Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/114 E. 2019/303 K. 03.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/114 Esas
KARAR NO : 2019/303
DAVA : Tespit, Ticari Şirket (Yöneticilerin Azline İlişkin)
DAVA TARİHİ: 01/03/2019
KARAR TARİHİ: 03/04/2019
Mahkememizde açılan dava dosyasının yapılan incelemesi sonucunda, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı…taraf sunduğu dilekçesinde, …A.Ş’ne kuruluş ana sözleşmesi uyarınca 05.03.2018 tarihli yönetim kurulu üyesi olarak atandığını ancak 15.11.2018 tarihi itibariyle istifa ettiğini, …Noterliğinin 19.11.2018 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile şirkete bildirimde bulunduğunu, şirketin 30.11.2018 tarihinde ihtarnameyi tebliğ almış olmasına rağmen istifası hususunun tescil ve ilanı amacıyla sicile başvuru yapmadığını, bunun üzerine sicile doğrudan kendisinin başvuru yaptığını, sicilin de 17.12.2018 tarihli ihtarı şirkete gönderilerek 30 gün içerisinde istifanın tescil ve ilan ettirilmesi, aksi halde TTK’ya göre işlem yapılacağının bildirildiği, buna rağmen istifanın tescil ve ilanının yapılmadığını ve sicil tarafından 01.02.2019 tarihli yazısı ile istifa etmiş olduğunun tespit ve kabul edilmesine rağmen istifanın tescil edilmesi için istifanameye ek olarak gündeminde yönetim kurulu seçimi de bulunan bir karar ile birlikte söz konusu istifanın tescil işleminin tamamlanması veya bu hususlara ilişkin kesinleşmiş bir mahkeme kararının sunulmasını talep ettiği ve talebinin tescil ve ilan edilmediğinden bahisle istifasının, şirketi temsil ilzam ve imza yetkilerinin sona erdiğinin tespit ve tesciline ve kararın sicilde ilanını içerir talepte bulunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Davacı…vekiline dilekçesine ilişkin açıklamada bulunması yönünde 12.03.2019 tarihli davanın hasımlı mı yoksa hasımsız mı açıldığının bildirilmesini, hasımlı ise davalının unvanının bildirilmesi ihtar edilmiş, davacı…vekilince mahkememize sunulan 27.03.2019 tarihli dilekçesi ile davanın hasımsız olduğu bildirilmiştir.
Anonim şirket yönetim kurulu üyeliğinin 6102 sayılı yasanın 363.maddesi uyarınca “…herhangi bir sebeple üyelik boşalırsa yönetim kurulu, kanuni şartları haiz birini geçici olarak yönetim kurulu üyeliğine seçip ilk genel kurul onayına sunar.” hükmü uyarınca davacının yönetim kurulu üyeliğinden istifa etmiş olması hususunun bu yasal düzenleme uyarınca istifa sebebiyle üyelik boşalması olduğu sabittir.
6102 sayılı yasanın 373.maddesinde “…yönetim kurulu, temsile yetkili kişileri ve bunların temsil şekillerini gösterir kararının noterce onaylanmış suretini, tescil ve ilan edilmek üzere ticaret siciline verir.” şeklindeki hüküm uyarınca yönetim kurulu üyelerinin seçilmesi ve bunlara ilişkin temsilci sıfatlarının bulunması halinde temsil şekillerini gösterir şekilde ilanı gerektiğinden, aynı mahiyette üyeliğin veya temsil yetkisinin veya temsil şeklinin sonlanması, ortadan kalkması veya değişmesi hallerin de 6102 sayılı yasanın 31/1.maddesindeki “…tescil edilmiş hususlarda meydana gelen her türlü değişiklik de tescil olunur.” şeklindeki düzenleme uyarınca aynı şekilde özellikle 3.kişiler yönünden hüküm ifade edebilmesi için bu değişikliklerin tescil ve ilanı gerekir.
İstifa tek taraflı varmakla sonuç doğuran bir irade beyanı olup, davacının istifası şirkete karşı irade beyanının şirkete ulaştığı anda, şirket ile kendisi yönünden o tarihten itibaren hüküm ifade etmiş olmasına rağmen 3.kişilere karşı hüküm ifade edebilmesi için mutlak suretle bunun 6102 sayılı yasanın 373 ve 31.maddeleri dikkate alınarak tescil ve ilanı gerekir. Üyeliğe seçilmenin tescil ve ilanı nasıl ki şirkete ait ise istifa hususunun tescil ve ilanı da 6102 sayılı yasanın 373.maddesi uyarınca şirkete aittir. Ancak şirketin istifayı tescil ve ilan ettirmemesi, görevini yerine getirmemesi halinde istifa hususunun tescil ve ilanında hukuki menfaati bulunan davamızda olduğu gibi davacının, ilgililerin bu hususu mahkemeden talep edebileceklerine kanaat getirilmiştir.
Davacı…tarafça açılan davada usulüne uygun ihtar üzerine davanın hasımsız olarak açıldığı bildirmiştir. HMK 382. maddede çekişmesiz(hasımsız) yargı işleri başlığı altında “çekişmesiz yargı hukukun mahkemelerce aşağıdaki üç ölçütten birine veya birkaçına göre bu yargıya giren işlere uygulanmasıdır: a)İlgililer arasında uyuşmazlık olmayan haller, b)İlgililerin ileri sürebileceği herhangi bir hakkının bulunmadığı haller, c)Hakimin resen harekete geçtiği haller.” şeklindeki düzenleme ile çekişmesiz yargı işlerine ilişkin kıstasları yasa koyucu belirlemiş ve akabinde 2.fıkrası ile de örnek mahiyetinde de her yasa durumuna göre çekişmesiz yargı işlerine konu olan hususlar sıralanmıştır.
Mahkememizden talep edilen tek taraflı irade beyanı ile ortaya çıkan istifanın tespiti ve istifa muhatabının sicilde gerekli tescil ve ilanları yapmamış olması nedeniyle bunun tescil ve ilanına ilişkin olan davada, HMK 382.maddesindeki “…a)ilgililer arasında uyuşmazlık olmayan hal ve b)ilgililerin, ileri sürebileceği herhangi bir hakkının bulunmadığı haller.” kıstaslara uygun olduğu, zira istifa tek taraflı irade beyanı olduğundan karşı bir uyuşmazlık konusu olamayacağı, yine bu istifaya karşı diğer şirket, şirket ortakları veya ilgililerin dosyamız davacısına karşı ileri sürebilecekleri bir haklarının olmadığı, istifanın kabule bağlı olmadığı hususu uyarınca davanın hasımsız görülmesi gerektiğine kanaat getirilmiştir.
Davanın hasımsız olması, istifanın tespiti, tescili ve ilanına ilişkin talep yönünden ayrıca geniş bir tahkikatın gerekmemesi, başkaca delil toplanmasının gerekmediği ve HMK 385/1.maddesi uyarınca çekişmesiz yargı işi olan bu dava konusu yönünden basit yargılama usulünün uygulanması gerektiği, buna göre de mevcut deliller itibariyle duruşma açılmadan ayrıca karar verilebileceğine de kanaat getirilmiştir.
Buna göre dava dilekçesi, dilekçeye ek davacı…delilleri arasında yer alan 09.03.2018 tarihli 9533 sayılı Ticaret Sicil Gazetesi’ndeki ilana göre davacının şirket ana sözleşmesi 11. maddesi uyarınca yönetim kurulu başkanı Lee S Rosen ile birlikte müştereken temsile yetkili yönetim kurulu üyesi olduğunun sabit olduğu, davacı…tarafından muhatabı yönetim kurulu üyesi olduğu şirkete …Noterliğinin 19.11.2018 tarih … yevmiye numarası ile istifasını noter aracılığıyla gönderdiği ve muhatap şirkete tebliğ edildiği, buna rağmen istifanın tescil ve ilanının yapılmadığı, bu kez davacı…tarafça ticaret sicil müdürlüğüne yaptığı başvurusunda ticaret sicil müdürlüğünün 01.02.2019 tarihli … sayılı başvurusu üzerine verilen kararda da tescil ve ilanın yapılmamış olduğu, davacının 3.kişiler nezdinde istifasının hüküm ifade edebilmesi, yine şirkete ait vergi ve prim borçlarına ilgili idareler nezdinde haksız bir işleme tabi tutulmaması için istifa hususunun tescil ve ilanında hukuki menfaatinin bulunduğu anlaşılmakla davasının kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının yönetim kurulu üyesi olduğu ve şirket ana sözleşmesi 11. maddesine göre müşterek temsil yetkisi bulunduğu… Müdürlüğü’nün… sicil numarasında kayıtlı … A.Ş’ndeki yönetim kurulundan 19.11.2018 tarihli istifası üzerine istifanın muhataba ulaştığı tarih olan 30.11.2018 tarihinden itibaren istifa etmiş olduğunun TESPİTİNE,
2-Davacının istifasının Ticaret Sicil’e tescil ve Ticaret Sicil Gazetesi’nde İLANINA,
3-Peşin alınan harcın Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Yargılama giderlerinin davacı…üzerinde bırakılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme ile, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinafı kabil olmak üzere oy birliği ile karar verildi.
Başkan …
Üye …
Üye …
Katip …