Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/22 E. 2019/641 K. 01.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2019/22 Esas
KARAR NO: 2019/641

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 15/09/2014
KARAR TARİHİ: 01/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı/borçlu’nun …Şti.’nin imzalanan kredi sözleşmesi çerçevesinde müvekkili bankadan büyük miktarlarda kredi kullandığını, diğer davalı/borçlular…A.Ş ve …, … Şti’nin imzaladığı kredi sözleşmelerini müşterek borçlu, müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını, kredi sözleşmeleri çerçevesinde kullandırılan kredilerin ödenmemesi üzerine muaccel olan ve temerrüde düşülen borçların ödenmesi için borçlulara kredi hesaplarının kat’ı ile borcun ödenmesi ihtarlarının keşide edildiğini, ihtara rağmen borçların ödenmediğinden müvekkili banka tarafından yasal işlemlere başlanıldığını, borçlular aleyhine ihtiyati haciz kararı alındığını, genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, takip talebinde sayılan alacak kalemlerinden olan “deposu gereken teminat mektubu bedeli” ile ilgili olarak çok sayıda tazmin taleplerinin müvekkili bankaya ulaştığını, müvekkili banka tarafından bu teminat mektuplarının bedellerinin ödenmek zorunda kaldığını, dolayısıyla takip talebinde gayrı nakdi kredi alacağı olduğu belirtilen miktarın nakdi alacağa dönüştüğünü, nakdi alacak miktarının arttığını, henüz tazminleri talep edilmemiş olan teminat mektuplarının da zaman içerisinde tazmin edilmesinin içten bile olmayacağını, davalıların müvekkili bankaya borçlu olduklarını bilmelerine karşın haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine ve borca itiraz ettiğini, borçların tamamını hiç bir gerekçe göstermeksizin inkar ettiklerini, açıklanan nedenlerle; davalı/borçluların İstanbul…İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyalarına ilişkin tüm itirazların iptaline ve icra takibinin aynen devamına, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere müvekkili bankaya inkar tazminatı ödemelerine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı/borçlular’dan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP : Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacı tarafından müvekkilleri aleyhine açılan iş bu davanın haksız ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu, davacı tarafın sunduğu delil ve belgelerin birer örneğinin dava dilekçesinin ekinde yer almadığını, davacı tarafın sunduğu tüm delillerin birer örneğinin tebliğ edilmesi gerektiğini, usulüne uygun bir tebliğin olmadığını, bu eksiklik giderilmeden ön inceleme duruşmasına geçilmesine de olanak olmadığını, vekil eden firma… Şti’nin iddia edilenin aksine 2.925.004,72 TL borcunun bulunmadığını, gayrı nakdi krediler adı ile vekil eden taraftan tahsili istenen teminat mektuplarının tazmin olmadığını, vekil eden taraftan tahsilinin talep edilebilmesinin yasal koşullarının oluşmadığını, müvekkilleri … ve … ile davacı banka arasında kurulduğu iddia edilen kefalet veya garanti akitlerinin usul ve yasaya uygun olarak kurulmadığını, müvekkilleri açısından sonuç doğurmasının mümkün olmadığını ve teminat mektupları sebebi ile oluşan gayrı nakdi krediler sebebiyle herhangi bir sorumluluğun bulunmadığını, davacı tarafın mevcut taleplerinin zaman aşımına uğramış olduğunu, davacı tarafın iddiasının aksine müvekkili firma ve özellikle hakkında kefil olduğu iddiası ile malları haczedilen müvekkili taraf lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, açıklanan nedenlerle; müvekkili hakkında haksız ve yasal dayanaktan yoksun olarak ikame edilen davanın reddine, müvekkileri hakkında haksız ve yersiz olarak icra takibinde bulunan ve kötü niyeti sabit olan davacı tarafın müvekkili lehine %20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılardan …A.Ş’nin iflasına karar verildiği ancak henüz iflas kararının kesinleşmediği, masasının oluşmadığı ve bu nedenle de davacı vekilince bu davalı yönünden dava dosyasının tefrikinin talep edildiği, mahkememizce daha önce bu talep red edilmiş ise de 24.12.2018 tarihli oturumda 1 no’lu ara karar ile dava dosyasının … A.Ş yönünden tefriki ile mahkememizin ayrı bir esasına kaydına karar verilmiş ve buna göre de dava dosyamızda sadece davalı olarak …Şti ve…’in kaldığı anlaşılmıştır.

DELİLLER VE GEREKÇE :
Bu dosya mahkememizin … esas sayılı dava dosyasından tefriki ile yeni esasa kaydedilmekle yargılamasınadevam olunmuştur.
İncelenen dosyada davacı tarafça harçların ikmal edilmediği, davalı …A.Ş.nin Osmaneli Asliye Hukuk Mahkemesinin… E.sayılı dosyası ile 10/07/2015 tarihinde iflasına karar verildiği, bu davalı yönünden açılan davanın kayıt kabul davasına dönüştüğü anlaşılmıştır.
Kayıt kabul davası basit yargılama usulüne tabi olup, buna göre de basit usule tabi olan davalıların HMK 320/4.maddesindeki “Basit yargılama usulüne tabi davalarda, işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosya, yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılırsa dava açılmamış sayılır” düzenleme uyarınca ancak bir kez takipsiz bırakılabileceği, davacı tarafın ana dosyadayken davasını 1. kez 05.02.2018 tarihinde takipsiz bıraktığı ve bilahare yenilediği, ancak davacı taraflara usulüne uygun tebliğe rağmen 01.07.2019 tarihli duruşmaya gelinmediği, davanın takip edilmediği, bu haliyle de davanın 2.kez takipsiz bırakılmış olduğu anlaşıldığından davacının davasının HMK 320/4 maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Açıklanan nedenlerle;
1-Takip edilmeyen davanın HMK 320/4 madde yollamasıyla HMK 150.maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına,
2-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 44,40 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde artan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak tarafların yokluğunda oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Başkan
E-imza
Üye
E-imza
Üye
E-imza
Katip
E-imza