Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/59 E. 2021/91 K. 03.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/59 Esas
KARAR NO:2021/91

DAVA:Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:04/02/2019
KARAR TARİHİ:03/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davaya konu çekler ile birlikte toplam 14 adet çekin borca karşılık …l’da faaliyet yürüten … Metal…Ltd.Şti’ne ciro edilerek 17.05.2018 tarihinde … ile gönderildiğini, aradan geçen 5 gün sonra kargo alıcısının şirket tarafından kargonun gelmediğinin bildirilmesi üzerine kargo şirketinin arandığını ve kargonun kaybolduğunun bildirildiğini, davaya konu çekler ile birlikte kaybolan diğer çeklerin hamiline ödenmemesi talepli olarak …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı çek iptali davası açıldığını, mahkemece verilen ödeme yasağı kararının ilgili tüm bankalara ve davaya konu çeki ödemekle yükümlü bankalara bildirildiğini, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasının 17.01.2019 tarihli celsesinde bankaya ibraz edilen çeklerin istirdatı davası açılması konusunda süre verildiğini ve iş bu davayı açtıklarını, davaya konu çeklerden, keşidecisi İsa Kesici’nin … Bankası … Şubesi nezdinde bulunan … no’lu hesaptan ödenmek üzere 31.07.2018 vade tarihli 6.000,00 TL meblağlı, … seri no’lu çekin, …Ltd.Şti.adına keşide edildiğini, isme yazılı çeki çek hamili tarafından müvekkili şirkete ciro edildiğini, müvekkiline ciro edilen çeklerin müvekkili şirketten sonra çeki illiyetten yoksun olarak ele geçiren ve çekte adres bilgileri yazılı olmayan … isimli bir kişinin …A.Ş’ne, onun da … isminde bir şahıs işletmesine ciro ettiğini, …’ın da davalılardan … A.Ş’ne kırdırdığını, davalı … şirketinin davaya konu çeki icra takibine koyduğunu, davaya konu çeklerden … Bankası … Şubesi nezdinde bulunan … iban numaralı hesabından ödenmek üzere keşideci ….A.Ş tarafından davacı müvekkili adına keşide edilen 31.07.2018 vade tarihli 5.000,00 TL meblağlı … seri numaralı çeki ciro ederek … şirketine kargo ile gönderildiğini ve kargoda çeklerin çalındığını, müvekkilinin cirosundan sonra … isminde bir kişinin …….A.Ş’ne onun da … isminde bir şahıs işletmesine ciro ettiğini, …’ın da davalılarda …A.Ş’ne kırdırdığını, davalılardan …şirketinin yetkisiz olan …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasından ihtiyati haciz kararı alarak …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/8765 esas sayılı dosyasından takibe koyarak müvekkilinin iş yerinde haciz işlemi yapıldığını, dosya borcunun itirazı kayıtla ödendiğini, davaya konu diğer çekin ise keşidecisi … Tur İnş…Ltd.Şti’nin …şubesi nezdinde bulunan … iban numaralı hesaptan ödenmek üzere 18.07.2018 vade tarihli 7.800,00 TL meblağlı … seri numaralı çekin … A.Ş adına keşide edildiğini, bu şirketin de davacı müvekkili şirkete ciro ederek verdiğini, müvekkili şirketin de … şirketine olan borcuna karşılık gönderişmiş olmakla birlikte kötü niyetli kişiler tarafından kargoda çalınan çeklerin yetkisiz hamil ….A.Ş tarafından … isminde bir şahıs işletmesine ciro ettiğini, …’ın da davalılardan … A.Ş’ne kırdırdığını, kargoda çalınan toplam 14 adet çekten 8 adedinin bankaya ibra edildiğini, yetkili hamil olan müvekkilinden sonra …, …. A.Ş ve … olarak ciranta olarak göründüğünü, …, …. A.Ş ve … ve …’ın ciro imzalarının birbirine benzerlik gösterdiğini, açıklanan nedenlerle; davaya konu çekler ile ilgili olarak davalı şirketlere borçlu olunmadığının tespitine, davaya konu çeklerin ve yapılan ödemelerin ödeme tarihinden itibaren ticari temerrüd faizi ile birlikte istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkilinin dava konusu … Bankası … Şubesi’ Ne Ait … Seri Numaralı, 31.07.2018 ödeme tarihli 6.000,00-TL bedelli çeke lişkin alacağı ciranta … – … İnşaat ‘dan usul ve yasaya uygun olarak Faktoring Sözleşmesi , alacak bildirim formu , fatura ile tavsik ederek devraldığını, müvekkil şirketin çekin son hamili olduğunu, takip konusu çekin vadesinde ve tutarında ödenmediğini, bu nedenle … İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin iyiniyetli son hamil olduğunu, müvekkili şirketin alacağı usul ve yasaya uygun olarak üstlendiğini ve alacaklı sıfatını kazandığını, çek aslının icra dairesi kasasına teslim edildiğini, borçlu vekili itiraz dilekçesinde çekin çalındığını , çek hakkında ödeme yasağı kararı alındığını beyan ettiğini, çekin zıyaı gerekçesiyle açılan “iptal davası”ndaki ödemeden men kararı hasımsız olarak verildiği için davaya taraf olmayan iyi niyetli üçüncü kişiye karşı (çek hamilini) ileri sürülemeyeceğini, bu nedenle dava konusu çekte ödeme yasağı olması iyi niyetli hamilin icra takibi başlatmasına engel teşkil etmeyeceğini, açıklanan nedenlerle; davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacı tarafından dava değeri belirtilmediğini, davacı tarafça eksik harç yatırıldığını, davacı yan müvekkili faktoring şirketine karşı çekin ”çalıntı” olduğuna dair bir def’iyi/iddiayı ileri süremeyeceğini, müvekkilim Faktoring Şirketinin çalıntı olduğu iddia edilen çeki temlik alırken mevzuat ve yargı kararları ile kendisine yüklenilen tüm yükümlülükleri yerine getirdiğini, müvekkili şirketin iyi niyetli ve meşru hamil olduğunu, somut olayda çalıntı olduğu iddia edilen çekin … tarafından müvekkili şirkete 06.04.2018 tarihli Faktoring Sözleşmesi kapsamında düzenlenen 18.5.2018 tarihli alacak bildirim formu ile devir ve temlik edildiğini, çekin ciro silsilesinin tam olduğunu, ciro silsilesinde bir kopukluk söz konusu olmadığını, çekin çalıntı olduğu iddiası müvekkil şirketi zarara uğratmak amacı ile ileri sürüldüğünü, davacı vekili her ne kadar çekin kargo firması elinde çalındığını iddia etmekte ise de, bu hususu ispat etmesi gerektiğini, açıklanan nedenlerle; davanın reddine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacı firmanın huzurdaki davada davacı sıfatı ile husumet ehliyetinin bulunmadığını, müvekkili şirketin iyi niyetli meşru hamil olduğunu ve meşru hamili olduğu çek hakkında yasal takip hakkını kullandığını, takibe konu çek incelendiğinde çekteki ciro silsilesinin düzgün olduğunu ve kambiyo senetlerinde ciro silsilesinin şeklen düzgün olmasının yeterli olduğunu, davacı tarafın çek üzerindeki imzasını inkar etmediğini, müvekkili şirketin çeki tamamen yasal prosedüre uygun olarak iyi niyetli meşru hamil olarak teslim aldığını ve karşılığını tahsil edemeyince yasal hakkı olan icra takibini başlattığını, müvekkili şirketin herhangi bir şekilde kötü niyet ve ağır kusurunun bulunmadığını, bu nedenle müvekkili şirketten çekin bedelinin istirdatının mümkün olmadığını, açıklanan nedenlerle; davanın reddine, davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava; Kıymetli Evraktan Kaynaklanan Menfi Tespit davasıdır.
Mahkememizin 04/02/2019 tarihli tensip tutanağı ile 03/07/2019 tarihinde ön inceleme duruşması yapılmasına karar verildiği, ön inceleme gününü davacı vekili ve davalılara tebliğ edildiği, ön inceleme gününde davacı vekilinin “….Aile Mahkemesi… Esas sayılı dosyanın duruşması olduğu için Mahkemeniz duruşmasına katılamayacağım. Mesleki mazeretimin kabulüne, Duruşmanın talikine yeni duruşma gününün uyap ortamından öğrenmemize karar verilmesini bilvekale talep ederim.” şeklinde mazeret dilekçesi sunduğu, mahkemizce mazeretinin aynı duruşmada kabul edilerek, bir sonraki celse de ön inceleme duruşması yapılmasına, duruşmanın ise 11/12/2019 tarihinde yapılmasına karar verildiği, davacı vekilinin bu celseye de “duruşmasının atılı olduğu 11.12.2019 günü ….İş Mahkemesi …-…-… Esas Sayılı dosyaların duruşması olduğundan,Mahkemeniz duruşmasına katılamayacağım” şeklinde mazeret dilekçesi sunduğu, mahkememizce, davacı vekili tarafından mazeret olarak bildirilen dosyaların mahkememiz dosyasına nazaran öncelik taşıdığına ilişkin bir kayıt bulunmadığı anlaşıldığından, davacı vekilinin mazereti reddedilmiş, duruşmaya katılan dava vekilleri tarafından da davanın takip edilmeyeceği bildirildiğinden, HMK 150.madde uyarınca dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir.
Davacı vekili tarafından 12/12/2019 tarihinde dosyanın yenilenerek işleme alınması talep edilmiş, mahkememizce talebi kabul edilerek 13/01/2020 tarihinde yeni duruşma günü tayin edilerek taraflara tebliğ edilmiştir. Tayin edilen günün Covid 19 salgını nedeniyle yeniden talik edilmesi gerekmiş ve 14/10/2020 tarihine duruşma günü verilmiştir. Anılan duruşma gününde davacı vekili sağlık nedenlerini gerekçe göstererek mazeret dilekçesi sunmuş, mahkememizce talebi kabul edilerek 03/02/2021 tarihine yeni duruşma günü verilmiştir. 03/02/2021 tarihli duruşmada ise davacı vekilinin ” duruşmasının atılı olduğu 11.12.2019 günü ….İş Mahkemesi …-…-… Esas Sayılı dosyaların duruşması olduğundan, Mahkemeniz duruşmasına katılamayacağım.” şeklinde süre mazereti sunduğu, davalı vekillerinin süre yönünden beklenilmesinin olanaklı olmadığını bildirmeleri nedeniyle, duruşma tayin edilen saatte başlatılmış, davacı vekilinin yapılan yoklamada hazır olmadığı, geçerli bir mazerette sunmadığı, dosya kapsamında gerçekleştirilen 5 duruşmadan mahkememizce bir tanesi salgın hastalığa dayalı olarak zorunlu talik edilen duruşma haricinde, diğer duruşmalara mazeret sunmak suretiyle katılmadığı, dosyada ön inceleme aşamasının dahi gerçekleştirilemediği, işbu durumda davacı vekilinin usul ekonomisine aykırı olacak şekilde yargılamanın uzamasına sebebiyet verdiği anlaşıldığından, davacı vekilinin mazereti reddedilmiş, davalı vekilleri tarafından da davanın takip edilmeyeceği bildirildiğinden, yargılamanın basit usulde yürütüldüğü göz önüne alınarak, ikinci kez takipsiz bırakılan davanın, HMK 150/6 maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davanın HMK 150/6 maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına,
2-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 59,30 TL ilam harcının peşin alınan 321,06 TL’den düşümü ile geri kalan 261,76 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üstünde bırakılmasına,
4-Davalılar kendini vekille temsil ettirdiğinden lehine Asgari Ücret Tarifesi gereği 4.080,00 TL ücret takdirine, bunun davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde artan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca …l Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davalı … vekili ve Davalı …vekilinin yüzüne karşı, davacı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı.03/02/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza