Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/250 E. 2022/186 K. 28.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :2019/250 Esas
KARAR NO:2022/186

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:02/05/2019

BİRLEŞEN ….ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ … E.SAYILI DOSYASI

BİRLEŞEN DAVA:Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
BİRLEŞEN DAVA TARİHİ:04/10/2019
KARAR TARİHİ:28/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Taraflar arasında 26.01.2016 tarihinde “Adres … Elektrik İşleri Sözleşmesi” imzalandığını, müvekkilinin “yüklenici” şirket olarak adı geçen sözleşme gereği tüm vecibelerini iş programına uygun ve eksiksiz olarak yerine getirdiğini, müvekkili şirketin Taraflar arasında aktedilmiş sözleşme gereği zikredilen tüm aşamaları maddeye uygun olarak tamamladığını ve kesinleşen hakediş alacağı için 01.03.2018 tarihli 462.199,95 TL.lık ve 01.03.2018 tarihli 1.161.015,65 TL.lık 2 adet fatura kestiğini, bu faturalar karşılığında kısmi ödeme yapıldığı ancak müvekkilinin ödenmeyen ve muaccel olan 1.001.194,35 TL. bakiye alacağının kaldığını, ayrıca davalı borçlu şirketin, müvekkili şirketin dava konuşu bu fatura tutarları konusunda mutabakat talep yazısına karşı KDV hariç 1.375.000.- TL. Borçlu olduklarında mutabık olduklarını bildiren 04.04.2018 tarihli imzalı, kaşeli yazısını da gönderdiğini, mutabakatın anlamı, fatura konusu hakedişlere işveren tarafından her hangi bir itirazları olmadığı, faturalara ait hakedişlerin onayladığı olduğunu, hal böyle iken, muhtelif ikaz ve ihtarlara rağmen davalı borçlu faturaların cüzi bir kısmını ödediğini ve iş bu faturalardan bakiye alacağı olan 1.001.194,35 TL.yı ödemediğini ve alacağın tahsili için ….İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyası ile davalı şirketin icraya verildiğini, Davalı borçlu şirketin yetki itirazı ile birlikte böyle bir borcu olmadığına dair haksız ve mesnetsiz itirazda bulunduğunu belirterek, İst.25.İcra Müdürlüğü’nün … sayılı icra dosyasına yapılan itirazın iptaline, icra takibinin devamına, asıl alacağın % 20 sinden aşağı olmamak üzerc icra inkar tazminatına hükmedilmesine, dava masraf ve vekalet ücretinin davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı yan ile müvekkil şirket arasında ” Adres … Projesi” kapsamında elektrik işlerinin yapılmasına yönelik sözleşme yapıldığını, söz konusu projede davacı yanın sözleşmeye aykırı hareket ederek eksik ve kusurlu iş yaptığını, davacı yanın yaptığı işlerde ayrıca sonradan gizli ayıp ortaya çıktığını, müvekkili şirket tarafından tüm bu hususların davacıya bildirildiği ancak davacı tarafından eksikliklerin giderilmediğini, davacı yanın sözleşmeye aykırı hareket etmesi sebebiyle de söz konusu faturalar yönünden mutabakat sağlanamadığını, davacının sözleşme süresine aykırı hareket ederek müvekkilin zararına sebebiyet verdiğini, sözleşme gereği 270 takvim gününde söz konusu projenin bitirilmesi gerekirken davacı tarafından bu sürenin aşıldığını, davacının müvekkiline sözleşme ile yapmayı taahhüt ettiği işleri eksik ve kusurlu yaptığını, bu hususlarda inşaatlarda yapılan denetimler ile ortaya çıktığını, davacıya ayıp ihbarı süresinde yapılmışsa da ayıpların giderilmediğini, taraflar arasındaki uyuşmazlığın eser sözleşmesinde “eser ayıbı” ve eser ayıbının üçüncü kişiye verdiği zarar olarak nitelendirmek gerektiğini, Yüklenicinin iş sahibinden bağımsız olarak üstlendiği işi yapıp teslim etmekle yükümlü olduğunu, davacının edimini eksik ve kusurlu olarak yerine getirmesi hukuka ve taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı olduğunu, davacı tarafın, müvekkilinin zararlarını gidermediğini, davacı yüklenicinin kesin kabul alması için hatalı imalatları onarması ve eksik işleri tamamlaması gerektiğini, eksik işlerin tamamlanmamış olmasından dolayı da taraflar arasında mutabakat sağlanamadığını, davacının davalı müvekkilinin KDV hariç 1.375,000 TL üzerinde mutabık olduğunu iddia eden 04.04.2018 tarihli imzalı evrak olduğunu beyan ettiğini ve dosyaya sunulduğunu, davacının iddia edildiği şekilde bir mutabakat yazısı taraflar arasında bulunmadığını belirterek, davacının hukuka aykırı olarak açmış olduğu davasının reddine karar verilmesini, Davacı aleyhine % 20’den az olmamak koşuluyla kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … E.sayılı dosyasında;
DAVA: Davacı vekili mahkememize verdiği 04/10/2019 havale tarihli dilekçesinde özetle; müvekkilim davacı yüklenici, davalı ise iş sahibi olup, aralarında 26/01/2016 tarihinde yaptıkları Adres … Projesi Elektrik İşleri Sözleşmesi ile müvekkilim, davalının iş sahası olan … ili, … İlçesi, … Mahallesi … mevkii, N18C-12A-3C/12D Pafta, 927 ve 928 No’lu parselde yer alan Adres … Projesi inşaatının elektrik işlerinin adı geçen sözleşmede tariflendiği biçimde yapımı konusunda anlaştıklarını, bu sözleşme ile müvekkilim şirket söz konusu arsa üzerinde bulunan bağımsız bölüm niteliğindeki villalar ve ortak mahallere yönelik elektrik işlerinin yapımını yerine getirme işini yüklendiğini, adı geçen sözleşmenin 6.5. Maddesinde “birim fiyat esasına göre yapılacak ödemeler, yapılan iş miktarına göre aylık hakedişler şeklinde ve sözleşme uyarınca, yapılması gereken kesintiler yapıldıktan sonra yükleniceye ödenir. Yüklenicinin işveren veya yetkilisine yaptığı hakediş talebinin ertesi gününden itibaren 10 iş günü içerisinde işveren veya yetkilisi tarafından hakediş incelenecektir……….Hakedişin işveren yetkilisi tarafından onaylanması halinde bu onayı müteakip hakediş işveren onayına sunulur. İşverenin herhangi bir itirazı yoksa 10 iş günü içerisinde hakedişi onaylar ve onayı müteakip yüklenici hakediş tutarınca bir fatura kesip işverene teslim eder, Fatura teslim tarihinden itibaren 10 iş günü içinde işveren tarafından yükleniciye ilgili hakediş ödemesi yapılır”. cümlesi yer aldığını, sözleşmede belirtildiği üzere ödemeler, yapılan iş miktarına göre aylık hakedişler şeklinde ve kesintiler yapıldıktan sonra yüklenici müvekkiline ödenmesigi gerektiğini, taraflar dava konusu sözleşmedeki işin süresini 270 takvim günü olarak kararlaştırtırıldığını, ancak işveren imalatın yapılacağı yer ve alanları zamanında yükleniciye hazır etmediği gibi imalat için gerekli olan proje, davalı şirketin temin etmesi gereken malzeme ve yeni birim fiyat onaylarını da talep edilen zamanlarda göndermediğini,diğer zarara uğradığı konulardan biri de işçilik ücretlerinin 01.01.2017 tarihinden sonra arttığını beyanla Fazlaya dair her türlü talep ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla HAKEDİŞ tutarları toplamı 1.712.890.39 TL. alacağımıza ihtarname tarihinden itibaren işleyecek TTK.1530/7maddesi gereği öngörülen temerrüt faizi uygulanarak tahsiline, Kira alacağımız ancak bilirkişi marifetiyle tespit edileceğinden belirsiz alacak olarak şimdilik 5000.00 TL. kira mahrumiyetinden doğan alacağımıza Temmuz 2017 tarihinden itibaren işleyecek TTK.1530/7maddesi gereği öngörülen temerrüt faizi uygulanarak tahsiline, yargılama gideri ile vekalet ücretinin de karşı taraftan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekilinin 12/03/2019 tarihli talep dilekçesinde özetle; Mahkememizin … Esas numarası ile görülmekte olan alacak davasının, İstanbul 12.Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas numarası ile görülmekte olan İtirazın İptali davası ile yakından ilgili oldğunu, her iki dava da, müvekkilim davacı yüklenici, davalı ise iş sahibi olup aralarında 26.01.2016 tarihinde imzaladıkları Adres … Elektrik İşleri Sözleşmesinden kaynaklı müvekkilim davacının alacaklarının tahsili talebini ihtiva etmekte olduğunu, tarafları ve konusu aynı olan bu davaların ve delillerinin birlikte değerlendirilmesi, davaların daha çabuk aydınlanması ve sonuçlandırılmasını sağladığı gibi usul ekonomisi açısından da yarar sağlayacağını beyanla iş bu davanın davanın, 02.05 2019 tarihinde açılan İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/250 E.sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize verdiği 26/11/2019 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkil ile aralarında 26.01.2016 imza tarihli Adres … Elektrik İşleri Sözleşmesi yapıldığı, bu sözleşmeye ilişkin 1.712.890,39 TL iş bedeli ve 5.000,00 TL Kira bedeli olarak toplamda 1.717.890,39 TL alacaklarının bulunduğu, alacaklarının kendisine ödenmesi talepli davacı tarafından açılan iş bu davanın hukuka aykırı olarak açmış olduğunu beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Asıl davada; Dava itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki ihtilafın; Davacı ile davalı arasındaki sözleşmeye dayalı olarak, yüklenici olan davacının sözleşmeden kaynaklanan eser sözleşmesini sözleşmeye uygun olarak süresinde eksiksiz ve ayıpsız yapıp, teslim edip etmediği, sözleşmede öngörülen süreye uyulmamış ise bunun davalıdan kaynaklı olup olmadığı, davacının meydana getirdiği eserde eksiklik olup olmadığı, varsa bu eksikliklerin ne olduğu, davalının bu hususta usulüne uygun süresinde ihtar edilip gerekli önelin kendisine verilip verilmediği, davacının yaptığı eserde ayıp oluşmuş ise bunların ne olduğu, ayıbın gizli mi yoksa açık ayıp olduğu, davalı tarafça bu ayıpların süresinde ve usulüne uygun davacıya bildirilip bildirilmediği, davacının davalıdan sözleşme gereğince yapılan esere ilişkin geçici ve kesin hak edişlerinin yapılıp yapılmadığı, yapılmamış ise kullanılmaya başlanıp başlanılmadığı, kullanılmaya başlanılmış ise kabullerin yapılmış olduğunun kabulünün gerekip gerekmediği, davacının davalıdan ödenmeyen alacağı olup olmadığı, varsa ne kadar olduğu, taraflar arasındaki mutabakat yazısının hükmünün ne olduğu, davalının temerrütünün oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise temerrüt tarihinin ne olduğu, davacının davalıdan temerrüt faizi talep edip edemeyeceği, talep edebilecek ise hangi tarih itibariyle talep edebileceği ve bunun ne kadar olduğu, taraflar arasındaki sözleşmeye göre takibin yetkili icra dairesinde yapılıp yapılmadığı, taraflar arasındaki arabuluculuk görüşmelerine ilişkin sunulan tutanak uyarınca 6102 sayılı yasanın 5/a maddesinde görülen arabuluculuk dava şartının sağlanıp sağlanmadığı, alacağın likit olup olmadığı, davacının kötü niyetli olup olmadığı noktalarında toplandığı görülmüştür.
Dosyamıza getirtilen …. İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine toplam 1.179.578,38-TL üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67.maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı tarafça icra dairesinin yetkisine itiraz edildiği, Mahkememizce İİK 50 madde gereği, taraflar arasındaki sözleşme ve HMK 17 maddesi uyarınca icra dairesinin yetkisine itirazın yerinde görülmediğinden reddine karar verilmiştir.
Birleşen davada;
Dava Alacak davasıdır. Davacı taraf taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerin yerine getirmesine rağmen davalı tarafça hakedişlerinin ödenmediğini bu nedenle hakediş bedeli ile kira mahrumiyetinden doğan zararının ödenmesini talep etmiştir.
Birleşen mahkemece davalar arasında arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu, dava konusunun, taraflarının ve sebebinin aynı olduğu ayrıca delillerin birlikte toplanması ve değerlendirilmesinin usul ekonomisi gereği olduğundan davanın birleştirilmesine karar verilmiştir.
Mahkememizce taraflardan sözleşme konusu işe ilişkin oluşturulan varsa projeler, hak ediş tutanakları, geçici ve kesin kabul tutanakları veya bu manada tutulmuş tutanak varsa bunları, tarafların iş süresine, ayıbına ve eksikliğine ilişkin yapılan bildirimler var ise (e-mail, noter ihtarı, tutanak v.s.) ne varsa sunmaları istenilmiştir.
Davacının tedbir talebinin 08/06/2020 tarihinde reddine karar verilmiştir.
Davacının birleşen dosyada talep ettiği kira kaybı alacağı talebi nedeniyle taşınmazın bulunduğu yer … Asliye Hukuk Mahkemesine (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) talimat yazılarak resen refakate alınacak SPK lisanslı bir gayrimenkul değerleme uzmanı bilirkişi marifetiyle ve mahkeme heyetinde bahse konu taşınmaz ve taşınmazın içinde bulunduğu sitenin genel özelliklerine ilişkin gözlemlerini içerir ve bilirkişi tarafından rapora eklenecek fotoğrafları ile birlikte davacının iddia ettiği Temmuz 2017 ile Mayıs 2018 tarihleri arasındaki 9 aylık talep edebileceği ödemeleri kapsar emsal kira bedelleri ve sitede o tarihte yapılan kiralamalar da dikkate alınıp belirlenerek muhtemel kira bedeli ve miktarının tespitini içerir inceleme yapılmasına karar verilmiştir.
Talimat raporunda özetle, Dava konusu taşınmazın yer aldığı sitenin ve taşınmazın özellikleri detaylı olarak belirtilerek ilgili görseller rapora eklenmiştir.
Taşınmaza emsal olabilecek herhangi bir veri sunulmamıştır.
Taşınmaza ait site ve çevresinde detaylı olarak kira bedelleri resen araştırılmış olup, sitede yer alan kiralamaların özellikle yaz aylarında kiralamaya konu olduğu ve yıl bazı alındığında aylık kira bedellerinin net olarak yansımadığı tespit edilmiştir.
Geriye dönük kira bedelleri yasal kira artışları göz önünde bulundurularak hesaplanarak her yıla ait kira bedelinin aylık bazda aynı olabileceği kanaati ile aylık kira bedelleri belirlenmiştir.
Taşınmazın kira bedeli taşınmazın konumu, yüz ölçümü, ulaşım durumu, alt yapı hizmetlerinden faydalanma durumu, merkezi noktalara olan uzaklıkları, denize olan mesafesi ve manzarası, çevre ve komşu parsellerdeki yapılaşma durumu-amacı-yoğunluğu-türü, yola cepheli olup/olmaması, niteliği, vb. kıymet yükseltici ve kıymet düşürücü müspet menfi tüm faktörleri göz önünde bulundurulmuş olup, bilirkişi heyetinin bölgesel bilgi deneyimleri ve yapılan kıyaslamalar neticesinde konu emsaller yorumlanmıştır. Dava konusu taşınmazın değerlendirilmesi keşif tarihi itibariyle belirlenmiş olup, keşif tarihinde bölgede yer alan benzer özelliklere kiralık veya kiralaması gerçekleşmiş olan emsallerin ortalama değerleri, günün ekonomik koşulları, pazarlık payları ve kiralama kabiliyetleri de dikkate alınarak belirlenmiştir.
Yukarıda etraflıca arz ve izah olunduğu üzere, dava konusu taşınmaza ait talep edilen tarihler baz alınarak 9 aylık kira bedeli hesap ve edilmiştir.
Dava konusu taşınmazın 9 aylık kira bedelinin 126.181,73 TL olabileceği hususlarında görüş ve kanaatini sunmuştur.
Bu kez mahkememizce Tarafların iddia ve itirazları, aralarındaki sözleşme, yapılan ödemeler, yapılan işler değerlendirilip, edimlerin yerine getirilip getirilmediği belirlenerek, (talimat mahkemesince alınan rapor da gözetilerek), davacı tarafın asıl dava dosyasına konu icra takibindeki talep ettiği alacak kalemlerinin yerinde olup olmadığının belirlenmesi ile, birleşen … ATM dosyasında talep ettiği alacak miktarının (02/07/2020 tarihinde sunulan açıklama dilekçesi kapsamında) değerlendirilerek alacak talebinin yerinde olup olmadığının belirlenmesi hususunda rapor düzenlenmesi için tarafların ticari defter ve kayıtları ile dosya kapsamı üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişiler mahkememize sundukları 18/08/2021 raporda özetle,
Asıl davada;
Davacının davalıdan takip tarihi itibariyle bakiye 976.194,58 TL asıl alacağı bulunduğu;
Davacının davalıdan ayrıca, 27.12.2018 tarihinden takip tarihi olan 09.04.2019 tarihine kadar, talep gibi ticari temerrüt faizi (kanaatimizce avans faizi) oranı üzerinden işlemiş 53.717,45 TL tutarında temerrüt faizi alacağı bulunduğu;
Davacının asıl alacağının takip tarihinden itibaren işletilecek ticari temerrüt faizi (kanaatimizce avans faizi) ile birlikte tahsili gerektiği;
Temerrüt faizi Hesabı:
Alacak Tutarı 976.194,58
Alacağın Vadesi 27.12.2018
Takip Tarihi 9.04.2019
Gecikme Günü 103
Avans Faizi Oranı 19,50
Avans Faizi Tutar 53.717,45
Birleşen davada;
Davacının davalıdan dava itibariyle bakiye 1.712.890,39 TL asıl alacağı bulunduğu;
Davacının bu alacağının talep gibi, davacı ihtarnamesi (asıl davada sözü edilen ihtarname) ile davalının temerrüde düştüğü 27.12.2018 itibaren işletilecek 94.255,90 TL ticari temerrüt faizi (kanaatimizce avans faizi) ile birlikte tahsili gerektiği;
Temerrüt faizi Hesabı:
Alacak Tutarı 1.712.890,39
Alacağın Vadesi 27.12.2018
Takip Tarihi 9.04.2019
Gecikme Günü 103
Avans Faizi Oranı 19,50
Avans faizi tutarı 94.255,90 TL Yönündeki kanaat ve düşüncelerini bildirmişlerdir.
Taraflarca rapora karşı beyan ve itirazlar sunulmuştur.
-Dosyanın bilirkişilere yeniden tevdii ile, taraf vekillerinin rapora karşı sundukları itiraz mahiyetindeki hususların başlıklar halinde incelenmek suretiyle ek rapor düzenlenmesi istenilmiştir.
Bilirkişiler mahkememize sundukları ek raporda özetle;
ASIL Davada;
1) İtirazın iptali davası niteliğindeki işbu asıl davada davacı özetle:
Davacı/yüklenici ile davalı/işveren arasında, 26.01.2016 tarihli Eser Sözleşmesinin akdedildiğini; — davacı/yüklenicinin — sözleşmeyle — üstlendiği — işlerin – tamamını — yapıp tamamladığını; kesinleşen hakediş alacağı için 01.03.2018 tarihli 462.199,95 TL bedelli ve 01.03.2018 tarihli 1.161.015,65 TL bedelli 2 adet faturayı düzenleyip davalıya gönderdiğini; bu faturalar karşılığında davalının kısmi ödemeler yaptığını; ancak bu faturalardan dolayı davacının davalıdan bakiye 1.001.194,35 TL hakediş alacağı kaldığını; İddia etmekte ve işbu alacağı ile işlemiş temerrüt faizi alacağının tahsili için davalı aleyhine başlatmış olduğu icra takibine davalı tarafından yapılmış olan itirazın iptaline karar verilmesini talep etmektedir.
Daval özetle;
Davacı/yüklenicinin sözleşmeyle üstlendiği işleri ayıplı, eksik ve gecikmeli olarak yaptığını; uyarılara rağmen eksiklikleri ve ayıpları gidermediğini; bu nedenle davacının davalıdan muaccel hale gelmiş bir alacağı bulunmadığını; İddia etmekte ve “davanın reddine” karar verilmesini talep etmektedir.
2) Raporumuzun Mali Kısmında tarafların ticari defterleri incelenmiş ve aşağıdaki hususlar tespit edilmiştir.
Davacı ticari defterlerinde, davalıya ait cari hesapların 31.12.2018 itibariyle toplam 1.001.194,58 TL borç bakiye verdiği, bir başka deyişle bu tarih itibariyle davacının davalıdan toplam 1.001.194,58 TL alacağının kayıtlı olduğu tespit edilmiştir.
Davalı ticari defterlerinde, davacıya ait cari hesapların 31.12.2018 itibariyle toplam 1.001.194,58 TL alacak bakiye verdiği, bir başka deyişle bu tarih itibariyle davacının davalıdan toplam 1.001.194,58 TL alacağının kayıtlı olduğu tespit edilmiştir
Tarafların ticari defterlerinin birbirini teyit ettiği, her iki tarafın defterlerine göre davacının davalıdan 31.12.2018 itibariyle toplam 1.001.194,58 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
İşbu mali tespitlere göre; dava konusu 2 adet faturadan dolayı davacının davalıdan bakiye 1.001.194,58 TL tutarında hakediş alacağı bulunduğu hususu ispat edilmiştir.
3) Raporumuzun Teknik Kısmındaki tespitlere göre; davacı sözleşme konusu işleri gecikmeli olarak yapmışsa da, gecikmeye davalı sebep olmuştur, yani gecikme – davalıdan kaynaklanmıştır. Bu nedenle davalı davacıdan, gecikmeden kaynaklanan herhangi bir zararının tazminini talep edemeyeceği gibi, böyle bir zarar alacağını davacıya olan bakiye borcundan düşemeyecektir (mahsup edemeyecektir).
Yine raporumuzun Teknik Kısmındaki tespitlere göre; davacının yapmış olduğu işlerde bir takım işçilik hataları (ayıplar) bulunmaktaysa da bunlar, işin teslim alınmasına engel teşkil etmeyecek derecede, ufak tefek ayıplardır. Bu ayıplar dolayısıyla davacının hakediş alacağından 25.000 TL tutarında indirim (ayıp indirimi) yapılmalıdır.
Davacının bakiye hakediş alacağından söz konusu ayıp indirimi yapıldığında davalıdan bakiye (1.001.194,58 — 25.000 —) 976.194,58 TL alacağı kalmaktadır. Bu durumda davacının davalıdan takip tarihi itibariyle bakiye 976.194,58 TL hakediş alacağı bulunduğu kanaatine varılmaktadır.
4) Davacı takip talebinde ayrıca, davalının söz konusu davacı alacağını ödemekte temerrüde düştüğü tarihten takip tarihine kadar işlemiş temerrüt faizi alacağı bulunduğunu iddia etmekte ve bu alacağının da tahsilini talep etmektedir. Dava dosyası içeriğine göre; davacı işbu alacağının tahsili talebini içeren 20.12.2018 tarihli ihtarnameyi davalıya keşide etmiş olup, bu ihtarnamenin davalıya 24.12.2018 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Davacı bu ihtarnamede 3 günlük ödeme süresi tanımış olduğundan, davalının takip konusu alacağı ödemede 27.12.2018 tarihinde temerrüde düştüğü — kanaatine — varılmaktadır
(TBK.md.117/f.1). Bu nedenle davacının davalıdan, 27.12.2018 tarihinden takip tarihi süresinin uzadığı döneme sarkmış) olan Sözleşme Kapsamındaki İşlerden dolayı yapmak zorunda kaldığı maliyet artışı masraflarının tahsilini davalıdan talebe hak kazanmıştır.
Yine, davalıdan kaynaklanan gecikme döneminde (yani sözleşme süresinin uzadığı dönemde) davalının talebi üzerine davacı tarafından yapılmış olan Sözleşme Kapsamı Dışındaki İşlerin (ilave işlerin) bedelinin de, Artan Fiyatlar üzerinden hesaplanarak tahsilini davacı talebe hak kazanmıştır.
Raporumuzun Mali Kısmında, davacının işbu birleşen davada tahsili alacaklarının toplam tutarının 1.712.890,39 TL olduğu tespit edilmiştir.
3) Davacının, sözleşme konusu villanın zamanında teslim edilmemesinden dolayı talebe hak kazandığını iddia ettiği kira geliri mahrumiyeti zararı alacağına ise hak kazanamadığı kanaatine varılmıştır. Şöyle ki: Taraflar arasında akdedilmiş olan sözleşmenin 6.9 nolu maddesi hükmüne göre; tarafların karşılıklı olarak anlaşması halinde, davacının hakediş alacağının bir kısmının taşınmaz devri suretiyle ödemesi mümkün olacaktır. Ne var ki dava dosyası içeriğinde, tarafların bu konuda anlaştıklarını gösteren somut bir delil bulunmamaktadır. Bu nedenle davalının, davacının hakediş alacağının bir kısmını taşınmaz devri suretiyle ödeme borcu altına girmediği kanaatine varılmıştır. Dolayısıyla da davalının söz konusu taşınmazı devretmekte gecikmesi nedeniyle davacının davalıdan, iddia ettiği gibi kira geliri mahrumiyeti zararı alacağına (kar mahrumiyeti zararı alacağına) hak kazanamadığı kanaatine varılmıştır.
Nihai olarak;
ASIL DAVA BAKIMINDAN;
Davacının davalıdan takip tarihi itibariyle bakiye 976.194,58 TL asıl alacağı bulunduğu;
Davacının davalıdan ayrıca, 27.12.2018 tarihinden takip tarihi olan 09.04.2019 tarihine kadar talep gibi ticari temerrüt faizi (kanaatimizce avans faizi) oranı üzerinden işlemiş — 53.717,45 TL tutarında temerrüt faizi alacağı bulunduğu;
Davacının asıl alacağının takip tarihinden itibaren işletilecek ticari temerrüt faizi (kanaatimizce avans ) ile birlikte tahsili gerektiği;
Temerrüt faizi Hesabı:
Falze Esas Tutar 976.194,58
İlk Tarih 27/ 12/ 2018
Son Tarih 09.04.2019
Gün 103,00
Avans Faiz Oranı 19,50
Faiz Tutarı 53.717,45 TL
BİRLEŞEN DAVA BAKIMINDAN;
Davacının davalıdan dava itibariyle bakiye 1.712.890,39 TL asıl alacağı bulunduğu;
Davacının bu alacağının talep gibi, davacı ihtarnamesi (asıl davada sözü edilen ihtarname) ile davalının temerrüde düştüğü 27.12.2018 itibaren işletilecek ticari temerrüt faizi (kanaatimizce avans faizi) ile birlikte tahsili gerektiği; hususlarında ek görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Taraflarca ek rapora karşı beyan ve itirazlar sunulmuştur.
Davalı vekilinin bilirkişi ek raporuna karşı sunduğu itirazların dosya kapsamı itibariyle yerinde görülmeyip reddine karar verilmiştir.
Netice olarak mahkememizce yapılan değerlendirmeye göre;
Asıl dava bakımından taraflar arasında, 26.01.2016 tarihli Eser Sözleşmesinin düzenlendiği, davacının yüklenici, davalının ise işveren olduğu, davacının sözleşmeyle üstlendiği işlerin tamamını yapıp tamamladığı iddiasıyla; kesinleşen hakediş alacağı için 01.03.2018 tarihli 462.199,95 TL bedelli ve
01.03.2018 tarihli 1.161.015,65 TL bedelli 2 adet faturayı düzenleyip davalıya gönderdiği, bu faturalar karşılığında davalının kısmi ödemeler yaptığını; ancak bu faturalardan dolayı
davacının davalıdan bakiye 1.001.194,35 TL hakediş alacağı kaldığı iddia ettiği ve bu alacak miktarı ve faizini icra takibi ile tahsil etmeye çalıştığı, itiraz üzerine takibin durduğu ve mahkememizdeki işbu itirazın iptali davasının açıldığı, davalı taraf ise davacının sözleşmeyle üstlendiği işleri ayıplı, eksik ve gecikmeli olarak yaptığı, uyarılara rağmen eksiklikleri ve ayıpları gidermediği, bu nedenle davacının muaccel hale gelmiş bir alacağı bulunmadığı iddiasıyla davanın reddini talep ettiği anlaşılmış. Mahkememizce yapılan bilirkişi incelemesinde tarafların ticari defterlerinin birbirini teyit ettiği, her iki tarafın defterlerine göre davacının davalıdan 31.12.2018 itibariyle toplam 1.001.194,58 TL alacaklı olduğu tespit
edilmiş, bilirkişi raporundaki teknik değerlendirmelere ilişkin tespitlere göre; davacının sözleşme konusu işleri gecikmeli olarak yapmışsa da, gecikmeye davalının sebep olduğu belirlenmiş ve bu tespit mahkememizce de yerinde görülmekle davacının her iki taraf defterinde de yer alan fatura bedelini isteyebileceği anlaşılmakla, yine bilirkişilerce, davacının yapmış olduğu işlerde bir
takım işçilik hataları (ayıplar) bulunduğundan ve bunların, işin teslim alınmasına engel teşkil
etmeyecek derecede, ufak tefek ayıplar olduğuna dair ve bu ayıplar dolayısıyla davacının hakediş
alacağından 25.000 TL tutarında indirim (ayıp indirimi) yapılması gerektiğine dair görüş ve açıklamaları karşısında davacının bakiye hakediş alacağından söz konusu ayıp indirimi yapıldığında, davacının
davalıdan bakiye (1.001.194,58 – 25.000 =) 976.194,58 TL alacağı olduğu hesaplanmış ve mahkememizce de bu görüşe iştirak edilmiştir. Raporda tespit edilen bu alacak miktarına ilişkin yapılan faiz hesabı da uygun bulunmuş olup, hüküm de bu faiz miktarı dikkate alınmıştır.
Birleşen dava bakımından ise, davacı tarafın davalıdan kaynaklanan sebeplerle sözleşme konusu işin yapımının uzadığı, işin yapımının
uzamasından sonraki dönemde, 01.01.2017 tarihinden itibaren davalının ödemekle yükümlü
olduğu işçilik maliyetlerinin arttığı,
bu dönemde davacının Yeni Birim Fiyatlarla yaptığı bu işlerden dolayı
davalıdan bakiye hakediş alacağı bulunduğu, davacının davalıdan olan bu
alacaklarının toplam tutarının 1.712.890,40 TL olduğu iddia edilerek alacak davası olarak dava açılmış olup, bilirkişi raporunda Teknik Kısmındaki tespitlere göre; davacı sözleşme konusu işleri gecikmeli
olarak yapmışsa da, gecikmeye davalının sebep olduğu, davacının gecikme dönemine sarkmış olan Sözleşme Kapsamındaki İşlerden dolayı yapmak
zorunda kaldığı maliyet artışı masraflarının tahsilini davalıdan talebe hak kazandığı belirlenmiş olup, bu tespit dosya kapsamına göre mahkememizce de yerinde görülmekle ve raporun Mali Kısmında, davacının işbu birleşen davada tahsilini talep ettiği alacaklarının toplam tutarının 1.712.890,39 TL olduğunun tespiti karşısında birleşen davadaki bu alacak kalemi yönünden bu miktara göre kabul kararı verilmiştir.
Birleşen davada davacı taraf ayrıca kira mahrumiyeti talebinde de bulunmuştur.
Taraflar arasındaki
sözleşmenin 6.9 nolu maddesine göre; tarafların karşılıklı olarak anlaşması halinde,
davacının hakediş alacağının bir kısmının taşınmaz devri suretiyle ödemesi mümkün
olacaktır. Ancak taraflar arasında hakedişin bir kısmının taşınmaz devri yolu ile deneceğine dair bir anlaşmaya rastlanılmamıştır. Dolayısıyla davalı, davacının hakediş alacağının bir kısmını
taşınmaz devri suretiyle ödeme borcu altına girmemiş olup, söz konusu taşınmazı devretmekte gecikmesi nedeniyle davacının
davalıdan, iddia ettiği gibi kira geliri mahrumiyeti zararı alacağı isteyemeyeceği kanaatiyle birleşen davadaki bu talebi reddedilmiştir.
Davacı vekili bilirkişilerce belirlenen 25.000,00 TL’lik nefaset kesintisinin birleşen dosyadan yapılmasına yönelik talepte bulunmuş ise de, nefaset kesintisi işteki hatalar ve eksiklikler dolayısıyla belirlenmiş olup, bu eksikliklerin olduğuna dair tespitler asıl dosyada talep edilen hakediş alacaklarına ilişkin yapılan işler ile ilgili olduğundan ve birleşen dosyadaki talep maliyet artışına ilişkin olduğundan, nefaset kesintisinin birleşen dosyadaki alacak miktarından yapılmasına ilişkin talep kabul görmemiştir.
HÜKÜM: Açıklanan nedenlerle;
1-Asıl dava yönünden davanın kısmen kabulü ile;
a-Davalının …. İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile, takibin 976.194,58 TL asıl alacak, 53.717,45 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.029,912,03 TL üzerinden devamına,
b-Belirlenen asıl alacak miktarına, takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına,
c-Belirlenen toplam alacak miktarı olan 1.029.912,03 TL üzerinden %20 oranında hesaplanan 205.982,40 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
d-Fazlaya ilişkin 149.666,35 TL’lik talebin reddine,
2-Birleşen dava yönünden, davanın kısmen kabulü ile;
a-Ödenmeyen iş bedeline ilişkin olarak 1.712.890,39 TL’nin, temerrüt tarihi olan 27/12/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b-Kira mahrumiyeti bedeli olarak talep edilmiş olan 5.000,00 TL”lik talebin reddine,
3-Asıl dava yönünden;
a-Dava konusu olup, kabul edilen değer üzerinden alınması gereken 70.353,29 TL harçtan önceden davacıdan alınan (icra+dava) peşin harç 20.144,25 TL harcın mahsubu ile kalan 50.209,04 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye aktarılmasına,
b-Tarafların zorunlu arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL’NİN DAVALIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA
c-Davacı tarafça yapılmış olan toplam posta ve tebligat ücreti 230,60 TL, keşif harcı 384,90 TL, keşif araç ücreti 250,00 TL bilirkişi ücreti 10.500,00 TL olmak üzere toplam 11.365,50 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre (% 87,31) 9.923,21 TL yargılama gideri ve 14.246,36 TL peşin harç olmak üzere toplam 24.169,57 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
d-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğininden karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 68.545,60 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davacıya ödenmesine,
e-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğininden karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre reddedilen dava değeri üzerinden hesaplanan 18.168,30 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davalıya ödenmesine,
4-Birleşen dava yönünden;
a-Dava konusu olup, kabul edilen değer üzerinden alınması gereken 117.007,54 TL harçtan önceden davacıdan alınan peşin harç 29.337,28 TL harcın mahsubu ile kalan 87.670,26 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye aktarılmasına,
b-Davacı tarafça yapılmış olan toplam posta ve tebligat ücreti 99,50 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre (% 99,70) 99,20 TL yargılama gideri ve 29.337,28 TL peşin harç olmak üzere toplam 29.436,48 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
d-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğininden karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 92.751,16 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davacıya ödenmesine,
e-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğininden karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre reddedilen dava değeri üzerinden hesaplanan 5.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davalıya ödenmesine,
5-Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde ilgililere iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.28/02/2022

Başkan … Üye … Üye … Katip …
E-imza E-imza E-imza E-imza