Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/117 E. 2019/1114 K. 25.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/117 Esas
KARAR NO : 2019/1114

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/03/2019
KARAR TARİHİ : 25/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı ile iş bu davaya konu hak ve alacağını müvekkile temlik eden dava dışı … A.Ş. arasında davalıya ait olan … Merkezefendi 513-514 pafta, 3135 Ada,1 Parsel numaralı 1209 M2 yüzölçümlü taşınmazın, … A.Ş ye devredilmesi konulu 01.04.2014 tarihli sözleşme imzalandığını, söz konusu taşınmazı devretme taahhüdünde bulunulduğunu, sözleşme bedeli olarak 3.600.000 TL belirlendiğini, söz konusu bedelin 1.580.000 TL si davalıya nakden ödendiğini, , söz konusu sözleşmenin sağlıklı bir şekilde yürütülemediği nedenle, taraflar arasında (davalı ile dava dışı … A.Ş.) arasında 01.02.2016 tarihinde fesih ve ibraname konulu sözleşme tanzim ve imza edildiğini, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin karşılıklı feshedildiği, Kervansaray tarafından davalıya nakden ödenen 1.580.000 TL bedelin davalı tarafından söz konusu Fesih ve İbra sözleşmesinin imzalanmasına müteakip 1 yıl içerisinde … A.Ş. ye davalı tarafından iade edilmesinin kararlaştırıldığını, ancak iade edilmediği nedenle, fazlaya dair ve ilgili her türlü hakları talep etme haklarının saklı tutarak;davanın kabulüne, sebepsiz ve müvekkilinin zararına zenginleşen davalının ödemekle yükümlü olduğu ve günü belli olarak kendiliğinden temerrüde düşen 1.580.000 TL bedelin, iş bu 1.580.000 TL nin müvekkil şirkete 01.02.2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte ödenmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkili ile alacağı temlik aldığı iddiasıyla iş bu davayı açmış olan davacı arasında hiçbir ticari veya fiili ilişkinin olmadığını, müvekkilinin davacıyıa karşı hiç bir borcunun bulunmadığı gibi temlik eden sıfatıyla bulunan dava dışı şirkete de borcunun bulunmadığını, davacı yan tarafından ikame edilen davanın kötü niyetli ve haksız kazanç elde etme amacı ile müvekkiline karşı yöneltildiğini, görevsizlik itirazında bulunduklarını zira davacı tarafın ticari şirket olmasına rağmen müvekkilinin şahıs olduğunu görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu ayrıca dava konusu gayrimenkulun adresinin Bakırköy olduğu nedenle Yetksizlik itirazında bulunduklarını belirterek haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama giderlerinin davalının üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava Alacak davasıdır.
Davalı tarafın görev ve derdestlik itirazında bulunduğu görülmüştür.
Açılan davada, HMK 114/1-c maddesi uyarınca görev hususunun dava şartlarından olması gözetilerek HMK 138 maddesi de dikkate alınarak dava şartlarının öncelikle karara bağlanması gerektiği yine HMK 115/1 maddesi gereğince de dava şartlarının yargılamanın her safhasında mahkeme hakimliğince resen dikkate alınması gerektiği hususu ile HMK 1. maddesi gereğince görev hususunun kanunla düzenlenen kamu düzenine ilişkin olması hususları hep birlikte değerlendirilmiş ve öncelikle bu yönde karar vermek gerekmiştir.
Ticari davalar ve çekişmesiz yargı işleri, 6102 sayılı yasanın 4. maddesinde, 5. maddesinde de ticari davalar çekişmesiz yargı işlerinin görüleceği mahkemelere ilişkin düzenleme yapılmış olup, buna göre mahkememizin görev alanı belirlenirken bu yasa hükümlerinin ve yine HMK 1. maddesinin dikkate alınması gerekecektir.
Ticaret mahkemesinde görülecek davaların 6102 SY’nın 4. Maddesinde mutlak ve nispi ticari davalar şeklinde ayrıma tabi tutulduğu, bu ayrıma göre mutlak ticari davaların sayma yöntemi ile 6102 SY’nın 4/1-a ila f bendleri arasında sayıldığı, mahkememizde açılan bu davanın mutlak ticari dava türlerinden olmadığı anlaşılmıştır.
Davanın mahkememizde görülebilmesi için bir diğer dava türü olan nispi ticari davanın 6102 SY’nın 4/1. Maddesinde her iki tarafın tacir ve işin de ticari işletmesi ile ilgili olması gerektiği şeklinde tarif edildiği, dosyamız davacının tacir olmasına rağmen davalı tarafın tacir olmadığı, gerçek kişi olduğu, satışın da davalının ticari işletmesi ile ilgili olduğuna dair herhangi bir delil bulunmadığı, iş yer mahiyetindeki taşınmazın davalının ticari işletmesi ile ilgili olmadığı, bu hususun ispatlanamadığı, ve davalı tarafın açık görev itirazına rağmen davacı tarafça davanın bu itirazını çürüten tacir ve satışa konu işyeri niteliğindeki taşınmazın da ticari işletmesi ile ilgili olduğuna dair bir karşı iddia ve delil de sunulmadığı, davalının cevabına cevap vermediği, dosyadaki bilgi ve belgelere göre de davalının tacir olmadığı ve iş yer niteliğinde bir taşınmaza sahip olmasının ona tacir hüviyeti kazandırmayacağı taraflarca satış vaadi diye nitelendirilen ancak resmi şekilde yapılmadığından dolayı taşınmaz satış vaadi hükmünde olmayıp adi sözleşme hükmünde olan sözleşmeye konu işin davalının ticari işletmesi ile de ilgisi olduğu ispat edilemediğinden bu davanın 6102 SY’nın 4. Maddesindeki nispi ticari dava da olmadığı, mahkememizce davaya bakılamayacağına kanaat getirildiğinden ve görev hususunun HMK. 114/1-c maddesinde dava şartı olarak değerlendirilmiş olması nedeni ile mahkememizde açılan davanın görev dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine ve karar kesinleştiğinde davaya bakma görevinin malvarlığı haklarına ilişkin olarak HMK. 2. Maddesi gereği genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ait olmasından dolayı dava dosyasınında karar kesinleştiğinde bu mahkemeye gönderilmesine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının HMK 114/1-c ve 115/2 maddesi gereğince görev dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Görevli mahkemenin İSTANBUL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olduğuna,
3-HMK ‘nun 331/2. maddesi gereğince yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunda yetkili mahkemece karar verilmesine,
4-HMK ‘nun 331/2. maddesi son cümlesi uyarınca dosya süresi içinde yetkili mahkemeye gönderilmediği takdirde talep halinde yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunda mahkememizce karar verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde HMK’nun 20/1. maddesi uyarınca 2 haftalık kesin süre içinde başvurulması halinde dosyanın yetkili mahkemesine gönderilmesine, belirlenen süre içinde başvurulmadığı takdirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Başkan …
E-imza
Üye …
E-imza
Üye …
E-imza
Katip …
E-imza