Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/508 E. 2020/483 K. 13.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/508 Esas
KARAR NO:2020/483

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:08/06/2018
KARAR TARİHİ:13/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket tarafından davalı taşıma şirketine sigorta yapılarak taşıması için teslim edilen emtiaların taşıma şirketi aracına sağlam olarak yüklendiğini, davalının taşıma yaptığı aracın kural ihlali nedeni ile kaza yaptığını, emtiaların hasara uğradığını, müvekkilinin zararının tazmini açısından aracın sigortasını yapan davalı … şirketine başvuru yaptıklarını, ancak olumlu bir cevap alamadıkları için müvekkilinin zararının tazmini açısından davalılar aleyhine tespit edilen zarar miktarı üzerinden … 32 İcra müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası ile icra takibine başladıklarını dosyaya itiraz edilmesi üzerine durduğunu bu sebeple huzurdaki davayı açarak yapılan itirazın iptalini, takibin kaldığı yerden devamını, davalılar aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazanın …’de meydana geldiğini, müvekkili şirketin …de bulunduğunu, davacının da …’da yerleşik bulunduğunu bu sebeple davanın yetkisiz mahkemede açıldığını … Mahkemelerinin yetkili olduğunu, taşıma hukukunun 1 senelik zaman aşımına tabi olduğunu, davacının süreyi kaçırdığını, davacının hasar tespitine itiraz ettiklerini belirlenen hasarın çok fahiş olduğunu, davacının kötü niyetli olduğunu, davanın yetkili mahkemeye gönderilmesini, mahkeme aksi kanaatte ise davanın reddini, davacı aleyhine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Diğer davalı …’nun kaza yapan aracının müvekkili şirketçe sigorta edildiğini, poliçede belirtildiği üzere taşıma kaynaklı bu veya benzeri bir olayda zarara yönelik 3.050,00 EUR tenzili muafiyet uygulanacağının yazılı bulunduğunu, davaya konu kazada zarar gördüğü iddia edilen malların faturası ve mağdur firmanın talebi temin edilmediğini, dolayısıyla davacı firmanın uğradığı gerçek zararın ispat edilmediğini, davanın kazaya karışan diğer yabancı uyruklu sürücü ve şirketine ihbar edilmesini, davacının icra inkar tazminatı talebinin haksız olduğunu, mahkeme aksi kanaatte ise poliçede belirtilen özel şart gereğince muafiyet bedeli indirimi uygulamasının yapılmasını, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
BİLİRKİŞİ: Mahkemece resen belirlenen bilirkişiye dosya teslim edilerek inceleme yapıp rapor hazırlaması talep edilmiş bilirkişi raporunda ” 15.12.2016 tarihli münferit nakliyat poliçesi hukuken geçerli olduğundan davacı … şirketinin bu poliçe kapsamında dava dışı sigortalısına yaptığı ödemenin doğru ve yerinde olması nedeniyle davacı … şirketinin aktif husumet ehliyetinin bulunduğu: bir no’lu davalının “Yurtdışı Taşıyıcı Sorumluluk Poliçesi” teminatlarını sağlayan Sigorta Şirketi sıfatıyla, iki no lu davalının Taşıyan sıfatıyla sorumluluğu söz konusu olduğundan davalıların pasif husumet ehliyetlerinin bulunduğu; Bir no’lu davalı tarafından sigortalanan emtianın bulunduğu araç sürücüsünün, direksiyon hakimiyetini kaybetmek suretiyle sebep olduğu trafik kazası sonucu emtiaların hasara uğradığı, sürücünün KTK’nın 52/1B maddesinde belirtilmiş olan; aracın hızını, aracın yük ve teknik özellikleriyle yol have ve trajik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmamak ‘1 kuralını ihlal etmiş olduğu , kazaya, araç sürücüsünün tam kusurlu olarak sebebiyet verdiği sabit olmakla dava konusu zarardan davalı taşıyıcının sorumlu tutulması gerektiği; Davalıları zarar sorumlusu olarak nitelendirmek ve somut olayda halefiyctin bütün şartlarının gerçekleştiğini söylemek mümkün olduğundan davacı … Sigorta nin rücu talebini davalılara yöneltmesinin doğru ve verinde olduğu; Davacı … tarafından sigortalısının gerçek ve somut zararı olarak ödenen 44.140 EUR’ nun kadri marufunda olduğu ve CMR.nın 23 hükmü uyarınca sınırlı sorumluluk miktarının allında olduğu; Davacı şirket rücu davasını Türk Lirası üzerinden açmış olduğundan, hükmolunacak tazminata CMR.m.27′ dc öngörülen % 5 değil, cari reeskont faizinin uygulanacağı, faizin davalılara karşı icra takibi kapsamında ödeme emrinin tebliğ edildiği tarih olan 13.12.2017 tarihinden itibaren işletileceği; Davalıların … 32. İcra Müdürlüğü’ nün … sayılı dosyası kapsamında yaptığı itirazların iptali ve icra takibine devam edilmesi gerektiği; Sayın Mahkemeniz tarafından itirazın iptaline karar verildiği takdirde sigorta kapsamındaki tazminat alacağı esas itibariyle likit nitelik taşımadığından icra inkar iazmi/iatına hükmedil memesi gerekliği sonuç ve kanaatine varmış bulunmaktadır.” şeklinde rapor sunmuştur.
Davacı vekili 29/09/2020 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini artan gider avansı ve harcın kesinleşme sonrasında iadesini talep etmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 307 maddesine göre davadan feragat ” davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir” yine aynı kanunun 311. Maddesine göre “feragat, kesin hüküm sonuçlarını doğurur” bu hükümler gözetildiğinde davadan feragatin davaya kendiliğinden son veren bir taraf işlemi olduğundan kuşku bulunmamaktadır. Öte yandan davadan feragatin usulüne uygun bir şekilde ve davacı vekilinin vekaletnamede mevcut yetkisiyle süresinde yapılan ve tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri hususta olduğu anlaşılmış olup davanın feragat nedeni ile reddine dair aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Feragat nedeniyle davanın REDDİNE,
2- Alınması gerekli harç 54,40 TL olup, peşin alınan 2.411,48 TL harçtan mahsubu ile, fazla alınmış olan 2.357,08 TL harcın karar kesinleştikten sonra istek halinde davacı tarafa iadesine,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraflar vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 22.426,71 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp ayrı ayrı davalılara verilmesine,
5- Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra artan gider avansının istek halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 08/10/2020

Katip …

Hakim …