Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/184 E. 2023/957 K. 19.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/184 Esas
KARAR NO:2023/957

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/04/2019
KARAR TARİHİ : 19/12/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil ile borçlu davalı arasında imzalanan 14.01.2017 tarihli sözleşme ile müvekkilin; İstanbul içerisinde davalıya ait inşaatların, iç kapıları ile mutfak dolapları işlerini üstlendiği ve sözleşme ile anılan işler tamamlandığında ise müvekkile taahhüt edilen gayrimenkulün, başka birine satıldığının öğrenildiği, dolayısıyla fiilen sözleşme ile kararlaştırılan devir borcunun yerine getirilmesinin imkansız hale geldiğini, hak ediş altında yer alan davalıya ait imzanın, işin yapıldığının ispatı niteliğinde bulunduğunu, bunun üzerine anılan işlerin karşılığının, davalıya; 43.000 TL + 14.020,56 TL+ 500 TL tutarlarında toplam 3 adet fatura kesildiğini, anılan faturaların davalı tarafından ticari defterlerine işlendiğini, dolayısıyla fatura içeriği işlerin davalının kabulünde olduğunu, söz konusu fatura bedellerinin ödenmemesi üzerine,… İcra Müdürlüğü – … E sayılı icra takibi başlatıldığını, ancak 11.03.2019 tarihinde, davalı borçlu tarafından yapılan haksız ve kötü niyetli itirazla takibin durdurulduğunu, tüm bu nedenlerle borçlu tarafından, takibe yapılan haksız itirazın iptali ile devamına karar verilmesini, takip konusu alacağın likit olması nedeniyle, alacağın % 20 sinden az olmamak üzere, davalının icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekilince sunulan cevap dilekçesinde özetle; Davacının sözleşmede yer alan yükümlülüklerini yerine getirmediği ve ayıplı işler yaparak müvekkili zarara uğrattığını, müvekkil şirket ve davacı arasında bir eser sözleşmesi imzalandığı ve anılan sözleşmeye istinaden, müvekkil tarafından ilk olarak davacıdan; … – 2471. Sok – 1813 ada – 11 parsel ile … sok – 38 ada – 12 parselde yer alan şantiyelerin; mutfak dolapları ve PVC oda kapıları ile tesisat kapakları işlerinin yapımının talep edildiğini, ancak anılan imalatların, yaklaşık 2 ay gecikmiş olması nedeniyle, müvekkil şirket ile taşınmaz sahipleri arasında problemler meydana geldiğini, davacı tarafından mutfak dolapları ile iç kapıların ayarlarının yapılmadığını, ayrıca kapı kenarları ve mutfak dolaplarında başkaca kusurlar da bulunduğunu, davacının, üstlenmiş bulunduğu işleri tamamlamadığı ve yapmış olduğu işleri ise ayıplı olarak yaptığını, bir çok aramalara rağmen, davacının söz verdiği onarımlara başlamadığı ve gerekli onarımları yapmadığını, davacının, sözleşmede yer alan yükümlüklerini yerine getirmediğini, eksik ve ayıplı işler yaptığını ve söz konusu eksik işlerin müvekkil şirket tarafından 3. kişilere yaptırmak durumunda kaldığını, müvekkil şirketin, sözleşme ile kararlaştırılan yükümlülüklerini yerine getirdiğini ve bu kapsamda davacıya devri kararlaştırılan; …, … mah., 453 sok., No : 18 D : 1 ( 2208 ada – 58 parsel ) adresinde yer alan taşınmazın, fiilen davacıya teslim edildiği ve davacının bu taşınmazı kiraya vererek gelir elde ettiğini, dolayısıyla müvekkilin davacıya her hangi bir borcunun kalmadığını, söz konusu daireyi fiilen teslim alan ve kira geliri elde eden davacının; elde ettiği kira bedellerinin, alacaktan mahsup edilmesi gerektiğini, ayrıca anılan taşınmazın, davacı tarafından kiraya verilmesi nedeniyle, taşınmazın yıprandığı ve taşınmazda birçok zarar meydana geldiğini, müvekkil taşınmazın kendisine iade edilmesinden sonra, eksiklikleri gidermek için 5.000 TL daha masraf yaptığı ve bu masrafların da mahsup edilmesi gerektiğini, Sözleşme – m.4.2′ de Yapımcının işi bitirdiğini işverene bildirmesi gerektiği hususunun düzenlendiğini, söz konusu bildirimin ise yapımcının yaptığı işlerdeki kusurların sorumluluğundan kurtulması için öngörülen mühletin başlangıcı olarak kabul edildiğini ancak bugüne kadar Müvekkil şirkete ulaştığını her hangi bir bildirim bulunmadığı gibi, davacı tarafından tamamlanmış her hangi bir işin bulunmadığını, tüm bu nedenlerle haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olarak, usul ve yasaya aykırı açılan davanın reddine, davacının, % 20′ den aşağı olmamak üzere kötü niyeti tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Mahkememizde açılan dava: İİK.nın 67. maddesi gereğince itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki ihtilaf; Davacının sözleşme uyarınca edimlerini ayıplı olarak yerine getirip getirmediği, davacının eksik iş yapıp yapmadığı, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, var ise miktarı, alacağın likit olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Dosyamıza celp edilen …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine toplam 67.714,412 TL üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67.maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflarca sunulan bilgi ve deliller, mahkememizce celp edilen bilgi ve deliller hep birlikte değerlendirilmiş, dava konusu uyuşmazlığın çözümünde uzman görüşü gerektiği kanaati ile dosyanın bilirkişi heyetine tevdi ile dosya kapsamında rapor alınmasına karar verilmiştir.
Mahkememiz duruşma ara kararı doğrultusunda dosyanın SPK lisanslı emlak konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilerek … İlçesi 2208 ada, 54 parsel 1. Bodrum, kat:2 no’lu bağımsız bölümde yer alan taşınmazın 13.01.2017 tarihindeki rayiç bedelinin tespitinin yapılarak rapor istenmesine karar verilmiştir.
Bilirkişi tarafından sunulan raporda özetle; mahallinde ve dosyasında yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde; … İlçesi, … Mahallesi, 2208 ada 54 parsel sayılı 196,11m2 yüzölçümlü Arsa vasıflı taşınmazında bulunan 1. Bodrum kat 2 bağımsız bölüm numaralı Mesken nitelikli taşınmazın tamamının 21.10.2021 Keşif Tarihindeki Serbest Piyasa Rayiç Değerinin 300.000,00TL, 13.01.2017 Satış(Akit) Tarihindeki Serbest Piyasa Rayiç Değeri- 110.000,00TL olduğunu, 03.04.2019 Dava Tarihindeki Serbest Piyasa Rayiç Değerinin 170.000,00TL olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Yine Mahkememiz ara kararı gereğince, keşif icrası ile dosyanın alanında uzman bilirkişi heyetine tevdi edilerek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi heyetince sunulan 11/08/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; tarafların iddia, savunma ve talepleri ile dosyasına sunulu sair belgelerin incelenmesi ve tümünün bir arada değerlendirilmesi sonucunda : Teknik bakımdan yapılan incelemede, keşif sırasında Binada yer alan dava konusu tüm iç kapılar ile mutfaklar yakından incelendiğini, orta katta yer alan WC kapısında, basit ayar gerektiren yaklaşık 2 mm’ lik önemsiz bir boşluk dışında, dava konusu imalatlarda, başkaca herhangi bir eksik veya ayıp ise tespit edilemediğinden, takdiri Mahkeme’ ye ait olmak üzere; davalı tarafından ileri sürülen eksik ve ayıp iddialarının; ıspata muhtaç bulunduğunu, Mali bakımdan yapılan incelemede ise; davacının ana para alacağının üç adet fatura toplamı olan 57.520,56 TL olacağını, Mahkeme tarafından davacının fatura alacağını takip öncesi işlemiş faiz ile davalıdan tahsilinin kabulü halinde; 43.000,00 TL Fatura + 7.171,87 TL işlemiş faiz, 14.020,56 TL Fatura +2.309,55 TL işlemiş faiz, 500,00 TL Fatura + 82,07 TL işlemiş faiz ile tutarın 57.520,56 TL ana para ve 9.563,49 TL işlemiş faiz ile Toplam 67.084,05 TL olabileceği görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, rapora karşı beyan ve itirazlar sunulmuştur.
Bu kez mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak, dosya kapsamında rapor alınmasına karar verilmiştir.
Mali bilirkişi tarafından sunulan raporda özetle; Huzurdaki davanın; davacı tarafından, davalı aleyhinde, 07/03/2019 tarihinde …. İcra Mü ün … E. sayılı dosyası ile 57.520,56 TL asıl alacak ve 10.193,85 TL işlemiş faizi olmak üzere toplam 67.714,41 TL alacağı için yaptığı itirazın iptali davası olduğunu, davacının 2017 yılına ait yukarıda listelenen ticari defterinin (işletme defteri) TTK hükümlerine uygun tutuldukları anlaşılmakla, delil kabiliyetlerinin takdirinin Mahkemenin takdirinde olduğunu, davalının 2017 yılına ilişkin tutmakla yükümlü olduğu ticari defterlerinin TTK hükümlerine uygun tutulmadıkları anlaşılmakla (envanter defterinin ibraz edilmemesi ve yevmiye kapanış tasdiki görülemediğinden) yasal ticari defterlerinin birbirini teyit ettiğini söylemenin mümkün olmadığı görülmekle, delil kabiliyetlerinin Mahkemenin takdirinde olduğunu, davacının alacak iddiasının sadece mali olarak ve muhasebe anlamında değerlendirildiğini, teknik değerlendirmenin dava dosyasına alınan 11.08.2022 tarihli bilirkişi raporunda yapıldığını, mahkeme tarafından davacının alacaklı olduğunun kabulü halinde; davacının 07.03.2019 icra takip tarihinde, davalıdan 57.520,56 TL alacaklı olduğunu iddia ettiğini, alacağının varlığının davacının davalıya kestiği aşağıdaki 3 adet ve 57.520,56 TL faturalardan kaynaklı 57.520,56 TL bakiye alacaktan kaynaklandığını, davacının ve davalının muhasebe kayıtlarından yola çıkılarak 07.03.2019 icra takip tarihinde davalıdan davacının icra takibindeki talebi gibi 57.520,76 TL alacaklı olabileceği hesaplanmakla birlikte takdirinin Mahkeme’ye ait olduğunu, davacı tarafın 07.03.2019 tarihli icra takibinde 57.520,76 TL asıl alacağına 10.193,85 TL işlemiş faiz (TTK 1530/7) ve takip tarihinden itibaren ise yasal faiz talep ettiğini, 1530/4. Maddesine göre fatura tarihlerine + 30 gün eklenmesi ve 1530/7. maddesine göre belirtilen temerrüt faizlerinin 57.520,76 TL asıl alacağa uygulanması ile; 9.702,20 TL işlemiş faiz alacağının olduğu hesaplanmakla birlikte, davacının işlemiş faiz alacağının olabileceği mütalaa edilmekle birlikte takdirin mahkemeye ait olduğunu, davacı tarafından ayrıca asıl alacağına takip tarihinden itibaren % 9 yasal faiz talep edilmekle; 07.03.2019 takip tarihi itibariyle yasal faizinin % 9,00 olduğu görüldüğünden, davacının belirlenen 57.520,76 TL asıl alacağına takip tarihinden itibaren % 9,00 yasal faiz yürütülebileceğini, faizin infaz aşamasında hesaplanabileceğini, özetle; mahkeme’nin takdirinde olmak üzere, davacının davalıdan, takip tarihi itibariyle ve itirazın iptaline konu alacağının; asıl alacak için 57.520,76 TL, işlemiş faiz 9.702,20 TL olabileceğini, davacının icra inkar tazminatı talebinin ve/veya davalının kötü niyet tazminat taleplerinin takdirinin ise Mahkemeye ait olduğu, sonuç ve kanaatini bildirmiştir.
Davalı tarafça dava, takip dosyası faturalar, taraflar arasında akdedilen sözleşmeler, hak ediş raporları, davalı taraça ise Sözleşmeler, tanık, keşif, bilirkişi incelemesi, yemin ve her türlü yasal deliline dayandırılmıştır.
Yargılama aşamasında davalı tarafça tanık bildirildiği, davalı tanığının 28/11/2023 tarihli duruşmasında hazır bulunan davalı tanığının duruşmadaki beyanında “Bağcılar …’de iş merkezinin mutfak ve oda kapılarını davacının yapması için anlaşılmıştı, dolaplar ve kapılarda ayarlarında ufak tefek eksiklikler vardı ama kullanıma engel değildi, bu eksiklerin giderilmesi için davacı tarafın aranıp aranmadığını hatırlamıyorum ama arandığı düşünüyorum, diğer işte Bayrampaşa’da bulunan binanın tüm mutfak dolapları ve iç kapılarına ilişkindi, yine bunlar da eksiksiz bir şekilde teslim edildi, binada bulunan daireler satıldıktan sonra daire sahipleri tarafından tarafımıza dolaplarda ya da kapı ayarlarında sıkıntılar olduğu tarafımıza bildirildikten sonra davacı tarafa bu eksikliklerin giderilmesi için haber verildi, davacının bu dairelere gelerek ayarları yaparak eksiklikleri giderdiğini biliyorum, bu binada eksiklikler de yine kullanıma engel olmayan eksikliklerdi, anlaşma kapsamında davacıya …’da bodrum katında bir daire verilecekti, daire su aldığı için gidip tadilatını çalışan olarak ben yaptım, o sırada daire boştu, sonrasında daire davacı dışında başka birisine satıldı, davacının bu daireden kira geliri olup olmadığın bilmiyorum, davacının kardeşi ile başka bir işin yapımına ilişkin sözleşme vardı, davacının kardeşine o sözleşme kapsamımda taşınmaz teslim edildi, ben Avrupa Yapı’da mimar olarak çalışmaktaydım ve tüm şantiye işlerine ben bakmaktaydım, … mobilyaya davacının eksik bıraktığı işler yaptırılıp yaptırılmadığını hatırlamıyorum, …’ın Mahmutbey’deki inşaatta çalışıp çalışmadığını hatırlamıyorum, eksiklikler vardı fakat kimin yaptığını hatırlamıyorum, bu eksikliklerde dolap ve kapı ayarı ile dolabın arkasındaki sunta ile dolabın kapanıp kapanmamasına ilişkin ufak tefek eksikliklerdi benim bilgi ve görgüm bundan ibarettir.. “dediği bu beyanını da imzası ile tevsik etmiştir.
Yine davalı tarafça dosyanın yemin deliline dayandırıldığı, Mahkememizce davalı vekiline yemin metnini sunması için süre verildiği, davalı tarafça yemin metninin sunulduğu, yemin metninin mahkememizce davacı tarafa tarafa tebliğ edildiği, Mahkememizin 28/11/2023 tarihli duruşmasında hazır bulunan davacının “..davalı … San. Ltd. Şti ile aramızda imzalanan plastik doğrama ve çelik kapı yapım sözleşmesi kapsamında … ilçesi … Mah. 453. Sok. 2208 ada, 54 parsel no: 18 daire 1 adresinde bulunan dairenin bana teslim edilmediğine, söz konusu daireyi hiçbir biçimde kullanmadığıma veya başkasına kiraya vermediğime bu daireden herhangi bir kira geliri elde etmediğime dair namusum şerefim ve kutsal saydığım bütün inanç ve değerlerim üzerine yemin ederim ..” şeklinden yemin ettiği, yemininde ısrar ettiği, yemin beyanını imzası ile tevsik ettiği görüldü.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasında imzalanan 14.01.2017 tarihli sözleşme kapsamında davacının edimlerini yerine getirmesine rağmen davalının gayrimenkul devrini yapmadığı gibi davacı tarafından düzenlenen faturaları da ödemediğini iddia ettiği, davalının ise davacının üstlendiği edimlerin bir kısmını yerine getirmediği gibi yapmış olduğu işlerin bir kısmının da ayıplı olduğunu iddia ettiği, mahkememizce dava konusu işin yapıldığı yerde bilirkişi incelemesi yapıldığı, alınan rapora göre keşif sırasında binada yer alan dava konusu tüm iç kapılar ile mutfaklar yakından incelendiği, orta katta yer alan WC kapısında, basit ayar gerektiren yaklaşık 2 mm’ lik önemsiz bir boşluk dışında, dava konusu imalatlarda, başkaca herhangi bir eksik veya ayıp ise tespit edilemediğinin bildirildiği, dinlenen davalı tanığının beyanlarında yine davacının tamamlanmamış işinin olmadığının ve ayıplı olduğu iddia edilen hususların bilirkişi raporunda da tespit edildiği gibi basit ayar gerektiren işlemler olduğunun beyan edildiği, davalının eksik işleri 3. Şahıslara yaptırdığı iddiasının ise sunulan faturalarda yeterli bilgi olmaması ve nerede hangi işlerin yapıldığının anlaşılamaması sebebiyle ispatlanamadığı, davalı tanığının beyanlarında da 3. Kişilere yaptırıldığı iddiasının hatırlamadığının beyan edildiği, hatta tanık tarafından davacının işin tesliminden sonra da gelerek bazı eksiklikleri giderdiğinin beyan edildiği, bu haliyle davalının eksik ya da ayıplı iş yapıldığı iddiasının ispatlanamadığı, davalının, davacıya teslim edilen taşınmazdan gelir elde ettiği hususunun ise tanığın davacıya teslim edilen bir yer olmadığını beyan etmesi ve davacıya verilmesi kararlaştırılan taşınmazın dava dışı şahsa ait olması ile davacının kendisine teslim edilen bir taşınmaz olmadığı ve bundan kaynaklı herhangi bir gelirinin olmadığına dair davalı tarafından teklif edilen yemini eda etmesi karşısında ispatlanmadığı, davacının 2017 yılına ait yukarıda listelenen ticari defterinin (işletme defteri) TTK hükümlerine uygun tutuldukları, davalının 2017 yılına ilişkin tutmakla yükümlü olduğu ticari defterlerinin TTK hükümlerine uygun tutulmadıkları, davacının 07.03.2019 icra takip tarihinde, davalıdan 57.520,56 TL alacaklı olduğunu iddia ettiği, alacağının varlığının davacının davalıya kestiği 3 adet ve 57.520,56 TL faturalardan kaynaklı 57.520,56 TL bakiye alacaktan kaynaklandığı ve takip konusu faturalardan kaynaklı davacının davalıdan alacaklı olduğu, davalının ise borcunu ödemediği gibi yapmış olduğu itirazının haksız olduğu, takip öncesi davalının temerrüdünün oluşmadığı dosya kapsamından anlaşılmakla davacının işlemiş faiz alacağının oluşmadığı, dava konusu alacağın likit ve hesaplanabilir olması sebebiyle davacının icra inkar tazminatının kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına vaki itirazın kısmen iptali ile takibin 57.520,56 TL asıl alacak bakımından aynı şartlarla devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın %20’si oranında 11.504,12 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 3.929,22 TL karar harcından peşin alınan 1.156,40 TL’nin mahsubu ile eksik olan 2.772,82 TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından başlangıçta yapılan 50,80 TL ilk masraf, yargılama aşamasına yapılan tebligat, posta, bilirkişi ücreti olan 4.472,20 TL olmak üzere 4.523,00 TL’nin davanın kabul oranına göre hesaplanan 3.842,09 TL yargılama gideri ve peşin alınan 1.156,40 TL’nin toplamı olan 4.998,49 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davalı taraf vekil ile temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 10.193,85 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
8-Tarafların zorunlu arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL’nin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 1.121,28 TL’sinin davalıdan, 198,72 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
9-Gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 19/12/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır