Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/630 E. 2021/327 K. 26.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/681 Esas
KARAR NO:2021/326

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:19/12/2019
KARAR TARİHİ:26/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirketin Müvekkil şirketten almış olduğu hizmet ve ürünlere karşılık olan borcunu ödememesi gerekçesiyle, 23/05/2019 tarihinde …. İcra Dairesi’nde … E sayılı dosya ile takibe başlandığını, 24/07/2019 tarihinde ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini, davalı, 25/07/2019 tarihli dilekçesi ile asıl alacak, faiz ve tüm ferileri dahil takibe itiraz etmiş olup icra takibinin durduğunu, Davalının, müvekkil şirketten satın almış olduğu ürünler karşılığında düzenlenen ve icra takibine konu 10.642,43 TL’lik fatura alacağının ödenmediğini, müvekkil firmanın alacağının irsaliyeli faturalara dayanmakta olup borçlunun itirazında haksız ve kötü niyetli olduğunu, İcra takibinden doğan alacağın likit, sabit ve belli durumda olduğunu, Dava konusu irsaliyeli faturaları, fatura numaraları ile birlikte ek olarak sunduklarını, Davalı şirket borca itiraz ile birlikte böyle bir borcunun bulunmadığı iddiasında olduğunu, Fakat müvekkil şirkete ait ticari defterler incelendiği zaman, söz konusu borcun taraflar arasında bir ticari ilişkiden doğduğunun net bir şekilde ortada olacağını,Müvekkilin tahsil edemediği alacağına ilişkin taraflarınca 04.09.2019’da arabulucuğa başvurulmuş olup davalı taraf İle 01.11.2019 tarihinde yapılan arabuluculuk oturumu sonucunda davalı taraf zorunlu arabuluculuk toplantısına katılmamış olup Whatsaap üzerinden görüşme sağlandığını, Davalı taraf tebligat yapılmasına rağmen ve yine telefonda görüşülmesine rağmen arabuluculuk toplantısına katılmadığını, Bu oturum sonunda karşılıklı bir anlaşmaya varılamadığını, tüm bu nedenlerle davanın kabulü ile davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … sayıh dosyasına haksız ve yersiz olarak yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesine, mahkeme masrafları ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini. Talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Mahkememizce davalı tarafa dava dilekçesi ekli duruşma gün ve saatini bildirir davetiyenin tebliğ edildiği, davalı tarafça herhangi bir cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşıldı.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Mahkememizde açılan dava: İİK.nun 67. maddesi gereğince itirazın iptali davasıdır.
Dava konusu …. İcra müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 10.642,43 TL asıl alacak, 1.142,82 TL faiz olmak üzere toplam 11.785,25 TL üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, davanın, bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
İddia, savunma, toplanan deliller ve tarafların ilişki dönemlerine ait taraf ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir. Düzenlenen raporda özetle; davacının ticari defter ve kayıtlarını usulüne uygun tuttuğu, davalı tarafın incelemeye defter ve belge sunmadığı, davacı tarafa ait incelenen 2018 yılı ticari defterlerinde yapılan tespit, inceleme ve değerlendirmeler neticesinde, davalı taraf ile aralarında ticari ilişkinin mevcut olduğu, davalı taraftan takip tarihi itibariyle 25.514,51 TL asıl alacaklı olmakla birlikte, dava konusu icra takibinde belirtilen 23 adet faturanın toplamının 10.642,43 TL olduğu, faturaların usulüne uygun düzenlendiği, davalı tarafa teslim edildiği, ancak davalı tarafın defterlerini sunmaması nedeniyle incelemediği, davacı tarafın Ba-Bs formlarında 5.000,00 TL’ yi geçmediği için yer almadığının görüldüğü, davacı tarafın 10.642,43 TL alacaklı olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Taraflar arasındaki temel ihtilafın, davacı tarafın ticari ilişki kapsamında cari hesap alacağının tahsili istemi ile başlatılan icra takibinde, itirazın iptali koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
Dosya kapsamında; taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu, alınan bilirkişi raporunda, davacı tarafın ticari kayıtlarına göre davalı taraftan takip tarihi itibariyle 25.514,51 TL asıl alacaklı olmakla birlikte, dava konusu icra takibinde belirtilen 23 adet faturanın toplamının 10.642,43 TL olduğu, faturaların usulüne uygun düzenlendiği, davalı tarafa teslim edildiği, davalı tarafın usulüne uygun ihtara rağmen ticari defter ve kayıtlarını sunmadığı, bu durumda ibraz etmekten kaçınmış sayıldığı ve davacı kayıtlarına itibar edilmesi gerektiği, davalı şirketin davacı şirkete ödeme yaptığına veya borcunun bulunmadığına dair başkaca kayıt, belgede sunmadığı, davacının davalıdan 10.642,43 TL alacaklı olduğuna anlaşılmıştır. Davacı tarafın icra takibinde, 1.142,82 TL faiz talebinde bulunmuş ise de, dosyaya davalı şirketin icra takibi öncesinde ödeme konusunda ihtar edildiğine ilişkin bir kayıt veya ihtarname sunulmadığı, davalı şirketin icra takibi itibariyle temerrüte düşmüş olduğu, davacının işlemiş faiz isteminin yerinde olmadığı tespit edilmekle, davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
İİK 67/2 maddesinde “…borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” hükmü yer almakta olup, davalının itirazında haksız olduğu ve alacağın likit olduğu dikkate alınarak alacak miktarının %20’sine tekabül den icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : (Açıklanan nedenlerle)
1-Davanın kısmen kabulü ile; …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasındaki 10.642,43 TL’ye ilişkin davalı itirazlarının iptali ile takibin 10.642,43 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %19,50 oranında ve değişin oranlarda ticari faiz işletilmesi suretiyle devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Kabul edilen dava değeri 10.642,43 TL üzerinden takdiren %20 oranında hesaplanan 2.128,48 TL inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 726,98 TL karar harcından peşin alınan 247,18 TL’nin mahsubu ile geri kalan 479,80 TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafça yapılmış olan 800,00 TL bilirkişi ücreti, 148,00 TL posta ve tebligat ücreti olmak üzere toplam 948,00 TL yargılama giderinden, davanın kabul oranına göre 697,06 TL yargılama gideri ve 247,18 TL peşin harç olmak üzere toplam 944,24 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğininden karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davacıya ödenmesine,
6-Davalının vekili bulunmadığından, vekalet ücreti hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Tarafların zorunlu arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL’NİN DAVALIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA
8- Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde davacıya iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 26/05/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır