Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/488 E. 2023/880 K. 23.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/488 Esas
KARAR NO:2023/880

DAVA:Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ:01/08/2019
KARAR TARİHİ:23/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili 21.12.2017 tarihinde … seri numaralı … marka tablet satın aldığını, satın alınan ürün 24 ay garanti kapsamında olduğunu, ürünün garanti süresi içinde batarya ve şarj problemi ortaya çıktığını, tablet ile birlikte verilen şarj aleti de dahil olmak üzere müvekkili tarafından denenen farklı şarj aletleri ile de ürün şarj edilemediğini, ürünün garanti süresi içinde batarya ve şarj problemi ortaya çıktığını, tablet ile birlikte verilen şarj aleti de dahil olmak üzere müvekkili tarafından da denenen farklı şarj aletleri ile de ürün şarj edilemediğini, şarja takıldığında şarj oluyormuş gibi görünse de pilin dolmadığını, pil azalıp kapandığını, şikayetleri sebebiyle ürün, garanti süresi içindeyken 2 defa satın alınan … AVM şubesine götürülüp servise gönderildiğini, ürün ilk olarak 30.01.2018 tarihinde bataryasının çabuk bitmesi sebebiyle servise gönderildiğini, onarıldığı iddia edilerek müvekkiline teslim edilen ürün aynı sorunları göstermeye başlayınca yine garanti süresi içerisinde iken 06.12.2018 tarihinde aynı şikayetlerle satıcı firmaya teslim edildiğini, yenisi ile değiştirilmesinin talep edildiğini, müvekkili satın aldığı tabletteki ayıpları fark ettiği anda en kısa süre içinde satışı yapan şubeye ve servise başvurduğunu, söz konusu arızanın giderilememesi ve tekrarlaması sebebiyle müvekkili satıcı şubeden misli ile değişim veya bedelin iadesi talebinde bulunsa da taleplerinin kabul görmediğini, müvekkili satın aldığı ürünün ayıplı olduğunu fark etmesi üzerine derhal satıcıya bildirse de satıcı ayıbı kabul etmediğini, her defasında üründeki sorun giderildiğini beyan ettiğini, sorunun giderilmediğini, ürünan müvekkili tarafından teslim alınmadığını, davalı uhtesinde olduğunu, söz konusu olayda nitelik olarak gizli ayıp söz konusu olduğunu, Türk Ticaret Kanunu 23. maddesi uyarınca, Borçlar Yasası’nın ticari uyuşmazlıklara da uygulama alanı bulan 223. maddesi uyarınca müvekkili makul sürede malın ayıplı olduğu yasal süresi içinde ihbar ederek servise teslim ettiğini, yine Borçlar Kanunu 227. maddesinde düzenlenen seçimlik haklarını kullanmak istese de satıcı, müvekkile seçimlik haklarını kullandırmadığını, davalının bu beyanları tarafından kabul edilmediğini, ürün ayıplı olduğunu, aynı arıza sebebiyle 2 kez servise teslim edilmek zorunda kalındığını, müvekkili yasaya uygun olarak malın misli ile değişimi/bedel iadesi taleplerinde bulunduğunu, bu taleplerin uygun görülmediğini, müvekkili tableti 27.12.2017 tarihinde 2.350,00 TL’ye satın aldığını, ancak tabletin ürün kodu ve özellikleri ile yaptıkları araştırma sonucu tabletin güncel değeri 4.199,00 TL olduğunu, tabletin güncel değeri olan 4.199,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tahsili veya malın misli ile değişimini talep etme zorunluluğu olduğunu, arabuluculuk başvurusunda bulunduklarını, davalı taraf ile anlaşmaya varılamadığını, davanın kabulü ile dava konusu “… seri numaralı … marka tablet” malın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini, müvekkiline iadesini, mahkeme aksi kanaatte ise davanın açılış tarihi itibariyle satın alınan ürünün güncel bedeli bilirkişiler tarafından tespit edildiğinde artırılmak üzere şimdilik 2.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: dava konusu ürünün herhangi bir ayıp içerdiği anlamına gelmediğini, davacı dava konusu ürünü 21.12.2017 tarihinde satın aldığını, dava konusu ayıplı olduğu iddiası olarak 30.01.2018 tarihinde ürünü servise göndermek istediğini belirterek öne sürdürdüğünü, davacının ürünü teslim alması ile ürünün ayıplı olduğunu iddia etmesi arasında bir aydan fazla bir süre olduğunu, bu sebeple davacı süresi içerisinde gözden geçirme ve ihbar yükümlülüklerini yerine getirmeyerek haklarını kaybettiğini, Türk Borçlar Kanunu’nun 223.maddesi gereği, süresi içerisinde gözden geçirme ve ihbar yükümlülüklerini yerine getirmeyi ihmal edenler, satılan ürünü kabul etmiş sayılacağını, davacı süresi içerisinde yükümlülüklerini yerine getirmediği için satılan ürünü mevcut hali ile kullanmayı kabul ettiğini, davacının bu noktada dava konusu ürünün ayıplı olduğu iddiasıyla bir talepte bulunulması Kanuna aykırı olduğunu, davacı basiretli bir tacir gibi davranma yükümlülüğüne aykırı hareket ettiğini, Türk Ticaret Kanunu’nun 18/2 maddesinde yer alan “basiretli bir tacir gibi davranma yükümlülüğü” ticaret hukukunu en temel ilkelerinde biridir. TTK-18/2 hükmü “Her tacirin, ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerekir.” şeklinde olduğunu, davacının Türk Ticaret Kanunu’nun 23/1-c hükmünde kendine yüklenen gözden geçirme ve ihbar yükümlülüğüne süresi içerisinde uymadıktan sonra işbu davayı açması, basiretli bir tacir gibi davranma yükümlülüğüne aykırı olduğunu, dava konusu ürünün bir an için bile ayıplı olduğunu kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacı basiretli bir tacir gibi hareket etmediğini, tacir olmanın külfetlerine de katlanmak zorunda olduğunu, davaya konu üründe herhangi bir ayıp bulunmadığını, davacı yan servis aşamasını tamamlamadan iş bu davayı ikame ettiğini, dava konusu ürünün ayıplı olduğuna ilişkin ispat yükünün davacının üzerinde olduğunu, davacı tarafın talep ettiği rayiç bedelin taraflarınca kabulünün imkan dahilinde olmadığını, davanın reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, davacı tarafından 21.12.2017 tarihinde … AVM şubesinden,‘‘… model … seri numaralı … marka tabletin güncel değeri olan 4.199,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tahsili veya malın misli ile değişimi talebine ilişkindir.
7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda arabuluculuk dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava 01/08/2019 tarihinde açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Bilirkişi … tarafından hazırlanan 19/04/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle: dava konusu … marka “…” seri numaralı tablet bilgisayarın; 21.12.2017 tarihinde davacı yan tarafından satın alındığı, söz konusu tablet bilgisayarın satın alınma tarihinden itibaren ilk bir sene içerisinde 30.01.2018 ve 06.12.2018 tarihlerinde olmak üzere 2 (İKİ) defa “şarj almama” şikayeti ile servise onarım için verildiği, ancak dosyaya sunulan servis formlarında davacının şikayetinin çözümüne yönelik nasıl gibi bir işlemin yapıldığına dair bir bulguya rastlanmadığı, tablet bilgisayar üzerinden yapılan incelemede cihazın şarj almadığı görülmüş olup, buna bağlı olarak cihaz çalıştırıamamış, davacının cihaz üzerinde tespit etmiş olduğu şarj almama durumu ile karşılaşıldığı, davacı tarafından davaya konu tablete yönelik cihazın şarj almadığı şikayeti ile oluşturulan 30.01.2018 ve 06.12.2018 tarihli servis kayıtarı, söz konusu bilgisayarın tarafınca inceleme sırasında şarj almadığı tespiti tablet bilgisayarın satın alınma tarihinden itibaren ilk bir sene içerisinde 2 defa aynı sorundan onarım için verilmesine rağmen davacının tablet bilgisayar üzerinde tespit ettiği şarj almama sorunun devam ettiği de nazara alındığında, davaya konu “…” seri nolu … marka bilgisayarın ayıplı ürün kapsamında değerlendirilebileceğine ilişkin rapor düzenlenmiştir.
Rapora yönelik itirazların değerlendirilmesi için bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi tarafından hazırlanan 13/09/2021 tarihli ek raporda özetle: davalı kullanımlarına yönelik maddi tazminat hesabı hususunda kök raporda değişiklik yapılmasını gerektiren bir durumun tespit edilmediğine ilişkin rapor düzenlemiştir.
Bilirkişi Prof. Dr. … tarafından hazırlanan 06/06/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle: daha önceki bilirkişi raporlarında bahsi geçen tablet üzerinde teknik incelemeler yapıldığını, tabletin şarj almadığının görüldüğünü, 2017’de alınan bir tabletin 2022’de şarj açısından incelenmesi herhangi bir anlam ifade etmeyeceğini, yeni bir teknik incelemeye yapılmadığını, burada durum analizi ve incelemesinin yapıldığını, bir üründe herhangi bir problem varsa bu problem ya ürünün ayıplı bir şekilde üretilmesinden kaynaklandığını, yada kullanıcı hatası olduğunu, bir ürün bir hataya sahip olduğunda teknik servise gönderildiğinde bu durum analiz edilerek sonuç ortaya çıkarılacağını, bir tablet, önceden normal bir şekilde şarj edilebiliyor ve sonrasında şarj edilemiyorsa veya çok yavaş bir şekilde şarj edilebiliyorsa, bu durum aşağıdaki donanımsal ya da yazılımsal sebeplerden kaynaklanıyor olabileceğini, şarj soketi ayakları kırılmış veya kopmuş olabileceğini, şarj soketi içinde bulunan yatay plastik kırılmış olabileceğini, şarj entegresi bozulmuş olabileceğini, şarj adaptörü bozulmuş olabileceğini, şarj kablosu kırılmış olabileceğini, tablet eskidiğinden ötürü batarya ömrünün azalmış olabileceğini, tablet içerisindeki bir uygulama yoğun enerji tüketiyor olabileceğini, tablete bir zararlı yazılım (virüs vb) bulaşmış olabileceğini, tüm bu maddeler teknik servisler tarafından çok kolay bir şekilde tespit edilebilecek maddeler olduğunu, yada tüm bunların dışında tablette bir üretim hatası bulunabileceğini, tablet ayıplı bir üründür ve bu sebeple şarj edilemiyordur, eğer teknik servis incelemesinde bu maddelerden herhangi biri tespit edilemediyse bu durumda ürünün ayıplı mal olarak üretilmiş olması ihtimali oldukça yüksek olduğunu, davalının ifade ettiği gibi Türk Ticaret Kanunu’nun 23/1-c hükmü “Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmesinin gerektiğini, açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içince incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda satıcıyla malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlü olduğunu, diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanunu’nun 223. maddesinin ikinci fıkrası uygulanır ancak özellikle bilgisayar, tablet, cep telefonu gibi çok sayıda fonksiyonu olan elektronik aletlerde tüm işlevlerin bu kadar kısa süre içerisinde analiz edilmesi mümkün olmadığını, kaldı ki tabletteki ya da diğer bir elektronik eşyadaki şarj sorunu, yukarıda da ifade edildiği üzere yüklenen herhangi bir yazılımdan da kaynaklanabilir, buna göre ancak o yazılım yüklendiğinde ortaya çıkabilir, bu da bu sorunun daha öncesinde anlaşılamayacağı anlamına geldiğini, buna göre bu tip bir cihazda 2 yada 8 günde tüm sorunların tespit edilmesinin mümkün olmadığını, kaldı ki dava konusu olayda 1 ayı henüz geçen bir süre sonra durum tespit edildiğini, teknik servise başvurulduğunu, olay analiz edildiğinde 1 aylık bir süre içerisinde ürünün eskimeden dolayı bir sorun yaşamasının mümkün olmadığını, kullanıcı hatasından kaynaklanan bir durum olması halinde teknik servis tarafından bu durumun kolayca tespit edilebileceğini kolay bir şekilde ifade edilebileceğini, buna göre kalan tek seçenek ürünün ayıplı olmasıdır, bunun yanı sıra davacı konu ile ilgili bir tazminat talebinde bulunmamış ve yalnızca misli ile değişim veya bedelin iadesi talebinde bulunduğunu, buna göre herhangi bir dayanağa dayanmaksızın, sadece farz etmek üzere ürünün ayıplı olmaması halinde davacı tarafından ayıplı gibi gösterildiği düşünüldüğünde davacının mahkeme masrafları vb.de düşünüldüğünde buradan pek de bir kazancının olmayacağı görüleceğini, bu durum da yine herhangi bir dayanağa dayanmaksızın ürünün ayıplı olması fikrini güçlendirdiğini, ürünün şu anki incelemesinin doğru bir sonuç veremeyeceğini, dolayısıyla eski bilirkişi raporlarındaki durumun analiz edildiğini, üründe var olan teknik servis tarafından kullanıcı hatası olarak ifade teknik servis tarafından kullanıcı hatası olarak ifade edilmediğinin görüldüğünü, buna göre üretim hatası olması gerektiğinin tespit edildiğini, bilgisayar ve türevleri cihazlarda her hatanın 2 yada 8 gün içerisinde tespit edilmesinin mümkün olmadığına ilişkin rapor düzenlenmiştir.
Bilgisayar Mühendisi … tarafından hazırlanan 28.04.2023 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle: gelişen sektörel ihtiyaçların teknolojik imkanları da beraberinde getirmesinden kaynaklı yaklaşık 5.5 yıl önce satın alınan dava konusu tabletin teknik konfigürasyonunun satın alındığı tarihteki işlevini ve amacını koruyamayacağı buna bağlı olarak misli (benzer – eşi) ile değişiminin davacının zararını ortadan kaldırmayacağı, dava konusu tabletin dava tarihi olan 01.08.2019 tarihinde 3,431.50 TL değerinde olduğuna ilişkin ek rapor düzenlenmiştir.
Davacı vekili 06/07/2023 tarihli dilekçesi; ile bilirkişi raporu doğrultusunda dava değerinin 3.431,50 TL olarak artırıldığına ilişkin dilekçesini sunmuştur.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporlar sonucunda; mahkememizce aldırılan bilirkişi kök ve ek raporları hükme esas alınmaya uygun, gerekçeli ve denetlenebilir olduğu, davacı vekili tarafından dava değerinin artırıldığı dilekçesi de gözetilerek davanın kabulü ile 3.431,50 TL toplam alacağın dava tarihinden itibaren gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile,
1-3.431,50 TL toplam alacağın dava tarihinden itibarın işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine
2-Alınması gerekli 234,41 TL harçtan davacı tarafça fazla olarak yatırılan 44,40 TL peşin harç ve 359,80 TL harçtan mahsup edilerek 169,79 TL harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafça iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, 44,40 TL peşin harç ve 234,41 TL harç olmak üzere toplam 323,21 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 181,50 TL tebligat ve müzekkere masrafı, 1.600,00 TL bilirkişi kök ve ek raporu olmak üzere toplam 1.781,50 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen ve dava miktarını geçmemek üzere 3.431,50 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
8-Mahkememiz kasasında saklanılmak üzere alınan tabletin karar kesinleştiğinde ilgili tarafa talep halinde iadesine,
9-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair miktar itibariyle yasa yolu kapalı KESİN olarak davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 23/11/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır