Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/101 E. 2022/1044 K. 13.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :2020/101 Esas
KARAR NO:2022/1044

DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:10/02/2020
KARAR TARİHİ:13/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinden özetle; müvekkile ait … plakalı araç ile davalı sigorta şirketine Karayolları Motorlu Taşıtlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası poliçesi ile sigorta ettirilen … plakalı araç arasında 27.04.2019 tarihinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği , işbu kaza neticesinde Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi tarafından oluşturulan trafik kazası kayıtlarında Müvekkile %100 kusur atfedildiği , … plaka sayılı araçta mezkur kaza nedeniyle hasar meydana geldiği , fakat davaya konu trafik kazasının meydana gelmesinde Müvekkilimin %100 kusuru bulunmadığı, %100 kusurlu olmamasına rağmen birçok külfete katlanmak zorunda kalacak davacı müvekkil tarafından Kusur Kimde Aktüerya Ve Trafik Bilirkişilik Limited Şirketi’ne başvurarak kusur oranlarının tekrar incelenerek alanında uzman bilirkişilerce gerçeğe uygun olarak tespit edilmesinin istendiği , işbu raporda ” SBM Trafik Kaza Değerlendirme Komisyonu, meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasını tüm yönleriyle etraflıca değerlendirmeden ve kazanın oluşumuna ait tüm delillerin birbirleriyle irtibatını sağlamadan … plakalı aracın sürücüsünün %100 kusurla derecelendirmek hakkaniyete ve kanuna aykırı karar vermiş olduğu ” kanaatine varıldığı , mevcut rapora göre … plakalı araç sürücüsünün davranışıyla 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun, 52. Maddesi “Sürücüler ,a) Kavşaklara yaklaşırken ,dönemeçlere girerken ,tepe üstlerine yaklaşırken ,dönemeçli yollarda ilerlerken , yaya geçitlerine hemzemin geçitlerine, tünellere , dar köprü ve menfezlere yaklaşırken ,yapım ve onarım alanlarına girerken ,hızlarını azaltmak zorundadır.” maddesini ihlal ettiğini, müvekkile ait araç sürücüsünün %100 kusurlu olmadığını, … plakalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde %25 kusurlu olduğunun ortaya koyulduğunu, kaza sonucunda uğranılan kusur oranındaki değişikliğe sebep alacak değerinin tam ve kesin olarak belirlenememesi sebebiyle bu hususta yapılacak tespit sonucu artırılmak üzere davanın kabulü ile müvekkile ait araçta meydana gelen kusuru oranına göre şimdilik 500 TL Hasar Bedeli, 601,74 TL Ekspertiz Ücreti, Kusur Oranının Tespiti İçin Alınan Uzman Bilirkişi Raporu Ücreti, 10,10 TL Baro Pulu, 6,40 TL Vekalet Suret Harcı bedeli, 100 TL Sigorta Tahkim Komisyonu’na Başvuru Ücreti için yapılan masrafların kaza tarihinden itibaren işeyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekilince sunulan cevap dilekçesinde , davacı vekilinin dava dilekçesinde 27.04.2019 tarihinde maddi hasarlı trafik kazasına karıştığını belirttiği … plakalı aracın, 04.03.2019 başlangıç – 04.03.2020 bitiş tarihleri arasında geçerli olmak üzere … numaralı Zorunlu Mali Mesuliyet (Trafik) Sigorta Poliçesi ile … adına kaza tarihi itibarıyla maddi hasarda araç başına 36.000,00 TL’sine kadar azami sorumluluk hadleri ile müvekkil şirkete sigorta ettirildiği , davacı vekilinin davaya konu hasar bedeli talepleri yönünden hasar dosyasının açılmış ve konunun değerlendirilmiş olduğu, kaza tespit tutanağında da görüleceği üzere, davaya konu kaza yönünden yapılan kusur değerlendirmesinde, … plakalı araç sürücüsü davacı yanın %100 kusurlu olarak davaya konu kazanın oluşumuna sebebiyet verdiği tespit edilmiş olmasına karşın … plakalı sigortalı araç sürücüne ise izafe edilen kusur bulunmadığını , nitekim davacı yana iletilen cevap yazısında da sigortalı araç sürücüsünün kusuru bulunmaması nedeniyle tazminat talebinin yerinde olmadığı açıkça belirtildiği , değer kaybı konusunda piyasa koşulların göre yapılacak tespitin kabulü mümkün olmayıp Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’na ve hesaplamaya ilişkin Ek Maddelerine uygun olarak tespit yapılması gerektiği , Davacı vekilinin tahkim yargılaması yönünden baro pulu, vekalet harcı ve başvuru ücreti gibi tazminat taleplerini müvekkil sigorta şirketine yöneltilmesinde yasal isabet bulunmadığı , bu gibi zararların yansıma zararı olup Trafik Poliçesinin teminatı kapsamına dahil olmadığı , bu nedenle bu yöndeki talebin reddine karar verilmesi gerektiğini , 136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 27. maddesinde açıkça “Ödenecek kredinin kaynağı; avukatların yetkili mercilere sunduğu vekaletnamelere avukatın yapıştıracağı pul bedelleri ile geri ödemeden gelen paralar ve bunların gelirleridir. Bu pullar, Türkiye Barolar Birliğince bastırılır.” denildiğinden söz konusu baro pulu ilgili avukatın sorumluluğunda olup müvekkil sigorta şirketine bu yönde bir talebin yöneltilmesinin usule ve yasaya aykırı olduğu , ayrıca müvekkil sigorta şirketinin tahkim yargılaması sonucu oluşacak zarardan bir sorumluluğu bulunmadığı, zira görevli yargı yoluna başvurmak davacı yanın sorumluluğunda olup görevsiz olan Sigorta Komisyonu Hakem Heyeti’ne başvuru yapılmasına müvekkil sigorta şirketinin herhangi bir kusuru söz konusu olmadığı , faturası ibraz edilmemiş olduğundan söz konusu ekspertiz ücreti yönünden de müvekkil sigorta şirketinin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, tüm bu nedenlerle haksız davanın reddine, kaza tarihinden itibaren faiz ve ekspertiz ücreti, baro pulu, vekalet harcı ve tahkim başvuru ücreti talebinin reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan tazminat davasıdır.
Taraflar arasındaki ihtilaf; Trafik kazasında kusura ilişkin durumun ne olduğu, davacının davalıdan talepte bulunup bulunamayacağı ile davacının gerçek zarar miktarı noktalarında toplanmaktadır.
Dosyanın kusura ve maluliyete ilişkin rapor alınmak üzere ATK Trafik İhtisas Dairesi’ne sevkedildiği, alınan kusura ilişkin raporda özetle; dosya ve eklerinin incelendiğini, neticeten davaya konu olayda;
A) Sürücü …’in %85 (yüzde seksenbeş) oranında kusurlu olduğunu,
B) Sürücü …’in %15 (yüzde onbeş) oranında kusurlu olduğu görüş ve kanaatini bildirilmiştir.
Adli Tıp Kurumunca düzenlenen rapor taraflara tebliğ edilmiş, rapora karşı beyan ve itirazlar sunulmuştur.
Taraflarca rapora karşı sunulan beyan ve itirazlar değerlendirilmiş, davacı tarafın rapora karşı itirazlarını karşılar nitelikte ek rapor alınmak üzere dosyanın Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik Üst Kurulana sevkine karar verilmiştir.
ATK Trafik İhtisas Dairesi’nce düzenlenen ek raporda özetle; dosyada mevcut bulgulara göre; Sürücü …, idaresindeki aracı ile kavşak mahalline geldiğinde kendisine hitap eden dur levhasına uyması ve yolun müsaitlik durumunu göre geçişini yapması gerekirken bunu sağlamamış ve ilk geçiş hakkına sahip olarak kavşağa giren davalı taraf sürücüsünün hareket alanını kapattığı anlaşılmakla gerçekleşen kazada asli derecede kusurlu olduğunu, sürücü …’in kontrollü kavşağa yaklaştığında yola gereken özeni göstermediği ve hareket alanını kapatacak kadar kavşağa giren sürücüye karşılık zamanında etkin tedbir alamadığı anlaşılmakla gerçekleşen kazada tali derecede kusurlu olduğunu, sonuç olarak meydana gelen olayda;
A) Sürücü …’in %85 (yüzde seksen beş) oranında kusurlu olduğu,
B) Sürücü …’in %15 (yüzde on beş) oranında kusurlu olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Rapor taraflara tebliğ edilmiştir.
Mahkememiz 5 nolu celsesinde dosyanın HMK 150.maddesi gereğince işlemden kaldırıldığı, davacı tarafından gönderilen yenileme dilekçesi ile yenilendiği, yargılamaya devam olunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizin 05/01/2022 tarihli duruşma ara kararı gereğince, dosyanın makina mühendisi ve sigorta uzmanı bilirkişi heyetine tevdi edilerek, rapor alınmasına karar verilmiş olup, sunulan raporda özetle; iddia, savunma, taraflarca sunulan bilgi ve belgeler, mahkemece celp edilen delillerin hep birlikte değerlendirildiğini, neticeten;
Piyasadan yapılan görüşmeler, 2019 kasko değer listesi, döviz kurları ve yapılan hesaplamalar neticesinde aracın hasarından kaynaklı olarak davacı tarafından davalı’dan , karşı taraf sürücüsünün kusuru nispetinde :
6.150 TL hasar onarım bedeli ,
589 TL araçtan mahrum kalma bedeli ,
540,91 TL Trafik Sigortası Genel Şartlar’a göre veya 3.166 TL Yargıtay içtihatlarına göre yapılan piyasa araştırmasına göre değer kaybı bedeli tutarları üzerinden tazminat talep hakkı olduğu yönünde kanaatlerini sunmuşlardır.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, taraflarca rapora karşı beyan ve itirazlar sunulmuştur.
Davalı vekilinin rapora karşı itirazları mahkememizce değerlendirilmiş, dosyada mevcut raporların yeterli ve denetime elverişli olması nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Davacı vekilince sunulan 24/10/2022 tarihli bedel artırım dilekçesi 500,00 TL üzerinden açılan davanın, 5.650,00 TL ıslahı ile dava değerinin 6.150,00 TL olarak belirlendiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde, davalı şirketin sigortalısının meydana gelen trafik kazasında %15 oranında kusurlu olduğu anlaşılmış olup alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, davacının, kusuru nispetinde davalıdan 6.150,00 TL hasar onarım bedeli talep edebileceği anlaşılarak davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile 6.150,00 TL’nin dava tarihi olan 10/02/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Dava konusu olup, kabul edilen değer üzerinden alınması gereken 420,10 TL harçtan önceden davacıdan alınan peşin harç 54,40 TL ile tamamlama harcı olan 97,00 TL’nin toplamı 151,40 TL’den mahsubu ile eksik olan 268,60 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 116,60 TL ilk masraf, 97,00 TL ıslah harcı, yargılama aşamasında yapılan posta, tebligat ve bilirkişi ücreti 1.538,50 TL olmak üzere toplam 1.752,10 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 6.150,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde davacıya iadesine,
6-Tarafların zorunlu arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair. Miktar itibariyle yasa yolu kapalı kesin olarak davacı vekilinin yüzüne karşı ile davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 13/12/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır