Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/826 E. 2019/46 K. 24.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/826 Esas
KARAR NO : 2019/46
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ: 18/09/2018
KARAR TARİHİ: 24/01/2019
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından İstanbul … İcra Dairesinin… Esas sayılı icra dosyasından icra takibi başlatıldığını, takibe konu alacağın, kendisine ait aracın 06/09/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasında vermiş olduğu hasara ilişkin olduğunu, kazaya kendisinin sebep olmadığını, seyir esnasında plakası tespit edilemeyen başka bir aracın kendisine çarpması nedeniyle kullanmakta olduğu aracın başka bir araca çarptığını belirterek davanın kabulü ile adı geçen icra dosyasında borçlu olmadığının tespitine, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Müvekkilinin kötü niyetli olmadığını, sigortalısına yapmış olduğu ödeme nedeniyle rücuen tazminat talebinde bulunduklarını, bu nedenle takip başlattıklarını belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davalı … tarafından sigortalısına yapılan ödemenin davacıdan tahsili için başlatılan icra takibi nedeniyle menfi tespit istemine ilişkindir.
İstanbul…İcra Dairesinin… Esas sayılı dosyasının yapılan incelemesinde; alacaklının dosyamız davacısı olan …, borçluların…A.Ş.ile dosyamız davacısı olan … olduğu, takibin 06/09/2017 tarihinde borçluların malik ve sigortacı oldukları aracın verdiği hasarın tazmini istemine ilişkin olduğu belirlenmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 2. maddesine göre, dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir. Bu Kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, asliye hukuk mahkemesinin diğer dava ve işler bakımından da görevli olduğu belirtilmiştir. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/I maddesinde ise her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı düzenlenmiştir. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece re’sen dikkate alınması zorunlu olmakla birlikte, sigortacının sorumlu kişi aleyhine başlattığı takibe ilişkin açılan işbu menfi tespit davası, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Halefiyet davası ticari dava olmayıp aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava yada dosyamızda olduğu gibi sorumlu olduğu iddia edilen kişi tarafından sigortalıya/halefiyet gereği sigortacıya açılan bir davadır. Dosyamız kapsamında davacı gerçek kişi olup kazaya sebebiyet veren araç hususi ve dava konusu haksız fiile dayandığından, davalı … ise halefiyet gereği taraf olduğundan, dava konusuna ilişkin genel mahkeme olan asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu anlaşılmakla davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda yazılı gerekçe doğrultusunda;
1-HMK.114/1-c ve HMK.115/2.maddeleri gereğince Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ nedeniyle davanın usulden REDDİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, HMK’nın 20. maddesi gereğince karara karşı kanun yoluna başvurulmaması halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurması halinde bu başvurunun reddi kararının tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize başvurarak dosyanın yetkili İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesinin talep edilmemesi halinde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
3-Harç ve yargılama giderinin yetkili mahkemece değerlendirilmesine, HMK 331/2. maddesi gereğince davaya başka bir mahkemede devam edilmediği taktirde talep halinde harç ve yargılama giderinin ve gider avansının harcanmayan kısmının mahkememizce karar altına alınmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
(e-imza)
Hakim …
(e-imza)
BU EVRAK 5070 SAYILI KANUN GEREĞİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞTIR