Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/669 E. 2021/466 K. 12.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/669 Esas
KARAR NO :2021/466

DAVA:Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan), İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:16/12/2019
KARAR TARİHİ:12/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan), İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı şirket arasında GÜVENLİK HİZMET SÖZLEŞMESİ imzalandığını, bu sözleşme uyarınca davalı iş yerlerinde müvekkili şirketin özel güvenlik hizmeti sağladığını, müvekkilinin sözleşmeye uygun olarak sağladığı güvenlik işi karşılığında faturalar kestiğini davalının bir miktar ödemeler yaptığını, kalan ödemeleri yapmaması üzeri davalı aleyhine …. İcra müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası ile icra takibine başladıklarını, davalının haksız ve mesnetsiz olarak takibe itiraz edip durdurduğunu, davalının kötü niyetli olduğunu, alacağın faturalar ile likit olduğunu, bu sebeple davanın kabulünü, yapılan itirazın iptalini, takibin kaldığı yerden devamını, davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının iddialarının gerçek dışı olduğunu, mahkemenin bu davaya bakmakla yetkili olmadığını, bu nedenle yargılamanın esasına girmeden yetkisizlik kararı vermesinin gerektiğini, davacının müvekkili şirketten hiçbir hak ve alacağının bulunmadığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini, davacının kötü niyetli olduğunu, zamanaşımına uğrayan davanın reddini, davacı aleyhine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRME:
Mahkememizde açılan dava: İİK.nun 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
İcra İflas Kanununun 67/1 maddesine göre ‘Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Dava konusu …. İcra müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine toplam 82.384,44 TL üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, davanın, bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava konusu ihtilaf; taraflar arasında bulunan ticari ilişki gereğince oluşan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılmış itirazın iptali noktasında toplanmaktadır.
Dosya mahkemece reesen belirlenen mali müşavir bilirkişiye tevdii edilerek rapor hazırlaması talep edilmiş bilirkişi raporunda ” Dava konusu edilen faturaların kayda alındı Davalı tarafa ait … nolu … Hesap ekstreminde hesabın en sun hareket gördüğü 30,09.2018 tarihi itibariyle Davacının 1.654,57 TL’a Davalı yandan Alacaklıdır.24.09.2018 tarih … nolu TC. …. Noterliği kanalı ile Davalı tarafa ihtarname göndererek Fatura konusu bedeller sürekli olarak geç odenmekte ve şirketimize ciddi maliyet yüklemektedir. Mevcut durumda şirketimize 64.326.85 TL’a bakiye borcunun bulunduğunu. Borcun ödenmediğinden sözleşmeye aykırılık teşkil etmekte ve Hizmet Sözleşmesinin 18/B hükmü uyarınca şirketimize sözleşmeyi tek taraflı fesih yetkisi tanımaktadır. hizmet alımı sözleşmesinin şirketimizce tek taraflı olarak feshedildiğini ayrıca ödemeyen borcun ticari faizi ile birlikte tahsil edileceği konusu ihtaren bildirilmiştir.” Davacı tarafından Davaya konu edilen Faturalar Mali idareye; Nisan 2018 BS formunun 14. Satırında I adet belge 12.277,-1 TL olarak, Mayıs 2018 BS formunun 10. Satırında 1 adet belge 12.652,-TL’a olarak, Haziran 2018 BS formunun 56, Satırında l adet belge 12,770,00-TL a olarak, Temmuz 2018 BS formunun 55 Satirindi l adet belge 12.277,00-TLa olarak, Ağustos 2018 BS formunun 47. Satırında l adet belge 13.210.00-TL.”a olarak, Eylül 2018 FÎS formunun 41. Satırında 2 adet belge 17.021-00TL olarak. Beyan edilmiştir.Taraflar arasında imzalanan Hizmet sözleşmesinin 10/B maddesine göre “Fatura tarihi baz alınarak 30 günlük ödeme vadesi veya 30 günlük vadeli çek olarak ödenecektir ibaresi olup. taraflar arasında fatura tarihinden itibaren 3Ü günlük ödeme vadesi olduğu, … Geliştirme Afirması yetkilileri taraftndan paytpştlan beige ve bilgilere göre;16.12.2020 tarihindeki Mahkeme kalemine Davacı ya da vekili gelmemiştir. Davalı vekili Sn. Av. …’in … Barosundaki mail adresine 01.01.2021 günü maille iletilmiştir. Bu mailede Davalı taraftan dönüş Almamıştır. Taraflardan alınan her türlü belge dava dosyasına konulmuştur. Sonuç olarak tarafıma iletilen, tüm dosya mtlndcrecatı ve tarafların kayıtlan üzerinde yapılan incelemeler sonrasında ve yukarıda paylaşılan bilgiler ışığında nihai karar Sayın Mahkenize ait olmak üzere; Davacı şirketin ticari defterlerin Kanunlara uygun olarak usulüne uygun tutulduğu. Davacı lehine delil olma kuvvetine sahip olduğu. Davacının Kat ura bazlı takibe başladığı 25.10.2018 tarih itibari; ile Davalı taraftan (Nisan -Eylül 2018 tarihleri arasındaki) 7 adet faturadan kaynaklı 81.654,57 TL ALACAKLI olduğu. Davacının Davalı yandan 81.654.57 TL Alacaklı olduğu.” şeklinde rapor sunmuştur.
Taraflarca bilirkişi raporuna yapılan beyan ve itirazlarında değerlendirilerek ek rapor hazırlamak üzere dosya bilirkişiye verilmiş bilirkişi ek raporunda “Davalı taraf muhasebe kayıtlarına göre de 81.654,54 TL davacı taraf alacaklı olup, iki taraf muhasebe kayıtları birbirini teyit etmekte olup, 81.654,57 TL lik davacının alacak rakamında mutabıktırlar, davacının fatura bazlı takibe başladığı 03.10.2018 (25.10.2018) tarih itibariyle davalı taraftan (Nisan-Eylül 2018 tarihleri arasındaki) 7 adet faturadan kaynaklı 81.654,57 TL alacaklı olduğu, gecikme faizi konusundaki iki hesaplama yapılmış olup nihai karar sayın mahkemeye ait olmak üzere, Sözleşme gereğince talep edebileceği gecikme faizinin 1.954,25 TL alacaklı olduğu, davacının icra takip talebindeki faiz oranından talep edebileceği gecikme faizinin 1.210,13 TL alacaklı olduğu” şeklinde ek raporunu sunmuştur.
Tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu, alacağın davalıya fatura edildiği ancak davalı tarafından davacı şirkete ödemede bulunulmadığı,bunun üzerine …. İcra müdürlüğünün … sayılı dosyası ile takip yapıldığı, itiraz üzerine takibin durduğu, davanın İ.İ.K nun 67. Maddesi gereğince bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, davalının duruşmalara katılmayıp cevap dilekçesi de sunmadığı, yapılan bilirkişi incelemesinde borçlu olduğunun da belirlendiği ve mahkememizce aldırılan raporun uygulama ve mevzuata göre yerinde olup hükme esas alınmaya elverişli olduğu ve davalının itirazında haksız olduğu kanaatine varıldığından, takibin devamı ile itirazın iptaline karar verilmiştir.
İcra İflas Kanununun 67/2 maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” İşbu davada davalı mahkememizce bilirkişi raporu ve dosya kapsamı itibari ile haksız görüldüğünden ve talep olduğundan alacağın likit olması sebebiyle %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile davalı tarafından … İcra Dairesinin … Esas sayılı icra takibine yapılan İTİRAZIN İPTALİ ile takibin asıl 82.384,44 TL üzerinden devamına,
2-Alacak miktarı olan 82.384,44 TL’nin %20’si oranında hesap olunan 16.476,88 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 5.627,68 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 995,01 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 4.632,67 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 995,01 TL toplam harç ile yargılama aşamasında yapılan tebligat, posta ücreti ve bilirkişi ücreti 660,50 TL olmak üzere toplam 1.655,51 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 11.509,98 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6- Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde davacıya iadesine,
7-Tarafların zorunlu arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL’NİN DAVALIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/07/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸