Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/123 E. 2022/64 K. 02.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/123 Esas
KARAR NO :2022/64

DAVA:İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:19/02/2020
KARAR TARİHİ:02/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin mobilya imalatı ve montajı yapan bir işletmenin sahibi olduğunu, müvekkili ile davalı şirket arasında imzalanan sözleşme ile sözleşmede belirtilen şartlar dahilinde ve … işlerinin üretimi ve montajı konusunda 200.000,00 TL+KDV karşılığında anlaştıklarını, müvekkilin sözleşmede bildirilen işleri yaptıktan sonra davalı şirket yetkilisi tarafından Senato odasının masasının kaplanmasının değişimi vb işlerin yapılmasının talep edildiğini, müvekkilin davalı şirket yetkilisinin bu isteklerini de yerine getirdiğini, yapılan işler neticesinde müvekkil tarafından 283.143,13 TL fatura düzenlenerek davalı şirkete tebliğ edildiğini, davalı şirket tarafından söz konusu faturaya itiraz edilmediğini, müvekkil şirketin sözleşme gereğini yerine fazlası ile yerine getirdiğini buna karşın davalı şirket tarafından müvekkile bu işlere karşılık 100.000,00 TL ödeme yapıldığını , söz konusu işlerden dolayı bakiye alacağını ödememesi üzerinde 183.143,13 TL alacak için …. İcra Müdürlüğünün …. Sayılı dosya ile takip başlatıldığını, davalı şirket tarafından 03.12.2019 tarihinde takibe itiraz edildiğini, yapılan arabuluculuk başvurusunun da sonuçsuz kaldığını, tüm bu nedenlerle davalı tarafından ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında yapılan itirazın iptaline, söz konusu itirazın haksız ve kötüniyetli yapılmasından dolayı İİK gereği, davalı şirketin %20’den az olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının Tacir Sıfatını haiz olması gerektiği aksi halde Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili olacağı, dosyaya bakmakla görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, müvekkil şirket ile dava konusu sözleşmenin imzalandığını, bu sözleşmenin bedel başlığı altında sözleşme bedeli sözleşme ekinde birim fiyat teklif cetvelinde gösterildiği gibi 200.000,00 TL +KDV ve sözleşme konusu işlerin bedeli dışında ilave bir ücret veya fiyat farkı verilmeyeceğinin belirlenmiş olmakla birlikte müvekkilin davacıya 03/06/2019 tarihinde 100.000,00 TL ödeme yaptığını,
taraflar arasında imzalanan 01/06/2019 tarihli sözleşme gereğince sözleşmenin 7.1 maddesinde davacının ürünlerin temini, üretimi ve montajı için gerekli çalışmalara başlayacak ve müvekkil şirketin … Restorasyonu Şantiyesine anahtar teslim için sözleşme konusu ürünleri 05/07/2019 montaj dahil teslim edeceği hususunda anlaşma yaptığını, davacının sözleşme konusu edemini zamanında yerine getirmediği-ifayı gerçekleştirmediği gibi cevap dilekçesi sunulduğu tarih itibariyle yapılmış bir teslime davet/teslim de olmadığını, davacının henüz bihakkın ifa borcunu yerine getirmemiş iken hangi alacağının talep ettiğini, mahale bırakılan kimi ürünlerde ayıp olduğunun bildirildiğini, cevap dilekçesi ekinde sunulan maıl ile şantiye sorumlusunun müvekkile ürünlerin ayıplı olduğu teslim edilmediğinin bildirildiğini, şantiye sorumlusu tarafından belirtilen eksikliklerin müvekkil tarafından yerine getirildiğini, davacının edimlerini zamanında ve eksiksiz yerine getirmemesi nedeni ile müvekkilini maddi ve manevi zarara uğradığını, bu nedenle müvekkilinin borçlu değil bilakis alacaklı olduğunu, tüm bu nedenlerle haksız davanın reddi ile davacının takibe kötü niyetli olarak geçmiş ve bilahare huzurdaki davayı ikame etmiş olması nedeniyle asgari %20 oranında icra tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Mahkememizde açılan dava: İİK.nun 67. maddesi gereğince itirazın iptali davasıdır.
Dosyamıza getirtilen …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine toplam 183.145,13 TL üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67.maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava konusu ihtilaf; taraflar arasında imzalanan “… İşleri Sözleşmesi” kapsamında, davacı tarafından taşınan yapılan ürünler nedeniyle düzenlenen fatura bedellerinden davalının sorumlu olup olmadığı ve sorumlu ise miktarı, alacağın tahsili istemiyle başlatılan takibe itirazın iptali koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkindir.
İddia, savunma, toplanan deliller ve tarafların ilişki dönemlerine ait taraf ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce heyet halinde yapılan görevlendirmeye rağmen SMM bilirkişi … tarafından tarafından ayrık olarak sunulan 17/03/2021 tarihli raporunda özetle; davacı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, 03/06/2019 tarih ve 196 yevmiye ile 100.000,00-TL tahsilat kaydı yapıldığı, 30/09/2019 tarih ve … yevmiye nolu ile toplam 283.145,13-TL satış kaydı yapıldığı, davalı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, 10/06/2019 tarih ve 32 yevmiye no ile 100.000,00-TL ödeme kaydı yapıldığı, 30/09/2019 tarih ve … yevmiye no ile toplam 283.145,13-TL alış kaydı yapıldığı, taraflara ait ticari defterler ve dosya kapsamında yapılan inceleme neticesinde yevmiye ve Büyük Defter beratlarının zamanında yüklendiği ve defterlerin sahibinin heline ve aleyhine delil oluşturduğunu, Faturaya yasal süre olan 8 gün içerisinde itiraz edilmediği, her iki tarafın yasal defterlerinde de fatura kaydının bulunduğu, davacının 183.145,13 TL ana para, 12.050,51 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 195.195,64 TL alacaklı olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi heyetinin diğer bilirkişileri tarafından sunulan 22/03/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Teknik Bakımdan; Sözleşme konusu işin tamamlanıp teslim edildiği ve hali hazırda kullanıldığı, sözleşme kapsamında yer almayan ek işlerin yapılmış olduğu, imalatları yapılmış ve teslim edilmiş mobilyaların, dosya kapsamı ve keşif incelemesine sonrasında, imzalanmamış sözleşme tarihi itibarı ile tespiti yapılmış mobilyaların, ilave işler dahili, toplam 303.426,38 TL. bedel ile yapılacağı, kanaatine varıldığı, tespiti yapılan mobilyalarda, 1.253,75 TL kusur bedeli olduğu, hukuki sorunun, davacı alt yüklenicinin bedel alacağına hak kazanıp kazanmadığı noktasında olduğunu, (TBK m. 470). Tarafların her ikisi de satış sözleşmesi üzerinden beyanlarda bulunmuş ise de sözleşme m. 4 uyarınca, montaj ve kurulum edimlerinin de davacı tarafından yerine getirilecek olması taraflar arasında bir eser (alt yüklenicilik) sözleşmesi olduğunu göstereceği, teknik incelemede, sözleşmede konusu işlerin tamamlanıp teslim edildiği ve halihazırda kullanıldığının tespit edildiği, şu hâlde (alt) yüklenicinin edimlerinin ifa edildiği sonucuna ulaşılmakta olduğunu, sözleşme m. 6.1 hükmü ile alt yüklenicinin bedel alacağına hak kazanması için işin teslim alınmış olması gerektiğinin düzenlendiği, raporda yer verilen teknik inceleme verileri uyarınca alt yüklenicinin bedel alacağına hak kazandığı sonucuna ulaşılmakta olduğu, teknik raporda sözleşmede kararlaştırılan nitelikleri taşımayan edimlerin (imalatların) bedeli ve ayrıca ek işlerin bedelinin de belirlendiği, sözleşmede (m. 2.15) ek işlerin aynı birim fiyatlar üzerinden ödemelerinin yapılacağı kararlaştırıldığı için keşif mahallinde tespit edilen ek işlerin hali hazırda kullanıldığı da gözetildiğinde yüklenicini ek iş bedellerine de hak kazandığının düşünüldüğü, sözleşmede kararlaştırılan nitelikleri taşımayan işlerin giderim bedelinin ise teknik incelemede belirlenmiş olup bedel alacağından mahsup edilmesi ile yüklenicinin alacak miktarı belirlendiği hususlarında görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi raporuna tarafların itirazı nedeniyle ek rapor alınmasına karar verilmiştir. Bilirkişi ek raporunda özetle; Raporda özetle; davacının zamanında teslim ettiğini, davalının ise geç teslim edildiğini iddia ettiği, gecikmenin var olup olmadığı veya var ise sürenin ne kadar olduğu konusunda dosya kapsamındaki belgelerden bir sonuca ulaşılmadığı, yapılan eksik işlerin bedelinin ise teknik incelemede hesaplandığı, takdirin mahkemede olacağını, teknik incelemede “sözleşmedeki konu işlerin tamamlanıp teslim edildiği ve halihazırda kullanıldığı tespit edilmiştir” şeklinde tespit yapılmış olduğu, kök raporda da yer verildiği üzere teknik uzman tarafından mahallinde keşif yapılarak sözleşmede kararlaştırılan edimlerin mahallinde yer alıp almadığı değerlendirme yapılarak sonuca ulaşıldığı ve takdirin mahkemeye ait olduğu, Kök raporda da belirtildiği üzere teknik incelemede fiilen işin teslim edildiği ve halihazırda kullanıldığı tespitinin yapıldığı, bununla birlikte teslimde gecikmenin varlığı veya süresi konusunda bir değerlendirme yapılamadığı, somut olayda dosya kapsamında davalının sözleşmeyi feshettiği yönünde bir irade beyanını içerir bir belge
bulunmadığı, nitekim dosya kapsamında yer alan 14.12.2019 tarihli iletide de eksik işlerin tamamlanması talep edilmekle aynen ifanın istendiği sonucuna ulaşılmakta olup, nihai takdirin mahkemede olacağı, nihai takdirin Mahkemeye ait olmak üzere daha önce de belirtildiği üzere dosya kapsamında teslim tutanağı bulunmadığı, bu nedenle geç teslim olup olmadığının belirlenememekte olup, buna ek olarak sözleşmede kararlaştırılan ceza koşulunun da ifa anında
saklı tutulduğu yönünde bir belgeye rastlanmadığı için bu hususta da değerlendirme yapılamadığı, bu nedenle cezanın türü, saklı tutulup tutulmadığı, gecikmenin var olup olmadığı konusunda nihai takdirin mahkemede olacağı, sonuç olarak Edimin, 14.12.2019 tarihinde teslim veya dava tarihinde teslim edilmiş olması arasında herhangi fiyat bir farkın olmadığı, Kök raporda belirtilen fiyat olduğu, Sözleşmede dolapların m2 fiyatının 1.250 TL olmasına rağmen teknik bölümde, 1.625 TL kabul edilme sebebinin; yapılan imalatların çok çeşit ve bazı imalatların ise lake +cila şeklinde olmasından dolayı, lake ve cilalı dolap imalatlar toplam m2 olarak verildiğinden dolayı, dolapların ağırlık ortalama fiyatı hesaplanıp birim fiyat olarak kabul edildiği, Dolap kapaklarının lakeden kaplamaya döndürülme işlemi, eski yapılan imalatın üzerine ikici bir imalat tabi olmasından dolayı “+ bir fiyat” eklendiği için m2 fiyatı 2150 TL olarak hesaplandığını, mali yönden, kök raporda tespit edildiği üzere Fatura bedeli 283,145,13 TL olduğu 100.000,00 TL ödeme yapıldığı, kalan bakiyenin 183.145,13 TL olduğu dava tarihine kadar gecikme faizinin 12.050,51 TL olarak hesaplandığı, her iki tarafın yasal defterlerinde kayıtlı olduğu tespiti yapıldığını, davalı vekilin alternatif gecikme cezası hesaplaması istemine istinaden:
Dava tarihi itibariyle;
05.07.2019 – 19.02.2020 tarihleri arası: 229 gün X 1.000,00 = 229.000,00 TL,
Teslim tarihi itibariyle;
05.07.2019 – 14/12/2019 tarihleri arası: 162 gün X 1.000,00 = 162.000,00 TL ,
Keşif Tarihi itibariyle;
05.07.2019 – 22/03/2021 tarihleri arası: 626 gün X 1.000,00 = 626.000,00 TL
olarak hesaplandığı ve takdirin mahkemeye ait olduğu hususlarında görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Dosya kapsamı değerlendirildiğinde; taraflar arasında “… İşleri Sözleşmesi” kapsamında, eser sözleşmesi ilişkisi mevcut olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyasında taraflar tacir olup, eser sözleşmesi, taraflar arasındaki sözleşmenin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK’nın 470 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre, TBK 479/1.maddesine göre iş sahibinin borcu iş bedelini ödemek, TBK 471/1.maddesine göre de yüklenicinin borcu, eseri iş sahibinin amacına uygun, haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle ifa etmektir.
TBK 474.madde de ise Ayıp hususu düzenlenmiş; açık ayıplar yönünden iş sahibi imkân bulur bulmaz eseri gözden geçirmek ve ayıpları varsa, bunu uygun bir süre içinde, gizli ayıplar yönünden ise ortaya çıkar çıkmaz gecikmeksizin durumu yükleniciye bildirmek zorundadır. Ayıp bildirilmez ise eser kabul edilmiş sayılır. Eser sözleşmelerinde ayıp ihbarının varlığı her türlü delille ispat edilebilir. Mahkememizce yapılan inceleme sonunda, sözleşmeye konu işler ve bunlara ek olarak işlerin davacı tarafça yapıldığı, taraflar arasında geçici ve kesin kabulüne ilişkin bir kayıt bulunmadığı, teslim tarihinin belli olmadığı, ancak işlerin teslim edildiği, hali hazırda kullanımına başladığı, işin süresinde yapılmadığına, gecikmeye ilişkin bir ihbarın davalı tarafça yapılmadığı, gizli ayıbın mevcut olmadığı, bir takım eksik işlerin bulunduğuna dair e-posta yazışması sunulduğu, fakat dava tarihi itibariyle herhangi bir eksikliğin mevcut olmadığı, davalı tarafça usulünce yapılan ayıp ihbarı da olmadığı, işin davalı tarafça zımmen teslim alındığının kabul edilmesi gerektiği, taraf ticari defterlerinin incelenmesinde, davacı tarafça düzenlenen faturanın her iki tarafın kayıtlarında yer aldığı, yapılan işlerin adeti ve işlerin niteliğinde de çekişme olmamasına göre davacının sözleşme konusu işler ve ek işler nedeniyle davalıdan 283.145,13-TL alacaklı olduğu, davalı tarafça 100.000,00-TL ödemenin mahsubu sonucu, bakiye 183.145,13 TL ‘yi davacı tarafın davalı şirketten talep edebileceği anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilmiştir.
İİK 67/2 maddesinde “…borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” hükmü yer almakta olup, davalının itirazında haksız olduğu ve alacağın likit olduğu dikkate alınarak alacak miktarının %20’sine tekabül den icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davanın KABULÜ ile, davalının …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına itirazlarının iptali ile, takibin aynı şartlarla devamına,

2-Dava değeri üzerinden taktiren %20 oranında hesaplanan 36.629,02 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,

3-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 12.510,64 TL karar harcından peşin alınan 2.211,94 TL’nin mahsubu ile geri kalan 10.298,70 TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı yaptığı 2.274, 14 TL ilk masraf, yargılama aşamasında yapılan posta, tebligat ve bilirkişi masrafı olan 3.442,40 TL olmak üzere toplam 5.716,54 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,

5-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği 21.270,16 TL vekalet ücreti takdirine, bunun davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Tarafların zorunlu arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00 TL’NİN DAVALIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
7-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde artan gider avansının ilgili tarafa iadesine,

Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 02/02/2022

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır