Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/969 E. 2020/32 K. 16.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/969 Esas
KARAR NO : 2020/32

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/10/2018
KARAR TARİHİ : 16/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ile müvekkili arasındaki Lisans Kullanım ve Proje danışmanlığı Hizmet Sözleşmesi gereğince 02/07/2018 tarihli 5.497,20 USD bedelli verilen hizmet karşılığı fatura kesildiğini, müvekkilinin sözleşme gereği edimini yerine getirdiğini ancak davalının ödemeyi yapmadığını, bunun üzerine davalı aleyhine İstanbul … İcra müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası üzerinden icra takibi başlattıklarını, davalının haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz edip durdurduğunu, bunun üzerine huzurdaki davanın açılarak yapılan itirazın iptalini takibin kaldığı yerden devamını davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini ve yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.

CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının müvekkili aleyhine açtığı icra takibi neticesinde EFT yolu ile davacı şirkete 4.425,53 USD borcunu ödediğini ve davacının vekalet ücreti ve takip masrafları için 4.500,00 TL ödemenin yapıldığını, ancak davacının aylık %5 gecikme faizi talebinin haksız olduğunu çünkü davacının iddia ettiği gibi 5.947,20 USD tutarında müvekkilinin borcunun olmadığını, bu sebeple haksız ve mesnetsiz davanın reddini, davacı aleyhine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesinive yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE DEĞERLENDİRME:
Mahkememizde açılan dava: İİK.nun 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Dosyamıza getirtilen İstanbul … İcra müdürlüğünün… Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine toplam 40.410,84 TL üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının kısmi itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava konusu ihtilaf; taraflar arasındakii bulunan Lisans Kullanım ve Proje danışmanlığı Hizmet Sözleşmesi gereğince oluşan ticari ilişki gereğince düzenlenen fatura borcunun tahsili için başlatılan icra takibine yapılmış itirazın iptali noktasında toplanmaktadır.
Dosya Mali Müşavir bilirkişiye tevdii edilerek rapor hazırlaması istenmiş olup bilirkişi raporunda “Davacı tarafından paylaşılan ve Davalıya ait bilirkişi incelemesinde ki Cari hesap ekstrelerine göre “Taraflann birbirlerine düzenlediği Fatura ve Ödemeler” her iki tarafında kanuni defterlerinde yer almaktadır. Davacı tarafın davaya konu edilen faturanın para birimi USD olup, fatura üzerinde muhasebe kaydı için hangi kurdan TL’ye çevrilmiş olduğu yazılıdır. Taraflann aralannda yaptıklan sözleşmenin 3 ncü maddesi gereğince “Lisans Kullanım faturası USD para biriminden fatura edilecek ve USD olarak ödemesi yapılacaktır.” Bilgisinin sözleşmede yer aldığı davacının kanuni defterlerine göre, davalı yandan 7.850,74 TL Alacaklı olarak gözükmektedir.Davalının kanuni defterlerine göre de davacı tarafa 1.875,50 TL borçlu olduğu, TL bazında her iki firmanın mali kayıtlanna göre cari hesapta 5.975,34 TL’lık Fark olduğu. USD olarak düzenlenen faturalara ait davalı tarafın TL ödemelerinden kaynaklı davacı tarafın davalı tarafa KDV Dahil “KUR FARKI faturası düzenlemesi gerekeceği. Bu dava özelinde İstanbul …İcra Md…. E. Sayth dosyası ile 05.10.2018 tarihinde açılan İcra takibine Davalı tarafından 11.10.2018 tarihinde Faturanın TL değerinin Havale ile ödendiği, Mahkemenin karart doğrultusunda, Sözleşme gereğince 2.7.2018 tarihli faturanın vadesi 30 gün olup, vade ile İLK ödeme tarih aralığı (2.8.2018 – 11.10.2018 tarih aralığı) için 5.947,20 USD’ye Davacı tarafından faiz yürütülebileceği, Tarafların Kanuni Defterlerinde ki bilgiler ve aralarındaki yazılı Sözleşme hükümleri gereğince dava tarihi (22.10.2018) itibari ile farkli para birimlerinden (USD / TL) fatura düzenlediğinden, ayrı ayrı olmak üzere. davacının, davalı taraftan 1.484.24 USD ve 1.338,66 TL alacağı olduğu,” raporunda belirtmiştir.
Taraflarca bilirkişi raporuna yapılan itiraz ve beyanlar neticesinde dosya bu hususlarında denetlenerek ek rapor hazırlaması çin bilirkişiye verilmiş bilirkişi ek raporunda “Kök raporda belirlenen bulgular aynı kalmak üzere bu rapora ilavelerim alttadır,Davacı Tarafın davaya konu edilen faturasının para birimi USD olup, Fatura üzerinde Muhasebe kaydı için hangi Kurdan TL’ye çevrilmesi gerektiği yazılıdır.Tarafların aralarında yaptıkları sözleşmenin 3 ncü maddesi gereğince “Lisans Kullanım faturası USD para biriminden fatura edilecek ve USD olarak ödemesi yapılacaktır.” Bilgisinin sözleşmede yer aldığı, TL bazında her iki firmanın Mali kayıtlarına göre Cari Hesapta 5.975,34 TL’lık Fark olduğu, Farkın USD faturaların değerlemesinden kaynaklı olduğu ve kur farkı faturasının davacı tarafından düzenlenmesi gerekeceği, (Kur Farkı ayrı bir başlık olarak Raporda belirtilmiştir.)Tarafların Kanuni Defterlerinde ki bilgiler ve aralarındaki yazılı Sözleşme hükümleri gereğince dava tarihi (22.10.2018) itibari ile farklı para birimlerinden (USD / TL) fatura düzenlediğinden., ayrı ayrı olmak üzere, davacının, davalı taraftan 1.492,28 USD VE 1.338,66 TL alacağı olduğu,Taraflar arasında 12.9.2019 tarihinde yapılan protokolle, 2019 yılı Temmuz-Eylül dönemi için ilave hizmet alımı ve tarafımdan hazırlanan kök rapora göre belirlenen borç tutarları 12.9.2019 ve 24.9.2019 tarihlerinde ödenmiş olup, 24 Eylül 2019 tarihi itibari ile Kalan Borç Bakiyesi; USD Olarak= 8,04 USD olup, TL bakiyesi sıfırdır. Davacının talebi doğrultusunda hesap edilen aylık %5 Faiz oranına göre hesaplanan faiz tutarı= 1.506,34 USD (KDV dahil) olduğu,” şeklinde ek raporunu sunmuştur.
Tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında hizmet sözleşmesinden kaynaklanan ticari ilişkinin mevcut olduğu, dava konusu olan alacağın davalıya fatura edildiği ancak davalı tarafından davacı şirkete ödemede bulunulmadığı, bunun üzerine İstanbul… İcra Müdürlüğünün… sayılı dosyası ile takip yapıldığı, davalı tarafın borcun bir kısmına itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin itiraz edilen kısım yönünden durduğu, davanın İ.İ.K nun 67. Maddesi gereğince bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, yapılan bilirkişi incelemesinde borçlu olduğunun da belirlendiği ve mahkememizce aldırılan raporun uygulama ve mevzuata göre yerinde olup hükme esas alınmaya elverişli olduğu, zira özellikle ek raporda da yeniden belirlendiği üzere dava konusu olan fatura, davalı kayıtlarında davalının paylaştığı (davacı tarafa ait cari hesap ekstresinde 02/07/2018 tarihine … fiş no, alınan hizmet bedeli açıklaması ile 27.172,76 TL alacak olarak yer aldığı, belirtilen bu alacak, yani davalı açısından borç miktarının davacı tarafından düzenlenen 02/07/2018 tarihli 5.947,20 USD lik takip konusu faturaya ilişkin olduğu, işbu faturanın fatura tarihi olan 02/07/2018 tarihli kur değeri olan 4,5690 TL TCMB satış kuruna göre (5.947,20 X 4,5690 =) 27.172,76 TL olduğu, zaten davalının da bu kur değeri üzerinden aynen bu hesabı yaparak icra dosyası için ödeme yaptığı, oysa ki kur farkının da gözetilmesi gerektiği, bu kapsamda bilirkişi raporunda kur farkına ilişkin yapılan açıklama ve değerlendirmeler neticesinde davacı tarafın (dava dilekçesindeki talep miktarı, borçlu davalının takibe kısmi itirazın ve bilirkişi ek raporundaki hesaplamalar dikkate alınarak) İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası için, davalı tarafça yapılan 27.172,76 TL lik ödeme sonrası 1.492,28 USD bakiye fatura alacağı kaldığı, ve yine ek raporun 4. Sayfasında yapılan dava konusu faturanın ödeme vadesinin 2 Ağustos 2018 ile davalının bir kısım ödeme yaptığı 11 Ekim 2018 tarihleri arasındaki USD cinsinden ödemeler için sözleşme gereği % 5 üzerinden hesaplama yapılmış ve bu hesaplama miktarları ve takipte talep edilen miktarlar gözetilerek takipte talep edilen miktar aşılamayacağından 634,37 USD üzerinden gecikme faizinin talep edilebileceği anlaşılmakla, davalının itirazında bu miktarlar yönünden haksız olduğu kanaatine varıldığından, takibin devamı ile itirazın raporda belirlenen miktarlar da gözetilerek kısmen iptaline karar verilmiştir.
İşbu davada davalı mahkememizce bilirkişi raporu ve dosya kapsamı itibari ile haksız görüldüğünden ve talep olduğundan alacağın likit olması sebebiyle %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın kısmen kabulü ile, (dava dilekçesindeki talep miktarı, borçlu davalının takibe kısmi itirazın ve bilirkişi ek raporundaki hesaplamalar dikkate alınarak) İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına davalı tarafça yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 1.492,28 USD bakiye fatura alacağı ve 634,37 USD aylık %5 gecikme faizi olmak üzere 2.126,65 USD toplam alacak üzerinden aynı koşullar ile kaldığı yerden devamına,
2-2.126,65 USD’nin takip tarihindeki kur olan 6,14 TL ile çarpılması ile bulunan 13.057,63 TL nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Takipten ve dava tarihinden sonra yapılan ödemelerin icra müdürlüğünce infazda dikkate alınmasına,
4-Fazla talebin reddine,
5-Dava konusu olup, kabul edilen değer üzerinden alınması gereken 891,96 TL harçtan önceden davacıdan alınan peşin harç 35,90 TL harcın mahsubu ile kalan 856,06 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye aktarılmasına,
6-Davacı tarafça yapılmış olan toplam posta ve tebligat ücreti 67,00 TL, bilirkişi ücreti 1.050,00 TL olmak üzere toplam 1.117,00 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre (% 98,63) 1.101,69 TL yargılama gideri ve 35,90 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.137,59 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğininden karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davacıya ödenmesine,
8-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğininden karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre reddedilen dava değeri üzerinden hesaplanan 180,45 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davalıya ödenmesine,
9- Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip …

Hakim …
¸