Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/334 E. 2022/665 K. 17.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/334 Esas
KARAR NO : 2022/665
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 01/06/2019
KARAR TARİHİ : 17/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Davacı vekilinin 01.06.2019 tarihli dava dilekçesinde, özetle; müvekkilinin davalı … tarafından ZMMS sigorta poliçesi ile teminat altında olan … plakalı araçta yolcu konumunda bulunduğunu ve meydana gelen tek taraflı trafik kazasında ağır yaralandığını ve malul kaldığını, davalı … şirketine dava öncesi yapılan başvuru sonrasında 25.01.2019 tarihinde 69.630,00 TL maddi tazminat ödemesi yapıldığını, ancak yapılan bu ödeme ile müvekkilinin maddi zararının karşılanmadığını, kısmi ödeme olarak kabulü ile ve
yapılan ödemeden geçici iş göremezlik ve iyileşme dönemi bakıcı giderlerinin tenzili sonrası bakiye sürekli
maluliyet alacakları için, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL sürekli maluliyet
tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile
vekalet ücretlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP : Davalı taraf süresi içerisinde cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar sebebiyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Dava dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
02/06/2015 tarihinde sürücü … …’ ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile
… karayolunda seyir halinde iken … Mevkii … kavşağına geldiğinde havanın
yağışlı olması nedeniyle direksiyon hakimiyetine kaybetmesi neticesinde araç içerisinde yolcu olarak bulunan
mağdurun basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde yaralanması ile sonuçlanan trafik kazası meydana gelmiş olması sebebiyle maddi tazminat istemli işbu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Mahkememizce davacının meydana gelen trafik kazasına bağlı maluliyet durum ve oranının tespiti hususunda talimat yolu ile adli tıp raporu alındığı, … Hastanesi
tarafından düzenlenen 29.01.2020 tarih 650/30 sayılı raporda;
“15.12.1988 doğumlu …’ un 02.06.2015
tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızasının,
30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere
Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmeliği” ne göre;
– Kişinin tüm vücut engellilik oranının % 8 (yüzde sekiz) olduğu,
– İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay/kaza tarihinden itibaren 90 (doksan) güne kadar uzayabileceği,
– Başka birisinin geçici ve sürekli bakımına muhtaç olmadığı oy birliği ile mütalaa edildiği,” şeklinde tespit bildirildiği anlaşılmaktadır.
Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde,zararın kapsamının tespiti açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013-01.06.2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015-20.02.2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20.02.2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Bu kapsamda, somut olayda kaza tarihinin 02/06/2015 olduğu ve bu tarihte talimat yolu ile alınan yukarıda ayrıntılarına yer verilen 29/01/2020 tarihli maluliyet raporunda esas alınan yönetmelik olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik (01.06.2015-20.02.2019 tarihleri arası) hükümlerinin uygulanması gerektiği ve raporun kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlediği bu sebeple denetime elverişli olduğu anlaşılmakla; meydana gelen trafik kazasında tarafların kusur durum ve oranı ile, davacının tazminat kalem ve miktarlarının tespiti hususunda, dosyanın biri aktüerya , biri trafik bilirkişisi olmak üzere iki kişilik bilirkişi heyetine tevdiine karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti tarafından sunulan 13/09/2021 tarihli raporda özetle:
“1- KUSUR;
Dava konusu olayın Karayolları Trafik Kanunu Kapsamında maddi hasarlı, trafik
kazası olduğu, meydana gelen olayda kaçınılmazlık faktörünün etkisinin olmadığı, önlenebilir
bir kaza niteliğinde olduğu,
Dava konusu kazada ;
… plaka sayılı araç sürücüsü … … ‘in % 100 kusur oranı ile ASLİ
VE TaM KUSURLU olduğu,
2-SİGORTA POLİÇESİ; 02.06.2015 kaza tarihinde, dava dışı araç maliki/ sürücüsü / … …
adına kayıtlı, … plakalı, 2011 model … tipi hususi otomobil kullanım tarzında bulunan aracın, 04.05.2015 tarihinde 09.05.2015/2016 vadeli … numaralı
ZMMS Sigorta poliçesi ile tanzim edilen teminat altında olduğu,
3-GEÇİCİ VE SÜREKLİ MALULİYET RAPORU; … Sağlık ve Araştırma Hastanesi
tarafından düzenlenen 29.01.2020 tarih 650/30 sayılı raporda; 15.12.1988 doğumlu …’ un 02.06.2015
tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızasının,
30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere
Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmeliği” ne göre;
– Kişinin tüm vücut engellilik oranının % 8 (yüzde sekiz) olduğu,
– İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay/kaza tarihinden itibaren 90 (doksan) güne kadar uzayabileceği,
– Başka birisinin geçici ve sürekli bakımına muhtaç olmadığı oy birliği ile mütalaa edildiği,
4- MADDİ ZARAR;
Davacının 25.01.2019 ödeme tarihindeki toplam zararının 91.926,57 TL olduğu, davalı
sigorta şirketi tarafından 69.630,00 TL ödeme yapıldığı, yapılan işbu ödeme ile % 75,75
oranında karşılandığı,
13.09.2021 rapor tarihinde, davacının 02.06.2015 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası
sonucu;
Geçici İş Göremezlik Zararı; 3 ay/90 gün geçici iş göremezlik zararının, davacının kazanın
oluşumunda kusurunun bulunmadığının kabulü ile 3.087,07 TL olduğu, … tarafından davacıya
herhangi bir geçici iş göremezlik ödemesi yapılmadığı, (17. Hukuk Dairesi 2019/6271 E. , 2020/8104 K.
03.12.2020 tarihli kararı dahilinde davalı … şirketinin işbu zarardan sorumlu olduğundan söz edilebileceği)
Sürekli maluliyet Zararı; % 8 sürekli maluliyet oranı ve davacının kazanın oluşumunda kusurunun
bulunmadığının kabulü ile 122.856,04 TL olduğu,
Davacının toplam geçici ve sürekli iş göremezlik zararının ise 125.943,10 TL olduğu, 25.01.2019
tarihinde ödenen 69.630,00 TL‘nin 13.09.2021 tarihindeki güncel değeri 86.163,79 TL ‘ nin
tenzili ile bakiye sürekli maluliyet tazminatı alacağının 39.779,31 TL olabileceği,” şeklinde görüş bildirilmiştir.
Mahkememizce karar tarihine en yakın (2022 yılı) asgari ücret verilerine göre yeniden hesaplama yapılması için dosyanın bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişi heyeti tarafından sunulan 31/03/2022 tarihli raporda özetle:
“Geçici iş göremezlik zararı;3 ay /90 gün geçici iş göremezlik zararının davacının kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığının kabulü ile 3.087,07 TL olduğu, SGK tarafından davacıya herhangi bir geçici iş göremezlik ödemesi yapılmadığı, sürekli maluliyet zararı %8 sürekli maluliyet oranı ve davacının kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığının kabulü ile 169.765,26 TL olduğu, davacının toplam geçici ve sürekli iş göremezlik zararının ise 172.852,32 TL olduğu 25/01/2019 tarihinde ödenen 69.630,00 TL’nin 31/03/2022 ek rapor tarihindeki güncel değeri 89.580,43 TL’nin tenzili ile bakiye sürekli maluliyet tazminatı alacağının 83.271,89 TL olabileceği hesaplanmış olup, takdir ve hukuki değerlendirmesinin yüce mahkemeye ait olduğu” şeklinde görüş bildirilmiştir.
Davalı … şirketine sigortalı aracın tescil kayıtlarının ve ruhsatının geçerli bir sigorta poliçesi bulunup bulunmadığı incelenmesinde; … İl Emniyet Müdürlüğünün ve Trafik Tescil Müdürlüğünün müzekkere cevaplarında;
kaza tarihi 02.06.2015 de aracın tescil kaydının ZMMS sigorta poliçesinde belirtilen … …
adına olmadığı, dava dışı … Dan. İnş. Tur. İth. İhr. San. Ve Tic. Ltd. Şti adına olduğu, sigortalı
… … adına aracın 07.07.2015 tarihinde tescil edildiği görülmekte olup, ancak davalı … tarafından dosyaya sunulan
ruhsat fotokopisinde ise; aracın … … adına 06.05.2013 tarihinde tescil
edildiği görülmekle, ruhsat bilgisi ile tescil kayıtlarının örtüşmediği anlaşılmış ise de davalı … şirketinin ruhsata göre işlem yaptığı ve ruhsat maliki adına düzenlenen sigorta poliçesinin geçerli olduğu kanaatine varılmıştır.
Davacı vekili tarafından davacı …’ un kaza öncesinde; Çevre Düzenleme Mimari
peyzaj hususunda şahıs firması ile Müteahhitlik yapmakta özel ve devlet kuruluşlarından ihaleler aldığını,
aylık geliri kaza tarihinde 20,000-25.000 TL civarında olduğunu, kaza sonucu işini yapamaz hale
geldiğini, aldığı ve alabileceği pek çok işi alamadığı bu sebeple asgari ücret üzerinden yapılan hesaplamaya itiraz edilmiş ise de; 08.07.2019 tarihli … araştırmasında; davacının ortaokul mezunu olduğu, evli ve 2 çocuk babası
olduğu, müteahhitlik yaptığı ve aylık gelirinin 20.000,00 TL olduğu, üzerine kayıtlı menkul ve
gayrimenkulünün bulunmadığı, araç kaydının olmadığı, 1.000,00 TL kira bedeli karşılığı ailesi ile birlikte
yaşadığının kayıt altına alındığı, Vergi Dairesi tarafından gönderilen müzekkere cevabında; davacının üzerine kayıtlı şahıs
şirketinin 07.06.2012 tarihinde açıldığı ve 29.12.2017 tarihinde kapatıldığı (… araştırmasının
08.07.2019 olduğu dikkate alındığında bu beyan edilen gelirin ispatının dosyaya alınan kapama belge
tarihleri ile örtüşmediği, 25.03.2015 tarihli belgede; 2013 yılında 4.569,63 TL ZARAR ettiği, 2014 yılı net karının 86.254,58 TL olduğu,
2012 ve 2013 tarihlerine ait vergi beyannamelerinin gönderilmediği, 2015 yılında ise net karın 5.597,70 TL
(kaza yılı- mahsup var) olduğu, şirketin 29.12.2017 de kapatıldığı, … nin 09.07.2019 tarihli müzekkere cevabında; 14.06.2015-
15.08.2015 tarihleri arası iş göremezlik rapor ödemesinin müstehat olmaması nedeni ile yapılmadığının
bildirildiği,
TANIK BEYANLARI;
Davacı tanığı …; “ben davacının 2012 yılından 2017 yılına kadar muhasebesini tuttum bu sebeple
kendisini tanırım, davacı peyzaj faaliyetleri, çevre düzenlemesi, müteahhitlik ve taahhütlü işler yapardı, 2014
yılındaki cirosuna ve kar zarar durumuna duruşmaya gelmeden önce baktım 2014 yılında 1.500.000.00 TL cirosu
150.000 TL de karı vardı, kazadan sonra 2015 yılında cirosu 500.000,00 TL civarına düşmüştü, karını
hatırlamıyorum, kazadan sonraki yıllarda ciro ve karı kaza öncesine göre düşmüştür, davacı 2012 yılından önce
babası ile bu işi yapardı, 2012 yılından sonra kendi başına işleri takip etmeye başladı ve şahıs firması olarak
devam etti hatırladığım kadarıyla davacı bir işi ihale ile alıp ona yoğunlaşıp bitirdikten sonra başka bir iş alırdı”
Davacı tanığı …; “ben davacı ile 2014 yılının Eylül Ekim ayında tanışmıştım ben kooperatif
inşaatında şantiye şefiydim davacıda kooperatifin peyzaj ve çevre düzenlemesi işinin müteahhidiydi, bildiğim
kadarıyla bu iş 700000 TL ihale sonucu davacıya verilmiştir, davacı gördüğüm kadarıyla iyi kazanç sağlıyordu bu
sebeple yalnızca bu işle yetinmediğini düşünüyorum, başkaca ihaleler alıp işler yaptığını düşünüyorum ayrıca
davacı araba al sat işi ile de uğraşırdı, davacının aylık geliri konusunda net bir bilgim yoktur ancak tahminimce
10000-15000 TL arasında bir geliri olduğunu düşünüyorum başkaca bilgim yoktur” şeklinde beyanda
bulundukları,
Bu hali ile davacı tarafça kazadan önce elde edildiği iddia edilen gelirin elde edildiğine dair net ve ispata elverişli dosyada bir delil bulunmadığı mahkememizce celbedilen resmi verilerin davacının gelir beyanı ile örtüşmediği anlaşılmakla asgari ücret üzerinden yapılan aktüer hesaplamaları denetime elverişli bulunmuştıur.
Bu kapsamda yukarıda ayrıntılarına yer verilen kusur ve aktüerya bilirkişi kök ve ek raporu, kusur tespiti yönünden dosya kapsamına uygun oluşa, aktüerya yönünden ise bakiye ömrün tespitinde TRH 2010 Yaşam Tablosunun esas alınmış ve hesaplamada progresif rant yönteminin kullanılmış olması sebebiyle denetime elverişli bulunmuş olup, karar tarihine en yakın (2022 YILI) asgari ücret verilerine göre hesaplamanın yapıldığı ek rapor ile tespit edilen tazminat tutarı üzerinden davacı tarafın dava değer artırım dilekçesi de gözetilerek davanın kabulü ile belirlenen tazminata kısmi ödeme tarihinin temerrüt tarihi olması sebebiyle kısmi ödeme tarihi olan 25/01/2019 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak izah edildiği üzere;
1-Davanın KABULÜ ile 83.271,89-TL maddi tazminatın kısmi ödeme tarihi olan 25/01/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 5.688,30-TL karar ve ilam harcından 328,4‬0-TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 5.359,90-TL eksik harcın davalıdan alınmasına,
3-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 385,60-TL yargılama gideri ile yargılama aşamasında yapılan 2.283,95‬-TL masraf olmak üzere toplam 2.669,55‬-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 11.625,35-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde … Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır