Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/483 E. 2019/268 K. 25.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/483 Esas
KARAR NO : 2019/268
DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli)
DAVA TARİHİ: 30/05/2018
KARAR TARİHİ: 25/03/2019
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili ile …’ın 24.03.2008 tarihinde … sicil numaralı …’ni kurduklarını, …Noterliği 21.03.2008 tarih ve… yevmiye no ile şirkete ait ana sözleşmede temsil başlıklı 9.maddeye göre müvekkilinin ilk 20 yıl için şirket müdürü seçildiğini, şirket üzerine atacağı münferit imzalar ile şirketi her hususta temsil ve ilzam etmeye yetkili kılındığını, fakat müvekkili, davalı …’ın telkinleri neticesinde ismini hatırlamadığı birine her türlü konuda en geniş manada şirketi temsile yetkili olması için vekaletname verdiğini, sadece şirketin kurulduğunu bilen fakat sonrasında şirket ile ilgili ne yapıldığını müvekkilinin bilmediğini, vekaletname verilen o kişinin o tarihlerde bir müddet sonra şirketi fesih edeceklerini söylediklerini, davalı tarafın; müvekkilinin iyi niyetinden yararlanarak şirketi kapattığını söyleyerek ortadan kaybolduğunu, müvekkilinin prosedürü bilmediğinden davalı tarafa itibar ederek uzun yıllar ardına düşmediğini, müvekkilinin yakın zamanda emeklilik işlemleri için başvurduğunda şirketin halen faal olduğunu öğrendiğini, şirketin kurulduğu zamandan bu yana faaliyete geçmediğini, ticaret sicil kaydına göre de şirketin üyeliğinin 31.02.2012 tarihinde askıya alındığını, şirketin hiç faaliyete geçmediğinden müvekkilinin ödemiş olduğu 9.500,00 TL sermayenin geri ödenmesi gerektiğini, açıklanan nedenlerle; öncelikle müvekkilinin şirketten çıkarılmasına ve şirketin feshine, aksi halde mahkemece duruma uygun düşen kabul edilebilir bir çözüme hükmedilmesini talep etmiş, 25/03/2019 tarihli duruşmada müvekkili ile yaptıkları görüşmede şirketin çalışmadığı, herhangi bir mal varlığının olmadığı, bu nedenle bilirkişi incelemesine de gerek olmadığı ve fesih karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalılara usulüne uygun tebligatın yapıldığı ancak cevap verilmediği görülmüştür.
Davalı …’ın 10/12/2018 tarihli duruşmaya geldiği, şirketin feshine karar verilmesini istediğini, şirketin açıldığını ancak çalışmadığını, şirketin herhangi bir yere borcunun bulunmadığını ve üzerine kayıtlı malı olmadığını beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Dava; Şirketin feshi, ortaklıktan çıkma, ve çıkma payı ile uygun görülmemesi halinde uygun düşen kararın verilmesine ilişkin davadır.
Taraflar arasındaki ihtilafın; Davalı taraf münkir olup, şirketin fesih şartlarının oluşup oluşmadığı, oluşmamış ise davacının şirketten çıkma şartlarının olup olmadığı ile çıkma payı talebinin yerinde olup olmadığı, varsa çıkma payı miktarı ve alternatif çözüm yolu olup olmadığı noktalarında toplandığı görülmüştür.
İncelenen sicil dosyasında şirketin 28/03/2008 tarihince tescilini yaptırdığı ve kanun gereği üyeliğinin 31/01/2012 tarihinde askıya alındığı anlaşılmıştır.
Açılan davada iki ortaklı limited şirketin, şirketin kendisi ile birlikte diğer ortağına karşı açılan 6102 sayılı yasanın 636.maddesine istinaden feshi, olmadığı takdirde 638.maddesine istinaden ortaklıktan çıkmasına ve çıkma payının verilmesine, bunun da kabul görmemesi halinde yine 6102.sayılı yasanın 636/3.maddesi uyarınca uygun bir çözüme ilişkin karar verilmesi talep edilmiş ise de 25/03/2018 tarihli oturumda alınan iki ortaklı şirketin davacı ve diğer davalı ortak beyanları dikkate alınarak 6102 sayılı yasanın 636.maddesi uyarınca şirketin feshine ve şirketin mal varlığının bulunmaması nedeniyle davacının çıkma payına ilişkin bir karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının kabulü ile, … Müdürlüğü’nün …sicil numarasında kayıtlı … Şirketi’nin feshine,
2-Şirketin herhangi bir mal varlığı bulunmadığından çıkma payı hususunda bir karar verilmesine yer olmadığına,
3-Kararın kesinleşmesinden sonra…Müdürlüğü’nde ilanına,
4-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 44,40 TL karar harcından peşin alınan 35,90 TL’nin mahsubu ile geri kalan 8,50 TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Davacının yaptığı 77,00 TL ilk masraf ve yargılama aşamasında yapılan 91,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 168,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği 2.725,00 TL vekalet ücreti takdirine, bunun davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili ile davalı asilin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı.
Başkan …
Üye …
Üye …
Katip …