olduğu iddia edilen işlem bakımından sorumluluğun kimde olduğu tespit edilmeden dava açılmasının yasaya aykırı olması nedeniyle davanın husumet yönünden reddine, davanın hukuki dayanaktan yoksun olması dolayısı İle davalının gerekli önlemleri almış olması ile zarar konusu eylemlerde kusurunun olmaması ve zararın davacının ağır kusurlu ve ihmalkâr davranışları sebebi ile meydana gelmiş olması dolayısı ile haksız ve hukuka aykırı davanın esastan reddi, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesi fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile talep edilmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRMELER;
Dava davacı yanın telefonunun kontrolden çıkıp … Hesabından davalı bankada bulunan hesabına para çıkışı olması sebebiyle bankanın ihmali kaynaklı oluşan üçüncü kişiler tarafından çekilen 29.553,00 TL kredi borcu yönünden borçlu olunmadığının tespitine dair menfi tespit davasıdır.
Dava konusu miktarın 29.553,00 TL kredi borcu ve davacı hesabından dövize çevrilerek çıkarılan 8.687,40 TL miktarının olduğu görülmüştür.
Davacı tarafından delil olarak bildirilen … CBS … sayılı dosyası incelenmiş savcılık tarafından telefon incelemesi yapıldığı bu incelemede ” Bahse konu cep telefonu imajı içerisinde … (sürüm 7.35.1.15) isimli adli bilişim yazılımı ite kötü amaçlı yazılım taraması yapıldığında herhangi bir veriye ulaşılamadığı görülmüştür. Soruşturma konusu ile ilgili olarak yapılan incelemelerde; konu ile alakalı olabileceği değerlendirilen bir adet ekran resmine ulaşılmıştır. Rapor içerisinde sunulan ekran resmine göre; SMS uygulaması “…” isimli bir uygulama ile değiştirilmek istenmektedir. Ekran reşmindeki İngilizce metin translate programı kullanılarak Türkçe’ye çevrilmiştir. Cep telefonu içerisinde yapılanı incelemelerde bu ekratı görüntüsünün … üzerinden iki farklı numaraya gönderildiği görülmüştür. “…” isimli yazılımın cep telefonuna; cihaz saatine göre “7.01.2020 20:05:15(UTC4*2)”tarihinde “http://…/…” URL uzantılı web sitesinden indirildiği görülmüştür. Ayrıca bir sanal cep telefonu emülatörü olar “…” isimli yazılım kullanılarak “…” isimli apk dosyası kurulmaya çalışıldığında kurulumun yapılamadığı görülmüştür. İncelemeye ilişkin ekran görüntüsü rapor içerisinde sunulmuştur. (HTTP durumunda sertifikaları doğrulama gerekmez. Bu yüzden güvenli değildir.) “www …” URL uzantılı web sitesine an itibari ile ulaşılamadığı görülmüştür. Bahse konu web sitesinin domain kayıtları incelendiğinde; …bilgilerinin yurtdışt kaynaklı olduğu görülmüştür. Elde edilen verilere göre cep telefonu üzerinde adli bilişim yazılımı ile kötü amaçlı yazılım taraması yapıldığında herhangi bir veriye rastlanılmadığı, SMS uygulamasının “…” isimli bir uygulama ile değiştirilmek istendiği ve “…” isimli yazılımın cep telefonuna; cihaz — saatine göre — “7.01.2020 — 20:05:5S(UTC4*2)” — tarihinde “http://www …/…” URL uzantılı web sitesinden indirildiği, belirtilen sitenin “http//” uzantılı olması nedeniyle güvenilir olmadığı ve URL bilgisi ile yapılan araştırmada belirtilen sitenin yurtdışı kaynaklı olduğu anlaşılmıştır. Belirtilen güvenilir olmayan site ve bu siteden indirilen uygulamanın SMS mesajlarına erişimi açık hale getirmiş olabileceği değerlendirilmiştir.” şeklinde rapor sunulmakla incelenmiştir.
Mahkememizce resen belirlenen bankacı ve bilişim mühendisi bilirkişiye dosya tevdi edilmiş bilirkişi heyeti raporunda özetle “Dava konusu zararı oluşturan ve davacının hesabındaki paranın üçüncü şahıslara transfer edilmesini sağlayan SWIFT işleminin herhangi bir onay olmaksızın yapılması önemli bir kusurdur. Bankaların para transferlerini, ancak, önceden de transfer yapılmış bilinen bir hesap veya kişi olması veya önceden ödeme talimatı verilmiş bir işlem olması gibi durumlarda, yani risk kontrollerinden geçmiş ve sorunsuz olduğu anlaşılmış işlemlerde SMS veya Telefon teyidi alınmaması olağan karşılanabilir. Kaldı ki davalı Yapı ve Kredi Bankası çalışanının telefon ile davacıyı arayarak işlemlerin kendisine ait olup olmadığı sormuştur. İşlemlerin kendisine ait olmadığının davacı tarafından beyanına rağmen işlemler gerçekleştirilmiştir. Bu eksiklik, yine yukarıda değinilen 28. Maddenin 3. Fıkrasındaki “müşterilerin yanlış işlem yapma ihtimalini azaltacak gerekli kontrolleri içerecek şekilde düzenlenmeli ve başlattıkları işlemlere ilişkin riskleri tamamen anlamalarını temin prensibi paralelinde ve fakat eksik uygulandığı görüş ve kanaatine varılmıştır. Ancak; burada hemen belirtmemiz gerekmektedir ki; hem davalı bankanın kredi kullanımının davacı tarafından çağrı merkezi aranarak kredi başvurusunun telefon ile yapılmasının beyanı dolayısı ile hem de davacının kendisini telefon ile davalı banka çalışanının aradığını ve işlemlerin kendisine ait olup olmadığını sorduğunun beyanı dolayısı ile davalı bankadan ilgili telefon görüşme ses kayıtlarının istenmesi ile vaziyetin teyit edilmesi gerekmektedir. Son olarak ifade etmek gerekir ki; davaya konu işlem EFT/HAVALE işlemi değil, bir internet SWIFT (Yurtdışı Transfer) işlemidir. SWİFT işlemlerinde bankalar, muhabir banka/aracı banka aracılığın ile transfer işlemini gerçekleştirmektedir. Diğer bir ifadeyle; Türkiye yerleşik bir banka yurtdışında başka bir kişiye para gönderim işlemine aracılık ederken öncelikle para uluslararası para transferine aracılık eden yurtdışı yerleşik büyük bankalardan birine (… Gibi…) gönderilir, sonrasında da muhabir/aracı banka parayı transfer edilmesi talep edilen bankadaki ilgili kişinin hesabına transfer eder. Günümüz finans sisteminde ve teknolojik alt yapısında bu işlemler genellikle 1 gün valörlü olarak yapılmaktadır. Bu şekli ile paranın sonraki gün hesaba geçmesi genellikle mevzuata uygunluk gibi kontrollerin yapılmasından kaynaklanmaktadır. Bu açıdan bakıldığında davalının işlemlerin yapılmasından önce davalı bankanın çalışanının telefon ile kendisini arayarak teyit etmesine rağmen hesabın blokelenmemesi/dondurulmaması ve işlemlerin gerçekleşmesi, muhtemel valör uygulaması dolayısı ile de işlemi durdurması için zamanının da olması dolayısı ile davalı bankanın tam kusurlu olduğu, 5.500,00 EUR transfer işleminden kaynaklı zararın davalı Bankadan alınarak davacı hesabına ödenmesi, 15.01.2020 tarihli transfer işlemin 33,00 EUR komisyonu ve 1,65 EUR komisyonun BSMV’sinin hesaba iadesi, 5.500,00 EUR bedelin aynı kurdan ters işleminin yapılarak 36.558,92 TL bedelin TL Vadesiz hesabına iadesi, krediye bağlı olan 1.653,95 TL tutarlı sigorta poliçesinin iptal edilerek hesaba tutarının iadesi, 147,77 TL Kredi kullandırım Komisyonu ve 7,39 TL Komisyonun BSMV’sini,n iptal edilerek 29.553,00 TL tutarlı kredinin kullandırımının iptal edilmesi, davacı bankanın işlemi yapan dava dışı … (TCKN. …) isimli şahsa zararının rücu edilmesi gerektiği görüş ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde rapor sunulmuştur.
Netice olarak, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu dosyaya gelen evraklar, müzekkere cevapları, savcılık dosyası huzurdaki davaya konu alacağın/borcun temelini Davacını Davalı Banka nezdineki TL Vadesiz ve EUR Vadesiz hesabında yer alan işlemler oluşturmaktadır. Dava dosyasında sunulu bulunan dava dilekçesinde, davacının davalı banka nezdindeki hesaplarında gerçekleştirilen 2.500,88 TL Vadesiz Hesabın aktarım, 29.553,00 TL Nakit Kredi kullandırım. işlemlerinin bilgisi ve onayı dışında yapıldığı, iptali ve iadesinin talep ettiği ifade dilmektedir. Davacının davalı banka nezdindeki … Müşteri Numarasına bağlı 57193270 TL hesap numaralı ve … IBAN numaralı TL Vadesiz hesabının 14.01.2020 15.01.2020 tarih aralığındaki ekstresine göre aşağıdaki işlemleri gerçekleştirdiği görülmüştür. Döviz alış işlemi sonrasında … Müşteri Numarasına bağlı 57193270 TL hesap numaralı ve … IBAN numaralı EUR Vadesiz hesabının 15.01.2020 tarihindeki ekstresine göre işlemleri gerçekleştirdiği görülmüş davacının davasında haklı olduğu, davalı bankanın alacağını ispatlayamadığı kanaatine varılarak davanın kabulüne karar verilmiştir
HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE, Davacı adına üçüncü kişiler tarafından çekilen 29.553,00 TL kredi borcu yönünden davacının borçlu olmadığının tespitine,
2- Davacının hesabında bulunan ve üçüncü kişiler tarafından dövize çevrilerek hesaptan çıkarılan toplam 8.687,40 TL’nin 15.01.2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya iadesine,
3-Alınması gerekli 2.612,20 TL karar ve ilam harcından peşin 653,06 TL harçtan mahsubu ile fazla alınmış olan 1.959,14 TL harcın istek halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafça yapılan 715,26 TL toplam harç ile yargılama aşamasında yapılan posta, tebligat ücreti 984,60 TL olmak üzere toplam 1.699,86 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleşene kadar yapılacak giderlerin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde davacıya iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yolu açık olarak dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okundu usulen anlatıldı.29/12/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza