Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/176 E. 2021/78 K. 27.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/176 Esas
KARAR NO:2021/78

DAVA:İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:16/09/2014
KARAR TARİHİ:27/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … ile vekil edeni banka arasında “Genel Kredi Sözleşmesi” imzalandığını, bu sözleşme kapsamında davalıya kredi kullandırıldığını, davalılardan …’un da bu sözleşmede müşterek borçlu / müteselsil kefil sıfatıyla yeraldığını, kullanılan kredinin ödenmediğini, davalı borçlulara …. Noterliğinin 13/08/2013 tarihli, … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile borçlarının ödenmesi yönünde ihtarda bulunulduğunu, ihtarnamelere rağmen borcun ödenmemesi nedeniyle…. Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyasından ihtiyati haciz kararı alındığını, karar gereğince …. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı borçluların takibe itiraz ederek takibi durdurduklarını açıklayarak, borçluların haksız takibe itirazlarının iptaline, % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini istemiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; vekil edenleri aleyhine 113.326,04 TL den takip başlatıldığını, görülmekte olan davanın ise 67.625,04 TL üzerinden açıldığını, alacaklının kötüniyetli olduğunu, vekil edenlerinin takip tarihinden sonra davacıya muhtelif tarihlerde ve toplamda 49.875 TL ödeme yaptıklarını, borcun fazlasıyla ödendiğini bildirerek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, İİK.nun 67/2 maddesi gereğince açılan itirazın iptali isteğine ilişkindir.
Davacı taraf, davaya konu Ğenel Mredi Sözleşmesi gereğince davalı tarafa kullandırılan kredinin ödenmediği ve buna dayalı icra takibine itiraz edildiği iddiasıyla itirazın iptali isteğinde bulunmuş; davalı taraf ise borcun ödendiğini, fazla talebin yerinde olmadığını savunmuştur.
…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş olup, yapılan incelemesinde; davacı tarafından genel kredi sözleşmesi hükümlerine dayalı olarak davalılar aleyhine 108.190,28 TL asıl alacak, 4.586,82 TL faiz, 229,34 TL bsmv, 319,60 TL masraf, vekalet ücreti olmak üzere toplam 113.326,04-TL nakit alacak ve 4 adet çek yaprağı bedeli 4.180,00 TL gayrinakit alacağın tahsili talebiyle 19/09/2013 tarihinde ilamsız icra takibi yapıldığı, davalı-borçluların borca, faize ve fer’ilerine itirazları üzerine takibin durdurulduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın İİK 67.maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı; davacı-alacaklı vekilinin icra dosyasına takip tarihinden sonra alacaklılardan 31/10/2013 tarihinde 3.000,00 TL, 18/11/2013 tarihinde 26.875,00 TL, 09/12/2013 tarihinde ise 20.000,00 TL olmak üzere toplamda 49.875,00 TL haricen tahsilat yapıldığını bildirerek, 09/05/2014 tarihinde tahsil harcının yatırıldığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafından işbu dava, dava tarihinden önce yapılan tahsilatlar düşülerek 63.445,04 TL nakit alacak ve 4.180,00 TL gayrinakit alacak toplamı 67.625,04 TL üzerinden açılmıştır.
Mahkememizin… Esas, …/… Karar sayılı kararı ile davacının iddiasının sübut bulmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş olup, kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin …/… Esas, … Karar sayılı ilamı ile; “Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için açılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu yeterli incelemeyi ve tespitleri içermediğinden hükme esas alınması doğru olmamıştır. İcra takibinden sonra ve dava tarihinden önce yapılan ödemeler yönünden dava açmakta hukuki yarar bulunmamaktadır. Mahkemece banka kayıtları üzerinde yerinde inceleme yetkisi verilerek bilirkişi incelemesi yaptırılması, bankadaki belgelerin incelenememesi halinde ise, bankaya kayıtları sunması için süre verilip, davacının da itirazlarını karşılayacak mahiyette, sözleşme hükümleri de değerlendirilip, bilirkişiden denetime açık rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Ayrıca, 27/10/2015 tarihinde banka tarafından alacağın temlik edildiği bildirildiğinden, temlik alana da tebligat yapılarak, taraf teşkili sağlandıktan sonra yargılamaya devam edilip, sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden, açıklanan nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir.” gerekçesi ile bozulmuş olmakla Mahkememizin …/… esasına kaydının yapıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuş ve dosya bilirkişiye tevdi olunarak rapor alınmıştır. Bilirkişi tarafından yapılan inceleme neticesinde; davacı banka ile davalı kredi borçlusu …-Progsi firması arasında 500,000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiği, işbu sözleşmeyi davalı/kefil …’un müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, anılan sözleşme kapsamında kullandırılan kredilerin öngörülen süre içinde ödenmemesi nedeniyle, davacının bankanın/şirketin davalılar hakkında takip ve dava hakkının bulunduğu, davalı/kefilin sözleşmede kefalet limitinin 500.000,00 TL olduğu, borcun ödenmemesi sebebiyle gönderilen kat ihtarının 19/08/2013 tarihinde tebliğ edildiği ve davalıların 24 saat içerisinde borcu ödememesi sebebiyle 21/08/2013 tarihinde temerrüde düştükleri, temerrüt tarihi itibariyle banka alacağının 105.654,77 TL asıl alacak, 231,12 TL akdi faiz ve 11,56 TL bsmv olmak üzere toplam 105.897,45 TL olduğu, takip tarihi itibariyle banka alacağının ise 105.897,45 TL asıl alacak, 1.240,76 TL temerrüt faizi, 62,04 TL bsmv olmak üzere toplam 107.200,25 TL olduğu, takip ve dava tarihi arasında davacı tarafından 31/10/2013 tarihinde 3.000,00 TL, 18/11/2013 tarihinde 26.875,00 TL ve 09/12/2013 tarihinde 20.000,00 TL olmak üzere toplam 49.875,00 TL tahsilat yapıldığı, tahsil edilen bedellerin TBK 100 maddesi uyarınca tenzili sonucu davacının dava tarihi itibariyle 60.620,25 TL asıl alacak, 3.575,00 TL işlemiş faiz, 179,00 TL bsmv olmak üzere toplam 64.374,25 TL nakit alacağı olduğu belirtilmiş, gayrinakit alacak talebi yönünden ise alacağın varlık yönetimi şirketine temlik edilmiş olması nedeniyle gerek sözleşmesel, gerekse yasal olarak varlık yönetimi şirketinin çek bedelinin tazmininden dolayı herhangi bir sorumluluğu bulunmadığı için çeklerin bedellerinin depo edilmelerinde hukuki bir yararı bulunmadığı yönünde görüş ve kanaat sunmuştur.
Dava konusu nakit alacağın … 12. Noterliğinin 27/10/2015 tarih ve … yevmiye numaralı “Alacak Temliki Sözleşmesi” başlıklı sözleşme uyarınca … AŞ’ye devredildiği, temliknamede gayrinakit alacağa ilişkin bir hükmün yer almadığı, nakit alacakların devredildiği anlaşıldığından, davacı … vekiline duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilmiş olup, davalı … vekilinin mazeret bildirmeksizin duruşmaya katılmaması ve gayrinakit alacağın, davalılar vekili tarafından da takip edilmemesi sebebiyle 10/03/2020 tarihli celsede gayrinakit alacak yönünden davacı …’in davasının bu dosyadan tefriki ile ayrı bir esasa kaydına ve davanın takip edilmemiş olması nedeniyle üç aylık yasal süresinde yenileninceye kadar HMK.150.maddesi uyarınca işlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve gayrinakit alacak talebine ilişkin dosya Mahkememizin 2020/176 Esasına kaydedilmiştir.
Mahkememizin 10/03/2020 tarihli duruşma ara kararı gereğince “Dosya kapsamında yer alan temlik sözleşmesinde nakit alacakların temlik edildiği, gayrinakit alacak yönünden temlik olmadığı ve davacı … tarafından davanın takip edilmediği, davalılar vekilinin de gayrinakit alacak yönünden davayı takip etmediği anlaşılmakla gayrinakit alacak yönünden davacı …’in davasının bu dosyadan tefriki ile ayrı bir esasa kaydına ve davanın takip edilmemiş olması nedeniyle üç aylık yasal süresinde yenileninceye kadar HMK.150.maddesi uyarınca işlemden kaldırılmasına, yasal süresi içerisinde yenilenmediği takdirde davann açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ve dosyada eksik gider avansını ikmal etmek üzere 2 haftalık kesin süre verildiği, ihtaratın duruşmada hazır bulunan davacı temlik alan vekiline yapıldığı anlaşıldı.
İncelenen dosyada Mahkememizin 10/03/2020 tarihli celsede davacı … tarafınca takip edilmeyen davanın HMK 150. Maddesi gereğince yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, davacı tarafça yasal süresinde yenileme talebinde bulunulmamış olduğu görüldüğünden bu durumda anılan madde uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiğinden, davanın HMK. 150/5. maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM :
1-Davanın HMK. 150/5. maddesi uyarınca AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üstünde bırakılmasına
4-Gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
5-Davalılar kendini vekille temsil ettirdiğinden lehine Asgari Ücret Tarifesi gereği 4.080,00 TL ücret takdirine, bunun davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine
Dair, davacı temlik alan vekili ile davalılar vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 günlük kesin süre içinde Yargıtaya TEMYİZ yolu açık olmak üzere karar verildi.27/01/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza