Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/225 E. 2019/1011 K. 04.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/225 Esas
KARAR NO : 2019/1011

DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ : 19/04/2019
KARAR TARİHİ : 04/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili …’ın …Şti’nin %20 hissesine sahip ortağı olup aynı zamanda … ile birlikte şirketin müdürlerinden olduğunu, …Şti.’nin ortağı ve müdürlerinden olan …’nın, aynı zamanda, işbu şirketin ortağı olan… şirketinin de ortağı olduğunu, 22.01.2019 tarihli davaya konu Genel Kurulun iptali aksi takdirde Genel Kurul Kararlarının iptalinin gerektiğini, zira davalı şirketin ortaklarınca haksız, hukuki dayanağı olmayan, gerçeklikten uzak sebeplerden dolayı müvekkili …’ın müdürlük görevinin sona ermesi ve huzur hakkının kaldırılması istemi ile müvekkiline, … Noterliği’nin 27 Kasım 2018 tarihli ve … yevmiye numaralı Genel Kurula Çağrı davetiyesi gönderildiğini, hemen akabinde; henüz genel kurul toplantısının yapılması talep edilen tarih gelmeden önce, davalı şirketin ortaklarınca İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …E. Sayılı dosyası ile “Genel Kurul Çağrısına İzin” talepli dava ikame edildiğini ve işbu dosyaya cevap dilekçesi ibraz ederek şirket genel merkezinin çağrıda belirtilen adres olmadığını, henüz Mahkemece karar verilmeden Genel Kurulun toplantıya çağrı prosedürün yapılamayacağı vs… hususlar ile alakalı olarak çağrının yasalara, usule, şirket ana sözleşmesine aykırı olduğunu,…Noterliği’nin 12 Aralık 2018 tarihli ve … yevmiye nolu cevabi ihtarnamesi ile ihtar eden vekiline bildirdiklerini, neticeten davalı şirketin ortaklarınca Genel Kurul Çağrısında belirttikleri 18.12.2018 tarihinde Genel Kurul’un yapılmadığını, bu kez; davalı şirketin ortaklarınca, müvekkiline …Noterliği’nin 09 Ocak 2019 tarih ve 00915 yevmiye nolu Genel Kurul Çağrı davetiyesi gönderildiğini, İş bu çağrı davetiyesinde; İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …E. Sayılı dosyasının karara çıktığını belirtilerek yine şirket merkezi dışındaki bir adreste genel kurulun yapılacağının belirtildiğini, bu genel kurula çağrıya da müvekkilince itiraz edildiğini, neticeten davalıların Genel Kurul Çağrısında belirttikleri 22.01.2019 tarihindeki geçersiz olan işbu Genel Kurula iştirak edilmediğini, akabinde aynı gün; davalı şirketin ortaklarınca,… Noterliği’nin 18 Ocak 2019 tarih ve… yevmiye nolu ihtarnamesinin tebliğ edildiğini, işbu haksız ve dayanaksız ihtarnamedeki hususların gerçek dışı olduğunu, müvekkilinin imzadan imtina ettiği yönündeki davalı şirketin ortaklarının gerçek dışı iddiası, gerçekte usul ve yasalara riayet etmeden alelacele Genel Kurul yapma çabasını gölgelemek adına olduğu kanaatinde olduklarını, usul, yasalara ve şirket ana sözleşmesine aykırı olarak yapılan Genel Kurul davetine iştirak edilmemekle, bu kez davalı şirketin ortaklarınca, Genel Kurulun yapıldığına dair Genel Kurul tutanağını bir yazı ile birlikte müvekkiline tebliğ ettiklerini, işbu Genel Kurul Tutanağı incelendiğinde ise; “Şirket ortaklarının şirket merkezinde toplanarak karar aldığı” şeklinde bir ibarenin mevcut olduğunu, ancak bu hususun gerçeğe aykırı olduğunu, söz konusu Genel Kurul’un geçersiz olup, iptalinin gerektiğini, açıklanan nedenlerle; davanın …Müdürlüğü’ne ihbarına, usule, yasalara, ana sözleşmeye ve dürüstlük kuralına aykırı 22.01.2019 tarihli … Şti.’nin geçersiz Genel Kurulun iptaline, aksi takdirde Genel Kurul kararlarının her birinin iptaline, davanın kabulüne, işbu iptal kararı verilmeden evvel ivedilikle, müvekkilinin müdürlük görevinin, ortaklığı temsilen imza yetkisinin ve huzur hakkı ödenmesine devam edilmesi hususunda ivedilikle ihtiyati tedbir kararı verilmesine, TTK. Madde 449 gereğince kararların yürütülmesinin geri bırakılmasına, şirkete ivedilikle kayyum atanmasına, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı taraf üzerinde bırakılmasına, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacı tarafın, aynı Genel Kurulun iptali talepli olarak daha önce 06.02.2019 tarihinde dava açmış olup İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E.sayılı dosyasında, 09.05.2019 tarihli ilk celsede davanın husumet yokluğundan reddine karar verildiğini, huzurdaki davanın da aynı Genel Kurulun iptali talepli olarak aynı gerekçe ve aynı dilekçe ile açıldığını, bu nedenle derdestlik itirazında bulunduklarını, davaya bakmaya yetkili Mahkemelerin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, davacının, kanunda genel kurulun iptalini isteyebilecek sınırlı sayıda belirtilmiş olan kişilerden olmadığını, davacının toplantının gün yer ve saatinden haberdar olduğu halde Genel Kurula katılmadığını, davacının Genel Kurula kendi iradesi ile katılmayacağını açıkça beyan ettiğini, bu nedenle huzurdaki davayı açma ehliyeti bulunmadığını, iptali istenen Genel Kurul kararlarında, davacıya zarar vermek amaçlı ve kötüniyetle alınan bir karar bulunmadığını, genel Kurulda ilana tabi sadece iki adet karar alındığını, davacının müdürlükten azlinin şirket çıkarlarını korumaya matuf bir karar olup şirket ortağı olarak davacının haklarına zarar getirmediğini, İstanbul 18.Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından izin verilen gündem maddeleri ile toplantı yapıldığını ve karar alındığını, kamu düzenine aykırı karar bulunmadığını, kararların, %80 toplantı ve karar nisabı sağlanarak alındığını, davacının şirket ortağı olarak şirketteki haklarının baki olduğunu, davacının şirkette müdürü olup olmamasının, …’nin Genel Kurul toplantısı yapma ve karar almasına etkili olacak bir husus olmadığını, Türkiye’deki şirketin tüm işleri güvene dayalı olarak tamamen davacıya bırakılmış iken davacının, şirket sırlarını 3.kişilerle paylaşarak haksız rekabette bulunduğunu, azil kararının alınmasına kendisinin sebep olduğunu, Limited Şirkete kayyım atanması koşullarından hiçbirinin mevcut olmadığını, açıklanan nedenlerle; tedbir talebinin reddine, davanın derdestlik sebebiyle reddine, dava şartları olan kesin yetki ve aktif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine, davanın esastan reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava Genel Kurul Kararının 6102 sayılı yasanın 622. madde delaletiyle 6012 sayılı yasanın 445. Maddesi uyarınca iptali, şirkete kayyum atanması ve genel kurul kararlarının yürürlüğünün tedbiren durdurulması davasıdır.
Her dava açıldığı tarihteki şartlara göre değerlendirilir. Davanın açıldığı 19/04/2019 tarihinde, bizatihi davacı tarafça, davalı şirketin adresi mahkememiz yetki sınırları dışında Anadolu Adliye yetki sınırları içerisinde olan Ataşehir olarak gösterilmiş olup, getirtilen şirket sicil kaydına göre adresinin Ataşehir olduğu, şirketin son tescilinin 31/01/2019 tarihinde yaptığı, dolayısıyla dava tarihinde, davalının yaptığı Genel Kurul kararlarının iptali talep edilen şirketin adresinin yetki sınırlarımızın dışında kaldığı sabittir.
6102 sayılı yasanın 445. Maddesi Genel Kurul kararlarına karşı açılacak iptal davalarının şirketin merkezinin bulunduğu yer Asliye Ticaret Mahkemesinde açılabileceği şeklinde düzenleme bulunduğu bu yetki kuralının kesin yetki kuralı olduğu sabittir. Kesin yetki şartı HMK. 114/1-ç maddesi uyarınca bir dava şartı olduğundan ve HMK. 138. Maddesi uyarınca dava şartlarının öncelikle değerlendirilmesi ve HMK. 115/1 maddesi uyarınca yargılamanın her aşamasında resen dikkate alınması yönündeki yasal düzenleme dikkate alınarak öncelikle bu yönde değerlendirme yapılması gerekmiş ve buna göre de; açılan davaya mahkememizin değil İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesinin bakması gerekmesi nedeni ile, davacının davasının 6102 sayılı yasanın 622. Madde yollaması ile 445/1 maddesi dikkate alınarak HMK. 114/1-ç maddesindeki kesin yetki dava şartı yokluğundan davacının davasının HMK. 115/2 uyarınca usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM
1-Davacının davasının HMK 114/1-ç maddesindeki kesin yetki dava şartı yokluğundan HMK 115/2 maddesi uyarınca usulden reddine,
2-Yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna,
3-HMK ‘nun 331/2. maddesi gereğince yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunda yetkili mahkemece karar verilmesine,
4-HMK ‘nun 331/2. maddesi son cümlesi uyarınca dosya süresi içinde yetkili mahkemeye gönderilmediği takdirde talep halinde yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunda mahkememizce karar verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde HMK’nun 20/1. maddesi uyarınca 2 haftalık kesin süre içinde başvurulması halinde dosyanın yetkili mahkemesine gönderilmesine, belirlenen süre içinde başvurulmadığı takdirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …