Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/262 E. 2021/614 K. 27.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/262 Esas
KARAR NO :2021/614

DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:07/05/2019
KARAR TARİHİ:27/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 29/07/2018 tarihinde müvekkili davacının …Almanya plakalı aracı ile kırmızı ışıkta beklerken … plakalı araç sürücüsü …’in müvekkilinin aracına arkadan çarptığını, bu çarpma sonucunda maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza tespit tutanaklarında davalı araç sürücüsü …’in %100 asli kusurlu olduğunu, kaza nedeniyle müvekkilinin uğradığı toplam zararın 15.699,47 EURO olduğunu, bu tutarın bilirkişi raporu ve faturalar ile sabit olduğunu, haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında tazmin yükümlülüğünün olay tarihinde muaccel hale geldiğini, davaya konu trafik kazasının gerçekleştiği haksız fiil tarihi olan 29.07.2018 tarihinde müvekkilin zararının muaccel hale geldiğini, muaccel hale gelen zarar miktarının tahsilini talep ettiklerini, ancak davalı yanın bu zararı karşılayacak maddi imkanlarının bulunmadığını şifahen bildirdiklerini, arabuluculuk görüşmelerine de gelmediklerini böyle bir durumda davalı yanın müvekkilinin zararını tazminden kaçınmak için dava süresi zarfında mal ve alacaklarını kaçırmasının kuvvetli bir ihtimal olduğunu, bu durumun müvekkilinin alacağı yönünden ileride telafisi imkansız zararlara sebebiyet vereceğini, müvekkilinin zarara uğramaması için öncelikle teminatsız olarak, mahkeme aksi kanaatte ise uygun görülecek bir teminat karşılığında başta … plakalı araç olmak üzere, işleten ve sürücüsünün diğer taşınır, taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki ve bankalardaki hak ve alacakları üzerine ihtiyaten haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı …Ş vekilinin 08/07/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu trafik kazası ile müvekkil şirkete davacı tarafından hasar tutarı talebinde bulunulduğunu, yapılan talebe istinaden … numaralı hasar dosyasının açıldığını, müvekkil şirket tarafından yapılan inceleme neticesinde arcın 12.243,20 Tl ‘ye eski haline getirilebileceğinin tespit edildiğini ve müvekkil şirket tarafından başvuran tarafa işbu dava açılmadan önce 1.243,20 TL ödeme yapıldığını, müvekkil şirketin yapılan ödeme neticesinde sorumluluğunu yerine getirdiğini, araçta meydana geldiği iddia edilen hasar onarım tutarının çok yüksek olduğunu, müvekkil şirketin sorumluluğunun kaza tarihini itibari ile benzer hasarlardaki oranım uygulamasına göre eşdeğer veya ömrünü tamamlamış araçlar mevzuatı kapsamındaki parça bedelli ile sınırlı olacağını, müvekkil şirketin KDV’den sorumlu olmadığını, değer kaybı hesaplamalarının trafik sigortası genel şartları ekinde yer alan kriterlere göre hesaplama yapılması gerektiğini, değer kaybı taleplerinin maddi teminat limitlerinin en azla %15 kadar olacağını, davacı tarafın müvekkile göndermiş olduğu başvuru dilekçesinde ekspertiz ücretini talep etmediğini, bu nedenle ilgili alacak yönünden başvuru şartlarının yerine getirilmediğini, müvekkil şirketin temerrüde düşmediğini, tüm bu nedenlerle davanın reddine, kusur durumlarının bilirkişi marifetiyle tespitine, ikame araç bedeli taleplerinin reddine, ekspertiz ücreti taleplerinin reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalılara duruşma gün ve saatinin tebliğ edildiği, ancak herhangi bir cevap sunulmadığı anlaşıldı.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Dava, 29/07/2018 tarihli trafik kazası nedeniyle davacıya ait …plaka sayılı araçta meydana gelen hasar bedelinin tazmini istemine ilişkindir.
Dava konusu ihtilaf; davalı … şirketine sigortalı, davalı …’ in işleteni, davalı … sürücüsü olduğu … plaka sayılı araç ile davacıya ait … plaka sayılı aracın karıştığı kaza nedeniyle, tarafların kusur oranı, kaza sonucu davacıya ait araçta varsa meydana gelen hasar bedeli, değer kaybının mevcut olup olmadığı, araç kiralama bedeli ve teknik bilirkişi ücretlerinden davalıların sorumlu olup olmadığı, davacının bakiye alacağının olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Davacı tarafça davalılar … ve … yönünden dava konusu araç üzerine ve davalılar adına kayıtlı taşınır taşınmaz mallar üzerine ihtiyati tedbir talebinde bulunulduğu, mahkememizce değerlendirilen ihtiyati haciz talebi HMK 389/1 maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce olay nedeniyle kusur ve hasar tespiti yönünden bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Kusur yönünden rapor alınmak üzere dosya Adli Tıp Kurumuna gönderilmiş, dosyaya sunulan 10/01/2020 tarihli sayılı raporda özetle; Davalı sürücü …, sevk ve idaresindeki otomobille seyir halinde iken yola gereken dikkatini vermesi, önünde bulunan araçlara ve trafik ışıklarına dikkat etmesi, idaresindeki otomobili zamanında durdurması gerekirken bu hususlara riayet etmemiş olmakla meydana gelen kazada asli kusurlu olduğu, Davacı sürücü …, sevk ve idaresindeki otomobille olay mahalli ışıklı kavşakta kırmızı ışıkta beklemekte iken otomobilin arka kısımlarına, gerisinden gelen davalı sürücünün idaresindeki otomobille çarpması sonucu karışmış olduğu kazada atfı kabil kusuru bulunmadığı, sonuç olarak Davalı sürücü …’in %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, Davacı sürücü …’ın kusursuz olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizce, dosya kapsamında hasar ve sigorta mevzuatı yönünden bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir. Bilirkişi heyeti raporunda özetle;
Tazminat Hesabı Yönünden; Hasar Onarım Bedeli; dosyaya sunulan bilgi ve belgelerin incelenmesi sonucu aracın arka tampon, tampon kaplaması, arka kaplama desteği arka kaporta üst yazısı, arka sağ ve sol park sensor destekleri, sağ ve sol egzoz borusu uçları, gibi parçalarında hasar olduğu, bununla birlikte, yurt dışı onarımlarında kaza ile ilgisi olmayan bölgedeki diğer parçaların da değiştirilme yoluna gidildiği, söz konusu aracın partikül filtresi, sağ ve sol susturucuları ile kelepçeleri, egzoz borusu ve komple susturucunun da değiştirilmiş olduğu, bu parçalar dışında araçtaki toplam hasar gören parçalar tutarının belirtildiği gibi 6.016,39 Euro olmayıp belirtilen parçalar tutarı 2.400,85 Euro tenzili ile 3.615,54 Euro olduğu görüşüne varıldığı, belirtilen parçaların değişimi ile ilgili işçilik tutarları olan 466,90 Euro’nun belirtilen 5.397,55 Euro’dan düşülmesi ile bulunan 4.927,65 Euro olacağı, bu durumda KDV hariç toplam onarım bedelin, 3.615,54 + 4.927,65 = 8.543,19 Euro olup % 19 KDV tutarı 1.623,20 Euro ile birlikte toplam hasar onarım bedelinin, 8.543,19 + 1.623,20 = 10.166,39 Euro olarak bulunduğu, davalı sigortacı tarafından araç hasar bedeli olarak 12.243,20.-TL ödenmiş olduğundan ödenen miktarın mahsubu gerekeceği, davacının talebi, fiili ödeme günündeki kur karşılığı TL olması sebebiyle ödenen bedelin mahsubu yapılmadığı, Değer Kaybı; Araçların kaza geçirmelerinden sonra yapılan onarıma rağmen, aracın marka ve modeline, hasar durumu ve onarım şekline, aracın kilometresine göre ikinci el satış fiyatında azalma meydana gelebilmekte olduğunu, ancak dava konusu aracın hasar durumu, onarımın tamamen orjinal parçalar ile kapsamlı şekilde yapılması, aracın kilometresi dikkate alınarak yapılan onarım sonrası araçta ayrıca değer kaybı meydana gelmediği kanaatine varıldığı, Araç Mahrumiyet Zararı; Aracın yurt dışında yapılan eksertiz incelemesinde onarımının 5 gün süreceği, aracın özellikleri dikkate alınarak günlük araç mahrumiyet zararının 119,00-Euro olduğu belirtildiği, belirtilen onarım süresinin aracın hasar durumuna uygun görülmüş olup takdir edilen araç mahrumiyet zararının da uygun olduğu, bu nedenle davacının bu nedenle olan zararının 119 x 5 = 595.-Euro olarak bulunduğu, ancak, dava dilekçesinde araç kiralama bedeli olarak 89,25 Euro bedel ödendiği belirtildiği,
Sigorta Hukuku ve Sorumluluk Yönünden; Davacının, kaza sebebiyle araçta oluşan zarar, değer kaybı, ikame araç bedeli ve ekspertiz ücreti zararlarının tazminini talep etmekte olduğu, … plaka sayılı aracın … no.lu ve 31.12.2017/2018 vade tarihli zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi davalı …Ş. tarafından tanzim olunmuş ve teminat limiti kaza tarihinde araç başına 36.000,00-TL olduğu, 2918 sayılı KTK Zorunlu Mali Mesuliyet Poliçe Genel Şartları 1.madde “sigortacı, bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı K.T.K. na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” hükmü gereğince kazanın ispatlanması ve kusurun belirlenmesi halinde davalı … vuku bulan kazada zarar gören davalıya ait aracın hasarından sigortalısı araç sürücüsünün kusuru oranında sorumlu olacağı, davacı aracında kaza sebebiyle meydana gelen hasar bedeli olarak 12.243,20 TL olarak ödemiş olması sebebiyle davalı sigortacı bakiye 23.756,80.-TL. poliçe teminatı ile sorumlu olacağı, davalı malik-sürücü B.K. ve K.T.K. 85. Madde gereği olay tarihi olan 29/07/2018 tarihinden itibaren yasal faiz ile sorumlu olacağı, Davacı tarafından aracın ticari olarak kullanıldığı belgelenmediği, sonuç olarak Davalı sürücü … olayda % 100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğunu, davacı …’ın olayda kusursuz olduğunu, aracın hasar onarım bedelinin 10.166,39 Euro olduğunu, araç mahrumiyet zararı 595.-Euro olarak hesaplandığını ancak, dava dilekçesinde araç kiralama bedeli olarak 89,25.- Euro bedel ödendiği belirtilmiş olup, takdiri mahkemeye ait olduğu, Davalı sigortacı 12.243,00-TL ödemiş bulunduğundan ödemenin mahsubu akabinde azami 23.756,80-TL Poliçe teminatı ile sorumlu olacağını görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Davacı vekilinin, 15/10/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile araç onarım bedeli dava değerini 11.615,00 Euro, araç kiralama bedelini 595,00 Euro olarak ıslah etmiştir.
Bilirkişi raporuna itirazlar doğrultusunda mahkememizce ek rapor alınmasına karar verilmiştir. Bilirkişi heyeti ek raporunda özetle; Davacı vekili tarafından yapılan itirazında kaza ile ilgili olmadığı görülen parçaların onarım bedellerinin dikkate alınmayıp bu parçaların da kazada hasar gördüğü ileri sürülmekte ise de, kök raporda açık olarak belirtildiği gibi belirtilen parçaların değiştirilmesinin kaza ile ilgisi olmadığı, belirtilen parçaların zaman içinde eskime ve yıpranma sonucu değişimi yoluna gidildiğini, yurt dışında yapılan onarımlarda da bu şekilde bir uygulama ile yapılan bakım ve onarımlar sırasında, ekonomik ömrü bitmemiş parçalarında da değişimi yapılmakta olduğundan davacı tarafından ileri sürülen ve heyetlerince kabul edilmeyen parça değişikliğinden davalının sorumlu olmayacağı, dava konusu aracın üst segment bir araç olması, kaza nedeni ile darbe almış bir araç durumuna düştüğü, talep edilen her değiştirilen parçaların değişiminin de uygun görülmemiş olması dikkate alındığında, Anayasa Mahkemesi tarafından Zorunlu Sigorta Poliçesi Genel Şartlan ile ilgili uygulamalarının iptal edilmiş olması da dikkate alınarak, araçta talep edildiği gibi 750.-Euro değer kaybı olabileceği, bu konudaki davacı itirazının yerinde olduğu görüşüne varıldığı, dosya kapsamında yer alan belgelerin incelenmesi neticesinde; davacı tarafından iddia olunan … no.lu kasko sigorta poliçesinin dosya içerisinde yer almaması sebebiyle kök raporda değerlendirme yapılamadığı, dosyanın ek raporda incelenmesinde de kasko poliçesi dosya içerisinde bulunmadığından inceleme ve değerlendirme yapılması mümkün olamadığı, poliçenin dosyaya sunulması halinde; İhtiyari Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartları 1. md. amir hükmü kapsamında davalı şirketin poliçe teminatı kapsamında sorumluluğu bulunacağı, sonuç olarak; Kasko Sigorta Poliçesi dosya kapsamında yer almaması sebebiyle İMM teminatı yönünden inceleme ve değerlendirme yapılamadığı, davacı aracının hasar onarım bedeli 10.166,39 Euro, araçta 750.-Euro değer kaybı meydana geldiği, davacının onarım süresi içindeki araç mahrumiyet zararı 595.-Euro olduğu kanaatine varıldığı, davalı sigortacı tarafından araç hasar bedeli olarak 12.243,20.-TL ödenmiş olduğundan ödenen miktarın mahsubu gerekeceği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Ek raporun taraflara tebliğ edilmiş, davacı ve davalı … şirketinin rapora karşı beyan ve itirazların sunmuşlardır. İtirazlar nedeniyle dosyada yer alan kasko poliçesi de göz önüne alınarak değerlendirme yapılması, ayrıca terditli olmak kaydı ile davalı … tarafından yapılan ödemenin ödeme tarihi itibariyle TCMB Efektif satış kuru üzerinden hesap edilecek bedelin mahsubu neticesinde talep edilebilecek bedelin de tespit edilmesi için ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi heyeti ek raporunda özetle; Davalı … şirketinin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi sebebiyle teminatının 36.000,00- TL olduğu, 36.000,00-TL teminatı aşan zarardan azami 25.000,00-TL tutara kadar İMM sigorta poliçesi ile zararı sigorta güvencesine aldığı değerlendirilerek yapılan hesaplama neticesinde; aracın hasar onarım bedeli 10.166,39 Euro olarak belirlendiği, hasarın davacı tarafından ödendiği tarih olarak fatura tarihi olan 30.08.2018 tarihi kabul edildiğinde; TCMB Efektif satış kurunun 7,6681-TL olduğu, 10.166,39 Euro x 7,6681.- TL. – 77.956,90-TL olduğunun belirlendiği, davalı şirketin toplam poliçe teminatı sorumluluğunun 61.000,00-TL olması sebebiyle davacının araç onarım zararından dolayı Zorunlu Mali Sorumluluk ve İhtiyari Mali Sorumluluk teminatı kapsamında sorumlu olacağı, Davalı sigortacı tarafından 12.243,00-TL hasar tutarı ödendiğinden, mahsubu akabinde Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesi kapsamında 23.756,80-TL tutar ile sorumlu olacağı, İhtiyati Mali Mesuliyet poliçesi kapsamında ise 25.000,00-TL teminat tutarı ile zarar sorumluluğu bulunduğu, davalı … şirketinin bakiye toplam zarar sorumluluğu 48.756,80-TL olduğu, Davacının hasar bedelini ödediği tarihteki poliçe teminatı 48.756,80-TL/7,6681-TL= 6.358,40.- Euro olarak hesaplandığı, Davalı …- … yönünden sorumlu olunacak zarar hesabının, Davacının toplam araç zararının 10.166,39 Euro olduğu, davalı … şirketinin bu zararın 6.358,40- Euro tutarından sorumlu olduğu, 10.166,39 Euro – 6.358,40.- Euro= 3.807,99-Euro tutarla sorumlu olacakları, Araç mahrumiyet zararı ilave edildiğinde davalı …- …, 3.807,99-Euro + 89,25- Euro = 3.897,24- Euro tutarla sorumlu olacağı hususlarında görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Dosya kapsamı değerlendirildiğinde; trafik kaza olayı sonucunda maddi hasar ile ilgili olarak, Davalı sürücü …, sevk ve idaresindeki otomobille seyir halinde iken yola gereken dikkatini vermediği, önünde bulunan araçlara ve trafik ışıklarına dikkat etmediği, idaresindeki otomobili zamanında durdurmaması nedeniyle meydana gelen kazada asli %100 kusurlu olduğu, Davacı sürücü …, sevk ve idaresindeki otomobille olay mahalli ışıklı kavşakta kırmızı ışıkta beklemekte iken otomobilin arka kısımlarına, gerisinden gelen davalı sürücünün idaresindeki otomobille çarpması sonucu karışmış olduğu kazada atfı kabil kusuru bulunmadığı, kaza nedeniyle Davacıya ait aracın yurt dışında ekspertiz incelemesi yapıldığı ve hasar onarımının yapıldığı, onarım esnasında kaza ile ilgisi bulunmayan parçalarında değiştirildiği, bu parçalar dışında araçtaki toplam hasar gören parçalar tutarının belirtildiği gibi 6.016,39 Euro olmayıp belirtilen parçalar tutarı 2.400,85 Euro tenzili ile 3.615,54 Euro olduğu, belirtilen parçaların değişimi ile ilgili işçilik tutarları olan 466,90 Euro’nun belirtilen 5.397,55 Euro’dan düşülmesi ile bulunan 4.927,65 Euro olacağı, bu durumda KDV hariç toplam onarım bedelin, 3.615,54 + 4.927,65 = 8.543,19 Euro olup % 19 KDV tutarı 1.623,20 Euro ile birlikte toplam hasar onarım bedelinin, 8.543,19 + 1.623,20 = 10.166,39 Euro olduğu ve dava konusu aracın üst segment bir araç olması, kaza nedeni ile darbe almış bir araç durumuna düştüğü, değer kaybına uğradığı, değer kaybı tutarının 750.-Euro olacağı, bilirkişiler tarafından aracın yurt dışında yapılan ekspertiz incelemesinde onarımının 5 gün süreceği, aracın özellikleri dikkate alınarak günlük araç mahrumiyet zararının 119,00-Euro olduğu, bu nedenle davacının bu nedenle olan zararının 119 x 5 = 595.-Euro olarak hesaplanmış ise de davacı tarafça yalnızca araç kiralama bedeli olarak 89,25- Euro bedelli fatura ibraz edebildiği başkaca bir fatura veya kayıt sunmadığı, dolayısıyla yalnızca bu miktardan davalıların sorumlu tutulabileceği, Davalı … şirketinin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi sebebiyle teminatının 36.000,00-TL olduğu, 36.000,00-TL teminatı aşan zarardan azami 25.000,00-TL tutara kadar İMM sigorta poliçesi ile zararı sigorta güvencesine aldığı, aracın hasar onarım bedeli 10.166,39 Euro olarak belirlendiği, hasarın davacı tarafından ödendiği tarih olarak fatura tarihi olan 30/08/2018 tarihi kabul edileceği, TCMB Efektif satış kurunun bu tarihte 7,6681-TL olduğundan, 77.956,90-TL olduğu, davalı şirketin toplam poliçe teminatı sorumluluğunun 61.000,00-TL olması sebebiyle davacının araç onarım zararından dolayı Zorunlu Mali Sorumluluk ve İhtiyari Mali Sorumluluk teminatı kapsamında sorumlu olacağı, davalı sigortacı tarafından 12.243,00-TL hasar tutarı ödendiğinden, mahsubu akabinde Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesi kapsamında 23.756,80-TL tutar ile sorumlu olacağı, İhtiyari Mali Mesuliyet poliçesi kapsamında ise 25.000,00-TL teminat tutarı ile zarar sorumluluğu bulunduğu, davalı … şirketinin bakiye toplam zarar sorumluluğu 48.756,80-TL olduğu, davacının hasar bedelini ödediği tarihteki poliçe teminatı 48.756,80-TL/7,6681-TL= 6.358,40.- Euro olduğu, söz konusu durumda 6.358,40-Euro onarım bedeli, 750,00-Euro değer kaybı, 89,25-Euro araç kiralama bedeli olmak üzere toplam 7.197,65-Euro’nun davacının gerçek zarar miktarı olduğu, kazadaki kusur durumu göz önüne alındığında davalı işleten ve davalı sürücünün haksız fiil niteliğindeki zarardan sorumlu oldukları, davalı … şirketin ise davalı işletene ait aracın hem zorunlu hemde ihtiyari kaza sigortacı olması nedeniyle sorumlu olacağı, ancak sorumluluğunun poliçe hükümlerine göre Türk Lirası olarak mevcut olduğu, davacının yurt dışı teknik inceleme(ekspertiz) ücreti talebininde yargılama gideri olarak karar tarihi itibariyle TL olarak kabul edilmesi gerektiği anlaşıldığından, davacının ıslah ettiği dava değerine göre davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile; 7.197,65 EURO’nun davalı …Ş için 09/01/2019 tarihinden, diğer davalılar …, … için 29/07/2018 tarihinden itibaren kamu bankalarınca Euro üzerinden açılan 1 yıl vadeli mevduat hesaplarına uygulanacak döviz faizi ile birlikte fiili ödeme günündeki TL karşılığının davalılardan alınarak, davacıya verilmesine,
2-Davalı …Ş’nin 48.756,80 TL ile sorumlu tutulmasına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Karar tarihi itibariyle TCMB Efektif Satış Kuru karşılığı Türk Lirası’na çevrilmek üzere 250 Euro bilirkişi ücretinin yargılama gideri olarak kabulü ile dikkate alınmasına,
4-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 3.695,76 TL karar harcından peşin alınan 1.881,85 TL’nin mahsubu ile geri kalan 1.813,91 TL bakiye harcın davalılardan tahsili (sorumlulukları oranında) ile hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Davalı tarafların zorunlu arabuluculuk toplantısına katılmadığı, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca “… Tarafların birinin mazeretsiz olarak ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda toplantıya katılmayan taraf, son tutanakta belirtilir ve bu tarafa davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulur….” şeklinde olduğu anlaşıldığından, Davacının yargılama aşamasında yaptığı, posta, tebligat ve bilirkişi ücreti toplamı 2.835,00 TL,573,81 TL peşin harç, 1.308,04 TL ıslah harcı ve dava dilekçesinde talep edilen teknik bilirkişi ücreti olan 250 Euro ( karar tarihi itibariyle TCMB Efektif kuru karşığılı (2.755,00 TL ) olmak üzere toplam 7.471,85 TL yargılama giderinin davalılardan tahsili ile (sorumlulukları oranında) davacıya ödenmesine,
6-Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği 7.833,36 TL vekalet ücreti takdirine, bunun davalılardan tahsili ile (sorumlulukları oranında) davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafların zorunlu arabuluculuk toplantısına katılmadığı, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca ” .. Tarafların birinin mazeretsiz olarak ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda toplantıya katılmayan taraf, son tutanakta belirtilir ve bu tarafa davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulur ayrıca bu taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmez”….” şeklinde olduğu anlaşıldığından, kendini vekil ile temsil ettiren davalı vekiline vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,
9- Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde davacıya iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekilinin yüzüne davalıların yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı.27/10/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır