Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/792 E. 2022/517 K. 11.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/792 Esas
KARAR NO :2022/517

DAVA:Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:07/09/2018
KARAR TARİHİ:11/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket ile davalı … arasında ticari ilişki mevcut olduğunu, Davacı ile davalı arasındaki ticari ilişki kapsamında, davalının fatura konusu malları satın aldığını, bununla ilgili olarak 16.11.2016 tarih … numaralı 636.012,00 TL bedelli, 10.11.2016 tarih … numaralı 562.876,00 TL bedelli, 03.11.2016 tarih … numaralı 604.584,00 TL bedelli irsaliyeli faturalar ile fatura konusu malların davacıya teslim edildiğini, bu kapsamda davacının üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirdiğini, buna rağmen davalının bir takım soyut iddialar ile davacıya borç bedelini ödemediğini, bunun üzerine taraflarınca ilgili bedellerin …. Noterliği 27.12.2016 tarih ve … yevmiye nolu ihtarname ile talep edildiğini, davalı tarafından bu bedelin ödenmediğini, işbu nedenle taraflarınca huzurdaki davanın ikame edildiğini, fatura ve içerikleri ile ilgili olarak davalı tarafından süresi içinde herhangi bir itirazda bulunulmadığını, faturalara itiraz edilmemesinin, teslim edilen malın fiyat ve adedi yönünden içeriğinin kabul anlamına geldiğini, faturaların teslim edilmesi ve itiraz edilmemesinin tek başına bir alacağın mevcudiyetine delil teşkil ettiğini, davacı şirket tarafından kesilmiş bulunan tüm faturaların maliyeye BS/BA formu ile bildirildiğini, bu nedenlerle …. Noterliği 27.12.2016 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 28.12.2016 tarihi itibariyle davalının temerrüde düştüğünü, taraflarınca davalıya teslim edilen malların bedellerinin taraflarına ödenmemiş bulunduğundan işbu davanın açılmasının zorunlu olduğunu, açıklanan nedenlerle davanın kabulüne, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile müvekkilinin, davalıdan 20.000,00 TL’lik alacağının 28/12/2016 tarihinden itibaren işleyen ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava dilekçesinde, müvekkile 16.11.2016 tarih … sayılı 636.012,00 TL bedelli,10.11.2016 tarih … sayılı 562.876,00 TL bedelli, 03.11.2016 tarih … sayılı 604.584,00 TL bedelli faturalar düzenleyerek mal satışı yaptığını ve malları teslim ettiğini, müvekkilin ise borcunu ödemediğini iddia ettiğini, davacının iddialarının gerçeklikten yoksun olduğunu, davacının teslim ettiğini iddia ettiği malların davalı tarafından sipariş edilmediğini, davalıya da teslim edilmediğini, davacının iddia ettiğinin aksine ortada davalıya teslim edilmiş bir mal bulunmadığını, uyuşmazlık konusu olayda faturaların ne şirketi temsil yetkilisi olan kişiye ne de tebligatı almaya mezun olan diğer müdürlere teslim edildiğini, faturalar gerekçesi üzerine hiçbir şekilde şerh düşülmeksizin şirketin yetkisiz çalışanına teslim edildiğini, bu haliyle usulüne uygun bir tebligattan söz edilemeyeceğinin izahtan vareste olduğunu, davalı şirketin yetkilisinin faturalardan haberdar olduğu anda … 16. Noterliği’nin 20.12.2016 tarih ve … sayılı ihtarnamesi ile “faturalara ilişkin malların müvekkil şirket tarafından sipariş edilmediği ve bu malların müvekkil uhdesine hiç girmediği, müvekkil şirkete hiç teslim edilmediği” hususlarının davacıya ihtar edildiğini, anılan faturaların davacı tarafa iade edilerek süresinde itiraz edildiğini, davacının davalı şirkete gönderdiği …. Noterliği’nin 27.12.2016 tarih … sayılı ihtarnamesine de davalı şirket tarafından … 16. Noterliğinin 28.12.2016 tarih ve … sayılı ihtarnamesi ile cevap verilerek “faturalara, faturaların içeriğine, faiz ve diğer hükümler dahil faturaların içeriğine” süresinde itiraz edildiğini, Faturalarda bahsi geçen mallar için davacı taraf ile davalı şirket arasında mal satımına dair bir hukuki ilişki bulunmadığını, davacı tarafın söz konusu faturaların, satış işleminin varlığına yeterli olduğu iddiasında ise de sadece faturanın varlığının taraflar arasındaki satış sözleşmesinin varlığının ispatı için yeterli olmadığını, faturanın sözleşmenin ifası ile ilgili olup alacağın varlığından söz edilebilmesi için öncelikle taraflar arasında temel bir borç ilişkisinin varlığının gerektiğini, fatura ister kabul edilmiş olsun ister itiraz edilmiş olsun, ne akdin hazırlık ve müzakere safhasını ne icap ve kabulü, ne de bir akdin kurulduğunu göstermeyeceğini, Yargıtay da, bir sözleşme ilişkisine dayanmayan veya geçersiz bir akde dayanan faturanın hüküm ifade etmeyeceğini kararlarında belirttiğini, davacı şirketin her ne kadar malları teslim ettiğini iddia etse de söz konusu malların davalı şirkete hiç teslim edilmediğini, davalı şirket uhdesine hiç girmediğini, bu nedenle baştan itibaren mevcut olmayan bir hukuki ilişki için fatura düzenlenmesi ve bu faturaya itiraz edilip edilmemesinin bir anlamı bulunmadığını, davalı şirketin ticari defterlerine kaydetmeyerek bu durumu ispat ettiğinden bu aksi durumun varlığının kesin delil ile ispat etme yükümlülüğünün davacı yanda olduğunu, davacının her ne kadar malları teslim ettiğini iddia etse de söz konusu malların metrelerce kumaş olduğunu, davacının sözde iddia ettiği satışın mallarını teslim edebilmesi için 4 adet büyük dolu tır gerektiğini fakat davacının bu teslimin nasıl yapıldığına ilişkin bir delil sunmadığını, davacı yanın faturalarda belirtiği mal satışının gerçek bir satış ise bu teslime ilişkin davacı tarafta hangi taşıma şirketi ile hangi plakalı araçla, hangi adrese ve hangi yetkiliye teslim edildiğine ilişkin bilgiler olması gerektiğini, davacı tarafın uyuşmazlık konusu olan 4 tır büyüklüğündeki kumaş cinsi eşya için taşıma hizmeti satın almış ise bu taşıma hizmetini veren gerçek veya tüzel kişinin VUK 240. Maddesine göre sürücünün ad ve soyadı ile aracın plakasını ihtiva eden, taşıma irsaliyesi düzenlemesi ve bir nüshasını davacı firmaya vermesi gerektiğini, davacı tarafın bu hususlara ilişkin hiçbir delil ileri sürmeden ve dolayısıyla malların teslim edildiğini ispat etmeden sadece faturaların varlığından bahisle satışın gerçekleştiği kabul edilmeyeceğini, ayrıca davacı tarafın ödenmediğini iddia ettiği 3 adet faturanın toplam 1.799,472 TL. Ve hacim olarak 4 tır ile teslim edilebilecek boyut olduğu dikkate alındığında bu boyuttaki bir bağlantının yazılı bir sözleşme, yazılı bir sipariş formu ve hiçbir ön ödeme ve bağlantı evrakı alınmadan “bir defada teslim edilmesi” hayatın ve ticaretin olağan akışına aykırı olduğunu, tüm bu hususların yanı sıra ekte sundukları davacı şirket yetkilisi … ile davalı şirket yetkilisi … arasındaki whatsapp yazışmalarının da taraflar arasındaki akdi ilişkinin mevcut olmadığını gösterdiğini, söz konusu yazışmalar incelendiğinde ortada tarafların karşılıklı olarak anlaşmaya vardığı bir hukuki ilişkinin mevcut olmadığının açıkça görüldüğünü, yapılan konuşmalarda mallara ilişkin bir konuşma geçmediğini, yalnızca faturalardan bahsedildiğini, faturaların kapanışının nasıl yapılacağına ilişkin görüşmelerin olduğunun görüleceğini, davacı şirket yetkilisinin ısrarla faturaları istediği malların iadesine ilişkin bir konuşma geçmemesi arada geçerli bir satış işleminin var olmadığını gösterir nitelikte olduğunu, bu nedenle davacı yanın tüm iddia ve taleplerinin haksız ve mesnetsiz olup reddi gerektiğini, tüm bu nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerine yükletilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Mahkememizde açılan iş bu davada uyuşmazlık, davacı ve davalı aralarında yapılmış mevcut ticari ilişki kapsamında; dava konusu edilen 16/11/2016 tarih, … irsaliye numaralı, 636.012,00 TL bedelli fatura, 10/11/2016 tarih, … irsaliye numaralı, 562.876,00 TL bedelli fatura, 03/11/2016 tarih, … irsaliye numaralı, 604.584,00 TL bedelli faturalar konusu malları teslim edilip edilmediği, bu faturalara ilişkin davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmıştır.
İddia, savunma, toplanan deliller ve tarafların ilişki dönemlerine ait taraf ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir. Bilirkişi raporunda özetle;
Bilirkişinin 26/09/2019 tarihli raporunda özetle; dava dosyası, davacı şirkete ait ticari defter ve kayıtları, davalı tarafın ticari defter ve kayıtları, taraflar arasında keşide edilen ihtarnameler, takip dosyası, davacı tarafından düzenlenen faturalar, taraflara ait BA-BS formalarının hep birlikte incelendiği, davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi sonucunda davacı şirketin 2016 yılına ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yasal sürelerde yaptırıldığı, 2016 yılı envanter defterlerinin yazdırılmadığı, bu sebeplerle davacı ticari defterlerinin HMK m. 222 çerçevesinde davacı lehine delil teşkil edemeyeceği, dava konusu faturaların kayıtlarda yer aldığı, davacı tarafın ticari defter kayıt ve belgelerinin incelenmesi sonucu 31/12/2016 tarihi itibariyle davalı taraftan 2.405.160,00 TL alacak kaydettiğinin görüldüğü, davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi sonucunda; davalı şirketin 2016 yılına ait ticari defterlerinin açılıp ve kapanış onaylarının yasal sürelerde yaptırıldığı, bu sebeplerle davalı ticari defterlerinin HMK. M. 222 çerçevesinde davalı lehine delil teşkil edeceğini kanaatine varıldığı, davalı tarafın ticari defter, kayıt ve belgelerin incelenmesi sonucu 31/12/2016 tarihi itibariyle davacı taraftan 18.425,31 TL alacak kaydettiğinin görüldüğü, taraflar arasında keşide edilen ihtarnamelerin incelenmesinde; Davalı tarafından davacı tarafa keşide edilen … 16. Noterliğinin 20/12/2016 tarihli, 38357 yevmiye nolu ihtarnamesi ile “Müvekkil … San. Ve Tic. A.Ş’ne 14.12.2016 tarihinde aşağıda bılgisi verilen dört adet fatura sebepsiz olarak gönderilmiştir.
* 55.710 mt. İthal kumaş karşılığı 601.668,00 TL. (altı yüz bir bin altı yüz altmış sekiz TL.) tutarlı 24.11.2016 düzenleme tarihli … no’lu fatura
*58.890 mt. İthal kumaş karşılığı 636.012,00 TL. (altı yüz otuz altı bin on iki TL) tutarlı 16.11.2016 düzenleme tarihli … no’lu fatura
* 52.120 mt. İthal kumaş karşılığı 562.896,00 TL. (beş yüz altmış iki bin sekiz yüz doksan altı
TL) tutarlı 10.11.2016 düzenleme tarihli … no’lu fatura
* 55.980 mt. İthal kumaş karşılığı 604.584,00 TL (altı yüz dört bin beş yüz seksen dört TL)
tutarlı 03.11.2016 düzenleme tarihli … no’lu fatura Yukarıdaki bilgisi verilen faturalarda geçen mallar (ithal kumaşlar) müvekkil şirket tarafından sipariş edilmediği gibi, müvekkil şirkete teslim de edilmemiş, müvekkil uhdesine hiç girmemiştir.
Sayılan sebeple, yukarıda bilgisi verilen 4 adet faturaya, faturadaki tutarlara, faiz ve diğer hükümler dahil faturanın içeriğine itiraz eder, ve bu faturaları işbu ihtarname ekinde tarafına iade ettiğimizi” ihtaren bildirildiği, Davacı tarafından davalı tarafa keşide edilen …. Noterliği 27.12.2016 tarihli … yevmiye numaralı ihtarname ile,
“Müvekkil şirket ile muhatap şirket arasında ticari ilişki nedeniyle, 24.11.2016 tarih … numaralı 601.668,00 TL bedelli, 16.11.2016 tarih … numaralı 636.012,00 TL bedelli, 10.11.2016 tarih … numaralı 562.876,00 TL bedelli, 03.11.2016 tarih … numaralı 604.584,00 TL bedelli irsaliyeli faturalar tanzim edilerek, tanzim tarihinde ve fatura konusu mallarla birlikte tarafınıza teslim edilmiştir. Fatura tutarları tutarı halen müvekkil şirkete ödenmemiştir. İş bu ihtarın tarafınıza tebliğini takip eden 1 (bir) gün içerisinde; vadesi geçmiş 2.405.140,00 TL (İki milyon dört yüz beş bin yüz kırk TL) borcunuzu … Bankası … Şubesi … hesabına nakden ve defaten ödemenizi, belirtilen süre içerisinde ödeme yapmamanız halinde borç bakiyesinin faiz ve ferileri ile birlikte tahsili için yasal yollara başvurulacağını, hakkınızda dava açılacağını veya icra takibi başlatılacağını, yapılacak yasal işlemler nedeniyle oluşacak tüm masraf, yargılama gideri, harç ve Avukatlık ücretlerinin de tarafınızdan tahsil edileceğini fazlaya ilişkin tüm yasal hak ve alacaklarımızı saklı tuttuğumuzu” ihtaren bildirildiği,
Davalı tarafından davacı tarafa keşide edilen … 16. Noterliği 28.12.2016 tarihli … yevmiye numaralı ihtarname ile, “Müvekkil … San. Ve Tic. A.Ş.’ye “24.11.2016 düzenleme tarihli … no’lu fatura”,“16.11.2016 düzenleme tarihli … no’lu fatura”, “10.11.2016 düzenleme tarihli … no’lu fatura” ve “03.11.2016 düzenleme tarihli … no’lu fatura” ile ilgili …. Noterliğinden 27.12.2016 tarih … yevmiye no’lu ihtarnameyi keşide etmiş bulunmaktasınız. Yukarıda tarih ve numara bilgisi olan faturalara … 16. Noterliğinden keşide ettiğimiz 20.12.2016 tarihli …yevmiye no’lu ihtarname ile cevap vererek faturalara, faturaların içeriğine, faiz ve diğer hükümlere itiraz edilmiş ve ihtarnamenize konu olan faturalar … A.Ş.’ne iade edilmiştir. …. Noterliğinden keşide ettiğiniz 27.12.2016 tarih … yevmiye no’lu ihtarnamenize itiraz ediyor ve iddia ettiğiniz borcu kabul etmiyoruz. Tekrarla, faturalarda geçen mallar Müvekkil şirket tarafından sipariş edilmediği gibi, Müvekkil şirkete teslim edilmemiş, Müvekkil uhdesine hiç girmemiştir. Açıklanan sebeplerle, …. Noterliğinden keşide ettiğiniz 27.12.2016 tarih … yevmiye no’lu ihtarnamenize ihtarnamenizde bahsi geçen faturalara, bu faturaların içeriklerine ve ihtarnamenizde yer alan diğer sair hususlara itiraz ederek kabul etmediğimizi tarafınıza bildiririz. ” denildiği, … 9.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde, dosya alacaklısının işbu dosya davalısı, dosya borçlusunun işbu dosya davacısı olduğunu, talep edilen alacak tutarının 18.425,10 asıl alacak olduğu, alacağın takip tarihiden itibaren icra giderleri, vekalet ücreti ve asıl alacağın %9,00 faiz ile birlikte BK M. 100’e göre tahsili talebi olduğunu, borçlunun icra dairesine itiraz dilekçesi ile takibe, takip konusu alacağın aslına, gecikme tazminatına, işletilmiş faize, fahiş faiz oranına ve borcun tüm fer’ilerine itiraz ettiğini, takibin durdurulmasını talep ettiğini, dosya içerisinde ibraz olunan davacı tarafından davalı taraf adına düzenlenen irsaliyeli faturaların incelenmesinde toplam 4 adet irsaliyeli fatura düzenlendiği, bu faturalarının bedelinin 2.405.160,00 TL olduğunu, faturaların üzerinde “ Bu belgenin sevk edilen malla birlikte bulunması halinde ayrıca sevk irsaliyesi aranmaz. Faturamıza 7 Gün içerisinde itiraz edilmediği takdirde, TTK’nın 23 Maddesine göre kabul edilmiş sayılır. İşbu mallar depo teslimi olup, Nakliye ve benzeri tüm sorumluluklar müşteriye aittir. Fatura tutarının 30 gün içerisinde kapatılmaması halinde %15 temerrüt ticari faizi uygulanacağını bilgilerinize sunarız” yazılı kaşe basıldığı, İrsaliyeli faturaların üzerinde, teslim alan kısmında, … isim imzası bulunduğunun görüldüğünü, dosya içerisine ibraz olunan taraflara ait BA-BS formlarının incelenmesinde, Davacı … A.Ş’ne ait 2016 yılı Kasım dönemine ait BS formunda, davalı … San, A.Ş’ne 4 adet KDV Hariç 2.227.000,00 TL. bedelli mal satışı yapıldığının bildirildiği, davalı … Sanayi Ve Ticaret A.Ş’ne ait 2016 yılı Kasım ayı dönemine ait BA formunda davacı tarafından mal veya hizmet alımına ilişkin herhangi bir bildirimde bulunulmadığını, bu incelemeler neticesinde Davacı tarafın incelenen ticari defter kayıt ve belgelerine göre, davacının davalı taraf adına 4 adet toplamı 2.405.160,00 TL. bedelli irsaliyeli fatura kestiği, ticari defterlerine alacak işlediği ve 2016 yılı Kasım ayı dönemine ait BS formunda bildirimde bulunduğu görüldüğü, davaya konu 4 adet toplamı 2.405.160,00 TL. bedelli irsaliyeli faturaların davalı ticari defterlerine işlenmediği, 2016 yılı Kasım ayı BA formunda herhangi bir bildirimde bulunulmadığı, davalı adına düzenlenen irsaliyeli faturalar üzerinde teslim alan kısmında … yazıldığı, fatura içeriği malların depo teslimi olup, nakliye ve benzeri tüm sorumlulukların müşteriye ait olduğunun yazıldığı, davalı taraf …’in kendi çalışanı olduğunu ancak şirketi temsile ve faturaya almaya yetkisinin bulunmadığını beyan ettiği, … tarafından imzalanmış bulunan irsaliyeli faturada malların depo teslimi olduğu, nakliye ve benzeri tüm sorumlulukların müşteriye (davalı tarafa) ait olduğunun yazıldığını, tüm bunlar birlikte değerlendirildiğinde fatura içeriği malların teslim belgesi niteliği taşıyan irsaliyeli fatura ile davacı deposundan teslim şeklinde satıldığı ve teslim edildiği, malların nakliyesinin davalı tarafa ait olduğu bu nedenle davacı tarafın fatura bedelleri kadar alacaklı olduğu kanaatine varıldığı, teslim alan …’in şirketi temsile yetkili olmamasının ve faturaları teslim almasının hukuki değerlendirmesinin mahkemenin takdirinde olduğu, tarafların whatsap yazışmaları ibraz ettiklerini, ancak yazışma yapılan telefonların kime ait olduğunun tespit edilemediği gibi, yazışmalarda taraflar arasında alım satım akdinin kurulup kurulmadığının tespiti için ibraz edildiği,…Müdürlüğü …Güvenlik Merkezi tarafından dosya ya gönderilen 20.03.2019 tarihli yazı ile, davalı … Sanayi Ve Ticaret A.Ş’ne ait şirket bilgileri, şirket ortak bilgileri bildirilmiş olup, davalı taraf personeline ilişkin bilgi bulunmamakta olduğunu, bu nedenle …’in davalı şirket personeli olup olmadığının SGK kayıtlarından anlaşılamadığını ancak davalı tarafın “şirket sekreteri” olduğunu söylemiş olması nedeni ile şirket çalışanı olarak kabul edildiği hususlarında görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi raporuna tarafların itirazları nedeniyle ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi ek raporunda özetle; a tebliğ edilmiş, taraflarca rapora karşı beyan ve itirazlar sunulmuş, Mahkememizce rapora karşı itirazlar değerlendirilmiş ve taraflar arasındaki ihtilaf konusu faturalardan önce kesilmiş olan faturalar ve irsaliyeler de incelenerek, aynı kişiye veya farklı bir davalı şirket çalışanına teslim edilen irsaliyeli fatura ve mal olup olmadığı, bu malların tesliminin yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise teslimin ne şekilde gerçekleştirildiği, bu hususta taraflar arasında ticari bir teamül oluşup oluşmadığı, ihtilaf konusu fatura tarihlerinde davacı kayıtlarında bildirilen faturalarda yer alan miktarda stok çıkışının olup olmadığı, stok çıkışı var ise bunlara ilişkin taşıma ve teslimini gösterir belgelerin bulunup bulunmadığı, fatura tarihleri itibari ile davalı stoklarında faturalarda belirtilen miktar kadar stok artışının olup olmadığı hususlarında ve ayrıca davalı tarafın itirazlarını da karşılar nitelikte taraf kayıtlarında yerinde inceleme yapılarak ek rapor alınması hususunda dosya bilirkişiye tevdi olunmuştur.
Bilirkişi tarafından sunulan 28/10/2020 tarihli raporda özetle; Davacı taraf stok hareketlerinin incelenmesinde davacı tarafın stok hareketlerini elektronik ortamda tutulmadığı, davacı tarafından sunulan stok hareketlerine göre, davacının 2013 yılından 473.276,41 MT. devreden stoğu olduğu, davacının 2014 yılı içerisinde …. Mal alış faturası ile stok girişi olduğu, 269.376,45 MT. Mal satış faturası ile stok çıkışı olduğu, Davacının 2014 yılı sonu itibari ile, 473.276,41 MT. 2013 yılı devreden stok +…. 2014 yılı stok girişi — 269.376,45 MT. Stok çıkışı — 657.309,61 MT. Stoğu olduğu, Davacının ticari defterlerine göre, 2014 yılı içerisinde mal alış ve mal satış faturalarının tamamının ibraz edildiği ve fatura fotokopileri üzerinde yer alan mallara ait birim miktarlarının stok listesi ile uyumlu olduğunun görüldüğü, davacı tarafın 2014 yılından devreden stok miktarı 657.309,61 MT. davacının 2015 yılı içerisinde 565.585,60 MT. Mal alış faturası ile stok girişi olduğu, 1.349.172,10 Mt. Mal satış faturası ile stok çıkışı olduğu, Davacının 2015 yılı sonu itibari ile; 657.309,61 MT. 2014 yılı devreden stok + 565.585,60 Mt. 2015 yılı stok girişi —1.349.172,10 MT. Stok çıkışı — -126.276,09 MT. Stok eksiği olduğunun görüldüğü, davacının ticari defterlerine göre, 2015 yılı içerisinde ticari defterlerde yer alan, … firmasına ait, 01.11.2015 tarihli 235.797,04TL. bedelli ve 02.12.2015 tarihli 268.837,92 TL. bedelli 2 adet yurt dışı mal alış faturası, … TEKS. DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. firmasına ait, 07.04.2015 tarihli 16792 sıra numaralı 187.483,90 TL, 16.04.2015 tarihli … sıra numaralı 211.635,94 TL., bedelli, 21.04.2015 tarihli 6802 sıra numaralı 152.328,92 TL. ve 27.04.2015 tarihli … sıra numaralı 198.661,14 TL. bedelli mal satış faturaları ibraz edilmemiş olup ilgili faturalara ilişkin mallara ait birim miktarlarının stok listesinde yer almadığı, davacı taraf 2016 yılında 524.112,41 MT. Mal Stoğu olduğu bildirilmiş ise de davacı ticari defterlerine göre, 2016 yılında mal alış yapmadığı, Davacı tarafın 2016 yılına ait mal alış faturasını da ibraz etmediği, davacı tarafın sunmuş olduğu bilgi ve belgelere göre davacının, 2014 yılında davalı tarafa 269.376,44 MT.ve 2015 yılında 468.749,30 MT. Stok çıkışı olduğu, davacının tüm alış ve satış faturalarına göre 2015 yılında -126.276,09 MT. Stok eksiğinin olduğu, 2016 yılında mal alış yapmadığının görülmediğini, davalı taraf stok hareketlerinin incelenmesi, davalı tarafın davacı taraftan, 2014 yılında 269.376,44 MT. ve 2015 yılında 468.749,30 MT. Stok girişi olduğu, 2016 yılında davacı taraftan mal stok girişi olmadığının görüldüğünü, sonuç olarak; Davacı tarafın 2014 yılında davalı taraf adına 5 adet toplamı 269.376,45 MT. Miktarlı irsaliyeli fatura düzenlediği ve irsaliyeli faturalar üzerinde teslim alan isim- imza ve malların davalı tarafa ne şekilde teslim edildiğine dair herhangi bir bilgi veya belgenin bulunmadığı, Davacı tarafın 2015 yılında davalı taraf adına 6 adet irsaliyeli fatura ile toplam 468.749,30 MT. Miktarlı fatura düzenlediği, 2 adet irsaliyeli faturalar üzerinde teslim alan … isim- imzası bulunduğunu, malların davalı tarafa ne şekilde teslim edildiğine dair herhangi bir bilgi veya belgenin bulunmadığı, 2 adet irsaliyeli faturalar üzerinde teslim alan … isim- imzası bulunduğu ve irsaliyeli fatura üzerinde İşbu Mallar Depo Teslimidir yazıldığı, 1 adet İrsaliyeli fatura üzerinde teslim alan … isim- imzası bulunduğu ve İrsaliyeli fatura üzerinde “…İşbu mallar depo teslimi olup, Nakliye ve benzeri tüm sorumluluklar Müşteriye aittir…” yazılı kaşe basıldığını,1 adet irsaliyeli fatura üzerinde teslim alan … isim- imzası bulunduğu ve el yazısı ile “İşbu mallar depo teslimi olup, nakliye alıcı firmaya aittir” yazıldığı, Davacı tarafın 2016 yılında davalı taraf adına 4 adet toplam 222.700,00 MT. Miktarlı irsaliyeli fatura düzenlediği, irsaliyeli faturalar üzerinde teslim alan … isim- imzası bulunduğu ve İrsaliyeli fatura üzerinde “…İşbu mallar depo teslimi olup, Nakliye ve benzeri tüm sorumluluklar müşteriye aittir…” yazılı kaşe basıldığı, Davacının davalı taraf adına düzenlemiş olduğu irsaliyeli fatura içeriği malların nakliyesinin taşıma firması ile taşındığına veya firmaların kendi araçları ile taşıdığına ilişkin her hangi bir bilgi veya belgenin bulunmadığı, Davacı tarafından ibraz olunan stok hareketleri ve ekinde sunulan alış ve satış faturalarının incelenmesinde, davacı tarafın alış ve satış faturalarına göre 2015 yılında -126.276,09 MT. Stok eksiği olduğu, 2016 yılında mal alış yapmadığını, davaya konu faturalara ilişkin davacı taraf stoklarının yeterli olmadığı, Davalı tarafın davaya konu faturalardan kaynaklı stok artışının olmadığı hususlarında görüş ve kanaat bildirmiştir.
Rapor taraflara tebliğ edilmiş davacı tarafın rapora itirazları mahkememizce değerlendirilmiş, rapora karşı itirazları doğrultusunda ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi tarafından sunulan 2. Ek raporda özetle; davacı tarafından 28/10/2020 tarihli ek bilirkişi raporuna yapılan itirazların değerlendirilmesi ile davacı taraf iddiaları, sunulan alış ve satış faturalarına göre stok hareketlerinde yapılan inceleme sonucunda 2016 yılında stok eksiğinin oluştuğu görüş ve kanaatini sunmuş olduğu görülmüştür.
Mahkememiz 17/11/2021 tarihli celse ara kararı gereğince davacı vekiline, 2016 yılına ait “Hareketli Stok Envanteri”nin sunulması için 2 haftalık kesin süre verilmiş kesin süre içerisinde sunulmaması halinde bu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağı ihtar edilmiştir.
Davacı vekilince ara karara istinaden beyanlar sunulmuş, hareketli stok envanteri tutulmadığı bildirilmiştir.
Dava dilekçesinde yemin delilline dayanıldığı tespit edildiğinden, davacı vekiline delili hatırlatılmıştır. İşbu delillin kullanılacağı bildirildiğinden, davalı şirkete usulünce yemin metni tebliğ edilmiştir.
Mahkememizin, 11/05/2022 tarihli duruşmasında, davalı şirket yetkilisine yemin teklif edilmiş, dava şirket yetkilisi; “Davalı şirket yetkilisinden soruldu; dava konusu edilen irsaliyeli faturalarda bildirilen mallar şirkete teslim edilmemiştir. Bu mallar tarafımca da teslim alınmamıştır. Faturalar şirket sekreteri …’e irsaliyeler imzalatılmıştır. Bu faturalar ve konu malların toplam yaklaşık 200 bin metrenin üzerindedir. Dolayısıyla ancak 3 tırdan fazla olacak miktardadır. Ofis Halaskargazi Caddesinde bulunup, bu cadde üzerinde tırlara giriş izni bulunmadığından ofise malların teslim edilmesi mümkün değildir. Ofisimiz bu kapsamda değildir. Davacı şirket yetkilisi tarafından KDV indiriminden faydalanmak amacıyla tarafıma fatura kesilip kesilmeyeceği sorulmuş olup, ben kabul etmeden yurt dışında olduğum vakitte faturalar düzenlenerek rızam dışında sekretere teslim edilmiştir. ” beyanda bulunmuştur.
Dosya kapsamında; davacı tarafından 16.11.2016 tarih … sayılı 636.012,00 TL bedelli,10.11.2016 tarih … sayılı 562.876,00 TL bedelli, 03.11.2016 tarih … sayılı 604.584,00 TL bedelli faturaların düzenlenerek davalıya teslim edildiği, irsaliyeli fatura olması nedeniyle, malların teslim edildiği, ancak davalının fatura bedellerini ödemediği iddiası ile açılan alacak davasında, davacı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun tutulmadığı, davacı tarafından düzenlenen faturaların davalı tarafın usulüne uygun tutulan defterlerinde yer almadığı, davalının BA formlarında da faturaların bildirilmediği, irsaliyeli faturaların üzerinde teslim alan kısmında …’ in imzası bulunsa da, davacının stok kayıtlarının mal teslimi için yeterli olmadığı, davalının stoklarında da artış olmadığı, malların teslim edildiği bildirilen yerin, malların toplam büyüklüğü açısından teslim edilmesinin olanaklı olmadığı, hayatın olağan akışına aykırı olduğu, malların teslim olgusunun dosyaya davacının sunduğu deliller kapsamında ispatlanamadığı, davacının yemin delilline dayandığı, davalı şirketin yetkilisi tarafından, Davacı şirket yetkilisi tarafından KDV indiriminden faydalanmak amacıyla tarafıma fatura kesilip kesilmeyeceği sorulduğu, kabul etmeden yurt dışında olduğum vakitte faturalar düzenlenerek rızam dışında sekretere teslim edildiği konusunda yemin edildiği, fakat malların teslimine ilişkin kabul bulunmadığından, mal teslimi olgusunda ispat yükü üzerinde olan davacının davasını ispat edemediği anlaşıldığından, davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70 -TL karar ve ilam harcının, peşin yatırılan 341,55 -TL’den mahsubu ile geriye kalan 260,85-TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf vekil ile temsil olunduğundan, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve taktir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine,
6-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı.11/05/2022

Katip …. Hakim …
e-imzalıdır ¸e-imzalıdır